1 / 94

RADYASYONUN BIYOFIZIKSEL ZELLIKLERI

DUYARSAM UNUTURUM,G

elina
Download Presentation

RADYASYONUN BIYOFIZIKSEL ZELLIKLERI

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


    1. RADYASYONUN BIYOFIZIKSEL ÖZELLIKLERI Prof. Dr. Mehmet Ali KÖRPINAR

    2. DUYARSAM UNUTURUM, GÖRÜRSEM HATIRLARIM, YAPARSAM ÖGRENIRIM. CONFUCIUS(MÖ:551-479)

    3. ATOM Atom için birçok modeller üretilmesine karsin, en son ve en geçerli model 1913 yilinda Neils BOHR tarafindan ortaya konmustur. Bu modele göre: Atom içinde elektronlar, bir çekirdek etrafinda eliptik yörüngelerde dönerler, Elektronlar bulunduklari yörüngeye belli bir enerji ile baglidir, Elektronlar aldiklari enerjiye bagli olarak bir üst yörüngeye çikabilir veya enerji vererek bir alt yörüngeye inebilirler. Bu sirada enerji verimi foton salinimi seklinde olabilir.

    4. Bir elementin atomu: ZXA seklinde sembolize edilir. N: Nötron sayisi, Z: Proton sayisidir ve elementin periyodik tablodaki yerini içerir. Kütle sayisi ise A = N + Z dir. ÖRNEK: Iyot elementi: 53 I131 proton sayisi (atom numarasi) : Z= 53, kütle sayisi A = N + Z = 131 buradan nötron sayisi: N = 131-53 = 78 bulunabilir.

    5. ATOM ÇESITLERI

    6. Bir elementin bütün atomlarinin proton sayilari (atom numaralari) yani kimyasal özellikleri aynidir. Ancak bu atomlarin es kütleli olmadigi, farkli (A) degerlerine sahip oldugu belirlenmistir. Bunun nedeni, çekirdeklerinde ayni sayida proton olmasina ragmen farkli sayida nötron olmasindan kaynaklanmaktadir. Bu çesit atomlara IZOTOP denir.

    7. ÖRNEK: Hidrojenin 3 izotopu vardir. 1) Hidrojen: 1H1 2) Döteryum: 1H2 3) Trityum: 1H3 Çekirdegi stabil olmayan izotoplara, RADYOIZOTOP (Radyonüklid) denir. Bunlarin da kimyasal özellikleri ayni olmasina karsin radyoaktif özellikleri farklidir.

    8. RADYOAKTIVITE Radyoaktif denilen atomlarin çekirdeklerinin kararsiz yapilari nedeniyle kendiliklerinden parçalanarak (bozunarak) bazi isinlar yaymasi özelligine RADYOAKTIFLIK denir. Genelde atom numarasi 82 den büyük olan elemanter parçaciklar dogada radyoaktif olarak bulunur. Dogada 4 radyonüklid seri bilinmektedir. Bunlar: Thoryum serisi, Kursun 208 e kadar Aktinyum serisi, kursun 207 ye kadar, Uranyum 238 serisi, kursun 206 ya kadar, Neptunyum serisi ise Bizmut 209 a kadar parçalanarak kararli hale ulasirlar.

    9. Zincir reaksiyonu: Bir nötronun bir çekirdege çarpmasi sonucu, çekirdekte yarilmalar ve enerji serbestlesmesi olur. Ortaya çikan yeni nötronlar, ayni zamanda diger çekirdeklere çarparak birçok nötronlari da olusturur. Böylece pek çok miktarda çekirdek yarilmalari ve çok miktarda enerji ve nötron salinmasi gerçeklesir.

    10. YAPAY RADYOAKTIVITE Stabil elementlerde, laboratuar kosullarinda, siklatron denilen hizlandiricilar yardimiyla elektromanyetik alan içersinde hizlandirilmis partiküllerle veya nükleer reaktörlerde nötronlar ile bombardiman edilerek yapay olarak radyoaktif hale getirilebilir. Kontrollü zincir reaksiyonu: Burada sadece bir nötronun olusturdugu bir fisyon (bölünme), ikinci bölünmeyi yaratir.

