1 / 127

MUHAKKİK EĞİTİM SEMİNERİ 2012 Av. Çetin TANBAY

MUHAKKİK EĞİTİM SEMİNERİ 2012 Av. Çetin TANBAY. I.Disiplin Suç ve Cezaları 1.657 sayılı DMK’da ,Kamu Görevlileri, yaptıkları işlere ve istihdam şekillerine göre,memur, sözleşmeli personel, geçici personel ve işçi olarak ayrılmıştır.

stesha
Download Presentation

MUHAKKİK EĞİTİM SEMİNERİ 2012 Av. Çetin TANBAY

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. MUHAKKİK EĞİTİM SEMİNERİ2012Av. Çetin TANBAY

  2. I.Disiplin Suç ve Cezaları 1.657 sayılı DMK’da ,Kamu Görevlileri, yaptıkları işlere ve istihdam şekillerine göre,memur, sözleşmeli personel, geçici personel ve işçi olarak ayrılmıştır. Sözleşmeli Personel: Kalkınma planı, yıllık program ve iş programlarında yer alan önemli projelerin hazırlanması, gerçekleştirilmesi, işletilmesi ve işlerliği için şart olan, zarurî ve istisnaî hallere münhasır olmak üzere özel bir meslek bilgisine ve ihtisasına ihtiyaç gösteren geçici işlerde, kurumun teklifi üzerine Devlet Personel Dairesi ve Maliye Bakanlığı’nın görüşleri alınarak Bakanlar kurulunca geçici olarak sözleşme ile çalıştırılmasına karar verilen ve işçi sayılmayan kamu hizmeti görevlileridir. Geçici Personel: Bir yıldan az süreli veya mevsimlik hizmet olduğuna Devlet Personel Dairesi’nin ve Maliye Bakanlığı’nın görüşlerine dayanılarak Bakanlar Kurulunca karar verilen görevlerde ve belirtilen ücret ve adet sınırları içinde sözleşme ile çalıştırılan ve işçi sayılmayan kimselerdir. İşçiler: Memurlar, sözleşmeli personel ve geçici görevlilerin dışında kalan kişilerdir. Bunlar DMK hükümlerine tabi olmayıp, 4857 sayılı İş Kanununa göre çalıştırılırlar. Kamuda görevli işçiler için ayrı bir düzenleme yoluna gidilmemiştir.

  3. 4924 Sayılı Kanuna tabi Sözleşmeli personele uygulanacak Disiplin Hükümleri konusunda; 27 Nisan 2004 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanan Sözleşmeli Sağlık personeli Disiplin ve Disiplin Kurulları hakkında yönetmelik hükümleri uygulanır. Sözleşmeli Sağlık personeli hakkında (4924 sayılı yasaya tabi) disiplin suçları, disiplin cezaları, disiplin işlemleri, disiplin amirleri ve Disiplin Kurulları bakımından 4924 sayılı kanun ile bu yönetmelik hükümleri saklı kalmak üzere Bakanlıkta çalışan emsali Devlet Memurlarına uygulanan mevzuat hükümleri (657 sayılı Kanundaki hükümler) uygulanır. Bu yönetmelik hükümlerine göre; Aylıktan kesme cezası, Sözleşmeli Sağlık personelinin brüt ücretinin 1/30-1/8 arasında kesinti yapılması Kademe ilerlemesinin durdurulması cezası, kıdem süresinde fiilin ağırlık derecesine göre 1-3 yıl arasında indirim yapılması, Devlet Memurluğundan çıkarılması cezası ise Sözleşmenin feshedilmesi suretiyle yerine getirilir

  4. Bu yönetmeliğin 7. Maddesi : 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 125 inci maddesinde sayılan fiiller hariç olmak üzere hizmet sözleşmesi ile ekinde yer alan görev tanımları ve etik kurallarda belirtilen koşullara uyulmadığının sıralı disiplin amirleri tarafından öğrenilmesi üzerine, ilgili amir 10 gün içerisinde soruşturma açar veya doğrudan savunma ister. Savunma isteminde sözleşmeli personele uymadığı koşul açıklıkla belirtilir ve savunmasını yapmak için 7 günden az olmamak üzere süre verilir. Savunmanın uygun görülmemesi halinde 10 gün içerisinde ilgili sözleşmeli personel yazılı olarak ve gerekçesi ile ikaz edilir. Hizmet sözleşmesinin geçerli olduğu yıl içerisinde aynı konuda ihlalin tekerrürünün sıralı disiplin amirleri tarafından öğrenilmesi halinde sözleşmeli personelle ilgili tespit Valiliğe bildirilir. Valilik gerek görmesi halinde, yukarıdaki usule göre, sözleşmeli personel hakkında soruşturma açar veya savunma ister. Soruşturma sonucunda Vali, hizmet sözleşmesinde ve eklerinde belirtilen koşullara uymama halinin tekerrür ettiğine karar vermesi halinde, soruşturma evrakı ile birlikte ilgili sözleşmeli personelin hizmet sözleşmesinin feshini Bakanlık Yüksek Disiplin Kurulundan talep eder

  5. Bakanlık Yüksek Disiplin Kurulu, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununda öngörülen usullere göre ilgili hakkında gerekli işlemleri yapar. Bu işlemler sonucunda ilgilinin hizmet sözleşmesinin feshine veya ilgili Valiliğin talebinin reddine karar verilir. Her iki durumda karar ve gerekçesi ilgililere bildirilir. Bir sözleşme yılı içerisinde hizmet sözleşmesinde ve eklerinde yer alan ayrı konuların ihlali halinde ilk iki defa sıralı disiplin amirlerince işlem yapılır; üçüncü defasında Valilik talebi ile yukarıdaki usule göre işlem tesis edilir. Yüksek Disiplin Kurulu, sözleşmenin feshini gerektiren fiil ve hallerin işlendiği tarihten itibaren iki yıl içinde kararını vermediği takdirde, sözleşmeyi fesih yetkisi zaman aşımına uğrar.

  6. . 4-B Sözleşmeli personel 657 Sayılı Kanunun 4. Maddesinin B fıkrasına göre istihdam edilen Sözleşmeli personele Disiplin işlemleri hususunda istisnalar haricinde 657 sayılı DMK hükümleri uygulanacaktır. Tek fark; Bu personele Disiplin Soruşturması yapılıp savunması alındıktan sonra Disiplin cezası uygulanmayacaktır. Savunması alındıktan sonra bu personele( Sözleşmeli personele ilişkin hizmet Sözleşmesinin 9. Maddesinin (f) bendi gereği) örneğin Kınama cezasını gerektiren bir fiilde bulunduğu hususu yazılı olarak tebliğ edilecek ve özlük dosyasında saklanacaktır. (Sağlık Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğünün 07.09.2010 tarih ve 214706 sayılı yazısı gereğince) 4-B Sözleşmeli personel hakkında Bakanlar Kurulu kararı ile yürürlüğe konulan Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslar dikkate alınır.Kabul Tarihi: 06.06.1978 RGT: 28.06.1978 RG No: 16330 4-B’li personelin hizmet sözleşmeleri; 657 sayılı DMK’nun 125.maddesinde belirtilen uyarma veya kınama cezasını gerektiren fiil veya hallerin dört defa ,aylıktan kesme cezasını gerektiren fiil veya hallerin üç defa ,kademe ilerlemesinin durdurulması cezasını gerektiren fiil veya hallerin iki defa,Devlet memurluğundan çıkarma cezasını gerektiren fiil veya hallerin bir defa işlendiği,yapılacak disiplin soruşturması sonucunda tespit edilmesi halinde feshedilir.(hizmet sözleşmelerinin 9. Maddesinin (f) fıkrası gereğince)

