1 / 60

ANESTEZİ MAKİNELERİ

ANESTEZİ MAKİNELERİ. Dr. Erkan Çelik.

Download Presentation

ANESTEZİ MAKİNELERİ

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. ANESTEZİ MAKİNELERİ Dr. Erkan Çelik

  2. Başarılı ve güvenli anestezi uygulaması için gerekli en önemli araç ve gereçlerin başında gelen anestezi makinesi başlıca hava kaynağı olarak işlev görür. İyi planlanmamış bir anestezi anestezi indüksiyonu ve uyanmayı geciktirdiği gibi solunum sistemine ait bir çok ciddi komplikasyonun ortaya çıkmasına neden olur.

  3. Tarihi Gelişim • Anestezik ilaç uygulamak için ilk düzenek dietil eter veya kloroform ile dolu olan metal veya cam borular, • 1903 yılında Harcourt, kloroform inhale ettiren tek yönlü valv kullanmış, • 1908 de Onberdonne sığırın mesane veya çekumunu geri soluma torbası olarak kullanarak düşük dirençli hava pasajını sağlamıştır,

  4. Tarihi Gelişim • 1876 da Clover tarafından likit nitrözoksit kullanılmıştır, • 1910 – 1930 bugünkü kullanıma benzer anestezi makineları James Quatway ve Sir Geofrey tarafından geliştirilmiştir, • 1940 da bugünkü modern vaporizatörler kullanıma girmiştir.

  5. Modern Bir Anestezi Makinesinden Beklenen Özellikler • Kompakt ve ergonomik yapı • Hipoksik karışım vermeyen, aynı zamanda azotprotoksit ve hava verebilen, otomatik hava yolu kontrolü yapabilen • Düşük akımda kullanılabilen • Tidal volüm garantili, dakika volüm garantili • Taze gaz kompansasyonlu

  6. Modern Bir Anestezi Makinesinden Beklenen Özellikler • Yenidoğandan erişkine kadar ventilasyon kapasiteli • Karbondioksit absorbsiyonu yapan • Ventilatör ve absorban kabı otoklavlanabilir • Alarmları ve parametre sınırlayıcı mekanizmaları olan • Oksijen, karbondioksit, azotprotoksit ve anestezik ajan monitörü olan • Manuel / kontrollü solunum değişimli

  7. Anestezi makinesinde Olması Gereken Parçalar • Gaz kaynağı bağlantıları ve gaz silindirleri, • Oksijen basınç göstergeleri ve valvleri, • Akım kontrol valvleri ve flowmetreler, • Vaporizatörler, • Absorbsiyon kanisterleri, • Solunum parçaları.

  8. Gaz Kaynakları ve Gaz Silindirleri Oksijen ve azotprotoksit genel olarak hastanelerde büyük miktarlarda depolanır ve buralardan salınır. Eksiz bakır borulardan yapılan gaz boruları ile operasyon odasına gelirler. Gaz çıkışı uygun hortumun ucuyla birleştirilir. Diğer uçlar anestezi makinesiyle yanlış bağlantıyı yapmayı engellemek için diamater indeks safety sistem ile birbirinin yerine bağlanmayacak şekilde ilişkilendirilir.

  9. Gaz Kaynakları ve Gaz Silindirleri Gaz boru sisteminde problem olabileceği ve gaz borularının yetersiz olduğu hastane alanları olabileceğinden azotprotoksit ve oksijen bu ameliyathanelerde molibden çelikten yapılmış silindirlerde bulundurulur.

  10. Gaz Kaynakları ve Gaz Silindirleri Standart tüp renkleri: • Oksijen; beyaz, • Azotprotoksit; mavi, • Siklopropan; turuncu, • Karbondioksit; gri, • Helyum; kahverengi, • Azot; siyah, • Hava; beyaz/siyah renkli tüplerde bulunur.

  11. Gaz Silindirleriyle İlgili Dikkat Edilmesi Gerekli Noktalar • Silindirler üzerinde: Boş ağırlığı, maksimum basınç, test tarihi, gazın formülü yazılı olmalıdır, • Silindirlerin en zayıf noktaları valvlerdir, silindirin devrilmesi ile valvde kırılma ya da kopma olduğunda kaçan gaz silindiri bir pervane gibi çevirecek ve tuğla duvarı delecek güçtedir,

  12. Gaz Silindirleriyle İlgili Dikkat Edilmesi Gerekli Noktalar • Valvler ve bağlantılar yağlanmamalıdır, yüksek basınçlı oksijenle makine yağı patlamalara neden olabilmektedir, • Bir silindirin anestezi makinesi üzerinde yanlış bir yere bağlanmasını önlemek için Pin indeks sistemi kullanılmalıdır. Bu anestezi makinesine yanlış gaz kaynağının bağlanmasını önler.

