1 / 161

VERGİ HUKUKU

VERGİ HUKUKU. Öğr . Gör. Yusuf Bahadır Kavas. Vergi Nedir?.

rianna
Download Presentation

VERGİ HUKUKU

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. VERGİ HUKUKU Öğr. Gör. Yusuf Bahadır Kavas

  2. Vergi Nedir? Vergi; devletin ya da devletin yetkilendirdiği kamu tüzel kişilerinin kamu harcamalarını karşılamak üzere yasalar çerçevesinde gerçek ve tüzel kişilerin ödeme gücü üzerinden zora dayanarak ve karşılıksız olarak aldığı parasal değerlerdir.

  3. Resim Ve Harç Nedir? • Resim: • Devlet kurumlarınca yapılan hizmetler karşılığında alınan paralardır. • Kamu kuruluşlarının belirli bir işi yapmaya yetki ve izin vermesi karşılığında alınır. • Ekonomik işlem sonucu ortaya çıkar. • Avlanma ve ruhsat resmi, trafik resmi, damga resmi, eğlence resmi resimlere birer örnektir. 

  4. Resim Ve Harç Nedir? • Harç: • Bazı kamu kurum ve kuruluşlarının yaptıkları hukuki işlemden ve sundukları hizmetten dolayı aldıkları paraya harç denir. • Harç konusu olan hizmetleri sadece devlet yerine getirir ve karşılığındaki parasal değeri devlet alır. • tıpkı vergi gibi kanuna dayalı olarak zorla alınır. • harca konu olan işlemden yararlananlar öderler • Harç miktarı siyasi, sosyal ve mali olanaklar dikkate alınarak kamu yetkililerince belirlenir.

  5. Vergi Resim Ve Harç Arasındaki Benzerlikler Ve Farklar Harç da tıpkı vergi gibi kanuna dayalı olarak zorla alınır. Harç, hizmetten faydalanma derecesine göre tespit edilerek belirlenebilir. Yani kişilerin bu hizmetlerden sağladığı özel fayda karşılığında bedel belirlenir. Vergilendirmede ise böyle bir tespit zordur. Kişilerin onlara sunulan hizmetlerden faydalanıp faydalanmadıklarına ya da ne kadar faydalandıklarına bakılmaz. Yani vergi karşılıksız iken harç karşılıklıdır. Harç, isteğe bağlı bir ödemedir. Vergi gibi zorunlu bir ödeme değildir. Harç tarifeleri, vergiler kadar sıkdeğişmez; vergi gelirlerine göre daha az gelir sağlarlar. Bu yüzden kamu gelirleri içerisinde harçların payı küçüktür, fazla yer tutmaz.

  6. Vergi Resim Ve Harç Arasındaki Benzerlikler Ve Farklar Resim, ekonomik işlem sonucu ortaya çıkar. Harçlara benzeyen tarafı, kişiye özel karşılığının olmasıdır. Resimlerin vergilere benzeyen yanı kanuna dayanılarak zorla alınmasıdır. Pul yapıştırılarak, damga basılarak, makbuz verilerek resimler ödenir. 

  7. VERGİNİN ÖZELLİKLERİ • Vergi devlet tarafından alınır. Ülkeyi yöneten merkezi birimler dışında da verginin yerel yönetim yada vergilendirme yetkisine sahip diğer kamu kurum ve kuruluşlarını ifade eder.  • Vergi kamu harcamalarını finanse etmek için ayrılır. • Vergi  meydana getiren fert ve kurumlardan ödeme güçleri nispetinde alınır. • Vergi kişiler için karşılıksız bir ödemedir • Vergi zorunlu bir ödemedir. • Vergi sonuç itibari ile ekonomik bir değerdir.

  8. Vergi Hukukunun Hukuk Bütünü İçindeki Yeri Ve Tanımı • Hukuk ; "Belirli bir zamanda belirli bir toplumdaki ilişkileri düzenleyen ve uyulması devlet zoruna (müeyyide) bağlanmış kurallar bütünüdür". • Hukuk bilimi özel hukuk ve kamu hukuku olmak üzere iki ana dala ayrılmaktadır. • Bunlar; • Tarafların eşit durumda bulunduğu ilişkileri, • Devletin egemenlik gücünden kaynaklanan ilişkileri düzenler.

