1 / 52

KURUMLAR VERGİSİ KANUNU

KURUMLAR VERGİSİ KANUNU. SERMAYE PİYASASI KURULU MESLEK PERSONEL YARDIMCILIĞI EĞİTİM PROGRAMI HAZİRAN 2006 HAZIRLAYAN M. AYKUT KELECİOĞLU GELİRLER BAŞKONTROLÖRÜ. KURUMLAR VERGİSİ. KURUMLAR VERGİSİ KAZANÇ (GELİR) ÜZERİNDEN ALINAN BİR VERGİDİR.

Download Presentation

KURUMLAR VERGİSİ KANUNU

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. KURUMLAR VERGİSİ KANUNU SERMAYE PİYASASI KURULU MESLEK PERSONEL YARDIMCILIĞI EĞİTİM PROGRAMI HAZİRAN 2006 HAZIRLAYAN M. AYKUT KELECİOĞLU GELİRLER BAŞKONTROLÖRÜ

  2. KURUMLAR VERGİSİ • KURUMLAR VERGİSİ KAZANÇ (GELİR) ÜZERİNDEN ALINAN BİR VERGİDİR. • ÜLKEMİZDE ELLİ YILI AŞKIN SÜREDİR UYGULANMAKTADIR. • 2005 YILI SONU VERİLERİNE GÖRE ALTIYÜZBİNİN ÜZERİNDE KV MÜKELLEFİ VARDIR. • KV. BÜTÇE VERGİ GELİRLERİ İÇERİSİNDE YAKLAŞIK % 10 PAYA SAHİPTİR.

  3. KURUMLAR VERGİSİ • KURUMLAR VERGİSİ, MÜKELLEFİN ÖDEME GÜCÜNÜ YA DA KİŞİSEL DURUMUN HESABA KATMADAN ELDE EDİLEN KAZANÇ ÜZERİNDEN ALINAN VERGİ NİTELİĞİNİ TAŞIR; BU NEDENLE DE PEK ÇOK ÜLKEDE OLDUĞU GİBİ ÜLKEMİZDE DE TEK ORANLI BİR VERGİ OLARAK UYGULANIR.

  4. KURUMLAR VERGİSİ • BUGÜN İTİBARİYLE YÜRÜRLÜKTE BULUNAN KVK 5422 SAYILIDIR. • MECLİS GENEL KURULUNDA KABUL EDİLEN VE 5422 SAYILI KANUNU YENİ BAŞTAN DÜZENLEYEN 5520 SAYILI KVK’NUN BUGÜNLERDE CUMHURBAŞKANI TARAFINDAN ONAYLANMASI BEKLENMEKTEDİR.

  5. YENİ KVK (5520 SAYILI) • Kanun dilinin sade, anlaşılabilir ve basit olmasını sağlayacak ifadelere yer verilmektedir. • Kurumlar Vergisi Kanunu Kanunda yer alan istisna ve muafiyet maddeleri gözden geçirilerek, günümüz ekonomik ve sosyal şartlarına göre yeniden düzenlenmekte, Kurumlar Vergisi Kanununda yer alan ancak uygulanma imkanı bulunmayan muafiyetler kaldırılmaktadır • Mükelleflerle idare arasında sürekli uyuşmazlığa neden olan örtülü sermaye ve örtülü kazanç dağıtımı gibi müesseseler, günün koşulları ve gelişmiş ülke örnekleri de dikkate alınarak objektif kriterlere uygun hale getirilmektedir • Bu kapsamda transfer fiyatlandırması mekanizması sisteme dahil edilerek, firmaların küresel ekonomi imkanlarından yararlanarak vergi kaybına neden olmaları engellenmektedir. • Uluslararası vergileme kavramı; kontrol edilen yabancı şirket vergi mevzuatına dahil edilerek tanımlanmaktadır. • Vergi Oranlarında İndirime gidilmiştir.

  6. KURUMLAR VERGİSİNİN KONUSU Kurumlar Vergisi; Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 1. maddesinde yer alan sermaye şirketleri, kooperatifler, iktisadi kamu müesseseleri, dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmeler ile iş ortaklıklarının, aynı Kanunun 6. maddesinde yer alan esaslara göre belirlenen safi kurum kazancı üzerinden hesaplanır. Gelir Vergisi Kanunu'nun 2. maddesinde yer alan gelir unsurları kurumlar vergisi yönünden bütün halinde ve niteliğine bakılmaksızın, kurum kazancını oluşturmaktadır

  7. KURUMLAR VERGİSİNİN KONUSU G.V.K.'nun 2. maddesinde yer alan ve gelirin unsurlarını oluşturan kazanç ve iratlar şunlardır: - Ticari Kazanç - Zirai Kazanç - Ücret - Serbest Meslek Kazançları - Gayrimenkul Sermaye İratları - Menkul Sermaye İratları - Diğer Kazanç ve İratlar Yukarıda sayılan gelir unsurlarından elde edilen bütün kazançlar "kurum kazancını" oluşturmaktadır.

