1 / 84

T RK EGITIM SISTEMI

T

niveditha
Download Presentation

T RK EGITIM SISTEMI

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


    1. TÜRK EGITIM SISTEMI

    2. TÜRK EGITIM SISTEMININ GENEL YAPISI örgün ve yaygin egitim, okul sistemi yapilanmasi (ögretim kademleri), özel ögretim, özel egitim, egitim finansmani, egitimde rehberlik hizmetleri, ögretmen yetistirme, denetim

    6. A) ÖRGÜN EGITIM Örgün egitim, belirli yas grubundaki ve ayni seviyedeki bireylere, amaca göre hazirlanmis programlarla okul çatisi altinda yapilan düzenli egitimdir. Örgün egitim; okul öncesi egitim, ilkögretim, ortaögretim ve yüksekögretim kurumlarini kapsamaktadir.

    63. Ilkögretime Ögretmen Yetistirme   Cumhuriyetin ilan edilmesinden günümüze kadar ilkokullara ögretmen yetistirme degisik asamalardan geçmistir. Bunlar Köy Muallim Mektepleri, Köy Egitmenleri Kursu, Köy Enstitüleri, Ilk Ögretmen Okullari, Egitim Enstitüsü, Egitim Yüksekokullari ve Egitim Fakülteleri olarak siralanmaktadir.  

    64. Köy Muallim Mektepleri   Cumhuriyetin ilk yillarinda (1923-1925) 45000 kadar köyden sadece 4000 tanesi okula ve ögretmene sahip bulunuyordu. Ayrica tüm ilkokul ögretmenlerinin yalnizca %30-35 kadari ögretmen okulu çikisliydi. Bu açigi kapatmak için bulunan yeni yol, en kisa zamanda köy ögretmenleri yetistirecek olan Köy Muallim Mektepleri idi. Amaç köylerin egitim sorunlarini çözmekti. Sehir merkezlerinin disinda kurulmasi öngörülen bu okullar ilkokul mezunu köy ve sehir çocuklarini giris sinavi ile kabul edecek ve üç yil süre ile egitecekti. Anilan okullardan mezun olan ögretmenler, 5 yillik zorunlu hizmetlerini köylerde geçirdikten sonra, eger sehir ögretmen okulunda yapilacak sinavlarda basari gösterirlerse sehir okullarina atanabileceklerdi.

    65. Köy Muallim Mekteplerine karsi olanlar, elestirilerini çogunlukla bu okullardan mezun olanlarin genel kültür yönünden zayif olduklari noktasina yönelttiler. Bazi elestiriciler ise kent ve köy ögretmenlerinin egitilmesinde bir fark olmamasi gerektigini ileri sürdüler. Hatta bazi kisiler, köylülerle kentlilerin egitimi arasinda bir ayirim yapmanin demokrasiye aykiri oldugunu iddia ettiler. Kayseri ve Denizli’de denenen bu okullar, gerçekten basarili olamamistir. Bu gayretlerin 1928’te durakladigini görüyoruz.

    66. Köy Egitmenleri Kursu   1928 yilinda 6 ve daha yukari yaslardaki okullasma orani yüzde sifir iken büyük atilimlar sonucu 1935 yilinda bu oran yüzde 25’e yükselmistir. Dönemin egitim genel müdürü Ismail Hakki Tonguç, o günkü sekilde çalismaya devam edildigi takdirde, köylere ögretmen yetistirme sürecinin uzun bir zaman alacagini belirtmistir. Bu nedenle Tonguç, Köy Egitmenleri Kursu önerisini sunarak sorunu çözümlemeye çalismistir.Tonguç’un önerisi üzerine Köy Egitmenleri Kursu 1936 yilinda fiilen, 1937 yilinda ise yasal olarak uygulamaya konulmustur.1946 yilina kadar devam eden köy egitmenleri kursundan 8675 egitmen yetistirilmistir(Ergün, 1982:169-171).

    67. Köy Enstitüleri Köy muallim mekteplerinin kapanmasindan sonra, devlete yük olmayan, Inkilaplari köye götürebilecek, köyün kalkinmasini saglayabilecek çesitli konulari bilen, köyde kalabilen bir ögretmen tipi üzerindeki model arayislari devam etmistir. Bu arada , ilkokul ögretmenlerinin toplam sayisinda da giderek düsme baslamisti.1931-1932 ders yilinda 16.973 olan ilkokul ögretmen sayisi 1935-1936 yilinda 14.949’a inmistir.Mevcut ögretmen okullari her yil 650-700 ögretmen mezun etmesine ragmen çok sayida emeklilik, ölüm ve istifa gibi meslekten ayrilmalar yüzünden bu sayi 300-500’e düsmekte ve açik büyümekteydi (Dilaver, 1995:34).