  13. Gaz Kaynakları ve Gaz Silindirleri • Silindirlerin boş ağırlığının bilinmesi karbondioksit ve azotprotoksit gibi basınç altında sıvılaşan gazların miktarının saptanması için önemlidir. Bu gazların 1 kilogramı 550 litre kadardır. Silindirlerin tartılarak bundan boş ağırlığının çıkarılması ile içlerindeki gaz miktarı belirlenebilir, bunlarda basınç tüm sıvı bitene kadar hemen hemen sabit kalır, kalan tüm gaz bittiğinde basınç düşer.

  14. Basınç Regülatörleri ve basınç Ölçerler (manometreler) Kaynaktaki yüksek basıncı (100 – 2000 psi) normal çalışma basıncına (35 -60 psi) çevirmek için kullanılırlar. Bu iki avantaj sağlar : • Makinedeki konnektör ve tüplerin yıpranıp ayrılma şansını en aza indirir, • Flowmetreye daha sabit ve uygun oranda gaz girmesini sağlar.

  15. Oksijen Basınç Göstergeleri ve Oksijen Flaş Valvleri Azotprotoksit ve hava, flowmetreler ile direk bağlantılı iken oksijen basıncı düşünce alarm veren yetersizlik göstergesi, oksijen flaş valvi ve ventilatör çıkışından da geçmektedir. Oksijen basıncı 25 psi’in altına düştüğünde hastanın hipoksik bir karışıma maruz kalmasını önlemek için güvenlik valvi otomatik olarak azotprotoksit ve diğer gazların girişini durdurmaktadır ve gaz alarmı vermektedir.

  16. Oksijen Basınç Göstergeleri ve Oksijen Flaş Valvleri Oksijen flaş valvi flowmetre ve vaporizatörü devre dışı bırakıp ortak gaz çıkışına direkt olarak yüksek akımla (35 – 75 lt/dk) oksijen sağlar. Oksijen boru hattında 45 – 55 psi basınçla bulunduğundan ciddi bir barotravma riski vardır. Bu nedenle flaş valvi dikkatli kullanılmalıdır.

  17. Akım Ölçerler (Flowmetre) Gazların ml/dk veya lt/dk olarak verilmesini sağlayan aygıtlardır. Günümüzde daha çok rotametre tipinde olanlar kullanılmaktadır. Bunlar içinde cam veya metal bir top olan üst kısmı daha geniş olan cam tüplerdir. Top veya bobin aşağıdan yukarı yönde olan gaz akımıyla yükselir ve yükseldikçe cam tüple arasında kalan anüler mesafe genişleyeceğinden daha çok gaz geçer. Geçen gaz miktarı topun ortası, bobinin üst kenarından okunur.

  18. Akım Ölçerler (Flowmetre) Her akım ölçer kullanılacağı spesifik gaz için ve normal atmosfer basıncında kalibre edilir. Flowmetrelerin diziliş de önemlidir. Sistemdeki bir çatlak ya da delikten sisteme ilk giren gaz daha çok kaçacağından oksijenin ya en sona konması veya flowmetre bloğu içinde gaz karışımına en son eklenmesi gerekir.

  19. Buharlaştırıcılar (vaporizatörler) Volatil anesteziklerin buharlaştırılarak ölçülü miktarlarda verilmeleri için özel buharlaştırıcılar kullanılır. • Buharlaşma, ajanın kaynama noktası, sıvının ısısı, üzerinden geçen gazın ısısı ve akım hızı, gaz – sıvı temas yüzeyinin genişliği, sıvının üzerindeki boşluğun şekli ve volümü gibi etkenlere bağlı olarak gerçekleşir. • Buharlaştırıcılar her ajanın kendi özelliklerine göre yapılmış olup sadece o ajanda kullanılabilir.

  20. Vaporizatörler İdeal bir anestezi vaporizatörü şu özelliklerden etkilenmemelidir: • Taşıyıcı gazın akım hızı, • Ortam sıcaklık ve basıncı, • Buharlaşmaya bağlı sıcaklık düşüşü, • Solunum tipine göre basınçta olan dalgalanmalar.

  21. Vaporizatörler İstenilen diğer özellikler ise : • Gaz akımına düşük direnç göstermesi, • Minimal servis ihtiyacı, • Aşınmaya ve solüsyonlara dirençli yapı, • Düşük ağırlıklı olması, • Kullanımının emniyetli ve ekonomik oluşu.

