1 / 29

Temel Kavramlar

Temel Kavramlar. Öğrenme Tekrar ya da yaşantı sonucunda organizmanın davranışında ya da potansiyel davranışında meydana gelen oldukça kalıcı değişikliktir. Davranış Organizmanın her türlü etkinliği. Gözlenebilen ya da gözlenemeyen, açık ya da örtük.

Download Presentation

Temel Kavramlar

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. Temel Kavramlar Öğrenme Tekrar ya da yaşantı sonucunda organizmanın davranışında ya da potansiyel davranışında meydana gelen oldukça kalıcı değişikliktir. Davranış Organizmanın her türlü etkinliği. • Gözlenebilen ya da gözlenemeyen, açık ya da örtük. • Davranış yalnızca eylemleri değil, durumları da kapsar. • Davranış analiz edilirken genellikle üç bileşenden söz edilir: uyarıcı, tepki ve tepkiye verilen karşılık.

  2. Uyarıcı Organizmanın duyu organlarını harekete geçiren ve bir tepkiye yol açan iç ya da dış durum değişikliği. Tepki Organizmanın uyarıcıya gösterdiği davranıştır. Karşılık Organizmanın gösterdiği tepkiye karşılık olarak almış olduğu uyarıcıdır. Üç türlü olabilir: pekiştirme(olumlu ve olumsuz) ceza(1. tip ve 2. tip) karşılık vermeme

  3. Davranışların Genel Sınıflaması • Doğuştan:İçgüdüsel ve refleksif davranışlardır. Örneğin, göz bebeğinin şiddetli ışıkta küçülmesi, az ışıkta büyümesi. • Sonradan Kazanılan: Doğuştan getirilmeyen, öğrenme ürünü olan davranışlardır. • Geçici:Alkol, ilaç, uyuşturucu madde, hastalık gibi etkilerle ortaya çıkan davranışlar.

  4. Öğrenmenin Şartları • Davranışta bir değişmenin meydana gelmesi • Davranıştaki değişme olukça kalıcı ve uzun süreli olması • Öğrenmede birey aktif bir rol üstlenmesi ve edimlerde bulunması • Öğrenme gerçekleşmiş ise aktarılması (transferi) da söz konusudur. • Öğrenme, doğrudan gözlenemez. Gözlenebilen bireyin performansıdır. Yani, öğrenmede dışarıdan görülebilen, potansiyel değil performanstır. • Öğrenme, kişinin daha sonra karşılaşacağı durumlara farklı bir yaklaşım göstermesini sağlar.

  5. Öğrenme Ne Değildir? Dikkat!!! • Bireyin gündelik davranışları arasında yer alan ve herhangi bir değişiklik göstermeyen davranışlar öğrenme değildir. Örneğin, her gün yemek yapan bir kadın yeni bir şey öğrenmiş sayılmaz. • Davranıştaki değişme hastalık, yorgunluk, ilaç ya da kaza gibi geçici bir değişikliğe bağlıysa, bu durumda yeni edinilen geçici bilgiler öğrenme sayılmaz. Örneğin, ilaç kullanan birinin ilacın yan etkisi olarak kendi kendiyle konuşması öğrenme kabul edilmez. • Davranıştaki değişme sadece büyümeye bağlıysa, öğrenme değildir. Örneğin, ergenlik dönemindeki gencin sakarlaşmaya başlaması yalnızca büyümeye bağlıdır.

  6. Öğrenme Kuramları

  7. Tarihte Öğrenme Kuramları

  8. Davranışçı Öğrenme Kuramları • Klasik (Tepkisel) Koşullama • Edimsel (Operant) Koşullama

  9. Klasik Koşullama - IvanPavlov

  10. Klasik Koşullamanın Bileşenleri • Koşulsuz (doğal) uyarıcı:Tepkiye neden olan herhangi bir uyarıcı (Deneyde, et). • Koşulsuz tepki: Koşulsuz uyarıcıya verilen tepki. • Koşullu uyarıcı: başlangıçta nötr olan, ancak bir koşulsuz uyarıcı ile eşleştirilmenin ardında tek başına tepki oluşturabilen uyarıcı (Deneyde, zil). • Koşullu tepki: Koşullu uyarıcıya verilen tepki.

  11. Klasik Koşullama Nasıl Gerçekleşir?

  12. İnsanda Klasik Koşullama • Korkuların öğrenilmesi (örn. Dişçi korkusu) • Küçük Albert vakası: Korkuyu öğretmek (Rayner ve Watson) • Küçük Peter vakası: Korkmamayı öğretmek (Mary Jones)

  13. Çocukta Doktor Korkusu Örneği

  14. Edimsel Koşullama

  15. • Belli bir uyarıcının var olduğu bir ortamda, davranışların ödül kazanmak ya da cezadan kaçınmak için ortaya konulduğu öğrenme türüdür. • Davranış, sadece dışsal pekiştireç ya da cezalarla değil aynı zamanda kendi sonucu tarafından da kontrol edilir. • Klasik koşulama ve edimsel koşulama yaklaşımları birbirine tepki değildir. 1800’lerin sonunda Pavlov SSCB’de klasik koşulama ilkelerini geliştirirken; eşzamanlı olarak Thorndike ise, ABD’de kedilerle yaptığı çalışmalarla edimsel koşulama ilkelerini geliştirmekteydi. • Edimsel davranış ve davranışı izleyen sonuç önemli.

