1 / 91

PROTOKOL Y NETIMI

*. 3. A. GIRISB. ZIYARET VE KABUL KARSILAMA VE UGURLAMATOKALASMAMAKAMDA DAVRANIS KURALLARIC. AGIRLAMA VE G

sandra_john
Download Presentation

PROTOKOL Y NETIMI

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


    1. PROTOKOL YÖNETIMI

    2. A. GIRIS B. ZIYARET VE KABUL KARSILAMA VE UGURLAMA TOKALASMA MAKAMDA DAVRANIS KURALLARI C. AGIRLAMA VE GÖRÜSMELER HITAPLAR ÜSTLERLE PROTOKÜLER ILISKILER TOPLANTILAR RESMI AÇILIS VE TÖRENLERDE KONUSMALAR TELEFONLA GÖRÜSMELER RESMI DAVETLER GÖREVE BASLAMA VE GÖREVDEN AYRILMALARDA YAPILAN GÖRÜSMELER

    3. D. RANDEVULAR E. DAVETIYELER F. TEBRIK YAZILARI G. ÇIÇEK ISLERI H. KILIK VE KIYAFET

    4. . PROTOKOL, YÖNETICININ VITRINIDIR . ÖNCE DAVRANAN EN NAZIK OLANDIR (Fransiz Atasözü) . NEZAKET, EN IYI POLITIKADIR (Ingiliz Atasözü)

    5. Her ülkede toplumsal yasam, davranissal olarak, gelenekler, örf ve âdetler denilen sosyal normlar ile; kurumsal ve kamusal yasam da, "protokol kurallari" denilen resmi nezaket ve görgü kurallari ile sekillenir. Kurumlarda çalisanlarin ve özellikle yöneticilerin protokol kurallarina uymalari, yönetimde "temsil" niteliklerinin dogal ve yasal geregidir.

    6. Yönetsel Yasamda Basari; . Yönetici ve çalisanlarin protokol bilgisi ve temsil niteligine, . Bilgi ve becerine, . Kisiliklerine bagli bulunmaktadir.

    7. ZIYARET VE KABUL

    8. 1. KARSILAMA VE UGURLAMA Üst düzey yöneticiler, devlet adamlari, ünlü bilim adamlari, ünlü sanatçilar ve yazarlar ve esleri otomobilden indikleri yerde karsilanir ve kabul yerine (salona veya makam odasina) kadar refakat edilirler. Protokolde karsilama ve ugurlamalar çok önemlidir. Kisiye verilen önem ve degeri gösterir.

    9. Ilke olarak, resmi makamlarda üst konuklar ve seref konuklari dis kapida, akran (es düzey) konuklar iç kapida (makam kapisinda) karsilanmali ve ugurlanmalidir. Karsilamada, makam sahibi olan, gelen konuga ilk önce "hos geldiniz" ya da "Seref verdiniz Beyefendi" ya da "Sayin Bakanim" veya benzeri hitaplarda bulunur.

    10. Ugurlamada ise, en son makam sahibi, konuga “Saygilar Beyefendi" der. Konuk ayrilirken ise, en son makam sahibine "allahaismarladik / tesekkür ederim" der ve tokalasir. Refakatta, makam sahibi önden gider ve buyur eder. Ancak, önde refakatçi varsa veya bilinen bir yere gidiliyor / giriliyorsa makam sahibi konugun soluna geçerek refakat eder.

    11. Üstler, ast konuklarini ise makam koltugundan ayaga kalkarak, "hosgeldiniz" deyip tokalasarak ve oturacaklari yerleri göstererek ve "buyurun" diyerek karsilarlar. Ugurlarken de yine ayni sekilde, ayaga kalkip "tesekkür ederim, iyi günler" diyerek, tokalasarak ugurlarlar.

    12. Ancak, ast veya akran da olsalar, ilke olarak, önem ve deger verilen önemli kisiler daima dis kapida (bina kapisinda) karsilanmali ve ugurlanmalidirlar.