  9. MALİ HUKUK HARCAMA HUKUKU GELİR HUKUKU VERGİ HUKUKU DİĞER GELİRLER

  10. Vergi Hukuku Nedir? Öncelikle vergi hukuku ve vergi mevzuatını açıklığa kavuşturmak gerekir. Vergi Mevzuatı, Yürürlükte bulunan yazılı hukuk kurallarının bütünüdür. Vergi mevzuatı vergi konusunda yürürlükteki anayasa, kanun, tüzük, yönetmelik gibi yazılı hukuk kurallarından oluşmaktadır. Vergi Hukuku; vergi ilişkisinden doğan hak ve ödevler ile, bu ödevlere uygun hareket edilmemesi durumunda ortaya çıkabilecek olan cezalar ve uyuşmazlıklar konularını inceleyen maddi ve şekli hukuk kurallarının bütünüdür .

  11. VERGİ HUKUKUNUN KONUSU Vergi hukukunun konusuna; vergi, resim, harç, fon gibi isimlerle alınan çeşitli kamu gelirlerinin; Tarh-tahakkuk-tahsili, Vergi suçları ve cezaları, Vergilendirme sürecinde çıkan uyuşmazlık çözümü gibi konular girmektedir.

  12. VERGİ HUKUKUNUN DALLARI Vergi hukuku kendi içinde; Vergi Ceza Hukuku, Vergi İcra Hukuku, Vergi Yargılama Hukuku, Uluslararası Vergi Hukuku, Vergi Usul Hukuku olarak bölümlere ayrılır.

  13. Vergi Hukukunun Dalları Vergi ceza hukuku, mükelleflerin yükümlülüklerine uymamaları durumunda karşılaşacakları yaptırımları düzenlemektedir. (Türk vergi hukukunda cezalarla ilgili düzenlemeler, esas olarak Vergi Usul Kanunu içinde yer almaktadır.) Vergi icra hukuku, devletin vergi alacağının güvence altına alınması ve ödenmemesi durumunda uygulanacak önlemleri içermektedir.

  14. Vergi Hukukunun Dalları Vergi yargılama hukuku, mükellef ile vergi idaresi arasında çıkabilecek uyuşmazlıkların yargı oranlarındaki çözüm yöntemlerini incelemektedir. Uluslararası vergi hukuku, vergi olayının uluslararası boyutunu, özellikle birden fazla ülke arasında söz konusu olabilecek çifte vergilendirme sorununun çözüm yollarını incelemektedir. Çifte vergilendirme sorunu ya devletlerin kendi iç hukuklarına koydukları hükümlerle ya da başka devletlerle imzaladıkları çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmaları ile giderilmeye çalışılmaktadır.

  15. Vergi Hukukunun Dalları Vergi Usul Hukuku ise vergilendirme tekniği şeklinde isimlendirilir ve vergi ilişkilerinden doğan hak, yetki ve görevlerin gerçekleştirilme ve kullanılma şekillerini gösteren kuralları içermektedir. Bu anlamda vergilerin tarh ve tahakkuku, süreler, tebliğ, zamanaşımı, mükellefin ödevleri vb. gibi konular vergi usul hukukunun konusuna girer.

  16. Vergi tarhı, Vergi tebliği, Vergi Tahakkuku ve Vergi Tahsili Vergi Tarhı: Mükellefin vergi borcunu ödeyebilmesi için ödeyeceği miktarın hesaplanması veya bulunması işlemidir. Verginin tarhı işlemi, vergi kanunlarında gösterilen matrahlar üzerinden vergi dairesi tarafından ödenecek vergi miktarının hesaplanması ve bu alacağın miktar itibariyle belirlenmesidir. Vergi Tebliği: Mükellefin vergi borcunu ödeyebilmesi için, vergi dairesince hesaplanan vergi miktarı mükellefe bildirilir. Bu işleme “Verginin Tebliği” diyoruz.