  7. Muhakkik: Disiplin amirleri tarafından inceleme ve soruşturma yapmak amacıyla görevlendirilen memurdur. Tahkikat (Soruşturmalar): “Kısaca, suç istinat edilen kişinin, bu suçu işleyip işlemediğinin yetkili kişilerce araştırılarak bir rapora bağlanmasıdır. Muhbir (İhbarcı): İşlenmiş ya da işlendiği sanılan bir suçu yetkili makamlara bildiren, suçtan zarar görmeyen ve suçla ilişkisi bulunmayan kimsedir. Müşteki (Şikayetçi/Yakınıcı): Suçtan zarar gören ve yetkili makamlara bu suçu ihbar eden kişidir. Hakkında disiplin soruşturması yapılan: Suç istinadı yapılan ve hakkında soruşturma açılan kişidir. Bilirkişi: Açıklığa kavuşturulması özel bilgi ve teknik gerektiren hallerde sahip olduğu bilim, teknik, sanat ve uzmanlığından istifade amacıyla rey ve mütalaasından istifade edilen kişidir. Kusur: Hukuka aykırı sonucu istemek veya bu sonucu istememekle birlikte, hukuka aykırı sonucu doğurmaktan kaçınmak için yeteri kadar ihtiyatlı davranmamaktır. Kusur; eylemin bilerek ya da istenmeyerek gerçekleşmesine göre kasıt ya da ihmal şeklinde olabilir. İlke olarak ceza ya da tazminat sonucunu doğurur

  8. Kusurlu davranış kamu görevlileri tarafından yapılmakla birlikte, yönetime ve yürüttüğü hizmetlere ilişkin ise idarenin sorumluluğunu gerektirir ki, buna Hizmet Kusuru denir. İdarenin bazı tutum ve davranışlarından, kusurlu olmasa da sorumlu tutulmasına Kusursuz Sorumluluk denir. Haksız Fiil: Bir ferdin iradesi neticesi vuku bulan ve bir hukuk kuralını ihlal eden olaydır. Haksız fiilin oluşması için; kusur, zarar, hukuka aykırılık ve illiyet bağı gibi dört ana unsur gereklidir. 2.DİSİPLİN VE DİSİPLİN CEZASI KAVRAMLARI: Kavram olarak “disiplin” ya da “disiplin cezaları” hakkında hukukta ve literatürde çeşitli tanımlar bulunmaktadır. Ancak devlet memuru için genel kabul gören en iyi tanım, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunun 124 üncü maddesinde yapılmıştır. Buna göre;Kamu hizmet ve görevlerinin sağlıklı, düzenli ve zamanında gereği gibi yürütülmesini ve yerine getirilmesini sağlamak için kanun, tüzük, yönetmeliklerin kamu görevlilerine ve hizmetlilerine emrettiği ödevleri yurt içinde ya da yurt dışında yerine getirilmesini öngören anlayışa“disiplin”, Bu ödevleri yerine getirmeyenler ile uyulmasını zorunlu kıldığı hususları yapmayanlara ve yasakladığı işleri yapanlara eyleminin niteliğine ve ağırlığına göre uygulanan idari yaptırımlara da“disiplin cezası”, denilmektedir.

  9. 657 sayılı Kanunda; * Uyarma, * Kınama, * Aylıktan kesme, * Kademe ilerlemesinin durdurulması, * Devlet memurluğundan çıkarma, Olmak üzere 5 çeşit disiplin cezası öngörülmüştür. Kanunun 125 inci maddesinde ise, hangi eylemler için hangi cezaların uygulanacağı sayılmıştır. Diğer bir ifade ile memurların, hangi eylemlerinin disiplin suçu olduğu ve hangi tür cezalarla cezalandırılacağını önceden bildikleri bir sistem söz konusudur. Dolayısıyla bu sistem içerisinde memurlar aynı zamanda amirlerinin keyfi hareketlerine karşı da korunmuş olmaktadırlar. Disiplin cezalarının uygulanacağı kamu görevlileri, yine 657 sayılı Kanunda belirtilmiştir. Buna göre, Kanunun 1 inci maddesi uyarınca, genel ve katma bütçeli kuruluşlar, il özel idareleri, belediyeler ve bunların kurdukları birlikler ile bunlara bağlı döner sermayeli kuruluşlarda, fonlarda, kefalet sandıklarında ve beden terbiyesi bölge müdürlüklerinde çalışan memurlar hakkında uygulanabilecektir. Ayrıca maddenin ikinci fıkrasında, sözleşmeli ve geçici personel hakkında da bu kanunda belirtilen özel hükümlerin uygulanacağı öngörülmüştür.

  10. Gerek 657 sayılı Kanun ve gerekse disiplin suç ve cezaları içeren bazı özel kanunlarda düzenlenen, disiplin hukukuna göre, genel olarak disiplin suçu sayılan eylemleri şu başlıklar altında toplamak mümkündür. Bunlar; —Devlet memurlarının kanun, tüzük, yönetmelik hükümlerine göre yapmak zorunda olduğu görevleri yapmamaları hali, — Devlet memurlarının uymak zorunda olduğu kurallara uymamaları hali, — Devlet memurunca yapılması yasaklanan eylemlerin yapılması hali, Memur Suçları; a) Türk Ceza Kanunu veya ceza hükümlü diğer kanunlarla açıkça suç sayılan söz, fiil ve davranışlar, b) 657 sayılı Devlet Memurları Kanununda disiplin suçu olarak sayılan söz, fiil ve davranışlar olmak üzere iki kısma ayrılır. Birinci gruptakiler, adli nitelikte olup tüm vatandaşlar tarafından işlenebilir. İkinci gruptaki suçlar ise, disiplin nitelikli olup sadece memurlar tarafından işlenebilir. Bu suçlar hakkında ise, idari soruşturma yapılır. İdari soruşturmanın diğer bir adı da disiplin soruşturmasıdır.

  11. 3.Disiplin Soruşturmasında Uygulanacak Cezalar; -657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125. maddesinde, yer alan hükümlerle belirlenmiştir. - Memurun adli yönden beraat etmesi, disiplin yönünden işlem yapılmasına engel teşkil etmez. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 131. maddesinin ikinci fıkrasında bu husus açıkça belirtilmiştir. Yasa maddesinde; "Memurun ceza kanununa göre mahkum olması veya olmaması halleri, ayrıca disiplin cezasının uygulanmasına engel olamaz'' denilmiştir. Adli mahkemelerde beraat etmiş olmak disiplin yönünden işlem yapılmasına engel teşkil etmez D. 5. D, 30/09/1969 E. 1966/97. K. 1969/2716). MEMURLARIN İŞLEDİKLERİ SUÇLARIN İDARECE HABER ALINMASI a )şikayet ve iddia üzerine b ) ihbar yolu ile c) denetim yolu ile olur.

  12. ŞİKAYET : Suçtan zarar görenin bizzat yetkili makamlara başvurarak soruşturma açılmasını istemesidir.Şikayet yazılı ve sözlü olmak üzere iki şekilde yapılır.şikayetin sözlü olarak yapılması halinde bir tutanak düzenlenmesi ve müştekiye imzalattırılması gerekir. İHBAR : Suçla ilişkisi bulunmayan bir kimse veya kimselerin suç işlendiğini yetkili makamlara bildirmesidir.Sözlü ihbarlarında bir tutanağa geçirilerek muhbire imzalattırılması gerekir. 2.Disiplin Amirleri:  Sağlık Bakanlığı Disiplin Amirleri Yönetmeliğinde disiplin cezası vermeye yetkili amirler gösterilmiştir.