    13. Davetlerde(resmi yemek ve kokteyllerde) makam sahibi ve esi, 1. Yardimcisi ve esi davetlileri salon girisinde karsilarlar. Ugurlamada ise, 1. Yardimci ve esi salon çikis kapisinda bulunur. Ev sahibi salonda konuklarla ilgilenir ve vedalasir. Ancak, seref konugunu ve üst konuklari makam sahibi daima refakat ederek dis kapidan (otomobilden) ugurlar. Evsahibesi ise konut veya etkinligin yapildigi yerin kapisindan ugurla

    14. 2. TOKALASMA Tokalasma, sevgi ve samimiyet belirtisi olarak en yaygin selamlasma biçimidir. Ancak, protokolde ve görgü kurallarinda önce el uzatma hakki; yas, kidem ve unvan olarak önde gelenin hakkidir. Ayrica yöneticilerin ve ev sahiplerinin de önce el uzatma haklari vardir.

    15. Bayanlarla tokalasmada, yalnizca esit düzeyde iliskilerde ve yabanci bir bayanla tanisma sirasinda önce el uzatma hakki bayanlara aittir. Amir (üst) olan kisi bir bayana önce el uzatinca, bayan üst ile tokalasmak durumundadir.

    16. Erkekler tokalasirken, varsa eldivenlerini çikartirlar; bayanlar ise çikartmayabilirler. Ancak diger bayanlarla tokalasirken çikartmalari nezakettir. Tokalasirken, eli ölü balik gibi hissiz bir sekilde sikmak veya güç gösterisi yapar gibi sert bir sekilde sikmak dogru degildir.

    17. Tokalasirken, eli hissettirmek ve kisinin göz bölgesine bakmak uygundur. Biriyle tokalasirken baskasina bakmak veya baskasiyla konusmak / selamlasmak dogru degildir. Ayrica, eli iki el arasina almak ve uzun süre tutmak da uygun degildir.

    18. Birden çok kisinin oldugu yerde tokalasmaya daima en üstten (büyükten) baslanir. Tokalasma esnasinda oturan bayanlar ayaga kalkmayabilirler.

    19. 3. MAKAMDA DAVRANIS KURALLARI Makam sahibi olarak yönetici, kendi makam odasina gelen üstlerine, akranlarina ve kabul ettigi konuklarina saygili olmak, protokol ve nezaket kurallarina uygun davranmak zorundadir. Çünkü, kabul edilen konuk daima önde gelir.

    20. Bir yöneticinin, makamina kendi üstleri veya yas, kidem, protokol vb. yönden kendisinden önde olan akranlari veya önemli zevat ya da önem verdigi kisiler geldigi zaman kendisi makam koltugunda oturmamali, misafir koltugunda oturmalidir. Aksi takdirde bu kisileri kendi asti durumuna koymus ve saygisizlik etmis olur. Ancak bu kisileri kendi makam koltuguna "buyur" etmesi ve oturtmasi da dogru degildir. Makam daima sahibine aittir.

    21. Bu gibi durumlarda, ast yöneticilerden, kuruluslarin tepe yöneticileri geldigi zaman, bu davranisi göstermeleri beklenmektedir. Ancak, dogru olan, karsilikli olarak üstle birlikte makam odasindaki "konuk kösesi“ nde oturmaktir.

    22. Bu amaçla, es ve üst konuklari kabul etmek için, makam odasinin en uygun bir kösesinde, yuvarlak sehpali bir "konuk kösesi" düzenlemek ve konuklari bu kösede kabul etmek ve agirlamak en uygun olanidir. Böyle bir konuk kösesi olmadigi takdirde, makam masasinin önündeki koltuklarda üstle birlikte karsilikli oturmak tercih edilmelidir.

    23. Unutmamak gerekir ki üstlerin, astlarini makamlarinda ziyaret etmeleri, personel ve vatandaslar açisindan büyük bir güç ve prestij unsurudur. Çünkü, üstün ziyareti daima astina güç ve seref verir. Bu da ast için bir imkan ve firsattir. Onun için bu imkan ve firsat daima iyi kullanilmali, karsilama, agirlama ve ugurlamada bir kusur edilmemelidir. Aksi halde, üstün bu ziyareti olumsuz sonuç dogurabilir.

    24. Astlari, ast konuklari ve vatandaslari, makam koltugundan ayaga kalkarak, "hosgeldiniz" deyip, ellerini sikarak ve oturmalari için "buyur" ederek (yer göstererek) ve makam koltugunda oturarak kabul etmek ve görüsmek uygundur.