  17. Vergi tarhı, Vergi tebliği, Vergi Tahakkuku ve Vergi Tahsili Verginin Tahakkuku Hesaplanan (Tarh ) ve tebliğ edilen verginin ödenmesi gereken safhaya gelmesidir. Kısaca vergi borcunun kesinleşmesidir. Tahakkuk, tahsilden önce gelen ve vergi alacaklısı olan kamu kurumunun bu vergi alacağının kesinleşerek tahsil edebileceği aşamaya gelmesidir. Verginin kesinleşmesi için, tahakkuk aşamasında mükelleflerin bu vergi borcuna itiraz etmemeleri gerekir. İtiraz edilirse tahakkuk dava sonucuna kalır.

  18. Vergi tarhı, Vergi tebliği, Vergi Tahakkuku ve Vergi Tahsili Vergi Tahsili Kanuna uygun surette vergi borcunun ödenmesidir. Tahsil ile mükellefin vergi borcu sona ermektedir. Vergiler vergi dairesi veya tahsil ile görevli kamu kurumu veznesine veya bankalardaki hesaplarına yatırılmak suretiyle ödenmektedir.

  19. Maddi Ve Şekli Vergi Hukuku Nedir ? Dolayısıyla Vergi Hukukunun Konusuna; vergi, resim, harç, fon gibi isimlerle alınan çeşitli kamu gelirlerinin; Tarh-tahakkuk-tahsili, Vergi suçları ve cezaları, Vergilendirme sürecinde çıkan uyuşmazlık çözümü gibi konular girmektedir. Maddi vergi hukuku, devletle kişiler arasında vergi kanunları nedeni ile ortaya çıkan hukuki ilişkinin yönlerini düzenler. Maddi vergi hukuku kuralları kişileri belli bir verginin borçlusu durumuna sokan kurallardır. Vergi alacağının doğması ve sona ermesi maddi vergi hukukunun konusuna girer. Şekli vergi hukuku ise verginin tarh, tahakkuk ve tahsili, vergi uyuşmazlıklarının idari ve yargısal aşamada çözülmesi, vergilerin cebri icra yolu ile tahsil edilmesi, şekli vergi hukukunun alanına girer.

  20. Vergi Hukukunun Kaynakları Vergi Hukukunun Kaynakları Vergi hukukunun kaynaklarının bazıları asli kaynak diğerleri ise yardımcı kaynak niteliğindedir. Asli kaynaklar, verginin konusunu, mükellefini veya oranını etkileyen, vergi idaresinin, vergi mükellefinin ve vergi mahkemelerinin uymak zorunda olduğu kaynaklardır. Anayasa, kanunlar, anlaşmalar, kanun hükmünde kararnameler, bakanlar kurulu kanunları, tüzükler, yönetmelikler, yeni hükümler içeren genel tebliğler, anayasa mahkemesi kararları ve içtihadı birleştirme kararları asli kaynak özeliği taşımaktadır. Yardımcı kaynaklar ise, verginin aslını değiştirmeyen, yani verginin matrah ve oranını etkilemeyen, yalnızca mevcut düzenlemelerin açıklaması niteliğinde olan kaynaklardır. Bunlar vergi kanunlarının daha iyi anlaşılmasını sağlar. Bu yüzden bu kaynakların ilgililer açısından bağlayıcılığı yoktur. Açıklayıcı özellik taşıyan genel tebliğler, muktezalar(özelgeler), mahkeme kararları ve doktrin yardımcı kaynaklar arasında sayılabilir.

  21. Vergi hukukunun kaynakları

  22. Vergi hukukunun kaynakları

  23. ANAYASA Anayasa vergi hukukunun temel kaynağıdır. Vergi kanunları gücünü anayasadan alır. Kanunların anayasaya aykırı olması düşünülemez. Anayasanın 73. maddesinde herkesin kamu giderlerini karşılamak üzere mali gücüne göre vergi ödemekle yükümlü olacağı hüküm altına alınmıştır. Vergiler kanunla konulup kanunla kaldırılır. Ancak vergi kanunlarındaki muaflık istisnalar ve vergi oranlarındaki değişikliklerin yapılması hususunda Bakanlar Kuruluna yetki verilmiştir.