  13. Kamu hizmetlerinin gereği gibi yürütülmesini sağlamak amacı ile kanunların, tüzüklerin ve yönetmeliklerin Devlet memuru olarak emrettiği ödevleri yurt içinde veya dışında yerine getiremeyenlere, uyulmasını zorunlu kıldığı hususları yapmayanlara, yasakladığı işleri yapanlara durumun niteliğine ve ağırlık derecesine göre 125. maddede sıralanan disiplin cezalarından birisi verilir. 3.Disiplin Cezalarının Çeşitleri ile Ceza Uygulanacak Fiil ve Haller: Madde 125: (Değişik : 12/5/1982-2670/31 md.) Devlet Memurlarına Verilecek Disiplin Cezaları ile Her Bir Disiplin Cezasını Gerektiren Fiil ve Haller Şunlardır :

  14. A-Uyarma : Memura, görevinde ve davranışlarında daha dikkatli olması gerektiğinin yazı ile bildirilmesidir. Uyarma Cezasını Gerektiren Fiil ve Haller Şunlardır: a) Verilen emir ve görevlerin tam ve zamanında yapılmasında, görev mahallinde kurumlarca belirlenen usul ve esasların yerine getirilmesinde, görevle ilgili resmi belge, araç ve gereçlerin korunması, kullanılması ve bakımında kayıtsızlık göstermek veya düzensiz davranmak, b) Özürsüz veya izinsiz olarak göreve geç gelmek, erken ayrılmak, görev mahallini terk etmek, c) Kurumca belirlenen tasarruf' tedbirlerine riayet etmemek, d) Usulsüz müracaat veya şikayette bulunmak, e) Devlet memuru vakarına yakışmayan tutum ve davranışta bulunmak, f) Görevine veya iş sahiplerine karşı kayıtsızlık göstermek veya ilgisiz kalmak, g) Belirlenen kılık ve kıyafet hükümlerine aykırı davranmak, h) Görevin işbirliği içinde yapılması ilkesine aykırı davranışlarda bulunmak.

  15. B-Kınama: Memura, görevinde ve davranışlarında kusurlu olduğunun yazı ile bildirilmesidir. Kınama Cezasını Gerektiren Fiil ve Haller Şunlardır: a) Verilen emir ve görevlerin tam ve zamanında yapılmasında, görev mahallinde kurumlarca belirlenen usul ve esasların yerine getirilmesinde, görevle ilgili resmî belge, araç ve gereçlerin korunması, kullanılması ve bakımında kusurlu davranmak, b) Eşlerinin, reşit olmayan veya mahcur olan çocuklarının kazanç sürekli faaliyetlerini belirlenen sürede kurumuna bildirmemek, c) Görev sırasında amire hal ve hareketi ile saygısız davranmak, d) Hizmet dışında Devlet memurunun itibar ve güven duygusunu sarsacak nitelikte davranışlarda bulunmak, e) Devlete ait resmî araç, gereç ve benzeri eşyayı özel işlerinde kullanmak, f) Devlete ait resmi belge, araç gereç ve benzeri eşyayı kaybetmek, g) İş arkadaşlarına, maiyetindeki personele ve iş sahiplerine kötü muamelede bulunmak,

  16. h) İş arkadaşlarına ve iş sahiplerine söz veya hareketle sataşmak, ı) Görev mahallinde genel ahlâk ve edep dışı davranışlarda bulunmak ve bu tür yazı yazmak, işaret, resim ve benzeri şekiller çizmek ve yapmak, j) Verilen emirlere itiraz etmek, k) Borçlarını kasten ödemeyerek hakkında yasal yollara başvurulmasına neden olmak, 1) Kurumların huzur, sükûn ve çalışma düzenin bozmak. m) Yetkili olmadığı halde basına, haber ajanslarına veya radyo ve televizyon kurumlarına bilgi veya demeç vermek (21.09.2004 tarihli resmi gazetede yayımlanan 5234 sayılı kanunla ek bent)

  17. C-Aylıktan Kesme: Memurun, brüt aylığından 1/30-1/8 arasında kesinti yapılmasıdır. Aylıktan Kesme Cezasını Gerektiren Fiil ve Haller Şunlardır: a) Kasıtlı olarak; verilen emir ve görevleri tam ve zamanında yapmamak, görev mahallinde kurumlarca belirlenen usul ve esasları yerine getirmemek, görevle ilgili resmî belge, araç ve gereçleri korumamak, bakımını yapmamak, hor kullanmak, b) Özürsüz olarak bir veya iki gün göreve gelmemek, c) Devlete ait resmî belge, araç, gereç ve benzerlerini özel menfaat sağlamak için kullanmak, d) Görevle ilgili konularda yükümlü olduğu kişilere yalan ve yanlış beyanda bulunmak, e) Görev sırasında amirine sözle saygısızlık etmek, f) Görev yeri sınırları içerisinde her hangi bir yerin toplantı, tören ve benzeri amaçlarla izinsiz olarak kullanılmasına yardımcı olmak, g) mülga ğ) mülga h) Hizmet içinde Devlet memurunun itibar ve güven duygusunu sarsacak nitelikte davranışlarda bulunmak, ı) mülga

  18. D-Kademe İlerlemesinin Durdurulması: Fiilin ağırlık derecesine göre memurun, bulunduğu kademede ilerlemesinin 1-3 yıl durdurulmasıdır. Kademe İlerlemesinin Durdurulması Cezasını Gerektiren Fiil ve Haller Şunlardır: a)Göreve sarhoş gelmek, görev yerinde alkollü içki içmek, b)Özürsüz ve kesintisiz 3-9 gün göreve gelmemek, c)Görevi ile ilgili olarak her ne şekilde olursa olsun çıkar sağlamak, d)Amirine veya maiyetindekilere karşı küçük düşürücü veya aşağılayıcı fiil ve hareketler yapmak, e)Görev yeri sınırları içinde herhangi bir yeri toplantı, tören ve benzeri amaçlarla izinsiz kullanmak veya kullandırmak, f) Gerçeğe aykırı rapor ve belge düzenlemek, g) mülga h)Ticaret yapmak veya Devlet memurlarına yasaklanan diğer kazanç getirici faaliyetlerde bulunmak, ı) Görevin yerine getirilmesinde dil, ırk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefi inanç, din ve mezhep ayırımı yapmak, kişilerin yarar veya zararını hedef tutan davranışlarda bulunmak,

  19. j) Belirlenen durum ve sürelerde mal bildiriminde bulunmamak, k) Açıklanması yasaklanan bilgileri açıklamak, l) Amirine, maiyetindekilere, iş arkadaşları veya iş sahiplerine hakarette bulunmak veya bunları tehdit etmek, m) Diplomatik statüsünden yararlanmak suretiyle yurt dışında, haklı bir sebep göstermeksizin ödeme kabiliyetinin üstünde borçlanmak ve borçlarını ödemedeki tutum ve davranışlarıyla Devlet itibarını zedelemek veya zorunlu bir sebebe dayanmaksızın borcunu ödemeden yurda dönmek, n) Verilen görev ve emirleri kasten yapmamak, o) Herhangi bir siyasi parti yararına veya zararına fiilen faaliyette bulunmak.