    68. Ayrica köyler saglik, temizlik, gelisme imkanlarindan uzak ve yaygin bir bilgisizlik içerisinde idiler. Iste bunlarla mücadele etmek ve bunu yaparken köylerin sosyal ve ekonomik yapisinda ögretmen ve egitim araciligiyla gelismeler saglamak için Köy Enstitüleri kurulmustur (Akyüz, 1994:339).  Köy Enstitülerinde ögretim, ilkokuldan sonra 5 yil idi. Ögrencilerin tümü köylü ve parasiz yatili ögrenim görüyorlardi. Ayrica köy Enstitülerinin tümü köylerde kurulmustu.Bu okullarin ögretim programlarinda, bir ilkokul ögretmeni için gerekli genel ve egitim, bilimsel derslerin yani sira tarim bilgisi, özellikle uygulama ders ve stajlari agirlikli olarak yer almaktaydi(Adem, 1993:30).Kentlerden uzak kirsal çevrelerde kurulan okullarin sayilari zamanla 21’e çikarildi (Koçer, 1981:98).  

    69. Bu köy enstitülerinde ögretmenlik, saglik memurlugu ve ebelik olmak üzere üç bransta egitim-ögretim veriliyor, programi da üç kisimdan yani genel egitim, tarimsal ugrasilar ve teknik çalismalardan olusuyordu. 44 saatlik olan haftalik ders programinin 22 saati genel kültür dersi, 11 saati tarim, 11 saati de teknik çalismalardan olusuyordu. Yil içinde ögretim 10,5 ay, tatil ise 1,5 aydi.Ingiliz Tarihçi Arnold Toynbee, egitimci John Dewey , Fransiz gazetesi Le Monde tarafindan övgüyle bahsedilen köy enstitüleri Israil, Tayland ve Tunus gibi ülkeler tarafindan da benimsenmistir. Ancak 1949 yilindan sonra köy enstitülerine çesitli çevrelerden elestiri gelmeye baslamistir.Hem sag kesim hem sol kesim hem de enstitü müdürü veya ögretmenleri tarafindan sadece kendilerine ait sözlerin çesitli çevreler tarafindan genellestirilerek tüm köy enstitülerine yansitmalari köy enstitülerini yipratmistir (Kaya, 1984:193-197; Akyüz,199:340).

    70. Köy enstitülerinin programlari 1947’de biraz degistirilmistir. Bu degisiklikte, kültür derslerine genel bilgi dersleri denmis ve bunlara ötekilerden daha fazla saat ayrilmistir. Teknik derslere sanat dersleri ve atölye çalismaliri denmis, bunlarin ögretimi her yil fakat 1/3 ögretim yili ile sinirlandirilmistir. 1947 degisikligi, Köy enstitüleri felsefesinden ilk belirgin uzaklasma diye yorumlanir.Demokrat Parti iktidari sirasinda ve Tevfik Ileri Milli Egitim Bakani iken, 1952’de, Talim ve Terbiye Dairesi, köy enstitülerinin kapati1masina gidiste son adimlardan biri sayilan program degisiklikleri yapmistir ve köy enstitüleri kapatilmistir.

    71. Ilkögretmen Okullari   Ilkögretmen okullari ile ilgili en önemli gelisme, 1921-1923 yillari arasinda sürekli gündemde kalan darülmuallimin mintikalari kurma projesinin 1923 yilindan itibaren Maarif Vekaleti tarafindan uygulamaya konmasidir. Maarif Vekili Ismail Safa Bey, 24 Haziran 1923’te Valiliklere birer telgraf çekerek, Ankara, Konya, Izmir, Edirne, Bursa, Adana, Sivas, Erzurum, Diyarbakir’in, genel bütçeye bagli olarak açilacak Darülmuallim’ler için birer “mintika” olarak belirlendigini, bunlarin alti veya yedisinde Darülmuallimat da açilacagini bildirmisti. Nihayet bu proje, ikinci dönemin basinda kurulan Fethi Bey Hükümeti programinda da yer almis ve 1923-1924 ögretim yili basinda hayata geçirilmistir. 1923-1924 ögretim yili basinda, Türkiye’de toplam 20 Darülmuallimin ve Darülmuallimat bulunuyordu. 1924-1925’te sayisi 24’e çikan bu okullar, ayni yil erkek ve kiz muallim mektepleri adini almislardir.  