  24. ANAYASA Türk Vergi Sisteminde mevcut vergilerin özellikleri ve bu özelliklerden çıkan vergileme ilkeleri

  25. KANUN Kanunlar anayasaya aykırı olmamak üzere yasama organı tarafından çıkarılan yazılı hukuk kurallarıdır. Vergi koyma yetkisi anayasa tarafından yasama organına vermiştir. Yasama organı bu yetkiyi kanun yaparak yerine getirir. Diğer kanunlarda olduğu gibi vergi kanunları da yasama organınca çıkarılır. Vergi kanunları vergiye ilişkin temel unsurları içerir. Bunlar: Verginin konusu, mükellefi, matrahı, vergiyi doğuran olay, tarifesi, tahsili istisna ve muafiyete ilişkin esaslardır.

  26. ULUSLAR ARASI VERGİ ANLAŞMALARI Uluslar arası ekonomik ilişkilerin artması ile vergi uygulamalarında da çifte vergilendirme, verginin tahakkuk ve tahsilin gecikmesi gibi sorunlar ortaya çıkmaya başlamıştır. Devletler kendi sınırları içerisinde vergi kanunları kapsamındaki kendi vatandaşlarını yabancı kişileri ve malları vergilendirir. Buna kanunların mülkiliği prensibi denir. Bunun yanında devletler yabancı ülkelerdeki kendi vatandaşlarının elde ettiği gelirlerini ve mallarını da vergilendirmek isterler. Buna da kanunlarının şahsiliği prensibi denir.

  27. ULUSLAR ARASI VERGİ ANLAŞMALARI Usulüne göre yürürlüğe konulmuş bulunan uluslar arası anlaşmalar kanun hükmündedir. Bunlar hakkında Anayasaya aykırılık bakımından Anayasa Mahkemesine başvurulamaz. Bu özellik dolayısıyla uluslar arası vergi anlaşmaları hiyerarşik bakımdan kanunlardan üstün durumdadır.

  28. Kanun Hükmünde Kararnameler KHK lar yazılı hukuk niteliğinde kararnamelerdir. Sıkı yönetim seferberlik ve savaş hallerinde Bakanlar Kurulu vergi dahil her konuda KHK çıkarma yetkisine sahiptir. Bu kararnameler hakkında Anayasaya aykırılık iddiasıyla Anayasa Mahkemesine dava açılamaz. KHK ları vergi hukukunun kaynağı olarak gösterebiliriz. Ancak unutulmaması gereken husus, KHK ların normal koşullarda değil olağanüstü koşullarda uygulanabileceğidir.

  29. Bakanlar Kurulu Kararları Anayasaya göre temel kural vergilerin kanunla konulacağı, değiştirileceği veya kaldırılacağı şeklindedir. Ancak bu kurala bir istisna olarak, vergi resim harç vb. mali yükümlülüklerin muaflık istisnalar indirimler ve oranlarla ilgili hususlarda kanunda belirtilen yukarı aşağı sınırlar içerisinde değişiklik yapma konusunda Bakanlar Kuruluna yetki verilebileceği hüküm altına alınmıştır. Bakanlar kurulu kararları vergi hukukunun temel kaynağıdır. Bakanlar kurulu kararları Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girerler.

  30. Tüzükler Tüzükler Kanunun uygulanmasını göstermek emrettiği işleri belirtmek üzere, kanunlara aykırı olmamak ve Danıştay’ın incelemesinden geçirilmek koşulu ile Bakanlar Kurulunca çıkarılır. Tüzüklerde kanunlar gibi Cumhurbaşkanı tarafından imzalanıp Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe girer. Tüzükler muhakkak surette bir kanuna bağlı olmak durumundadır. Kanunlara aykırı olan tüzükler Danıştayda iptal ettirilebilir.

  31. Yönetmelikler Yönetmelikler; başbakanlık, bakanlıklar ve kamu tüzel kişilerinin kendi görev alanlarını ilgilendiren kanunların ve tüzüklerin uygulanmasını sağlamak amacıyla ve bunlara aykırı olmamak koşuluyla çıkarttığı düzenleyici metinlerdir. Yönetmelikler yürürlüğe girmeden önce Danıştay’ın denetiminden geçmezler. Ancak kendilerinden önce gelen Tüzük, Bakanlar Kurulu Kararı, Kanun ve Anayasa ya aykırı olamazlar Hangi yönetmeliklerin Resmi gazetede yayınlanacağı kanunda belirtilir. Böyle bir belirleme yoksa yürürlüğe girmesi için Resmi Gazetede yayınlanması zorunlu değildir.