    25. Bu arada içecek ikraminda bulunmak veya çikolata vb. sunmak da nazik bir davranistir. Ilke olarak astlar / ast konuklar ve vatandaslar önce oturtulmali, sonra kendileriyle konusulmalidir. Ayakta tutulmamalidir.

    26. Astlara emir ve direktifler daima makamda verilmeli; astlarin makamina / odasina / çalisma yerine denetim veya ziyaret için gidildiginde kesinlikle kendilerine ve islerine müdahale edilmemeli ve emir verilmemelidir. Astlarin birimlerinde daima dinleyici ve gözleyici kalinmali, tesekkür edilmeli, ancak sorunlar varsa, bizzat makama çagirilarak görüsülmeli ve gerekli emir ve direktifler makamda verilmelidir.

    27. Makam sahibi üst yönetici olsa da, daima ev sahibidir ve kabul ettigi her konuga saygili davranmali ve ikramda bulunma nezaketi göstermelidir. Çünkü, Türk geleneginde konuga ilgi ve saygi bir nezaket kuralidir.

    28. Konuklara ikramda bulunurken (görevli servis yaparken) önce konuga (birden fazla konuk varsa en üstten ya da bayan konuktan baslayarak, servis yapmali, en son makam sahibine sunmalidir. Servis soldan yapilmali, sagdan alinmalidir. Konuk üst ise, kendisine ikramda bulunmak için "ne içmeyi arzu edersiniz, ne emredersiniz?" diye sorulmasi uygun olacaktir.

    29. Makamda, üstlerle görüsme veya toplanti yaparken içeriye ast veya konuk kabul edilmemeli; acil ve zorunlu olmadikça telefonla konusulmamali ve evrak imzalamamalidir. Zorunluluk durumunda üstten "izin" almak ve "özür dilemek" gereklidir.

    30. AGIRLAMA VE GÖRÜSMELER

    31. 1.HITAPLAR Resmi takdimlerde ve hitaplarda, devlet adamlarina, diplomatlara, askeri ve mülki erkana ve üst yöneticilere daima resmi unvan veya rütbeleriyle hitap edilir (Sayin Vali, Sayin Genel Müdür, Sayin General). Özel hitaplarda ise, büyüklere, üstlere ve yeni tanisilan es düzeydeki kisilere "beyefendi / hanimefendi" diye hitap edilir.

    32. Takdimlerde, resmi unvan soyadindan sonra belirtilir (Osman Günes, Vali, Içisleri Bakanligi Müstesari). Ancak, subaylarin, polislerin rütbeleri ve doktorlarin kariyer unvanlari isimden önce söylenir (Dr. Mustafa Gürsoy). Kisi kendini takdim ederken / tanitirken de önce adini soyadini, sonra unvanini söyler. . Celal Reha Alpar, Prof. Dr. . Asli Aynaoglu, Kaymakam

    33. Çalisma yasamindaki resmi iliskilerde amirlere ve üstlere saygi, genel kuraldir. Onun için üstlere daima saygili hitap edilmeli, tasidigi unvanina göre “ Sayin Valim”, “Sayin Müstesarim”, “Sayin Baskanim", “Sayin Genel Müdürüm" denilmeli veya duruma uygun olarak yalnizca "beyefendi" diye hitap edilmelidir. Ayrica, yas, kidem, mevki, statü bakimindan üst olanlarla, es düzeydeki resmi ve sivil kisilere de "beyefendi / hanimefendi" diye hitap edilmelidir.

    34. Kendilerinden bahsederken ise, unvaniyla veya soyadiyla (Sayin Milli Egitim Müdürü veya Sayin Çaliskan) diye hitap edilmelidir. Bay eslerden söz ederken "beyefendi", bayan eslerden söz de "hanimefendi" diye söz edilmelidir. Kesinlikle "yenge hanim“ veya “eniste bey” ifadesi kullanilmamalidir.