  20. j) Belirlenen durum ve sürelerde mal bildiriminde bulunmamak, k) Açıklanması yasaklanan bilgileri açıklamak, l) Amirine, maiyetindekilere, iş arkadaşları veya iş sahiplerine hakarette bulunmak veya bunları tehdit etmek, m) Diplomatik statüsünden yararlanmak suretiyle yurt dışında, haklı bir sebep göstermeksizin ödeme kabiliyetinin üstünde borçlanmak ve borçlarını ödemedeki tutum ve davranışlarıyla Devlet itibarını zedelemek veya zorunlu bir sebebe dayanmaksızın borcunu ödemeden yurda dönmek, n) Verilen görev ve emirleri kasten yapmamak, o) Herhangi bir siyasi parti yararına veya zararına fiilen faaliyette bulunmak.

  21. E-Devlet Memurluğundan Çıkarma: Bir daha Devlet memurluğuna atanmamak üzere memurluktan çıkarmaktır. Devlet Memurluğundan Çıkarma Cezasını Gerektiren Fiil ve Haller Şunlardır : a) İdeolojik veya siyasî amaçlarla kurumların huzur, sükun ve çalışma düzenini bozmak, boykot, işgal, işi yavaşlatma ve grev gibi eylemlere katılmak veya bu amaçlarla toplu olarak göreve gelmemek, bunları tahrik ve teşvik etmek veya yardımda bulunmak, b) Yasaklanmış her türlü yayını veya siyasi veya ideolojik amaçlı bildiri, afiş, pankart, bant ve benzerlerini basmak, çoğaltmak, dağıtmak veya bunları kurumların herhangi bir yerine asmak veya teşhir etmek, c) Siyasî partiye girmek, d) Özürsüz olarak (1) bir yılda toplam 20 gün göreve gelmemek, e) Savaş, olağanüstü hal veya genel âfetlere ilişkin konularda amirlerin verdiği görev veya emirleri yapmamak, f) Amirlerine ,maiyetindekilere ve iş sahiplerine fiili tecavüzde bulunmak, g) Memurluk sıfatı ile bağdaşmayacak nitelik ve derecede yüz kızartıcı ve utanç verici hareketlerde bulunmak,

  22. h) Yetki almadan gizli bilgileri açıklamak, ı) Siyasî ve ideolojik eylemlerden arananları görev mahallinde gizlemek, j) Yurt dışında Devletin itibarını düşürecek veya görev haysiyetini zedeleyecek tutum ve davranışlarda bulunmak, k) 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkındaki Kanuna aykırı fiilleri işlemek. Disiplin cezası verilmesine sebep olmuş bir fiil veya halin cezaların özlük dosyasından silinmesine ilişkin süre içinde tekerrüründe bir derece ağır ceza uygulanır. Aynı derecede cezayı gerektiren fakat ayrı fiil veya haller nedeniyle verilen disiplin cezalarının üçüncü uygulamasında bir derece ağır ceza verilir.

  23. h) Yetki almadan gizli bilgileri açıklamak, ı) Siyasî ve ideolojik eylemlerden arananları görev mahallinde gizlemek, j) Yurt dışında Devletin itibarını düşürecek veya görev haysiyetini zedeleyecek tutum ve davranışlarda bulunmak, k) 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkındaki Kanuna aykırı fiilleri işlemek. Disiplin cezası verilmesine sebep olmuş bir fiil veya halin cezaların özlük dosyasından silinmesine ilişkin süre içinde tekerrüründe bir derece ağır ceza uygulanır. Aynı derecede cezayı gerektiren fakat ayrı fiil veya haller nedeniyle verilen disiplin cezalarının üçüncü uygulamasında bir derece ağır ceza verilir.

  24. Geçmiş hizmetleri sırasındaki çalışmaları olumlu olan ve ödül veya başarı belgesi alan memurlar için verilecek cezalarda bir derece hafif olanı uygulanabilir.( Burada yetkili amirlere bir takdir hakkı tanınmış olmakla birlikte, şayet alt ceza uygulanmamış ise gerekçesinin belirtilmesi gerekmektedir. Aksi halde idari yargı kararları ile bir alt cezanın uygulanması gerektiği yönünde içtihat oluşmuştur. Nitekim Danıştay 8.Dairesi 18.10.1991 tarihli bir kararında(Karar No:1991/1677), gerekçenin açıklanması gerektiğini belirtmiştir.Bu nedenle Bir alt cezanın uygulanmadığı hallerde İdari Yargıda ,Disiplin amirlerinin gerekçesine bakılarak öne sürdükleri gerekçenin kabul edilebilir nitelikte olup olmadığına bakılarak karar verilmektedir.) Bilindiği gibi uyarma cezasının bir altı bulunmamaktadır. Ancak kınama cezasının bir altı uyarma, aylıktan kesim cezasının bir altı kınama, kademe ilerlemesinin durdurulması cezasının bir altı aylıktan kesim ve Devlet memurluğundan çıkarma cezasının bir altı ulaşabileceği derecenin son kademesinde olanlar için aylıktan kesim ve diğerleri için kademe ilerlemesinin durdurulması cezasıdır. Yukarıda sayılan ve disiplin cezası verilmesini gerektiren fiil ve hallere nitelik ve ağırlıktan itibariyle benzer eylemlerde bulunanlara da aynı neviden disiplin cezaları verilir. Öğrenim durumları nedeniyle yükselebilecekleri kadroların son kademelerinde bulunan Devlet memurlarına, kademe ilerlemesinin durdurulması cezasının verilmesini gerektiren hallerde, brüt aylıklarının 1/4'ü-1/2'si kesilir ve tekerrüründe görevlerine son verilir.

  25. Özel kanunların disiplin suçlan ve cezalarına ilişkin hükümleri saklıdır. Disiplin kovuşturmasının yapılmış olması, fiilin genel hükümler kapsamına girmesi halinde, sanık hakkında ayrıca ceza kovuşturması açılmasına engel teşkil etmez. Disiplin Cezası Verilebilmesi İçin; -İşlenmiş bir suçun bulunması, -Bu suçun bir memur tarafından işlenmiş olması, -Soruşturma yapılmış olması, -Memurun savunmasının alınmış olması, -Suçun zaman aşımına uğramamış olması, Verilecek disiplin cezasının yasada belirlenmiş olması gerekir.

  26. Örnek mahkeme kararı Önemli olan önceki cezanın tebliği ve uygulanması değil,aynı nitelikte suçun tekrar işlenmesidir(.Danıştay 8.Daire 13.06.1994 tarih ve Esas 1994/356, Karar 1994/1779) 2. 657 sayılı Yasanın 125. maddesindeki hükmünde "cezaların tekerrüründen" değil, disiplin cezalarının verilmesine sebep olmuş bir "fiil veya halin" tekerrürü halinden bahsedilmiş olup, bu nedenle söz konusu fiil ve haller mevcut iken, bu fiil ve haller nedeniyle verilen disiplin cezalarının affa uğramış olmasıyla ilgiliye tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağı sonucuna varılmasına olanak bulunmamaktadır. (Danıştay 12.Dairesi Esas: 2000/3109 Karar: 2000/3834 Karar Tarihi: 08.11.2000) -Cezada indirme,hafifletmeye gidildiyse tekerrür halinde,verilmiş cezaya göre değil, verilmesi gereken ilk cezaya göre değerlendirme yapılması gerekmektedir. Kademe ilerlemesinin durdurulması cezasını alan bir memur, 10 yıl içinde aynı suçu tekrar ederse, bu cezanın bir ağırı olan Devlet memurluğundan çıkarma cezası ile tecziye edilir.