  32. Bağlayıcı Genel Tebliğler Maliye bakanlığınca çıkarılan tebliğler kural olarak açıklayıcı yorumlayıcı yol gösterici kaynaklardır. Ancak vergi kanunlarıyla Maliye Bakanlığına düzenleme yetkisi verilmesi halinde çıkarılan tebliğler vergi hukukunun bağlayıcı kaynakları arasında yer almaktadır.

  33. Anayasa Mahkemesi Kararları Yargı organlarına intikal eden vergisel uyuşmazlıklara bağlı olarak verilen kararlar da vergi hukukuna kaynak teşkil eden önemli düzenlemelerdir. Anayasa mahkemesi kanunların, KHK’ların ve TBMM İçtüzüğünün Anayasaya uygunluğunu denetlemektedir. Bu denetimler sırasında verilen kararlar dolayısıyla da hukuka kaynaklık etmektedir.

  34. İçtihadı Birleştirme Kararları Bir yüksek mahkemenin aynı konu ile ilgili olmak üzere dava daireleri tarafından farklı görüşler uygulamalar ve kararlar alması halinde bu daireler arasında karar birliği sağlamak için adli yargı alanında Yargıtay, idari yargı alanında Danıştay içtihadı birleştirme kararı alırlar. Belli bir uyuşmazlık konusu hakkında farklı uygulamalara gidilmesi içtihadı birleştirme kararları yolu ile önlenir. İçtihadı birleştirme kararları hem vergi yargısı ve vergi dairesi hem de mükellefler açısından bağlayıcı karakterde olup kesinlikle uyulması gereken yazılı kurallardır

  35. YARDIMCI KAYNAKLAR

  36. Genel Tebliğler Vergi hukuku içerisinde yer alan kanunların ve kanun maddelerinin çokluğu ve soyut oluşu nedeniyle vatandaşların kanunları iyi anlaması için genel tebliğlerin çıkarılması bir bakıma zorunlu olmuştur. Genel Tebliğler İlgili idarenin kanunlar hakkındaki yorumunun açıklanmasından ibarettir. Tebliğlerin bağlayıcı niteliği bulunmamaktadır.

  37. Sirkülerler Maliye bakanlığınca 2003 yılından beri yayımlanmaya başlayan sirkülerler, genel olarak, genel tebliğ, iç genelge, genel yazı özelliklerini taşıyan hukuki metinlerdir.

  38. Genelgeler, Özelgeler Genelgeler, Maliye Bakanlığının vergi dairelerine uygulamalarda birliği sağlamak üzere gönderdiği yazılardır. Genelgeler, idareyi bağlayıcı bir nitelik taşımakla birlikte mükellef ve vergi yargı organları açısından bağlayıcı değillerdir. Mükelleflerin vergi uygulamalarında karmaşık veya anlaşılması güç durumlarda Maliye Bakanlığından aldıkları yazılı görüşlere Özelge denir. Genelge ve Özelgeler maliye bakanlığı bünyesinde vergi işlemlerinin yürütülmesi konusundaki açıklamalar olup idari işlem anlamında kesin ve yürütülmesi zorunlu objektif ya da subjektif işlem niteliği taşımaz.

  39. Yargı Kararları • Anayasa mahkemesi kararları ve içtihadı birleştirme kararları dışında kalan yargı kararları vergi hukukunun tali kaynakları arasında yer alır. • Bu kapsamda değerlendirilebilecek yargı kararları; • Vergi Mahkemesi Kararları • B.İ.M Kararları • Danıştay Daireleri Kararları • Dava Daireleri Kurulu kararları yer alır.

  40. Örf Ve Adetler Örf ve adetler toplumda öteden beri devamlı uygulanan uyulmasının zorunluluğuna inanılan devlet gücü ile desteklenmiş yazısız kurallardır. Vergi hukukuna örf ve adetlerin kaynak olma özelliği çok zayıftır.