    72. 18 Mart 1970 tarih ve 44 nolu Talim ve Terbiye Kurulu karari ile ilkögretmen okullari ortaokul üzerine 4, ilkokul üzerine 7 yila çikarilmistir. Bu uygulamadan amaç, ilkögretmen okulu mezunlarina üniversitelere girme olanagi saglamakti (Öztürk, 1996:88). Böylece ilkögretmen okullari da, daha önce denenmis olan ögretmen yetistirme kurumlarinin acikli sonucundan kurtulamamis, 1976 yilinda, ögretmen yetistirme görevleri üzerlerinden alinarak birer yatili klasik lise haline dönüstürülmüs ve sayilari da azaltilmistir(Kaya,1984:198-199)

    73. Iki Yillik Egitim Enstitüleri 1970-1971 ögretim yilina kadar, ilkokul ögretmenleri, üç yillik ilkögretmen okullarinda yetistirilmistir. Bu tarihte, bu kurumlarin ögretim süreleri 4 yila çikarilmistir. 1973 tarihli ve 1739 Milli Egitim Temel Kanunu’nda “ögretmenlik, devletin, egitim, ögretim ve bununla ilgili yönetim görevlerini üzerine alan özel bir ihtisas meslegi” olarak tanimlanmis, tüm ögretim kademelerinde istihdam edilecek ögretmen adaylarinin yüksek ögrenim görmeleri esasi getirilmistir. Bu kanun, Türkiye’de ögretmen yetistirmekle birlikte niteligin artirilmasi amaciyla çikarilmistir Nitekim bu amaca uygun olarak, ayni kanunda tarif edilen “Temel Egitim’in 1. kademesine, yani ilkokullara sinif ögretmeni yetistirmek üzere, 1974-1975 ögretim yilindan itibaren ilkögretmen okullari bünyesinde lise ve ögretmen liselerine dayali iki yillik egitim enstitüleri açilmistir (Kaya, 1984:200).

    74. Bu gelismeye paralel olarak, eski ögretmen okullari 1973-1974 ögretim yilindan itibaren, lise haline getirilmistir. Bu okullardan mezun olanlar, ögretmen yetistiren daha üst seviyedeki kurumlara oldugu gibi, diger fakülte ve yüksek okullara da gidebileceklerdi. Kasim 1975’te, lise ve ögretmen liselerine dayali iki yillik egitim enstitülerinin sayisi 33’tür. Yeni kurulan iki yillik Egitim Enstitülerinin sayisi 1976 yili itibariyla 50’ye ulasmis ancak teknik egitime geçis” gerekçesiyle 1980 yilina kadar bunlardan 30 tanesi kapatilmistir. Ilkögretmen Okullarindan hizli bir dönüsüm yasayan Egitim Enstitüleri, 1975-1980 yillari arasinda ögretim elemani eksikligi, politik olaylar ve baskilar gibi agir sorunlarla yüz yüze gelmisler ve normal programin disinda “hizlandirilmis egitim” yoluyla ögretmen yetistirmek zorunda kalmislardir.

    75. 25 Temmuz 1982 yilinda bu enstitüler ‘Egitim Yüksek Okulu” adiyla üniversite çatisi altina alinmistir. 1983 yilinda toplam 17 olan Egitim Yüksek Okullarinin sayisi, 1984 yilinda 20’ye, 1986 yilinda 21’e, 1987 yilinda 22’ye, 1989 yilinda 23’e ve 1990 yilinda da 24’e çikmistir. Tüm seviyelerdeki ögretmenlerin en az lisans ögrenimi görmelerini öngören 23.5.1989 tarih ve 89.22.876 sayili YÖK karariyla iki yillik Egitim Yüksek Okullarinin ögrenim süresi 1989-90 ögretim yilindan itibaren 4 yila çikarilmis ve daha sonra da 3.7.1992 tarih ve 3837 sayili kanunla Egitim Fakültelerinin Sinif Ögretmenligi Bölümü haline getirilmislerdir.

    76. EGITIM FAKÜLTELERI

    77. 1989 yilinda egitim süresinin 4 yila çikarilmasi ve 1992 yilinda da Egitim Fakülteleri altinda bölüm haline getirilmesi sonucu sinif ögretmeni yetistiren programlar yeniden düzenlenmis ve gerek alan derslerine gerekse ögretmenlik meslegine hazirlayici formasyon derslerine daha fazla zaman ayrilmistir. Sinif ögretmeni yetistiren programlarin egitim süresinin 4 yila çikartilmasi ilkokul ögretmeninin daha kaliteli yetistirilmesine yönelik önemli bir çaba olarak görülmekle birlikte ayni zamanda önemli bir sorunu da beraberinde getirmistir. Önceden 2 yilda yetisen ilkokul ögretmeni bu degisiklikle 4 yilda yetismeye baslamis ve böylece Sinif Ögretmenligi Bölümlerinin mezun ettigi ögretmen sayisi yariya düsmüstür.