  22. Vaporizatörler Dikkat edilmesi gereken noktalar: • Sıvı anesteziğin solunum devresine kaçmasının veya fazla doldurulduğunda buraya taşmasını önlemek için vaporizatörün doldurma yeri kaidesine yakın yerleştirilmektedir. • Buharlaştırıcı içine uygun olmayan anestezik konulduğunda verilecek yoğunluk bilinmediği gibi tehlikeli derecede yüksek de olabilir,

  23. Vaporizatörler Dikkat edilmesi gereken noktalar: • Gelişmiş buharlaştırıcılarda karışıklığı önlemek için sadece o anestezik şişesine uygun özel şişe ağızlıkları ile doldurmaya yarayacak girişler bulunur, • Modern makinelerin bir kısmında aynı anda birden fazla da buharlaştırıcı olanağı yoktur.

  24. Solunum Bölümü Gaz ve buharlar anestezi makinesinde karıştırılıp solunum devresine verilir. Hastaya inspirasyon ve ekspirasyon sırasında düşük direnç altında bu karışımın verilmesi, minimal geri soluma, karbondioksit absorbsiyonu, nemlendirme ve atık gazların güvenle uzaklaştırılması bu bölüm tarafından sağlanır.

  25. Solunum Bölümü Ana bölümler : • Solunum hortumları, • Respiratör valvleri, • Rezervuar balon, • Karbondioksit absorbsiyon kanisteri, • Taze gaz akımını sağlayan bölüm, • Kaçak valvi, • Y konnektörü, • Maske.

  26. Solunum Hortumları • Direnci ihmal edilebilir düzeye indirmek için geniş delikli ve bükülmeden, tıkanmadan fleksibldır, • Hortumların son kısmı 22 mm genişliktedir, genleşme kabiliyeti fazla olmamalıdır, ortalama volümü 1 m için 400 – 500 ml civarındadır, • Hortumların birbirine eklenip uzatılması sistemdeki direnci artırmaz, • Akım şekli daima türbülandır, • İnfant ve çocuklarda daha küçük çaplı hortumlar kullanılır.

  27. Solunum Valvleri • Devrede iki benzer valv vardır. • İnspiratuar valv inspirasyonda açılır, ekspirasyonda kapanır. Böylece dışarı çıkan gazın inspirasyon koluna geri kaçması engellenir, • Ekspirasyon valvi ileri geri çalışır. Bu valvler devrenin inspiratuar ve ekspiratuar kollarında herhangi bir yere monte edilebilir. En modern anestezi cihazındaki solunum valvleri sodalaym yakınında veya içinde yer alır.

  28. Solunum Balonları • Üç önemli fonksiyonu vardır. Anestezik gaz ve oksijenin hastanın inspire edebileceği şekilde rezervuarda bulundurur, kabaca ventilasyon volümünün hesaplanmasını ve gerektiğinde manuel ventilasyonu sağlar, • Rezervuar balon anestezi devresinin tek kolaylıkla kollaps olabilen parçası olduğu için balon solunum valvleri ile hasta arasına yerleştirilmelidir.

  29. Karbondioksit Absorbsiyonu • Geri solumasız sistemlerde ekshale edilen karbondioksit oda havasına karışır. Kapalı sistem kullanılırsa ekshale edilen karbondioksiti ortadan kaldırmak gerekir, • Sistemdeki karbondioksitin emilmesi için bazı hidroksit tuzlarının oluşturduğu granüller kullanılmaktadır. Bu granüllerin büyüklüğü 4-8 mesh olmalıdır. Granül büyüklüğü azaldıkça total yüzey alanı artacağından emme işi artar.

  30. Karbondioksit Absorbsiyonu • Absorbanda kullanılan indikatör tuz oluşturan zayıf bir asit ya da bazdır. Rengi hidrojen iyonunun konsantrasyonuna bağlıdır. İndikatörde renk değişince emilim kapasitesine erişilmiş demektir ve absorban değiştirilmelidir. Değiştirilmezse renk eski haline döner. Ancak kullanılmaya devam edilirse renk tekrar hızla değişir, • Emilebilen karbondioksit hacmi 100 gr absorban için 15 lt kadardır.

  31. Sodalaym • Sodalaymın temel elemanı kalsiyumhidroksittir, • Sodalaymda optimum emilim %14-19 oranındaki nemde oluşur. Sodalaymın kurumasına izin vermemek gerekir. Çünkü hem karbondioksit absorbsiyonu yeterli olmaz, hem de önemli miktarda volatil anestezikleri absorbe eder ve sonra bu maddeleri tekrar sisteme verir.