  41. Doktrin Bilim adamları tarafından ortaya konulan bilimsel görüşleri ifade eder. Bilimsel görüşler yasama yürütme ve yargı organlarınca işlemlerin gerçekleştirilmesi sırasında dikkate alınabilmektedir.

  42. Vergilendirme Yetkisi

  43. Vergilendirme Yetkisi Vergilendirme yetkisi; devletin ülkesi üzerindeki egemenliğine dayanarak vergi, resim harç ve diğer mali yükümlülükleri alma konusunda sahip olduğu hukuki ve fiili gücü olarak tanımlanabilir. Vergilendirme yetkisinin kaynağı mali egemenlik yani devlet egemenliğidir. Vergilendirme yetkisi dar ve geniş anlamda olmak üzere ikiye ayrılır.

  44. Vergilendirme Yetkisi Geniş anlamda vergilendirme yetkisinde karşılık esasına dikkat edilmektedir.(ÖRN; eğitim sağlık gibi yarı kamusal mal ve hizmetlerin finansmanında vergiler ile birlikte harçlar ve diğer mali yükümlülüklerde kullanılmaktadır.) Dar anlamda vergilendirmede ödeme gücü esas alınırken geniş anlamda vergilendirmede karşılık esası dikkate alınır. Bu durum dar ve geniş anlamda vergilendirmeyi ayıran belirgin özelliktir.

  45. Vergilendirme Yetkisi Dar anlamda vergilendirme yetkisi tam kamusal mal ve hizmetlere, Geniş anlamda vergilendirme yetkisi eğitim sağlık gibi yarı kamusal mal ve hizmetlere uygulandığı söylenebilir. Vergilendirme yetkisinin sahibi genel anlamda devletken özel anlamda parlamentodur. Devlet egemenlik gücünü kullanarak vergi alır ve karşılığını vermeyi taahhüt etmez.

  46. Vergi Kanunlarının Uygulanması ve Yorumu Vergi kanunlarının mülkiliği ilkesine göre bir devler egemenlik hakkına dayanarak çıkardığı vergi yasalarına egemenliği altında bulundurduğu topraklarda yaşayan herkese uygulamak ister. Bu kişiler ister o ülkenin vatandaşı olsun ister başka ülkenin vatandaşı olsun o vergileri ödemek zorundadırlar. Her Vergi muhakkak surette kanunla yürürlüğe girecektir.Kanunların yürürlüğe girmesi için Resmi Gazetede yayınlanması gerekmektedir. Vergi Kanunlarının yürürlüğe giriş tarihi ile ilgili herhangi bir hüküm olmayabilir. Bu durumda Resmi Gazetede yayınlandığı günden itibaren 45 gün sonra yürürlüğe girer.

  47. Vergi Kanunlarının Uygulanması ve Yorumu Vergi Kanunları ekonomik ve sosyal durumlardan dolayı bazen işlevselliğini kaybeder. Bu durumda yeni bir kanun yapılarak eski kanunun işlevselliğine son verilir ya da yürürlükteki kanunun bazı maddeleri değiştirilir. Ayrıca kanunlarının yürürlükten kalkmasının bir yolu da Anayasa Mahkemesinin kanun denetimini yapıp uygun görmediği anda iptal etmesi şeklinde olur. Vergi Kanunları ileriye doğru yürütülür. Mükellefin lehine olduğu durumlarda geriye doğru da yürütülebilir.

  48. Vergilendirmede Taraflar Vergi alacaklısı devlet ve vergi borçlusu da mükellefler olmak üzere vergilendirmede iki taraf bulunmaktadır. Vergi olayı iki taraflı bir ilişkiyi ifade eder. Yani vergi alacaklısı Genel olarak devlet ya da TBMM, Özel olarak da Maliye Bakanlığı veya Vergi Dairesidir. Gelir vergisinde gelir sahibi gerçek kişiler, Kurumlar vergisinde gelir sahibi tüzel kişiler, Motorlu Taşıtlar Vergisinde adlarına tescil yapılmış olan Gerçek ve Tüzel kişiler vergilerini ödemekle mükelleftir ve aynı zamanda Vergi Borçlusudur.

More Related