    35. Özellikle yasça ve mevkice büyüklere ve üstlere hitap ederken “Muhterem Beyefendi Hanimefendi" demek veya yazmak en saygili hitap seklidir. Hiçbir zaman “Sevgili Hanimefendi“ veya “Sevgili Beyefendi” denilmemelidir. Astlara; resmi iliskilerde, öne “Sayin“ ekleyerek, unvaniyla veya soyadiyla (Sayin Insan Kaynaklari Müdürü veya Sayin Topuz);

    36. Özel iliskilerde ise, unvaniyla veya adiyla ve sona "bey / hanim" ekleyerek hitap edilir (Müdür Bey veya Reha Bey / Fatma Gül Hanim). Hizmetlilere ve soförlere "efendi" demek dogru degildir. Adiyla hitap etmek uygun olur Mehmet Bey, Selma Hanim.

    37. Bay, bayan ve sayin sözcükleri ancak soyadi önünde büyügün, küçüge ya da üstün, asta hitabi olarak kullanilir. Bayan Özdemir ya da Sayin Özdemir denir. Sayin Gülden denmez). "Sayin", resmi hitaplarda, takdimlerde ve yazili hitaplarda isimden önce kullanilir Sayin Ceyhun Parildar.

    38. Ayrica bazi kuruluslarda, özel ve resmi iliskilerde üstlere geleneksel olarak "agabey", "üstat", "hocam" gibi sifatlar kullanildigi da bilinmektedir. Bu tür samimi saygi hitaplarinin yalnizca özel iliskilerde veya birebir iliskilerde kullanilmasi; resmi iliskilerde, törenlerde, takdimlerde ve toplantilarda kullanilmamasi dogru olur. Ayrica, kisilerarasi resmi / özel iliskilerde daima "siz" diye hitap edilmesi gerekir.

    39. Yönetim yasaminda "vekil" veya "yardimci" unvani tasiyan yöneticilere üst unvan ile hitap etmek hem kisiyi mutlu eder, hem de yanlis sayilmaz. Örnegin, vali yardimcisina "Sayin Valim", genel müdür yardimcisina "Sayin Genel Müdürüm" demek uygundur. Ancak üstünün oldugu yerde böyle hitap etmek uygun düsmez, valinin oldugu yerde vali yardimcisina "Sayin Vali Yardimcisi" demek uygun olacaktir.

    40. Bir makama vekalet eden kisiye de, vekalet ettigi unvanla hitap edilir. Genel Müdürlüge vekalet eden Genel Müdür Yardimcisina "Sayin Genel Müdür" denir. "Sayin Genel Müdür Vekili veya Sayin Genel Müdür Vekilimiz" denmez.

    41. Ancak, isimle birlikte yazili hitapta ve resmi imzada "Genel Müdür V." unvani kullanilir. Dolu kadroya geçici vekalet eden kisinin asil unvani da yazilir: Serdar ÇÖP Genel Müdür V. Genel Müdür Yardimcisi

    42. Bayan Genel Müdüre de daima "Sayin Genel Müdür" olarak, makam ve kadro unvaniyla hitap edilir "Sayin Genel Müdire" denmez. Eski ve emekli yöneticilere hitaplarda, son resmi görev unvani veya en üst görev unvaniyla hitap edilir. Sayin Bakanim, Sayin Baskanim. Ancak, resmi ortamda (resmi yazida) hitapta / takdimde veya adi soyadi kullanildiginda "eski" sözcügü unvanin önüne getirilir

    43. General / amiral, vali ve büyükelçilere görevden ayrilmis ve emekli olmus olsalar bile "eski" denmez. "Sayin Vali", "Sayin General" diye hitap edilir. Ancak resmi ortamda ve resmi hitapta "Sayin Emekli Büyükelçi", Sayin Emekli Vali" denir. "Eski" ifadesi yalnizca görev yeri belirtildiginde yazi dilinde kullanilir.

    44. Profesörlere ise eski veya emekli denmez, her zaman ve her yerde "Prof. Dr. Dogan Tuncer" olarak kullanilir. Ancak, emekli sözcügü resmi görevi / görev yeri kullanildiginda, "Prof. Dr. Dogan Tuncer, Hacettepe Üniversitesi Emekli Ögretim Üyesi" olarak kullanilir. Yabanci devlet adamlarina ve diplomatlara ise, “Ekselans" ya da “Ekselanslari" diye hitap edilir.