  16. Edimsel Koşullamanın Bileşenleri Ceza:Varlığı, istenmeyen davranışın gelecekte tekrarlanma olasılığını azaltan her türlü olay ve işlemdir. Cezalandırıcı uyarıcı ise bu işlem için kullanılan her türlü uyarıcıdır. İki tip ceza: • 1. tip ceza:Organizmayı istenmeyen uyarıcıya maruz bırakma işlemidir. Ör; dayak atmak. • 2.tip ceza: Organizmayı istediği uyarısıdan mahrum bırakmadır. Ör; çocuğun çizgi film seyretmesini engellememek.

  17. Pekiştirme: İstendik davranışı izleyen ve o davranışın gelecekte de görülme olasılığını artıran her türlü olay ve işlem. Bu amaçla kullanılan uyarıcılara ise pekiştireçdenir. İki tür pekiştirme vardır: • Olumlu (pozitif) pekiştirme:Ödüllendirme olarak düşünülebilir. Ortamda var olması, yapılmakta olan davranışın gelecekte de tekrarlanma olasılığını artırır. Ör; çalışkan öğrenciye çikolata vermek. • Olumsuz (negatif) pekiştirme:Ortamda olmaması ya da azaltılması davranışın gelecekte de tekrarlanma olasılığını artırır. Ör; ders çalışırken gürültülü müziğin azaltılması verimi artırır.

  18. Ceza neden tam olarak işe yaramaz? • Ceza, ne yapılacağını değil ne yapılmayacağını öğretir. Bireye davranışın alternatifini sunmaz. • Cezayı veren, her zaman ortamda bulunmayacağı için, davranışın yeniden görülmesi olasıdır. • Ceza, ceza verenle ceza alan arasındaki ilişkiyi bozar • Cezalandırılan davranış, başka ortamlarda pekiştiriliyor olabilir. • Ceza, bireye “acı vermenin doğal olduğu” mesajını ileterek, saldırganlıkla sonuçlanabilir. “Şiddet şiddeti doğurur.” (1. tip ceza)

  19. Pekiştirme Tarifeleri Sürekli pekiştirme İstendik her davranışın pekiştirilmesi. Sabit-oranlı pekiştirme Belli tepki sayısından sonra pekiştirme uygulanır (Örneğin; her 10 tepkiden sonra 1 pekiştirme-10:1; pedala 10 basışta 1 yiyecek verme; işçilere yaptıkları her 10 iş için 1 ödeme.) Değişken-oranlı pekiştirme Pekiştirme rasgele tepki aralıklarıyla uygulanır (Örneğin; üçüncü, altıncı, ikinci tepkiden sonra vs.). Bu uygulama oldukça iyi sonuçlar verir, çünkü pekiştirecin herhangi bir zamanda gelme olasılığı vardır. Sabit-aralıklı pekiştirme Pekiştirme düzenli zaman aralıklarla uygulanır (Örneğin; her 10 dakikada ya da her 3 saatte bir.) Değişken-aralıklı pekiştirme Pekiştirme, değişken/rasgele aralıklarla verilir. (Örneğin; 3. 5. 12. günlerde pekiştirme.)

  20. Bilişsel Öğrenme Kuramları • Klasik koşullama ve edimsel koşulamada, öğrenmeyi sağlayan şey ya uyarıcılar ya da davranışın sonuncunda alınacak olan pekiştireçlerdi. • Bu iki tür öğrenmede de gözlenebilen davranışlar ele alınmaktadır. • Bilişsel öğrenme ise, doğrudan gözlenemeyen zihinsel süreçlere dayanır (dikkat, beklenti, bellek, hatırlama, soyut kavramlar vs.)

  21. Gestaltçı Öğrenme • Gestaltçıların öğrenme psikolojisine en büyük hediyeleri “kavrayarak öğrenme” modelidir. • Köhler, 1. Dünya savaşı yıllarında maymunlarla yaptığı deneylerle kavrayarak öğrenme modelini geliştirmiştir. (KAVRAMA DENEYİ-ŞEMPANZE) Kavrayarak öğrenme Bir problemin tüm bileşenlerini anlama sonucunda aniden gerçekleşen öğrenme. Bu tür öğrenmenin üç aşaması vardır: • Hazırlık: Denemeler yapılır ancak sonuca ulaşılamaz. • Kuluçka dönemi: Bir süre beklenir. • Sonuç: Birden ortaya çıkar.

  22. Aşama 1

  23. Aşama 2-3

  24. Bilgi İşleme Kuramı

  25. Sosyal Öğrenme Kuramı-Bandura • Modelden öğrenme, gözleyerek öğrenme, dolaylı öğrenme de denir. • Öğrenenin doğrudan yaşantısına gerek olmaksızın, bir modelin gözlenmesi yoluyla gerçekleşen öğrenmedir. • Taklitten farklıdır (?) Bandura Deneyi?

  26. Sosyal Öğrenmenin Aşamaları

More Related