  8. KURUMLAR VERGİSİNİN MÜKELLEFLERİ 1. SERMAYE ŞİRKETLERİ 2. KOOPERATİFLER 3. İKTİSADİ KAMU KURULUŞLARI 4. DERNEK VE VAKIFLARA AİT İKTİSADİ İŞLETMELER 5. İŞ ORTAKLIKLARI

  9. MÜKELLEFLER/ SERMAYE ŞİRKETLERİ • Anonim Şirketler,Limited Şirketler, Sermayesi Paylara Bölünmüş Komandit Şirketler ile benzer mahiyetteki yabancı kurumlar 2. Halka Açık Anonim Şirketler (2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu'na göre SPK tarafından halka açık anonim şirket olduğu kabul edilen şirketler, Kurumlar Vergisi Kanunu ve Gelir Vergisi Kanunu uygulaması bakımından da halka açık anonim şirket sayılacaktır. Hisse senetleri halka arz edilmiş olan veya halka arz edilmiş sayılan anonim şirketler halka açık A.Ş.’dir. ) (Yeni KVK’da bu düzenleme yer almamaktadır.)

  10. MÜKELLEFLER/ SERMAYE ŞİRKETLERİ 4. Yatırım fonları: Sermaye Piyasası Kanunu'na göre; halktan katılma belgeleri karşılığında toplanan paralarla, belge sahipleri hesabına riskin dağıtılması ilkesi ve inançlı mülkiyet esaslarına göre sermaye piyasası araçları, gayrimenkul, altın ve diğer kıymetli madenler portföyü işletmek amacıyla kurulan malvarlığı olarak tanımlanmaktadır. • Sermaye Piyasası Kurulunun düzenleme ve denetimine tabi olan fonlar ile aynı nitelikteki yabacı fonlar yeni KVK’nuna göre sermaye şirketi sayılmaktadır.

  11. K.V MÜKELLEFLERİ • KOOPERATİFLER: Tüzel kişiliği haiz olmak üzere ortaklarının belirli ekonomik menfaatlerini ve özellikle meslek ve geçimlerine ait ihtiyaçlarını karşılıklı yardım, dayanışma ve kefalet suretiyle sağlayıp korumak amacıyla gerçek ve kamu tüzel kişileri ile özel idareler, belediyeler, köyler, cemiyetler ve dernekler tarafından kurulan değişir ortaklı ve değişir sermayeli teşekküllerdir. • İKTİSADİ KAMU MÜESSESLERİ: İktisadi kamu müesseseleri, kamu hukuku tüzel kişilerine ait veya tabi olup, faaliyetleri devamlı bulunan ve sermaye şirketi yada kooperatif niteliğinde olmayan ticari, sınai ve zirai işletmeler, iktisadi kamu müesseseleridir. (İDT, KİK, Bağlı Ortaklıklar, Kamu İştirakleri, Kamu Kuruluşları)

  12. K.V. MÜKELLEFLERİ • DERNEK VE VAKIFLARA AİT İKTİSADİ İŞLETMELER (Sendikalar dernek, cemaatler vakıf hükmündedir.) • İŞ ORTAKLIKLARI:Kurumlar vergisi mükelleflerinden; sermaye şirketleri, kooperatifler, iktisadi kamu müesseseleri ile dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmelerin kendi aralarında, şahıs ortaklıkları veya gerçek kişilerle belli bir işin birlikte yapılmasını müştereken taahhüt etmek ve kazancını paylaşmak amacıyla kurdukları ortaklıklar, iş ortaklığı olarak kabul edilmekte ve söz konusu ortaklıklar kurumlar vergisi mükellefi olarak vergilendirilmektedir. İş ortaklıkları ortaklarının tüzel kişiliklerden olmaması, kurumlar vergisi mükellefiyetine tesir etmemektedir.

  13. MÜKELLEFİYET TÜRLERİ • TAM MÜKELLEFİYET • DAR MÜKELLEFİYET

  14. TAM MÜKELLEFİYET • Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 9. maddesi (Yeni KVK m.3) hükmü uyarınca, bir kurumun tam mükellefiyet esasında kurumlar vergisine tabi olabilmesi için, kurumun kanuni veya iş merkezlerinden birisinin Türkiye’de bulunması gerekmektedir. Buna göre; kanuni veya iş merkezinden birisi Türkiye’de bulunan kurumlar, tam mükellefiyet esasında kurumlar vergisi mükellefi olacaklardır. • Tam mükellefiyete tabi kurumlar, Türkiye’de elde ettikleri kazançlarla birlikte, yurt dışında elde ettikleri kazançların tümü üzerinden vergilendirmeye tabi olacaktır.

  15. DAR MÜKELLEFİYET • Kurumlar Vergisi Kanununun 11. maddesinde (Yeni KVK’nun 3. maddesinde ) yer alan hüküm uyarınca; dar mükellefiyet, kanuni ve iş merkezlerinden her ikisi de Türkiye dışında bulunan kurumların, sadece Türkiye’de elde ettikleri kazançlarını vergilendirmeyi öngören bir mükellefiyet şeklidir.