  27. Bir üst ceza, kanunda sayılan disiplin cezalarının sıralamasındaki üst anlamına gelmektedir. Örneğin uyarmanın üst cezası kınama, kınamanın üst cezası aylıktan kesim cezasıdır. Keza bir eylemi nedeniyle 1 yıl kademe ilerlemesinin durdurulması cezası almış bir memurun bu cezanın sicilden silinebilmesi için geçmesi gereken 10 yıl içinde aynı eylemi tekrarlaması halinde 2 yıl kademe ilerlemesinin durdurulması cezası değil kademe ilerlemesi cezasının bir üstü olan Devlet memurluğundan çıkarma cezasının uygulanması gerekmektedir. Danıştay 8.Dairesi Esas: 1993/1293 Karar: 1994/680 Karar Tarihi: 02.03.1994 ÖZET: Disiplin cezası verilmesine neden olmuş bir fiil veya halin öğrencilik süresince tekerrüründe bir derece ağır ceza uygulanır. Bir derece ağır ceza kavramından suçun niteliği hangi cezayı gerektiriyorsa bu cezanın bir derece ağırının anlaşılması gerekir. Aksi bir anlayış cezaların derece derece ağırlaşarak fakülteden çıkarılması sonucunu doğurur ki bu da Anayasa ile güvence altına alınan öğrenim hakkını kısıtlayıcı bir duruma yol açar. Bu durumda öğrencinin eyleminin kınama cezasını gerektirmesi açık olduğuna göre, tekerrür durumunda kınama cezasının bir derece ağırı olan bir haftadan bir aya kadar uzaklaştırma cezasının uygulanması gerekirken, bir yarıyıl uzaklaştırma cezası verilmesi isabetsizdir.

  28. Aynı süre içinde aynı derecede cezayı gerektiren, fakat ayrı bir suçun işlenmesi halinde tekerrür hükmü uygulanmaz. Aynı derecede cezayı gerektiren fakat, ayrı fiil ve haller nedeniyle verilen disiplin cezalarının üçüncü uygulamasında bir derece ağır ceza tatbik edilir. Burada anlatılmak istenen konu, aynı derece ceza verilmesini gerektiren iki ayrı eylemden sonra, muayyen süre içerisinde aynı derece cezayı gerektiren üçüncü bir eylemin işlenmiş olmasıdır 4.Disiplin Cezalarının Hafifletilmesi: 657 sayılı DMK’nın 125. maddesinin (E) fıkrasının (k) bendini takip eden ikinci paragrafında ''Geçmiş hizmetleri sırasında çalışmaları olumlu olan ve ödül veya başarı belgesi alan memurlar için verilecek cezalarda bir derece hafif olanı uygulanabilir.” ''Uygulanabilir'' durumu zorunluluk ifade etmez.Ancak burada yetkili amirlere bir takdir hakkı tanınmış olmakla birlikte, şayet alt ceza uygulanmayacaksa gerekçesinin belirtilmesi gerekmektedir Ceza vermeye yetkili amir ve kurullar isterlerse, bu maddeye binaen memurların cezalarını hafifletilebilirler.

  29. Örnek. 20 senelik kamu hizmeti sırasında başarılı çalışmalarıyla dikkati çeken ve ödül veya başarı belgesi almış bir memur izinsiz veya kurumunca kabul edilen mazereti olmaksızın 3 gün süreyle göreve gelmezse, bu halde kendisi hakkında uygulanması gereken disiplin cezası kademe ilerlemesinin durdurulması cezası olmasına karşın, disiplin cezası vermeye yetkili disiplin kurulu, memurun önceki hizmetlerinde görülen başarısını ve aldığı ödül veya başarı belgesini dikkate alarak memura bir derece hafif olan "aylıktankesme'' cezasını verebilir. 5. Disiplin Cezalarının özlük dosyasından Silinmesi: Disiplin cezaları memurun özlük dosyasına işlenir .Cezaların sicilden silinme süresi anılan kanunun 133. maddesinde belirtilmiştir. Bu maddeye göre; ''uyarma'' ve ''kınama'' cezaları cezanın uygulanmasından 5 sene, ''aylıktan kesme'' ve ''kademe ilerlemesinin durdurulması'' cezaları da 10 sene sonra sicilden silinir. Sicilin silinmesi için memurun, atamaya yetkili amire başvurması gerekir. ''Devlet memurluğundan çıkarma cezası'' sicilden silinmez.

  30. 6. Disiplin Cezası Uygulamasında Takdir Hakkı: Disiplin cezalarının uygulanmasıyla ilgili olarak anılan kanunun 126. maddesinde; ''Disiplin Kurulu ve Yüksek Disiplin Kurulu'nun ayrı bir ceza tayinine yetkisi yoktur; cezayı kabul veya reddeder. Ret halinde, atamaya yetkili amirler, 15 gün içinde başka bir disiplin cezası vermekte serbesttirler.” hükmü yer almaktadır. Bu madde, takdir yetkisini sadece atamaya yetkili amire vermektedir. 7. Disiplin Cezası Vermeye Yetkili Amir ve Kurullar: 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 126. maddesine göre; ''uyarma'', ''kınama'' ve ''aylıktan kesme'' cezaları disiplin amirleri tarafından; ''Kademe İlerlemesinin Durdurulması'' cezası, memurun bağlı olduğu kurumdaki "Disiplin Kurulunun'' kararı alındıktan sonra, atamaya yetkili amirler tarafından, "İl Disiplin Kurulunun'' kararına dayanan hallerde valiler tarafından verilir. ''Devlet memurluğundan çıkarma'' cezası amirlerin bu yoldaki isteği üzerine, memurun bağlı bulunduğu kurumun "Yüksek Disiplin Kurulu'' kararı ile verilir. Özel Kanunların disiplin cezası vermeye yetkili amir ve kurullarla ilgili hükümleri saklıdır. 8. Disiplin Kurulları : 657 sayılı Devlet memurları Kanunu'nun 134. maddesi, disiplin kurullarının oluşmasına dayanak teşkil etmektedir. Disiplin Kurulları ve Disiplin Amirleri Hakkında Yönetmelikte belirtilmiştir. Bu yönetmeliğe göre disiplin kurulları;

  31. -İl Disiplin Kurulu, -Merkez Disiplin Kurulu, -Yüksek Disiplin Kurulu, şeklinde oluşmakta olup, İl Disiplin Kurulu: Valinin veya görevlendireceği vali yardımcısının başkanlığında; -Hukuk İşleri Müdürü, -Defterdar , -Milli Eğitim Müdürü, -Sağlık Müdürü, -Tarım ve Köy İşleri Müdürü, -Bayındırlık ve İskan Müdürü'nden oluşur. Disiplin Kurullarının Görev Alanları : İlDisiplin Kurulu; Bakanlar Kurulu veya ortak kararla atananlar hariç, bakanlığın illerdeki teşkilatında çalışan personelin,. Merkez Disiplin Kurulu; bakanlık merkez teşkilatında çalışan, bakanlar kurulu veya ortak kararla ya da başka surette atanan her türlü görevli hakkında, Yüksek Disiplin Kurulu; Bakanlığın merkez ve taşra teşkilatında çalışan bütün görevlilerin, ''Devlet memurluğundan çıkarma cezası ile ilgili işleri karara bağlar. Yüksek Disiplin Kurulu, kendilerine intikal eden dosyaların incelenmesinde, gerekli gördükleri takdirde, ilgilinin sicil dosyasını ve her nevi evrakı incelemeye, ilgili kurumlardan bilgi almaya, yeminli tanık ve bilirkişi dinlemeye veya niyabeten dinletmeye, mahallen keşif yapmaya veya yaptırmaya yetkilidirler.

