1 / 17

22 Aralık 2006

TBB MAKRO EKONOMİ ALT ÇALIŞMA GRUBU Erkin Işık. 22 Aralık 2006. ŞİRKETLER VE BİREYLERİN KUR RİSKİ. Kurumsal Bankacılık Küresel Piyasalar Ekonomik Araştırmalar & Strateji. Önceki Çalışmalar.

quanda
Download Presentation

22 Aralık 2006

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. TBB MAKRO EKONOMİ ALT ÇALIŞMA GRUBU Erkin Işık 22 Aralık 2006

  2. ŞİRKETLER VE BİREYLERİN KUR RİSKİ Kurumsal Bankacılık Küresel Piyasalar Ekonomik Araştırmalar & Strateji

  3. Önceki Çalışmalar • Ağustos 2003’te, zamanın Merkez Bankası Başkanı Süreyya Serdengeçti, TBB’de yaptığı sunumda İMKB’de işlem gören şirketlerin bilançolarından hesaplanan toplam açık pozisyondan bahsetti. Bu çalışma, 2001 yılında gerçekleşen devalüasyona 8 milyar ABD Doları düzeyinde bir döviz açığı ile giren söz konusu kesimin, 2001 yılı sonunda bu açığı 6 mlr dolar seviyesine çekmelerine karşılık, 2002 yılından itibaren gelinen seviyeyi koruma ve uygun dönemlerde artırma yoluna gittiğini ortaya koyuyordu. • Corporate Sector Debt Composition and Exchange Rate Balance Sheet Effect in Turkey; Mehtap Kesriyeli, Erdal Özmen, Serkan Yiğit, Kasım 2005. • 28 Temmuz 2006 tarihinde yayınlanan üçüncü Enflasyon Raporunda ise açık pozisyondan çok, yükümlülükler içerisindeki yabancı para payı üzerinde durulmuştu. • IMF’nin 10 Kasım 2006’da yayınladığı, üçüncü ve dördüncü gözden geçirme çalışmalarına yönelik raporunda, yukarıdaki bulguların yanında, firmaların döviz yükümlülükleri, döviz varlıkları ile birlikte değerlendirilmiş ve bu doğrultuda 2000-2005 dönemi için açık pozisyon tahmini yapılmıştı. • TCMB tarafından yayınlanan üçüncü Finansal İstikrar Raporu’nda bu konuya ilişkin çok daha ayrıntılı bir çalışmaya yer verilmiştir. Şirketlerin yurtiçi döviz varlıklarında IMF’nin hesaba katmadığı döviz cinsi DİBS ve eurobondlar ile yurtdışında doğrudan sermaye yatırımları hesaba katılmıştır. Ayrıca TCMB, yukarıda Serdengeçti’nin 2003 yılındaki konuşmasında yer verdiği IMKB’de işlem gören şirketlerin toplam açık pozisyon hesaplamasına yeniden değinmiştir.

  4. Çalışma Özeti • IMF ve TCMB’nin çalışmalarından da yararlanarak öncelikle şirketler kesiminin açık pozisyonunu 2002 sonundan 2006 yılının ikinci çeyreğine kadar uzanan bir dönem için hesapladık. • Aynı hesaplamayı, gerekli bazı veriler o dönem için yayınlanmamış olsa da, bazı varsayımlarla 2000 yılına kadar geri götürebiliyoruz. • Bunun yanında, özellikle KOBİ’ler açısından, sadece şirketlerin bilançosunda görülen pozisyonun resmi tam olarak göstermediğini düşünüyoruz. Bireyler tarafındaki yüksek döviz varlıklarını, tüzel kişilerin döviz açıkları ile birlikte değerlendirmenin, kur hareketlerinin ekonomi üzerindeki toplam etkisi açısından daha belirleyici olacağını düşünüyoruz. • Başka bir deyişle, özellikle KOBİ’ler tarafında şirket sahiplerinin bireysel döviz pozisyonlarının, şirketlerdeki açığı dengeliyor olma ihtimalini gözardı etmemek gerekiyor. • Eylül sonu itibari ile tüzel kişilerin DTH içerisindeki payı % 28.3 olmasına karşın, toplam DTH’ın % 53.4’lük kısmının 250 bin YTL’den fazla tutarlardan oluşması ve mevduat dağılımının yüksek bakiyeli mevduatta yoğunlaşması, bu şüpheyi desteklemektedir. • Bu doğrultuda benzer şekilde gerçek kişilerin döviz pozisyonlarını da hesapladık ve şirketler kesiminin açıkları ile birlikte analiz ettik.