  16. MUAFİYETLER KAMU TEKELİNDE BULUNAN İŞLETMELER • Darphane ve Damga Matbaası, Milli Piyango İdaresi ve Askeri Fabrika ve atölyeler • Yaptıkları iş veya hizmet mukabilinde resim ve harç alan kamu müesseseleri

  17. MUAFİYETLER KAMUYA YARARLI İŞLETMELER • Kamu idare ve müesseseleri tarafından ilim, fen ve güzel sanatlar ile tarım ve hayvancılığı öğretmek, yaymak, ıslah ve teşvik maksadıyla işletilen müesseseler (Örn. Okullar, Kütüphaneler) • Kamu idare ve müesseseleri tarafından, genel insan ve hayvan sağlığını korumak ve tedavi maksadıyla işletilen müesseseler (Örn. Hastaneler) • Kamu idare ve müesseseleri tarafından içtimai maksatlarla işletilen müesseseler (Ceza ve islah evleri) • Kamu idare ve müesseseleri tarafından, Hükümetin veya yetkili idare mercilerinin müsaadesi ile açılan mahalli, milli veya milletlerarası mahiyetteki sergiler, fuarlar, panayırlar • Beden Terbiyesi Teşkilatına dahil derneklere veya kamu idare ve müesseselerine ait idman ve spor müesseseleri ile sadece idman ve sportif faaliyetlerinde bulunan anonim şirketler • İl özel İdareleri, belediyeler ve köyler ile bunların teşkil ettikleri birlikler veya bunlara bağlı müesseseler tarafından işletilen bazı işetmeler ( su tesisleri) • Genel ve katma bütçeli dairelere ait olup sadece kamu mensuplarına hizmet veren, kar amacı gütmeyen ve üçüncü kişilere kiralanmayan kreş, konuk evleri ve bunların kantinleri

  18. DİĞER MUAFİYETLER • Yabancı ülkeler veya uluslararası finans kuruluşları ile yapılan malî ve teknik işbirliği anlaşmaları çerçevesinde yalnızca küçük ve orta ölçekli işletmelere kredi teminatı sağlamak üzere kurulmuş olup, bu faaliyetlerinden elde ettikleri kazançları teminat sorumluluk fonlarına ekleyen ve sahip oldukları fonları ortaklarına dağıtmaksızın küçük ve orta ölçekli işletmelere kredi sağlayan banka ve kuruluşlara yatıran kurumlar. • Münhasıran bilimsel araştırma ve geliştirme faaliyetlerinde bulunan kurum ve kuruluşlar. (Bunların vergi muafiyetinden yararlanmasına ve muafiyetlerinin kaybedilmesine ilişkin şartlar Maliye Bakanlığınca belirlenir.) 3. Organize sanayi bölgeleri ile küçük sanayi sitelerinin alt yapılarını hazırlamak ve buralarda faaliyette bulunanların; arsa, elektrik, gaz, buhar ve su gibi ortak ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla, kamu kurumları ve kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ile gerçek ve tüzel kişilerce birlikte oluşturulan ve kazancının tamamını bu yerlerin ortak ihtiyaçlarının karşılanmasında kullanan iktisadi işletmeler.

  19. DİĞER MUAFİYETLER 4 .KOOPERATİFLER: Tüketim ve taşımacılık kooperatifleri hariç olmak üzere, ana sözleşmelerinde sermaye üzerinden kazanç dağıtılmaması, yönetim kurulu başkan ve üyelerine kazanç üzerinden pay verilmemesi, yedek akçelerin ortaklara dağıtılmaması ve sadece ortaklarla iş görülmesine (Yapı kooperatiflerinin kendilerine ait arsalarını kat karşılığı vererek her bir hisse için bir işyeri veya konut elde etmeleri ortak dışı işlem sayılmaz.) ilişkin hükümler bulunup, bu hükümlere fiilen uyan kooperatifler ile bu kayıt ve şartlara ek olarak kuruluşundan inşaatın bitim tarihine kadar yönetim ve denetim kurullarında, söz konusu inşaat işlerini kısmen veya tamamen üstlenen gerçek kişilerle tüzel kişi temsilcilerine veya yeni KVK’nun 13 üncü maddesine göre bunlarla ilişkili olduğu kabul edilen kişilere veya yukarıda sayılanlarla işçi ve işveren ilişkisi içinde bulunanlara yer vermeyen ve yapı ruhsatı ile arsa tapusu kooperatif tüzel kişiliği adına tescil edilmiş olan yapı kooperatifleri.

  20. İSTİSNALAR/ İŞTİRAK KAZANÇLARI İSTİSNASI Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 8. maddesinin (1) numaralı bendi (Yeni KVK’nun 5’inci maddesi) ile kurumların, tam mükellefiyete tabi başka bir kurumun sermayesine iştirakleri dolayısıyla sağladıkları kazançlar kurumlar vergisinden istisna edilmiştir. Bu istisnadan fonların katılma belgeleri ile yatırım ortaklıklarının hisse senetlerinden elde edilen kâr payları için yararlanılamayacaktır.