    45. 2. ÜSTLERLE PROTOKÜLER RESMI ILISKILER Ast olarak, yöneticilere (amirlere ve üstlere) daima saygili hitap etmek ve saygili davranmak gereklidir. Yöneticiye ya dogrudan “Beyefendi" diye veya unvaniyla "Sayin Baskanim", "Sayin Genel Müdürüm" diye hitap edilmelidir.

    46. Üstün makamina girince, "saygilar beyefendi" diye selam verilmeli, ceketin önü dügmelenmis olmali, "buyurun", "oturun" demeden oturmamali, eger oturmak gerekiyorsa "izin" istenmelidir. Otururken de bacak bacak üstüne atilmamalidir. Ancak, çay / kahve ikram edilirse kabul edilmeli ve tesekkür edilmelidir.

    47. Amirin makaminda oturulacak koltuk, amirin gösterdigi (buyur ettigi) koltuktur. Göstermemisse, sirt duvara gelecek sekilde, makam masasi önündeki koltuga oturmak uygundur. Ancak birden çok kisiyle makama girildiginde kideme göre oturma düzenine dikkat edilmelidir. Üst olan, makam masasi önündeki sirti duvara gelen koltuga oturur.

    48. Amirle konusurken saygili ve nazik ifadeler kullanilmali, amiri dinlerken de göz bölgesine bakarak ve basla hafif onay vererek dinlemelidir. Amir / üst "nasilsiniz?" diye hatir sordugunda "Tesekkür Ederim" denmelidir. Askerler ve polisler üstlerine "Sag Ol!" derler.

    49. Giriste ve çikista, amir el uzatmadikça, tokalasmak için el uzatilmamalidir. Amir ayaga kalkinca, ayaga kalkmali, telefonla konusurken kendisi dinlenmemeli, baska yere bakmali veya baska seyle mesgul olmalidir. Evrak imzalarken de yaziyi gizlice okumaya çalismamalidir. Amir, görüsme sonunda "tesekkür ederim" deyince, gitmek gerektigi anlasilmalidir.

    50. Üstlerle görüsmek için, önce sekreterle iletisim kurulmali, yöneticinin uygun zamani ögrenilmeli, randevu alinmali ve makama haberli gidilmelidir. Özellikle, yönetici sabah ise gelince içeri girer girmez ve disari çikarken, ayrica, makamda önemli konuklari / üstleri veya toplantisi / görüsmesi varken içeri girilmemeli, yönetici zamansiz rahatsiz edilmemelidir.

    51. Üstlerle iliskilerde uyulmasi gereken önemli bir protokol kurali da, üstlerin yaninda durma ve oturma yeridir. Protokolde üst daima sagdadir. Toplantida, törende, otururken, sirada ayakta dururken veya yürürken ast daima üstünün soluna geçer. Üstten asta hiyerarsi (kidem sirasi) sagdan sola dogrudur. Ancak, üstün ortada oldugu durumlarda birinci ast üstün saginda, ikinci ast üstün solunda, üçüncü ast sagda, dördüncü ast solda olmak üzere yer alirlar.

    52. Bu nedenle protokolde üstün önüne veya sagina geçmek onu küçültmek demektir ve tepki dogurabilir. Ayni sekilde, üst olarak astin arkasina durmak veya soluna geçmek de dogru degildir. Aslinda, protokolde herkes kendi statüsünü, seviyesini, yerini ve sirasini bilmelidir ve buna uymalidir.

    53. 3. TOPLANTILAR Resmi toplantilar da protokol kurallari içinde yürütülür. Toplanti baskani daima kürsüde veya dikdörtgen ya da U masanin uç ortasinda oturur. Iki yanlarina da katilimcilar protokol siradüzenlerine, unvanlarina ya da kidemlerine göre otururlar.

    54. Toplantilara katilan her üye, kendisine ayrilan, yazilan veya gösterilen yere oturmasi veya yer belirli degilse, kendi statüsüne uygun olan yere oturmasi gerekir. Hiç kimse protokolde öne veya arkaya geçemez. Çünkü protokolde temsil, kisisel degil kurumsaldir. Bu nedenle her yönetici veya temsilci kurumunun statüsünü, seviyesini, prestijini ve protokoldeki yerini korumak ve buna uygun davranmak zorundadir.