  32. Hakkında memurluktan çıkarma cezası istenen memur, özlük dosyası hariç, soruşturma evrakını incelemeye, tanık dinletmeye, disiplin kurulunda yazılı olarak kendisi veya vekili vasıtasıyla savunma yapma hakkına sahiptir (657. mad. 129). 9. Memurun Savunma Hakkı: Savunma hakkının esası, adalet ilkesine dayanır. Söylenmesi gerekenin ceza korkusu ile söylenememesi adaletin yerine getirilmesine engel olur. Bu sebeple memura en son olarak savunma hakkı tanınmıştır. 1982 Anayasası'nın 129. maddesinde; ''Memurlar ve diğer kamu görevlileri ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve bunların üst kuruluşları memurlarına savunma hakkı tanınmadıkça disiplin cezası verilemez.” denilmektedir. Anayasanın yukarıya alınan hükmüne dayanılarak 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu' nun 130. maddesinde; ''Devlet memuru hakkında savunması alınmadan disiplin cezası verilemez. Soruşturmayı yapanın veya yetkili disiplin kurulunun (7) günden az olmamak üzere verdiği süre içinde veya belirtilen bir tarihte savunmasını yapmayan memur; savunma hakkından vazgeçmiş sayılır.” denilmiştir.

  33. Yasa maddesinde memurun savunma yapması için belirli bir sürenin verilmesi öngörülmüştür. Disiplin cezasını verecek olan amir veya disiplin kurulu memura savunması için en az yedi gün süre tanır. Bu süre içinde savunma yapmayan memur, savunma hakkından vazgeçmiş sayılır. Savunma hakkından vazgeçmiş sayılma, memurun işlediği suçu ikrar anlamına gelmez, suçluluğa elde mevcut bilgi ve belgelere göre karar verilmesi gerekir. Soruşturma sırasında müfettiş veya muhakkikin memurun ifadesini alması, yasa maddesinde yazılı memurun savunması değildir. Soruşturma tamamlandıktan sora mutlaka memurun savunmasının alınması gerekir. Bu savunma alınmadan ceza verilmesi, yasaya aykırı bir durumdur. Bu tür verilen cezalar için açılan davalarda mahkemeler cezayı iptal etmektedir. 10.Türk Ceza Kanunu İle 657 Sayılı Devlet Memurları Kanununun 125. Maddesinde Yer Alan veBirbiriyle İlintisi Bulunan Maddeler;

  34. İtiraz mercileri itiraz dilekçeleri ile karar ve eklerinin kendilerine intikalinden itibaren 30 gün içinde kararlarını vermek zorundadır.Kaldırılan cezalar sicilden silinir.(657 DMK md.136) 12. Disiplin Cezalarında ZamanAşımı: Zaman aşımı, kanunda yazılı sürelerin geçmesiyle Devletin dava etme ve ceza verme yetkisinin düşmesidir. 657 Sayılı Devlet Memurları Kanununun 127. Maddesinde Zaman Aşımı Şu Şekilde Belirtilmiştir: Bu Kanunun 125. maddesinde sayılan fiil ve bu filleri işleyenler hakkında, bu fiil ve fillerin işlendiğinin öğrenildiği andan itibaren; Uyarma, kınama, aylıktan kesme ve kademe ilerlemesinin durdurulması cezalarında, B1R AY içinde disiplin soruşturmasına, Memurluktan çıkarma cezasında, ALTI AY içinde disiplin kovuşturmasına, başlanmadığı takdirde disiplin cezası verme yetkisi zaman aşımına uğrar. Disiplin cezasını gerektiren fiil ve hallerin işlendiği tarihten itibaren nihayet İKİ YIL içinde disiplin cezası verilmediği takdirde, ceza verme yetkisi zaman aşımı uğrar. 11.Disiplin Cezalarına itiraz: 1982 Anayasası'nın 129. maddesinin 3. fıkrasında,yapılan değişiklikle Disiplin kararları yargı denetimi dışında bırakılamaz hükmü getirilmiştir. (13.05.2010 tarihli değişiklikle)Böylece tüm disiplin cezalarına yargı yolu açılmıştır. Madde 135 - (DEĞİŞİK MADDE RGT: 25.02.2011 RG NO: 27857 MÜKERRER KANUN NO: 6111/113) Disiplin amirleri tarafından verilen uyarma, kınama ve aylıktan kesme cezalarına karşı disiplin kuruluna, kademe ilerlemesinin durdurulması cezasına karşı yüksek disiplin kuruluna itiraz edilebilir. İtirazda süre, kararın ilgiliye tebliği tarihinden itibaren yedi gündür. Süresi içinde itiraz edilmeyen disiplin cezaları kesinleşir. İtiraz mercileri, itiraz dilekçesi ile karar ve eklerinin kendilerine intikalinden itibaren otuz gün içinde kararlarını vermek zorundadır. İtirazın kabulü hâlinde, disiplin amirleri kararı gözden geçirerek verilen cezayı hafifletebilir veya tamamen kaldırabilirler. Disiplin cezalarına karşı idari yargı yoluna başvurulabilir.

  35. 12.Soruşturmaya Başlamada Zaman Aşımı: 657 sayılı Kanunun 125. maddesinde sayılan fiil ve halleri işleyenler hakkında, bu fiil ve hallerin işlendiğinin öğrenildiği tarihten itibaren; uyarma, kınama, aylıktan kesme ve kademe ilerlemesinin durdurulması cezalarını içeren suçlarda BlR AY içinde disiplin soruşturmasına, memuriyetten çıkarma cezasını gerektiren suçlarda ise ALTI AY içinde disiplin kovuşturmasına başlanması gerekmektedir. Bu süre içinde, soruşturma veya kovuşturmaya başlanmadığı takdirde ceza verme yetkisi zaman aşımına uğramaktadır. Fiilin İşlenildiğinin Öğrenildiği Tarih; Disiplin amirinin durumu öğrenmiş olduğu ve işi resmiyete geçirip evrakın ilgili birimin genel evrak kaydına girişi ile başlar. Bu husus, disiplin fiillerinin öğrenilmesi keyfiyetinin kayıt gördüğü tarih olarak esas alınmasını gerekli kılmaktadır. Nitekim 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu ve Bakanlıkların Yeniden Düzenlenmesi ve Çalışma Esasları Hakkındaki 27/02/1982 tarihli ve 8/4334 sayılı Bakanlar Kurulu Kararnamesinde işlemlerin süre yönünden başlangıç tarihi olarak evrakın ilgili birimin genel evrak kaydına girişi ile başlayacağı hükme bağlanmıştır.

  36. 143 Ceza Vermede Zaman Aşımı: Ceza vermede zaman aşımı''; disiplin suçunun işlendiği tarihten itibaren en geç İKİ YIL içerisinde soruşturmanın bitirilip memura gerekli disiplin cezasının uygulanmış olmasını gerektiren zaman aşılmasıdır. Ceza vermede zaman aşımı, fiilin işlendiği tarihin ertesi gününden itibaren işlemeye başladığından, bu günün çok iyi belirlenmesi gerekir. Ayrıca, soruşturma raporlarının başlangıç kısımlarında disiplin fiillerinin vuku bulduğu ve işlendiğinin öğrenildiği tarihlerin yıl, ay ve gün olarak açıkça belirtilmesi yasal bir zorunluluktur. 14. Disiplin Cezalarının Uygulama ve Karar Süresi Disiplin amirleri uyarma, kınama ve aylıktan kesme cezalarını soruşturmanın tamamlandığı günden itibaren 15 gün içinde vermek zorundadırlar. Kademe ilerlemesinin durdurulması cezasını gerektiren hallerde soruşturma dosyası, kararını bildirmek üzere yetkili disiplin kuruluna 15 gün içinde tevdi edilir. Disiplin Kurulu da dosyayı aldığı tarihten itibaren 30 güniçinde soruşturma evrakına göre kararını bildirir. Memurluktan çıkarma cezası için disiplin amirleri tarafından yaptırılan soruşturmaya ait dosya, memurun bağlı bulunduğu kurumun Yüksek Disiplin Kurulu'na tevdiinden itibaren azami ALTI AY içinde bu kurulca, karara bağlanır (657, mad.128).