  21. İSTİSNALAR/ RİSTURN İSTİSNASI • Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 8. maddesinin (Yeni KVK’nun 5’inci) 2 numaralı bendi hükmü uyarınca, kooperatiflerin ortakları için hesapladıkları risturn kazançları kurumlar vergisinden istisna edilmiştir. Risturn istisnasından bütün kooperatiflerin yararlanması mümkün olmayıp, sadece üretim, tüketim ve kredi kooperatifleri yararlanabileceklerdir

  22. İSTİSNALAR/ YATIRIM FON VE ORTAKLIKLARININ PORTFÖY İŞLETMECİLİĞİ KAZANÇ İSTİSNASI • a. Portföyünün en az %25’i hisse senetlerinden oluşan menkul kıymetler yatırım fonları (döviz yatırım fonları hariç) ile aynı nitelikteki menkul kıymet yatırım ortaklıklarının portföy işletmeciliğinden doğan kazançları, • b. (a) alt bendi dışında kalan menkul kıymet yatırım fonları (döviz yatırım fonları hariç) ile menkul kıymetler yatırım ortaklarının portföy işletmeciliğinden doğan kazançları, (Yeni KVK’nun 5’înci maddesi ile menkul kıymet yatırım fon ve ortaklıklarının portföy işletmeciliğinden doğan kazançları herhangi bir ayırıma tabi olmaksızın istisna konusu edilmiştir.) • c. Risk sermayesi yatırım fonları veya ortaklıklarının kazançları (Girişim sermayesi yatırım fon ve ortaklıkları) • d. Gayrimenkul yatırım fonları veya ortaklıklarının kazançları , • e. Emeklilik yatırım fonlarının kazançları • f. Konut finansmanı fonları ile varlık finansmanı fonlarının kazançları (Yeni KVK ile ihdas edilmiştir.) • g. Portföyü Türkiye’de kurulu borsalarda işlem gören altın ve kıymetli madenlere dayalı yatırım fonları veya ortaklıklarının portföy işletmeciliğinden doğan kazançları ( Yeni KVK ile ihdas edilmiştir.) • kurumlar vergisinden istisna edilmiştir

  23. İSTİSNALAR/ GAYRİMENKUL-İŞTİRAK VE İNTİFA SENETLERİ İLE RÜÇHAN HAKKI SATIŞINDAN DOĞAN KAZANÇ İSTİSNASI Kurumların, en az iki tam yıl süreyle aktiflerinde yer alan taşınmazlar ve iştirak hisseleri ile aynı süreyle sahip oldukları kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklarının satışından doğan kazançların % 75'lik kısmı Kurumlar vergisinden istisnadır. • Bu istisna, satışın yapıldığı dönemde uygulanır ve satış kazancının istisnadan yararlanan kısmı satışın yapıldığı yılı izleyen beşinci yılın sonuna kadar pasifte özel bir fon hesabında tutulur. Ancak satış bedelinin, satışın yapıldığı yılı izleyen ikinci takvim yılının sonuna kadar tahsil edilmesi şarttır. Bu süre içinde tahsil edilmeyen satış bedeline isabet eden istisna nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler ziyaa uğramış sayılır. • İstisna edilen kazançtan beş yıl içinde sermayeye ilave dışında herhangi bir şekilde başka bir hesaba nakledilen veya işletmeden çekilen ya da dar mükellef kurumlarca ana merkeze aktarılan kısım için uygulanan istisna dolayısıyla zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler ziyaa uğramış sayılır. Aynı süre içinde işletmenin tasfiyesi (bu Kanuna göre yapılan devir ve bölünmeler hariç) halinde de bu hüküm uygulanır. (Rüçhan hakkı; mevcut hissedarların, iştirak ettikleri şirketin sermaye arttırması halinde, artan sermayenin mevcut hisselerine tekabül eden kısmını satın alma hakkıdır. )

  24. İSTİSNALAR/ EMİSYON PRİMİ İSTİSNASI • Emisyon primi ise, anonim şirketlerin kuruluşlarında ve özellikle sermaye artırımlarında, rüçhan hakkını kullanmayan ortakların hissesine düşen payların, nominal bedelinin üzerinde satışından veya yeni çıkarılan hisselerinin tümünün genel kurul kararıyla nominal bedelinin üzerinde satışından kaynaklanan kazançlardır. Anonim şirketlerin kuruluşlarında veya sermayelerini artırdıkları sırada çıkardıkları payların bedelinin itibarî değeri aşan kısmı Kurumlar Vergisinden istsinadır.

  25. İSTİSNALAR/ YURTDIŞI İNŞAAT İŞLERİ İSTİSNASI • Yurt dışında yapılan inşaat, onarma, montaj işleri ve teknik hizmetlerden sağlanan ve Türkiye’de genel netice hesaplarına intikal ettirilen kazançlar Kurumlar vergisinden istisnadır.

  26. İSTİSNALAR/ EĞİTİM VE ÖĞRETİM KAZANÇ İSTİSNASI • Okul öncesi eğitim, ilköğretim, özel eğitim ve orta öğretim özel okulları ile Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanınan vakıflara veya kamu yararına çalışan derneklere bağlı rehabilitasyon merkezlerinin işletilmesinden elde edilen kazançlar, ilgili Bakanlığın görüşü alınmak suretiyle Maliye Banlığının belirleyeceği usul ve esaslar çerçevesinde beş vergilendirme dönemi kurumlar vergisinden müstesnadır. İstisna, okulların faaliyete geçtiği vergilendirme döneminden itibaren başlar

  27. İSTİSNALAR/ YURTDIŞINDAN SAĞLANAN KAZANÇLARA İLİŞKİN İSTİSNA 1. Yurt dışı iştirak kazancı istisnası 2. Yurt dışı şube kazancı istisnası 3. Holding şirketlerinin yurt dışı iştirak kazancı istisnası