    55. Toplantilarda kullanilan masa tiplerinin, yuvarlak, kare ve dikdörtgen masa olarak farkli anlamlari, önemleri ve etkileri vardir. Çünkü, fikir alisverisi ve katilim saglamak için yuvarlak masa; kisa ve öz toplanti ve görüsme yapmak için kare masa; otorite altinda bir toplanti yapmak için de dikdörtgen masa tercih edilir.

    56. Protokolde, masanin, sandalyenin, oturulan yerin, kullanilan veya sunulan esyanin, malzemenin, yapilan ikramin, söz ve davranisin, her seyin bir anlami, içerigi ve niteligi vardir. Bu nedenle, her seyi bilerek ve düsünerek yapmak gerekmektedir.

    57. Örnegin, Lozan Konferansi'nda Türkiye Temsilcisi Ismet Inönü, kendisine ayrilan sandalyenin digerlerinden farkli oldugunu görür. “Beyler! Burada hepimiz esitiz, ya benim sandalyem de sizinki gibi olsun, ya da sizin sandalyeniz benimki gibi olsun” der ve sandalye degistirilir. Iste protokolün anlami ve önemini görmekteyiz.

    58. 4. RESMI AÇILIS VE TÖRENLERDE KONUSMALAR Resmi açilislar bir program içerisinde ve törenle yapilir. Her türlü törende konusma sirasi daima asttan üste dogru olur. En son üst konusur. Astlar daha çok teknik konulardan ve ayrintilardan, üstler ise daha çok stratejik ve politik konulardan, amaç ve hedeflerden söz ederler

    59. Söze baslarken mutlaka tören veya toplantida hazir bulunan önemli resmi kisiler unvanlariyla üstten asagiya dogru siralanarak sayilirlar. Ya da tören / toplantida hazir bulunan yalnizca en büyük onur konugunun unvani söylenir. Bu resmi hitaptan sonra, topluluk saygiyla selamlanarak söze baslanir. Ilke olarak kisa ve özlü bir konusma yapilmalidir. Yazili metni okumamaya özen gösterilmelidir.

    60. Konusmalarda kesinlikle “Ben” denmemeli, daima “Biz”, “Kurumumuz” veya benzeri ifadelere yer vermelidir. Konusma sirasinda daima saygili ve nazik bir dil kullanilmali, takdir ve tesekkür duygulari ifade edilmelidir. Konusma “saygilar” sunarak bitirilmelidir. Protokol konusmasi 20 dakikayi geçmemelidir.

    61. 5. TELEFONLA GÖRÜSMELER Her yöneticinin mutlaka sekreteri olmali ve telefon iletisimini sekreter saglamalidir. Sekreter, astlari üste takdim eder; esit düzeyde olanlari karsilikli olarak iki sekreter ayni anda birlikte aktarmalidirlar. Üst ile görüsmede ise, sekreter kendi yöneticisini, üstün sekreterine aktarir. Üstün sekreteri kendi yöneticisine ast yöneticiyi takdim eder.

    62. Sekreter, telefon edenleri yöneticiye aktarmadan önce önce, mutlaka adini, soyadini, unvanini ve telefon numarasini kayitlamalidir. Bu bilgiler yöneticiye her zaman gerekli olabilecektir.

    63. Telefon, üç defadan fazla çaldirilmadan açilmalidir. Telefonu ilk açan, önce ilgiliyi selamlamalidir. Üstlere ve esitlere "saygilar" sunmali, astlara "iyi günler" dileklerinde bulunmali, telefonu kapatirken de ayni sekilde selamlamalidir.

    64. Ancak resmi telefon görüsmelerinde ilk önce telefonu kapatma hakki üste aittir. Üst telefonu kapatmadan telefon kapatilmamalidir. Telefon kapatilirken asta tesekkür edilmeli, üste ve akrana saygilar sunulmali ve telefon yerine yavasça konulmalidir.

    65. Telefonda uzun konusmak, karsi tarafin hattini uzun süre isgal etmek, konutlara saat 09:00'dan önce ve 22:00'den sonra telefon etmek uygun degildir. Ancak zorunlu durumlarda; rahatsiz edildigi için önce özür dilemek yerinde olacaktir.