  32. Sodalaym • Dolu bir kanisterdeki hava boşluğu hastanın tidal volümü kadar olmalıdır. • Reaksiyon sonucu nötralizasyon ısısı açığa çıkar, oluşan son ürünler su ve kalsiyumkarbonattır, • Sodalaymda kullanılan indikatörlerden etilviyole granülleri renksizken mora dönüşür. Ancak bu renk değişikliği güvenilir bir bulgu değildir. Bu bulgu ortaya çıkmadan daha önce hiperkarbi gelişmiş olabilir.

  33. Baralaym • Baralaym %80 kalsiyumhidroksit ve aktivatör olarak %20 baryumhidroksit içerir, • Kuru havalarda daha güvenilir bir performans gösterir. Optimal aktivitesi için %11-14 oranında nem gereklidir, • Uzun etkili olan fakat fazla ısınma özelliği olmayan bir sodalaym türevidir, pembe olan rengi beyazlaşır.

  34. Absorbanların sakıncaları • Sevofluran ile temasta Compound A maddesi ortaya çıkabilir, • Solunum yollarına alkali tozlar kaçabilir, • Solunuma direnç ve ölü boşluk yaratır, • Bazı volatil anesteziklerle etkileşerek CO oluşumuna ve karboksihemoglobinemiye neden olabilir (desfluran)

  35. Sodalaymın Harcandığının Göstergeleri • Kan basıncında yükselme sonra düşme, • Nabız hızında artma, • Spontan solunumun derinleşmesi, • Yara yerinden sızıntının artması terleme, • Kanister sıcaklığının artması.

  36. Anestezi Makinesi Kontrol Listesi • Anestezi makinesinin son durumunu ve son servis tarihine göz atıp makine seri numarasını kaydet, • Monitör ve elektrik ekipmanlarını gözle ve ısınmaları için açık duruma getir, • Flow kontrol valvlerini ve vaporizatörleri önce kapalı pozisyona getir, • Vaporizatörün doluluğunu, oksijen ve azotprotoksit tank içeriklerini ve karbondioksit absorbanını kontrol et, • Flowmetreleri test et, • Oksijen basınç düşüklüğü sistemini test et,

  37. Anestezi Makinesi Kontrol Listesi 7. Merkezi gaz sağlayan basınçları ve alarm sistemlerini kontrol et, 8. Oksijen monitörünü hava ve oksijen ile kalibre et, alarm limitlerini belirle, 9. Solunum sistemi valvlerini kontrol et, 10. İnspire edilen gazı kokla, koku olmamalı, 11. Makine ve solunum sistemindeki kaçakları test et, 12. Atık gaz sistemini kontrol et, 13. Monitörler ve alarm cihazlarını kontrol edip onları kalibre et ve bağla.

  38. Anestezi Bittiğinde İse ; • Gaz silindirlerini kapat, basınç göstergelerinin sıfırla, • Flowmetre düğmelerinin rotametre sıfıra inene kadar açık kalmasını sağla, • Flowmetre düğmelerini valv yataklarına zarar vermeyecek şekilde nazikçe kapat, • Boş silindirleri değiştir, • Yüz maskelerini, solunum tüplerini ve rezervuar balonunu temizlik işlemi için ayır, • Ventilatör, monitör ve alarmları kapat, kullanılan cihazları eski yerine koy, • Ventilatör, makine veya alarmlar hatalı ise makineyı kullanımdan kaldır ve sorumlu kişiyi haberdar et.

  39. SOLUNUM SİSTEMLERİ Solunum devreleri hastaya giden ve hastadan dönen gazın içinden geçtiği hortumlar, valvler, bağlantılar ve rezervuar balonundan oluşan değişik kombinasyondaki sistemlerdir.

  40. İyi Bir Solunum Devresinin Özellikleri • Yaş, fizyolojik, anatomik özellikler, mekanik faktörlere uyumlu, • Kullanımı kolay, basit, güvenilir, hafif kompakt, • Ölü boşluğu küçük, direnci düşük, • Kompliansı küçük, • Kolay nemlendirilebilir, • Kontrole ve spontan solunuma uygun, • Etkin karbondioksit absorbsiyonu ve eliminasyonu sağlayabilir, • Ekonomik, • Atık gaz eliminasyonu kolay , • Devre volümü küçük.