  28. 1. YURTDIŞI İSTİRAK KAZANCI İSTİSNASI Kanuni ve iş merkezi Türkiye'de bulunmayan anonim ve limited şirket niteliğindeki şirketlerin sermayesine iştirak eden kurumların, bu iştiraklerinden elde ettikleri aşağıdaki şartları taşıyan iştirak kazançları; 1) İştirak payını elinde tutan şirketin, yurt dışı iştirakin ödenmiş sermayesinin en az % 10'una sahip olması, 2) Kazancın elde edildiği tarih itibarıyla iştirak payının kesintisiz olarak en az bir yıl süreyle elde tutulması 3) Yurt dışı iştirak kazancının kâr payı dağıtımına kaynak olan kazançlar üzerinden ödenen vergiler dahil iştirak edilen kurumun faaliyette bulunduğu ülke vergi kanunları uyarınca en az % 15 oranında gelir ve kurumlar vergisi benzeri toplam vergi yükü taşıması; iştirak edilen şirketin esas faaliyet konusunun, finansal kiralama dahil finansman temini veya sigorta hizmetlerinin sunulması ya da menkul kıymet yatırımı olması durumunda, iştirak edilen kurumun faaliyette bulunduğu ülke vergi kanunları uyarınca en az Türkiye'de uygulanan kurumlar vergisi oranında gelir ve kurumlar vergisi benzeri toplam vergi yükü taşıması, 4) İştirak kazancının, elde edildiği hesap dönemine ilişkin kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi gereken tarihe kadar Türkiye'ye transfer edilmesi.

  29. 2. YURTDIŞI ŞUBE KAZANCI İSTİSNASI Kurumların yurt dışında bulunan iş yerleri veya daimi temsilcileri aracılığıyla elde ettikleri aşağıdaki şartları taşıyan kurum kazançları; 1) Bu kazançların, doğduğu ülke vergi kanunları uyarınca en az % 15 oranında gelir ve kurumlar vergisi benzeri toplam vergi yükü taşıması, 2) Kazançların elde edildiği hesap dönemine ilişkin yıllık kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi gereken tarihe kadar Türkiye'ye transfer edilmiş olması, 3) Ana faaliyet konusu, finansal kiralama dahil finansman temini, sigorta hizmetlerinin sunulması veya menkul kıymet yatırımı olan kurumlarda, bu kazançların doğduğu ülke vergi kanunları uyarınca en az Türkiye'de uygulanan kurumlar vergisi oranında gelir ve kurumlar vergisi benzeri toplam vergi yükü taşıması.

  30. 3. ULUSLAR ARASI HOLDİNG ŞİRKETLERİN YURTDIŞI İŞTİRAK KAZANCI İSTİSNASI Kazancın elde edildiği tarih itibarıyla aralıksız en az bir yıl süreyle nakit varlıklar dışında kalan aktif toplamının % 75 veya daha fazlası, kanuni veya iş merkezi Türkiye'de bulunmayan anonim veya limited şirket niteliğindeki şirketlerin her birinin sermayesine en az % 10 oranında iştirakten oluşan tam mükellefiyete tabi anonim şirketlerin, en az iki tam yıl süreyle aktiflerinde yer alan yurt dışı iştirak hisselerinin elden çıkarılmasından doğan kurum kazançları.

  31. SAFİ KURUM KAZANCININ TESPİTİ • Kurum kazancının tespitinde, belli bir hesap döneminin safi kazancı, o dönemde kurum faaliyetleri sonucunda elde edilen gayri safi hasılattan, söz konusu kazancın elde edilmesi ve idamesi için yapılan tüm giderlerin indirilmesi sonucu bulunur. • Kurumlar vergisine tabi safi kurum kazancının tespitinde, Gelir Vergisi Kanunu'nun ticari kazanca ilişkin hükümleri de geçerli olduğundan, ticari kazançlarda safi tutara ulaşmak için G.V.K.’nun 40. maddesinde gider olarak kabul edilen indirimler, kurumlar vergisi mükellefleri için de geçerlidir. • Kurum kazancının belirlenmesi bakımından, Gelir Vergisi Kanunu’na göre, indirilmesi kabul edilen ödemelerin göz önüne alınması yanında, Kurumlar Vergisi Kanununda belirtilmiş bulunan giderlerin de ticari kazancın tespiti sırasında düşülmesi gerekmektedir.

  32. KONTROL EDİLEN YABANCI KURUM KAZANCI Kontrol edilen yabancı kurum kazancı MADDE 7-Tam mükellef kurumların doğrudan veya dolaylı olarak ayrı ayrı ya da birlikte sermayesinin, kâr payının veya oy kullanma hakkının en az % 50'sine sahip olmak suretiyle kontrol ettikleri yurt dışı iştiraklerinin kurum kazançları, dağıtılsın veya dağıtılmasın aşağıdaki şartların birlikte gerçekleşmesi halinde, Türkiye'de kurumlar vergisine tabidir: 1) İştirakin toplam gayrisafi hasılatının % 25 veya fazlasının faaliyet ile orantılı sermaye, organizasyon ve eleman istihdamı suretiyle yürütülen ticarî, ziraî veya serbest meslek faaliyeti dışındaki faiz, kâr payı, kira, lisans ücreti, menkul kıymet satış geliri gibi pasif nitelikli gelirlerden oluşması, 2) Yurt dışındaki iştirakin ticarî bilânço kârı üzerinden % 10'dan az oranda gelir ve kurumlar vergisi benzeri toplam vergi yükü taşıması, 3) Yurt dışında kurulu iştirakin ilgili yıldaki toplam gayrisafi hasılatının 100.000 YTL karşılığı yabancı parayı geçmesi.