    78. 1973 yilinda yürürlüge giren 1739 sayili Milli egitim Temel Kanunu’nun ön plana çikardigi temel egitim felsefesi ve bu felsefeye uygun ögretmen yetistirme konusunda geçen 24 yillik sürede önemli bir asama kaydedildigi söylenemez. Bu kanunla ögretmenlerin temel egitim için hazirlanmalari öngörülmüsse de önce egitim enstitüleri, daha sonra Egitim yüksek Okullari ve bugünün Sinif Ögretmenligi bölümleri sadece ilkögretimin I. Kademesine ögretmen yetistirmektedir.II. kademeye ögretmen yetistirme islevi yine eskiden oldugu gibi lise seviyesine ögretmen yetistiren bölümler tarafindan yerine getirilmektedir. (Kaya, 1984:201-203; MEB, 1995; YÖK, 2001)  

    79. ORTAÖGRETIM KURUMLARI IÇIN ÖGRETMEN YETISTIRME Ortaokul, lise ve mesleki teknik okullar imam hatip okullari gibi orta düzeydeki ögretmen gereksinimleri çesitli kanallardan saglanmistir.Bunlarin çogu Milli Egitim Bakanligi’na bagliydi.

    80. DAL ÖGRETMENI YETISTIRILMESI Egitim Enstitüleri ilk olarak 1926-1927 yilinda ortaokul Türkçe Ögretmeni yetistirmek üzere Konya’da Orta Muallim Mektebi olarak açilmistir.1929-1930’da okulun adi Gazi Muallim Mektebi ve Terbiye Enstitüsü olarak degismistir.Ögretim 4 yildir.

    81. YÜKSEK ÖGRETMEN OKULLARI 1978’ de Egitim Enstitüleri Yüksek Ögretmen Okulu adini almistir.1981’de 2547 sayili Yüksek Ögretim Kanun yürürlüge girince ögretmen yetistiren bu okullarin Üniversiteye baglanmasi öngörülmüstür. Lise ögretmeni yetistiren okul Darülmuallimini Aliye 1891 de Istanbul’da kurulmustur.Bu okul yüksek ögretmen Okullarinin temelidir.1959 yilina kadar Istanbul’da tek olan yüksek ögretmen okuluna fakültece açilan giris sinavinda basarili olanlar alinirdi.

    82. ORTAÖGRETIM KURUMLARINA ÖGRETMEN YETISTIREN DIGER KURUMLAR 1-Meslek Muallim Mektebi:Orta dereceli kiz meslek okullarina ögretmen yetistirmek için 1934’de Ankara’da kurulmustur. 2-Erkek Meslek Ögretmen Okulu:1936’da kurulmustur. 1946’da ismi sirasiyla Kiz Teknik Yüksek Ögretmen Okulu ve Erkek Teknik Yüksek Ögretmen Okulu oldu. 3-Ticaret Ve Turizm Ögretmen Yüksek Okulu:1955-1956 da Ankara’da kurulmustur. 4-Ankara Endüstiriyel Sanatlar Yüksek Ögretmen Okulu: 1974-1975’de açilmistir. 5-Yüksek Islam Enstitüleri:Bu okullarda Imam Hatip Lisesi meslek dersi ögretmeni yetistirilirdi.

    83. YAYGIN EGITIM VE ALAN DISINDAN ÖGRETMEN ATAMA Mektupla Ögretmen Yetistirme:1974’de lise mezunlarina mektupla yüksek ögrenim denen uygulamayla 46.000 ögrenci alinmistir.Bu program yazin 5 haftalik çalismalar biçiminde yapilmis 15 hafta kadar ögrenim sürmüstür. ama normal programlarda 72 hafta egitim ve ögretim yapilmistir.Mektupla ögretim Türkiye’de çok basit halde kisa sürede ögretmen yetistirme amaciyla kullanilmis ögretmenlik meslegi iyi yetismemis ögretmenle dolmus ve meslek bundan zarar görmüstür.

    84. YAYKUR:1975-1976’da Yaygin Yüksek Ögretim kurulu kuruldu. Kisa adi yaykurdur.84.807 kisi kayit olmustur.Ögrenciler bu ögretimi mektupla, ses bantlari,plaklar, danisman ögretmenlerle yürütmüstür.1979ve 1980’den itibaren böyle ögretmen alimi durmustur.

    85. Ögretmenlik Formasyonu:1979-1980 yilinda pedagojik formasyon programi ile çesitli fakültelerden mezun olanlara ögretmenlik yolu açilmistir. Alan Disindan Atanan Ögretmenler:Eylül 1996’da MEB mevcut ögretmen açigini kapatmak için Açik Ögretim Fakültesi’nden mezun olanlar hariç tüm fakülte ve yüksek okullardan mezun olanlara pedagojik formasyon alip almadiklarina bakmadan ögretmen olma yolu açilmistir. Bu sekilde atananlarin formasyon açiginin kapatilmasi için hizmet içi egitim kurslari verilmistir.31.000 sinif ögretmeni atanmistir.

More Related