  37. 15. Disiplin Cezasını Düşüren Haller: Memurların kusurlu fiil ve hallerinden dolayı kendilerine uygulanan disiplin cezaları; -İlgilisine tebliğ edilmeden memurun ölmesi, -Lehte yeni bir kuralın konması, -Cezanın değişmesi ve fiilin disiplin suçu olmaktan çıkması, -Suç olan fiilin soruşturma açma veya ceza verme zaman aşımına uğramış olması, -Disiplin ile ilgili af yasası çıkması. (En son 2006 yılında çıkarılan 5525 sayılı yasa ile 23 Nisan 1999 tarihinden 14.02.2005 tarihine kadar işlenmiş disiplin cezaları affedilmiştir.Bu yüzden bu tarihler arasında disiplin cezası almış olan memurların disiplin cezalarına ait tüm kayıtların ilgili memurun müracaatı aranmaksızın özlük dosyalarından çıkarılması gerekmektedir.

  38. 16 .Disiplin Cezalarının Memura Etkisi: 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 132. maddesindeki; aylıktan kesme ve kademe ilerlemesini durdurma cezası alanlar; -Vali , -Büyükelçi, -Müsteşar, -Müsteşar yardımcısı, -Genel müdür, -Genel müdür yardımcısı, -Daire başkanı, görevlerine atanamazlar. -Atamaları Bakanlar Kurulu Kararı ile yapılanlar hakkında da yukarıdaki fıkra hükmü uygulanır. 17. Memurun Görevden Uzaklaştırılması: Görevden uzaklaştırma, Devlet kamu hizmetlerinin gerektirdiği hallerde, görevi başında kalmasında sakınca görülen Devlet memurları hakkında alınan ihtiyati bir tedbirdir. Bu tedbir, soruşturmanın herhangi bir safhasında alınabilir (657, mad.137).

  39. a) Görevden Uzaklaştırmaya Yetkili Olanlar : 1. Atamaya yetkili amirler, 2. Bakanlık ve genel müdürlük müfettişleri, 3. İllerde valiler, 4. İlçelerde kaymakamlar (ilçe idare şube başkanları hakkında valinin muvafakati şarttır). Valiler ve kaymakamlar tarafından alınan görevden uzaklaştırma tedbiri, memurun kurumuna derhal bildirilir. Haklarında mahkemelerce cezai kovuşturma yapılan memurlar da zikredilen yetkililerce görevden uzaklaştırılabilirler (657, mad.140). b) Görevden Uzaklaştıran AmirinSorumluluğu: Görevinden uzaklaştırılan Devlet memurları hakkında görevden uzaklaştırmayı izleyen 10 iş günü içinde soruşturmaya başlanılması şarttır. Memuru görevden uzaklaştırdıktan sonra derhal soruşturmaya başlamayan, keyfi olarak veya garaz veya kini dolayısıyla bu tasarrufu yaptığı, yaptırılan soruşturma sonunda anlaşılan amirler hukuki, mali ve cezai sorumluluğa tabidirler (657, mad. 139). Soruşturma sonunda disiplin yüzünden memurluktan çıkarma veya cezai bir işlem uygulanmasına lüzum kalmayan Devlet memurları için alınmış görevden uzaklaştırma tedbiri yukarıda belirtilen yetkililerce, (müfettişler tarafından görevden uzaklaştırılanlar hakkında atamaya yetkili amirlerce) derhal kaldırılır (657, mad.142).

  40. c) Memurun Göreve Tekrar Başlatılması Zorunlu Olan Haller Soruşturma veya yargılanma sonunda yetkili mercilerce; a) Haklarında memurluktan çıkarmadan başka bir disiplin cezası verilenler, b) Yargılamanın men'ine veya beraatına karar verilenler, c) Hükümden önce haklarındaki kovuşturma genel af ile kaldırılanlar, d) Görevlerine ve memurluklarına ilişkin olsun veya olmasın memurluğa engel olmayacak bir ceza ile hükümlü olup cezası ertelenenler, Bu kararların kesinleşmesi üzerine haklarındaki görevden uzaklaştırma tedbiri kaldırılır (657, mad. 143). Görevden uzaklaştırma tedbiri, memurun soruşturmaya konu olan fiillerinin, hizmetlerini devama engel olmadığı hallerde her zaman kaldırılabilir (657, mad. 144).

  41. e) Görevden Uzaklaştırmada Süre: Görevden uzaklaştırma bir disiplin kovuşturması icabından olduğu takdirde en çok 3 AY devam edebilir. Bu süre sonunda hakkında bir karar verilmediği takdirde memur görevine başlatılır. Bir ceza kovuşturması icabından olduğu takdirde, görevinden uzaklaştırmaya yetkili amir (Müfettişlerin görevinden uzaklaştırdıkları memurlar hakkında atamaya yetkili amir) ilgilinin durumunu her iki ayda bir inceleyerek görevine dönüp dönmemesi hakkında karar verir ve ilgiliye de yazı ile tebliğ eder (657, mad. 145). f) Görevden Uzaklaştırmanın Gerekçeleri: Görevden uzaklaştırma, memurlar hakkında gerek ceza yasasına, gerek disiplin hüküm1erine göre, soruşturmanın sağlıklı bir biçimde yürütülmesi için başvurulan geçici bir önlemdir. Görevden uzaklaştırma kararı bir görevden çıkarma kararı değildir, bu nedenle memuriyet görevi sona ermez. Yapılan soruşturmanın sonuçlanması yahut ceza soruşturması sonunda verilecek muhakemenin yapılmasına gerek olmadığı ya da beraat kararı ve disiplin soruşturması sonunda memurluktan çıkarmaya gerek kalmayanlar hakkında alınan karar ile görevden uzaklaştırma sona ermiş olur. Hatta görevden uzaklaştırma kararı idare tarafından her zaman geri alınabilir.

  42. Bir memurun görevden uzaklaştırılabilmesi için ''Devlet hizmetlerinin gerektirdiği hallerde, görevi başında kalmasında sakınca görülmesi'', gerekir. Ortada herhangi bir sebep yokken sırf ''görevi başında kalması sakıncalı” diye bir memur kesinlikle görevden uzaklaştırılmamalıdır. Ancak görevden uzaklaştırma önleminin alınabi1mesi için ortada disiplin veya Türk Ceza Kanunu'na göre soruşturma yapılmasını gerektiren bir olayın bulunması gerekir. Bu olay üzerine, memurun kamu hizmetlerinin gerektirdiği hallerde görevi başında kalmasında sakınca bulunup bulunmadığının değerlendirmesi yapılarak karar verilebilir. Bir memur hakkında mahkemece ceza kovuşturması yapılması halinde, bu durumu öğrenen görevden uzaklaştırmaya yetkili amir, ilgili memuru görevden uzaklaştırabilir. Bundan, her ceza kovuşturmasında, memurun mutlaka görevden uzaklaştırılması gerektiği sonucu çıkartılmamalıdır. Çünkü, gerek 137. gerekse 140. madde hükümlerinde böyle bir zorunluluk yer almamaktadır. O halde, ceza kovuşturması yapılmakta olan hallerin de görevden uzaklaştırmaya yetkili olan makamlarca bir ayırıma tabi tutulması ve memur hakkında açılan davanın niteliğine bakılarak, iddia edilen suçların, 657 sayılı Kanunun 48. maddesinin 5.fıkrasındaki suçlardan olup olmadığı araştırılır. (kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına ya da affa uğramış olsa bile devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, (İPTAL EDİLEN BÖLÜM RGT: 01.12.2010 RG NO: 27772 ANY. MAH. 25.02.2010 T. 2008/17 E. 2010/44 K.) (YÜR. TAR.: 01.12.2011) (KOD 8) zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçları 