  33. İNDİRİLECEK GİDERLER • Menkul kıymet İhraç Giderleri • Kuruluş ve Örgütlenme Giderleri • Genel Kurul Toplantıları İçin Yapılan Giderlerle, Birleşme, Fesih ve Tasfiye Giderleri • Sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerde komantide ortağın kar payı • Katılım bankalarınca katılma hesabı karşılığında ödenen kar payları • Sigorta Şirketlerince Ayrılabilecek Karşılıklar

  34. KURUMLAR VERGİSİ MATRAHININ TESPİTİNDE DİKKATE ALINACAK İNDİRİMLER • Beş yıldan fazla nakledilmemek şartıyla geçmiş yılların beyannamelerinde yer alan zararlar. • Ar-Ge harcamalarının % 40’ı (x) • Amatör spor dalları için yapılan sponsorluk harcamalarının tamamı, profesyonel spor dalları için % 50’si. • Belli şartlarda yapılan bağış ve yardımlar

  35. İNDİRİLEMEYECEK GİDERLER 1. Özsermaye Üzerinden Ödenen veya Hesaplanan Faizler 2. Örtülü Sermaye Üzerinden Ödenen veya Hesaplanan Faizler ve kur farkları 3. Transfer fiyatlaması yoluyla yapılan örtülü kazançlar 4. İhtiyat Akçeleri 5. Kurumlar Vergisi İle Her Türlü Para Cezaları 6-Menkul Kıymetlerin İtibari Değerlerinin Altında Satışından Doğan Zararlar İle Ödenen Komisyonlar ve Benzeri Her Türlü Giderler 7- V.U.K. Hükümlerine Göre Ödenen Gecikme Faizleri 8- İşletmenin Esas Faaliyet Konusu İle İlgili Olmayan Deniz ve Hava Taşıtlarının Giderleri ve Amortismanları 9- Maddi ve Manevi Zararlar 10- Kurumlar Vergisinden İstisna Edilen Kazançlara İlişkin Giderler ve zararlar ( iştirak hisseleri alımıyla ilgili finansman giderleri hariç olmak üzere)

  36. ÖRTÜLÜ SERMAYE • Kurumların, ortaklarından veya ortaklarla ilişkili olan kişilerden doğrudan veya dolaylı olarak temin ederek işletmede kullandıkları borçların, hesap dönemi içinde herhangi bir tarihte kurumun öz sermayesinin üç katını aşan kısmı, ilgili hesap dönemi için örtülü sermaye sayılır • Yukarıda belirtilen karşılaştırma sırasında, sadece ilişkili şirketlere finansman temin eden kredi şirketlerinden yapılan borçlanmalar hariç olmak üzere, ana faaliyet konusuna uygun olarak faaliyette bulunan ve ortak veya ortakla ilişkili kişi sayılan banka veya benzeri kredi kurumlarından yapılan borçlanmalar % 50 oranında dikkate alınır

  37. ÖRTÜLÜ SERMAYE • Ortakla ilişkili kişi, ortağın doğrudan veya dolaylı olarak en az % 10 oranında ortağı olduğu veya en az bu oranda oy veya kâr payı hakkına sahip olduğu bir kurumu ya da doğrudan veya dolaylı olarak, ortağın veya ortakla ilişkili bu kurumun sermayesinin, oy veya kâr payı hakkına sahip hisselerinin en az % 10'unu elinde bulunduran bir gerçek kişi veya kurumu ifade eder. • Öz sermaye, kurumun Vergi Usul Kanunu uyarınca tespit edilmiş hesap dönemi başındaki öz sermayesini ifade eder. • Örtülü sermaye üzerinden kur farkı hariç, faiz ve benzeri ödemeler veya hesaplanan tutarlar, Gelir ve Kurumlar Vergisi kanunlarının uygulanmasında, gerek borç alan gerekse borç veren nezdinde, örtülü sermaye şartlarının gerçekleştiği hesap döneminin son günü itibarıyla dağıtılmış kâr payı veya dar mükellefler için ana merkeze aktarılan tutar sayılır

  38. ÖRTÜLÜ SERMAYE Aşağıda sayılan borçlanmalar örtülü sermaye sayılmaz: • a) Kurumların ortaklarının veya ortaklarla ilişkili kişilerin sağladığı gayrinakdî teminatlar karşılığında üçüncü kişilerden yapılan borçlanmalar. • b) Kurumların iştiraklerinin, ortaklarının veya ortaklarla ilişkili kişilerin, banka ve finans kurumlarından ya da sermaye piyasalarından temin ederek aynı şartlarla kısmen veya tamamen kullandırdığı borçlanmalar. • c) 5411 sayılı Bankacılık Kanununa göre faaliyette bulunan bankalar tarafından yapılan borçlanmalar. • ç) 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanunu kapsamında faaliyet gösteren finansal kiralama şirketleri, 90 sayılı Ödünç Para Verme İşleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname kapsamında faaliyet gösteren finansman ve faktoring şirketleri ile ipotek finansman kuruluşlarının bu faaliyetleriyle ilgili olarak ortak veya ortakla ilişkili kişi sayılan bankalardan yaptıkları borçlanmalar. • Örtülü Sermayeye ilişkin açıklamaları şematik olarak inceleyelim. (Kaynak: Tolga Babalı- Alper Aslıhak- Alpaslan Kumaş-Hasan Şahin Gelirler Kontrolörleri , Yeni Kurumlar Vergisi Düzenlemeleri, Gelirler Kontrolörleri Ankara Grubu Konferansları Ankara: Mart 2006.)