    66. 6. RESMI DAVETLER Resmi davetler; resmi kabul, kokteyl ve yemek daveti olarak düzenlenir. a. Resmi Kabul (Resepsiyon) Milli gün ve bayram kutlamalari için düzenlenen toplantilardir. Günün herhangi bir saatinde olabilir. Koyu renk elbise zorunludur.

    67. b. Kokteyl Sayica fazla olan konuklari sosyal, kültürel, resmi ve özel olarak bir araya getirmek ve ayaküstü kisa görüsmeleri saglamak ve bu esnada alkollü ve alkolsüz içkiler ve hafif çerezler ikram etmek için saat 18:00 -20:30 arasinda ve aksam yemeginden önce, evde, isyerinde veya disarida düzenlenir. Konuklari oturtma zorunlulugu yoktur. Genellikle koyu renk elbise giyilir.

    68. c. Yemek Davetleri Ögle veya aksam için yapilabilir. Oturarak veya açik büfe seklinde düzenlenir. Oturarak yemekte servis masalara yapilir. Açik büfe yemeklerinde, yemek servis masalarindan alinir, hazirlanmis olan masalara oturulur.

    69. Aksam davetlerinde; kiyafet belirtilmemisse erkeklerin koyu renk, bayanlarin da tayyör / döpiyes veya uzun etek elbise giymesi uygundur. Ögle yemeklerinde; özellikle bahar ve yaz aylarinda açik renk elbise giyilebilir.

    70. 7. GÖREVE BASLAMA VE GÖREVDEN AYRILMALARDA YAPILAN GÖRÜSMELER Göreve baslayinca ilk is üstleri ziyaret etmektir. Bu ziyaretin randevulu olmasi uygundur. Daha sonra ilgili es düzey yöneticileri ziyaret etmek gerekir.

    71. Önce ziyaret edilmedigi takdirde, ziyarete gelen es düzey yöneticileri, ayni süre içinde (bir hafta içinde ziyarete geleni, bir hafta sonra) iade-i ziyarette bulunmak gerekir. Kutlama ziyaretlerinde; karsilama, agirlama ve ugurlama konusunda, görünüm, konusma, tutum ve davranislarda olumlu imaj yaratmaya özen gösterilmelidir.

    72. Astlara iade-i ziyarete gerek yoktur. Yalnizca ilk hafta içinde tüm astlar ile bir tanisma toplantisi yapilmali ve mümkünse görev yerlerinde ziyaret edilmelidir. Göreve yeni atanan üstleri ve es düzey yöneticileri önce kutlama ziyaretine gitmek nezakettir.

    73. Maiyete atanan yardimciyi, göreve baslayinca üste takdim etmek yöneticinin görevidir. Yeni atanan yöneticiyi üste takdim ise vekilin görevidir. Örnegin; yeni atanan bir genel müdürü göreve baslatma ve takdim, müstesar yardimcisinin görevidir.

    74. Görevden ayrilirken de tüm görevlilerle veda toplantisi yapmak, hepsine tesekkür etmek ve "veda mesaji" yayinlamak, es düzey yöneticileri ve üstleri de veda ziyaretinde bulunmak gereklidir.

    75. RANDEVULAR

    76. RANDEVULAR Ziyaretlerin zamaninda yapilmasi esastir. Gecikmis bir ziyaret, yapilmamis bir ziyaret gibidir. Öte yandan bütün ziyaretlerde ziyaret zamaninin uygun olmasina ve ziyaretin randevulu olmasina özen gösterilmelidir.

    77. Randevusuz yapilan bir ziyaret, her iki tarafi zor durumda birakir. Bu nedenle, is ziyaretleri ya da kutlama ve nezaket ziyaretleri hiçbir zaman karsi tarafin fazla zamanini almamali, çalismasina, toplantisina, randevusuna engel olmamalidir.

    78. Genel olarak, ögleden önceki ziyaretler saat 10:00-11:00; ögleden sonraki ziyaretler 15:00-17:00 arasinda randevu alinarak yapilmalidir. Kamusal ve kurumsal yasamda protokol ziyaretlerinin süresi ilke olarak 5 dakikadir. Sosyal yasamda ise 15-20 dakikadir.