  5. Mevduat Dağılımı

  6. Banka Dışı Kesimin Döviz Pozisyonlarındaki Gelişmeler

  7. Banka Dışı Kesimin Döviz Pozisyon Rasyoları

  8. Şirketlerin ve Gerçek Kişilerin Yurtiçi Döviz Pozisyonları

  9. Farklı Çalışmalarda Şirketler Kesiminin Açık Pozisyonları

  10. Şirketler Kesiminin Açık Pozisyonları

  11. Gerçek Kişilerin Döviz Pozisyon Fazlaları

  12. Şirketlerin ve Toplam Banka Dışı Kesimin Açık Pozisyonları

  13. Yurtiçi Banka Dışı Özel Kesimin Döviz Pozisyonları

  14. Vadeli İşlemlere Şirketler Henüz Isınamadı • Hesaplamalarımızda, uygun veri bulunamadığı için vadeli işlemler yok. Ancak vadeli işlemlerin, analizimizin sonuçlarını değiştirecek boyutta olmadığı yönünde anektodal bilgiler var. • BDDK’nın Haziran 2006’da yayınlanan “Türk Bankacılık Sektörü Kur Riski Değerlendirme Raporu”na göre forward sözleşmeler ağırlıklı olarak firmaların kur riskinden korunma amacına yönelik olarak hazırlanmaktadır ancak yurtiçi mali olmayan kuruluşlar ile yapılan kısım, toplam forward işlemlerinin yarısını oluşturmaktadır.

  15. Piyasadaki Dalgalanma Sonrasında Dolarizasyon Güçlendi

  16. Sonuç • Önceki çalışmalar, kurların değerlenme eğilimi gösterdiği dönemlerde şirketler kesiminin şikayetlerini ve kurlarda % 20’nin üzerinde sıçrama yaşanmasının ardından beklentilerde ve büyüme eğiliminde önemli bir bozulma olmamasını olarak açıklayamamaktadır. • Sadece şirketler kesiminin döviz pozisyonu dikkate alındığında, Haziran ayındaki kur sıçramasının 8-9 mlr dolarlık bir kur zararına yol açması beklenir ki bundan sonra yatırım eğiliminin güçlü devam etmesi ve Reel Kesim Güven Endeksi’nin Haziran-Ekim ortalamasının 102.7 ile Ocak-Mayıs döneminin bile hafif üzerinde olması son derece şaşırtıcıdır. • Bizim hesaplamalarımıza göre toplam döviz pozisyon fazlasının 2003 sonu itibari ile 16.5 mlr dolar, 2004 sonu itibari ile 21.2 mlr dolar olduğu gözönüne alındığında, sonraki yıllarda kurlarda gözlenen değerlenmenin, neden o kadar tartışma yarattığı daha iyi anlaşılmaktadır. • Kurlardaki değerlenmenin kalıcı olacağı düşünülmeye başlayınca 2006 ikinci çeyrek itibari ile döviz fazlası 0.7 mlr dolarlık son derece düşük bir düzeye çekilmiş, burada da döviz varlıklarının azaltılmasından çok, döviz yükümlülüklere ağırlık verilmesi şeklinde bir taktik izlenmiştir. • Bu da, aslında tam da istenen şeyin olduğunu, ekonomik istikrara güven arttıkça yatırımlar tarafında döviz payı azalırken, toplam pozisyon fazlasının da kapandığını, yani ekonominin fazla bir kur riski kalmadığını düşündürmektedir. • Ancak bu noktadan sonra da pozisyonlardaki değişimlerin yakından izlenmesi, olası kur hareketlerinin etkisini ölçmek açısından büyük önem taşımaktadır. Bu doğrultuda biz de bu çalışmanın bulgularını, üç ayda bir açıklanan dış borç stoku ve uluslararası yatırım pozisyonu gibi yeni veriler geldikçe güncelleyip yayınlayacağız.

  17. Teşekkürler

More Related