  39. O.O.İ.K. TARAFINDAN GAYRİNAKDİ TEMİNATLAR KARŞILIĞINDA 3. KİŞİLERDEN SAĞLANAN BORÇ İŞTİRKALERİNİN VEYA O.O.İ.K. SERMAYE PİYASASINDAN TEMİN EDİLEREK AYNI ŞARTLARDA KISMEN VEYA TAMAMEN KULLANDIRDIĞI . BORÇLANMALAR SAYILMAYAN HALLER KİMDEN ORTAKLAR ORTAKLA İLİŞKİLİ OLANLAR SONUÇ DÜZELTME BORÇ ALAN BORÇ VEREN ORTAĞIN DOĞRUDAN veya DOLAYLI %10 (TOPLUCA) HESAP DÖNEMİ SON GÜNÜ İTİBARİYLE OY HAKKI ORTAKLIK KÂR PAYI HAKKI DAĞITILMIŞ KÂR PAYI ANA MERKEZE AKTARILAN TUTAR (DAR MÜKELLEF) ÖRTÜLÜ SERMAYE (12. MADDE) DOĞRUDAN – DOLAYLI TEMİNLE KULLANILAN BORÇ (BANKA %50) > V.U.K. DÖNEMBAŞI ÖZSERMAYE X 3 İMKB’DE İŞLEM GÖRENLER DAR MÜKELLEFLERDE %10 ARANMAZ

  40. ÖRTÜLÜ KAZANÇ/ 5422 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu • Şirket kendi ortakları, ortaklarının ilgili bulunduğu gerçek ve tüzel kişiler, idaresi, murakabesi veya sermayesi bakımlarından vasıtalı vasıtasız olarak bağlı bulunduğu veya nüfuzu altında bulundurduğu gerçek ve tüzel kişiler ile olan münasebetlerinde, emsaline göre göze çarpacak derecede yüksek veya düşük faiz ve komisyonlarla ödünç para alır veya verirse kazanç, kısmen veya tamamen örtülü olarak dağıtılmış sayılır.

  41. TRANSFER FİYATLAMASI YOLUYLA ÖRTÜLÜ KAZANÇ DAĞITIMI (YENİ KVK) Kurumlar, ilişkili kişilerleemsallere uygunluk ilkesine aykırı olarak tespit ettikleri bedel veya fiyat üzerinden mal veya hizmet alım ya da satımında bulunursa, kazanç tamamen veya kısmen transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtılmış sayılır. Alım satım, imalat ve inşaat işlemleri, kiralama ve kiraya verme işlemleri, ödünç para alınması ve verilmesi, ikramiye, ücret ve benzeri ödemeleri gerektiren işlemler her hal ve şartta mal veya hizmet alım ya da satımı olarak değerlendirilir.

  42. TRANSFER FİYATLAMASI YOLUYLA ÖRTÜLÜ KAZANÇ DAĞITIMI (YENİ KVK) İlişkili kişi; kurumların kendi ortakları, kurumların veya ortaklarının ilgili bulunduğu gerçek kişi veya kurum ile idaresi, denetimi veya sermayesi bakımından doğrudan veya dolaylı olarak bağlı bulunduğu ya da nüfûzu altında bulundurduğu gerçek kişi veya kurumları ifade eder. Ortakların eşleri, ortakların veya eşlerinin üstsoy ve altsoyu ile üçüncü derece dahil yansoy hısımları ve kayın hısımları da ilişkili kişi sayılır. Kazancın elde edildiği ülke vergi sisteminin, Türk vergi sisteminin yarattığı vergilendirme kapasitesi ile aynı düzeyde bir vergilendirme imkânı sağlayıp sağlamadığı ve bilgi değişimi hususunun göz önünde bulundurulması suretiyle Bakanlar Kurulunca ilan edilen ülkelerde veya bölgelerde bulunan kişilerle yapılmış tüm işlemler, ilişkili kişilerle yapılmış sayılır

  43. TRANSFER FİYATLAMASI YOLUYLA ÖRTÜLÜ KAZANÇ DAĞITIMI (YENİ KVK) Emsallere uygunluk ilkesi, ilişkili kişilerle yapılan mal veya hizmet alım ya da satımında uygulanan fiyat veya bedelin, aralarında böyle bir ilişkinin bulunmaması durumunda oluşacak fiyat veya bedele uygun olmasını ifade eder. Transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü kazanç dağıtımını şematik olarak inceleyelim. (Kaynak: Tolga Babalı- Alper Aslıhak- Alpaslan Kumaş-Hasan Şahin Gelirler Kontrolörleri , Yeni Kurumlar Vergisi Düzenlemeleri, Gelirler Kontrolörleri Ankara Grubu Konferansları Ankara: Mart 2006.)