    79. DAVETIYELER

    80. DAVETIYELER Davetiye, yazili bir çagri mektubudur. Davetiye kart veya mektup olarak gönderilir. Davetiye saygili ve nazik bir dil ve üslupla yazilmali; davetiyede, davetin türü ve amaci kisa ve açik olarak belirtilmelidir. Davetiye zarif görünümlü ve kaliteli olmalidir.

    81. a. Tören Davetiyeleri Davetiye, tek veya iki katli kaliteli karton olup, ön kapagin üstünde kurumun amblemi ve adi yer alir. Davetiye kartinin içinde sol kapakta program, en alta tören tarihi, saati ve yeri yazilir.

    82. Kartin sag iç kapaginda, üstte davet sahibinin unvani ve adi ve soyadi, ortada davet metni bulunur. Davetiye üzerine kesinlikle imza atilmaz. Programda kokteyl ve sanatsal, folklorik, sportif bir gösteri ya da müzik dinletisi yer aliyorsa bu durum davetiyede belirtilir. Davetiyeler kurye ya da posta ile gönderilir.

    83. b. Kokteyl Parti, Resepsiyon ve Yemek Davetiyeleri Kurumsal bir davetiyede, kurumun ve davet sahibi yetkilinin adi, soyadi, davet esli ise, kurumun ve yetkilinin adi ve soyadiyla birlikte esi bay ya da bayan olarak yalnizca soyadi yer alir.

    84. TEBRIK YAZILARI

    85. Tebrik; kurumsal ve toplumsal yasamda göreve baslama, üst göreve atanma, bir isi basariyla sonuçlandirma gibi benzeri durumlarda yazilan kutlama yazisidir. Kuruluslarda kutlama yazilari “özel” baslikli resmi kagitlara yazilir. Ilke olarak, bayramlar ve özel günler kutlanir; yilbasi kutlamalarinda saglik, mutluluk ve basarilar dilenir.

    86. ÇIÇEK ISLERI

    87. ÇIÇEK ISLERI Çiçek sunmak sosyal ve kurumsal yasamda kisinin duygularini yansitan güzel ve asil bir davranistir. Çiçekler üç ayri formda düzenlenir. Buket, sepet ve çelenk. Bunlarin kullanim yerleri ve biçimleri ayridir. Buket elden verilir. Sepet ve çelenk yalnizca gönderilir.

    88. Çelenk anitlara konur, cenazeye gönderilir. Sepet; nisan, nikah ve dügünlerde, sanatsal etkinliklerde, açilis törenlerinde, tayin ve terfilerde gönderilir. Türkiye’de nisan, nikah ve dügün törenlerine, kuruluslarin açilis törenlerine çelenk gönderilmektedir.

    89. Is ortaminda atama, göreve baslama ve görevde yükselmede, esli olarak gelen resmi konuklari karsilama ve ugurlamada çiçek sunma konusunda protokol, saygi ve nezaket kurallarini söylece siralayabiliriz: . Resmi ortamda atama, göreve baslama ve görevde yükselme dolayisiyla genel olarak sepet içinde çiçek gönderilir ve sepete kart ilistirilir.

    90. . Devlet ve hükümet adamlarinin ve üst düzey yöneticilerin esli konuk olarak uçak veya trenle gelis-gidislerindeki karsilama ve ugurlama törenlerindeki, konugun esi hanima folklor giysili küçük bir kiz çocugu veya karsilayan ev sahibi yöneticinin esi hanim tarafindan çiçek buketi sunulmasi zarif bir davranistir. . Resmi ortamda konferans veren kisiye, sahnede sanatçiya buket sunmak sik bir davranistir.

    91. KILIK VE KIYAFET

    92. KILIK VE KIYAFET Sosyal yasamda oldugu gibi çalisma yasaminda da ilk izlenimler giyim ve dis görünüm ile saglanir. Bunun için ikinci bir sans yoktur. Bayan ve erkekler, toplum içinde iyi bir izlenim birakmak ve sayginlik kazanmak için daima sik, zarif ve zevkli giyinmeli, temiz ve bakimli olmalidirlar.

More Related