  41. Solunum Devresi Tipleri • Açık devreler Açık damla veya açık maske yöntemi İnsüflasyon Yarı açık yöntem T parçası yöntemi • Tekrar - solumasız devreler • Yarı kapalı devreler Mapleson A-F Bain ve Lack devreleri Ayre’nin T parçasının balonla kombinasyonu Yüksek akımla çalıştırılan To & Fro ve halka sistemleri • Kapalı devreler To & Fro Halka sistemi

  42. Açık Yöntemler • Açık damla veya açık maske sistemi : Açık bir maske üzerine anestezik solüsyonun belirli hızda damlatılması ve hastanın oda ısısında buharlaşan bu maddenin buharını inhale etmesi esasına dayanır. Küçük bebeklerde kısa süreli girişimlerde seyrek olarak kullanılır. Kontrolü güç bir sistemdir.

  43. Açık Yöntemler • İnsüflasyon : Burada anestezik karışım basit bir tüp veya kataterle ağız, burun veya trakea içine yüksek taze gaz akımı ile üflenir. Spontan solunuma uygun olup ekspirasyon doğrudan havaya olur ve ölü boşluk küçüktür. Anestezi düzeyini ve hava yolu kontrolünde güçlük ve ekibin anestezik gazlardan etkilenmesi dezavantajlarıdır.

  44. Açık Yöntemler • Yarı açık yöntem : Solunumun hem inspiryum hem de ekspiryum sırasında atmosfere açık olduğu bir sistemdir. Burada esas, anestezik buharını çevreye yayılmadan maske civarında tutmak olup bu amaçla değişik yöntemler kullanılmıştır. Maskenin üzerine tabakalar şeklinde gazlı bez yerleştirmek veya çevresine boru şeklinde ilave yapmak gibi. Etkin bir yöntem değildir.

  45. Açık Yöntemler • T parçası yöntemi : Ayre tarafından tanımlanan bir yöntem olup endotrakeal tüple makine arasındaki bağlantı bir T veya Y tüpü ile sağlanmaktadır. Bu parçanın bir ucu endotrakeal tüpe, diğer ucu gaz karışımını getiren ince hortuma bağlanırken serbest uç atmosfere açık olup ekspiryum havası buradan dışarı atılır. Rezervuar balon ve valv olmadığından solunuma direnç yoktur.

  46. Açık Yöntemler • Açık kolun aralıklı olarak kapatılması ile kontrollü solunum yapılabilir. Spontan solunum sırasında taze gaz akımı dakika volümünün iki katı kontrollü solunum sırasında 200 ml/kg/dk olmalıdır. Ancak yenidoğan da dahil olmak üzere akımın 3 lt/dk altına düşürülmemesi önerilmektedir. Erişkinde ise 12-15 lt/dk akım olmalıdır.

  47. Yarı Kapalı Yöntemler Burada anestezik buhar ve gaz karışımı hastaya verilmeden önce bir balon veya tüp içinde biriktirilir. Sistemde mevcut bir valv ya da açıklıkla ekspiryum havasının bir kısmı dışarı atılırken bir kısmı rezervuar balona gider. Çeşitli tipleri vardır.

  48. Mapleson Devreleri • Mapleson A Devresi : Majil devresi olarak da bilinir. Bir rezervuar balon, bir körüklü hortum, balona yakın bir taze gaz girişi, hastaya yakın yaylı bir kaçak valfı ve bir maske ya da endotrakeal tüpe bağlantı hortumundan meydana gelir. Taze gaz akımı dakika soluk volümüne yakın veya daha fazla olmalıdır. Akım dakika volümünün en az %70’ inin altına indiğinde tekrar soluma başlar. Tekrar soluma olmaması için taze gaz akımı soluk volümünün üç katı tutulmalıdır (erişkinde 20 lt/dk den fazla). Bu kadar yüksek akım pratik olmadığından kontrollü solunum için uygun değildir.

  49. Mapleson B Devresi Bu sistemde taze gaz akımı devreye ekspiratuar valvin distalinde olmak üzere hastaya yakın uçtan girer. Spontan ve kontrollü solunum sırasında benzer şekilde çalışır. Taze gaz akımı dakika volümünün iki katı olduğunda ne spontan ne de asiste solunumda karbondioksit birikimi olmaz.

  50. Mapleson C Hortumunun kısalığı ve rezervuarının daha küçük olması taze gaz ile ekspire edilen gazın daha iyi karışmasını sağlar. Hem spontan, hem asiste solunumda kullanılabilir. Tekrar solumayı önlemek için dakika volümünün iki katı taze gaz akımı sağlanmalıdır.

More Related