  44. KARŞILAŞTIRILABİLİR FİYAT YÖNTEMİ MALİYET ARTI YÖNTEMİ YENİDEN SATIŞ FİYATI YÖNTEMİ ÖDÜNÇ PARA ALINMASI VEYA VERİLMESİ FİYAT TESPİTİ İKRAMİYE, ÜCRET VE BENZERİ ÖDEMELER MALİYE BAKANLIĞINA SORULABİLİR. KİRALAMA VEYA KİRAYA VERME İLİŞKİ OLMASAYDI BU FİYAT OLUR MUYDU ? SATIM ALIM TANIM İMALAT VE İNŞAAT İŞLERİ EMSALLERE UYGUNLUK İLKESİ MAL/HİZMET ALIM-SATIMI SONUÇ DAĞITILMIŞ KÂR PAYI MERKEZE AKTARILMIŞ TUTAR (DAR MÜK.) İLİŞKİLİ KİŞİ ORTAKLAR ORTAKLARIN EŞLERİ NÜFUZU ALTINDAKİ GERÇEK KİŞİ VEYA KURUM BKK – İLAN EDİLEN ÜLKELERLE YAPILAN HER TÜRLÜ İŞLEM KAN VE SIHRİ HISIMLAR (3.DERECE DAHİL) BELGELERİN SAKLANMASI TRANSFER FİYATLANDIRMASI YOLUYLA ÖRTÜLÜ KAZANÇ DAĞITIMI (Madde 13)

  45. TRANSFER FİYATLAMASI YOLUYLA ÖRTÜLÜ KAZANÇ DAĞITIMI (YENİ KVK) Tamamen veya kısmen transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtılan kazanç, Gelir ve Kurumlar Vergisi kanunlarının uygulamasında, bu maddedeki şartların gerçekleştiği hesap döneminin son günü itibarıyla dağıtılmış kâr payı veya dar mükellefler için ana merkeze aktarılan tutar sayılır.

  46. BEYAN ESASI KURUMLAR VERGİSİ BEYANNAMESİ HESAP DÖNEMİNİN KAPANDIĞI AYI İZLEYEN DÖRDÜNCÜ AYIN BİRİNCİ GÜNÜNDEN YİRMİBEŞİNCİ GÜNÜ AKŞAMINA KADAR MÜKELLEFİN BAĞLI OLDUĞU VERGİ DAİRESİNE VERİLİR

  47. KURUMLAR VERGİSİ ve GEÇİCİ VERGİ ORANI VE KURUMLAR VERGİSİNDE ÖDEME • Kurumlar vergisinin oranı, 4369 sayılı Kanunla % 30 olarak tespit edilmiştir. Ancak bu oran Resmi Gazete’de yayımlanması beklenen yeni KVK’na göre % 20 olarak yeniden belirlenmiştir. • GVK’nun mük. 120’inci maddesinde belirlenen esaslara göre Kurumlar Vergisi Oranında geçici vergi ödenir. • Kurumlar Vergisi Beyannamenin verileceği ayın sonuna kadar ödenir. Hesaplanan kurumlar vergisi beyannamenin verildiği ayda tek taksitte ödenir.

  48. TAM MÜKELLEF KURUMLAR TARAFINDAN YAPILACAK G.V. TEVKİFATI Kamu idare ve kuruluşları, iktisadi kamu kuruluşları, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler, vakıflar, dernek ve vakıfların iktisadi işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai kazançlarını bilanço veya ziraî işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçiler; kurumlara avanslar da dahil olmak üzere nakden veya hesaben yaptıkları aşağıdaki ödemeler üzerinden istihkak sahiplerinin kurumlar vergisine mahsuben % 15 oranında kesinti yapmak zorundadırlar (Örneğin hakediş ödemeleri, devlet tahvili, hazine bonosu ve mevduat faizleri, Katılım bankaları tarafından katılma hesabı karşılığında ödenen kâr payları )

  49. MAHSUP 1. GELİR VERGİSİ KESİNTİLERİNDE Yıllık beyanname ile beyan edilen gelir veya kurum kazancı üzerinden hesaplanan vergiden yıl içinde tevkif yoluyla kesilen vergiler mahsup edilir. Mahsup işleminin yapılabilmesi için, tevkif yoluyla kesilen verginin beyannameye dahil edilen gelir veya kazanca ilişkin olması gerekir.

  50. MAHSUP 2. GEÇİCİ VERGİDE Gelir Vergisi Kanununun mükerrer 120 nci maddesinde; üçer aylık dönemler halinde tahakkuk ettirilerek tahsil edilen geçici verginin, yıllık beyanname üzerinden hesaplanan gelir vergisinden mahsup edileceği, mahsup edilemeyen tutarın mükellefin diğer vergi borçlarına mahsup edileceği, bu mahsuplara rağmen kalan geçici vergi tutarının da o yılın sonuna kadar yazılı olarak talep edilmesi halinde mükellefe red ve iade edileceği belirtilmiştir

More Related