  43. Müfettişler, kanunlara göre haklarında görevden uzaklaştırma hükümlerinin uygulanabileceği kişileri, geçici bir önlem niteliğinde olmak ve gerekçesini açıkça ortaya koymak koşuluyla, durumu bir tutanakla tespit ederek teftiş, inceleme ve soruşturmanın her aşamasında, aşağıdaki durumlarda görevden uzaklaştırabilirler; a) Teftiş, inceleme ve soruşturmayı güçleştirecek, engelleyecek ve yanlış yollara sürükleyecek davranışlarda bulunmak, b) 19/04/1990 günlü ve 3628 sayılı Mal Bildiriminde Bulunulması, Rüşvet ve Yolsuzluklarla Mücadele Kanunu 'nun 17. maddesine giren eylemlerde bulunmak, c) Görev başında kalması kamu hizmetleri yönünden sakıncalı olmak. Görevden uzaklaştırma işlemi, müfettiş tarafından gerekçesiyle birlikte görevden uzaklaştırılana, amirine, mülki amire, Kurul Başkanlığına ve aylığın ödendiği birime hemen bildirilir. Soruşturma sonucunda, diplin yönünden meslekten veya memurluktan çıkartılmasının veya cezai bir işlem uygulanmasının gerekmediği anlaşılan görevliler hakkında, görevden uzaklaştırma önleminin kaldırılması, müfettişlerce beklenilmeksizin Kurul Başkanlığına bildirilir. Bu bildirim üzerine ilgililer, atamaya yetkili amirlerce derhal görevlerine başlatırlar.

  44. Görevden uzaklaştırılması gereken memurlar hakkında, işledikleri suçların nevi ve mahiyetine göre kanuni esaslar dahilinde başlanacak takibatın, diğer işlerden öncelikle sonuçlandırılması zorunludur. Herhangi bir personelin görevden uzaklaştırılması sebebiyle işlerin aksamaması için gereken tedbirler, o iş yeri amirince alınır. Teftiş ve tahkikat neticesinde suçun işlendiğinin anlaşılamadığı veya yeterli delil bulunamadığı hallerde; görevden uzaklaştırılmış personel, müfettişin derhal vereceği rapor üzerine, atamaya yetkili amirlerince bekletilmeksizin görevine iade edilir. 18. Aday Memurlarla İlgili Disiplin İşlemleri: Adaylık süresi içinde temel ve hazırlayıcı eğitim ve staj devrelerinin her birinde başarısız olanlarla adaylık süresi içinde hal ve hareketlerinde memuriyetle bağdaşmayacak durumları olan ve devamsızlıkları tespit edilenlerin sicil amirlerinin teklifi ve atamaya yetkili amirin onayı ile ilişkileri kesilir. İlişkileri kesilenler ilgili kurumlarınca derhal Devlet Personel Başkanlığı'na bildirilir (657, mad. 56). Aday memurlara kademe ilerlemesinin durdurulması cezası dışındaki cezalar verilebilir.

  45. ÖRN. YARG1 KARARLARI “Aday memurlara 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nda yer alan, kademe ilerlemesinin durdurulması cezasının daha hafifi olan ve uygulama kabiliyeti bulunan cezalar verilebilir." (D. 5. D. 15/09/1969/2484). 19. Memuriyetten Ayrılanlar Hakkında Disiplin Cezası Uygulanması: Memurların disiplin suçu işledikten sonra çalıştığı kurumundan ayrılması, istifa etmesi veya emekli olması halinde hakkında ne gibi işlem yapılacağı hususunda Devlet Memurları Kanunu'nda açık bir hüküm yoktur. Ancak, gereğine göre herhangi bir nedenle çalıştığı kurumdan ayrılan personele, disiplin cezası verilmesi gerektiğinde görevden ayrılmamış personel gibi değerlendirilir. Ancak yaş haddinden emekli olmuş bir Devlet memuruna, yeniden göreve dönme imkanı olmadığı için disiplin cezası uygulama imkanı yoktur.

  46. 20.Çekilme Madde 94: 1. Devlet memuru bağlı olduğu kuruma yazılı müracaat etmek şartıyla çekilme isteğinde bulunabilir. Mezuniyetsiz veya kurumlarınca kabul edilen mazereti olmaksızın görevin terk edilmesi ve bu terkin kesintisiz 10 gün devam etmesi halinde yazılı müracaat şartı aranmaksızın çekilme isteğinde bulunulmuş sayılır.Böyle bir durumda Göreve devamsızlık nedeniyle memur hakkında görevden çekilmiş sayılma işlemi yapılmadan önce mutlaka bir inceleme yapılacak ve neticede tüm bilgi ve belgeler değerlendirilerek kabul edilir bir mazeret olmaksızın görevin terk edildiği ve bu terkin kesintisiz 10 gün veya daha fazla olduğunun tespiti halinde müstafi işlemi yapılacaktır. Bu gibi hallerde memur hakkında hiçbir şekilde disiplin hükümleri işletilmeyecektir.Örneğin bir memur kesintisiz olarak 20 gün göreve gelmemişse bu memur hakkında devlet memurluğundan çıkarılması için disiplin işlemi yapılmayacak bu memur DMK’nın 94.maddenin 2.fıkrası gereğince müstafi sayılacaktır. Çekilmek isteyen memur yerine atanan kimsenin gelmesine veya çekilme isteğinin kabulüne kadar görevine devam eder. Yerine atanan kimse bir aya kadar gelmediği veya yerine bir vekil atamadığı takdirde, üstüne haber vererek görevini bırakabilir. -Olağanüstü mazeretle çekilenler, üstüne haber vermek şartıyla bir ay kaydına tabi değildir.

  47. Çekilen ve Çekilmiş Sayılanların Yeniden Atanmaları: Madde 97: Memurların mali ve cezai sorumlulukları saklı kalmak üzere, A-94. maddenin 2.ve 3. fıkrasına (çekilmek isteyen memur yerine atanan kimsenin gelmesine veya çekilme isteğinin kabulüne kadar görevine devam eder. Yerine atanan kimse bir aya kadar gelmediği veya yerine bir vekil atamadığı takdirde, üstüne haber vererek, görevini bırakabilir) uygun olarak memuriyetten çekilenler altı ayı geçmeden memurluğa alınamazlar. B-Bu kanuna göre çekilmiş sayılanlar (94. maddenin 2. Fıkrası) bir yıl geçmeden memurluğa alınamazlar. C-95. maddede yazılı zorunluluklara uymayanlar(devir ve teslimle yükümlü olduğu halde, devir ve teslim yapmadan ayrılanlar) 3 yılıgeçmeden memurluğa alınamazlar. D-96. madde ye aykırı (Olağanüstü hal, sıkıyönetim, seferberlik ve savaş hallerinde veya genel hayata müessir afetlere uğrayan yerlerdeki Devlet memurları, yerine atanacaklar gelip işe başlamadıkça görevlerini bırakamazlar) hareket edenler hiçbir surette Devlet memurluğuna atanamazlar.

More Related