    11. RADYOAKVITE YASALARI Elektromanyetik isimanin enerjisi, frekansi ile dogru, dalga boyu ile ters orantilidir. E = h . f = h . (c/?) dir. Burada; h: planck sabiti =6.62 x 10 -34 Joule.sn = 0.41 10-14 eV.sn f: frekans (1/sn), c: isik hizi (m/sn), ?: dalga boyudur (m) Partiküllerin kütle enerjisi: E= m c2 dir. ÖRNEK: Elektronun kütle enerjisi nedir? (1 eV = 1,6 x 10-19 joule) E= m c2 = 9 x 10-31kg . (3 x 108 m/sn)2 = 81 x 10-15 joule = 0,51 x 106 eV olur.

    12. E = m c2 formülü yüz yasinda

    13. 100. Yil için

    14. Nükleer Güçlü ilk uçak gemisi Enterprise (31.07.1964)

    15. RADYOAKTIF BOZUNMA Radyoaktif bozunma, dogal veya yapay kararsiz çekirdeklerin parçalanmasi ve bozunmasidir. Bu bozunma durdurulamaz, hizlandirilamaz veya yavaslatilamaz, kararli çekirdek haline gelinceye kadar devam eder. Örnegin, Uranyum-238 in bozunmasi, kararli kursun oluncaya kadar devam eder. Bu sirada; Bozunan çekirdegin yayinladigi radyasyonun cinsi ve enerjileri, salinan partiküllerin kinetik enerjisi ve elektromanyetik isimalarda ise fotonlarin enerjisi olarak tesbit edilir.

    16. RADYOAKTIF BOZUNMA N0 adet aktif çekirdegin N adedi bozunsun ve bozunma sabiti de ? olsun. t süre içinde bozunacak çekirdek sayisi N; N = N0 . e – ?t Bozunma hizi, elementlerin yarilanma ömrü ile ifade edilir. Radyoaktif metaryeller normal kütle ve hacimlari disinda, her saniyedeki atomik bozunmayi içeren ve Bekarel (Bq) denilen ve radyoaktif ölçümünü belirleyen bir birimle de tanimlanabilirler. Radyoaktivitenin resmi birimi Curie’dir. 1 Bq = 27 x 10-12 Curie’ye veya 1 Ci = 3,7 x 1010 Bq ‘e esittir

    17. ÖRNEK: Radyoaktif bir metaryel içindeki aktif çekirdek sayisi N0 = 1000 ve bozunma sabiti ?= 0,1 sn-1 olsun. Bu kosullarda; Ilk 1 sn deki bozunan çekirdek sayisi N = 0,1 x 1000 = 100 adet olacak ve kalan çekirdek sayisi 900 olacaktir. Ikinci 1 sn içinde ise 0,1 x 900 = 90 adet ve kalan çekirdek sayisi ise 810 adet olacaktir. Üçüncü 1 sn içinde 0,1 x 810 = 81 adet ve kalan çekirdek sayisi da 719 adet olacaktir.

    19. Uranyumun dünyadaki dagilimi

    20. Partikül özelligindeki Alfa isimasi

    21. Partikül özelligindeki Beta isimasi

    22. ELEKTROMANYETIK DALGA ÖZELLIGINDEKI ISIMALAR:

    23. X isini olusumu: W.Conrad Röntgen (1845-1923),

    24. Radyoaktif isinlarin girginlikleri

    25. DIGER ISIMALAR: KOZMIK ISIMA: Dis uzaydan dünyamiza gelen çok enerji yüklü proton kaynakli partikül isimasidir. Bu isima dünyamizi koruyan atmosferin üst katmanlarinda oldukça yogundur. NÖTRON ISIMASI: Bu isimanin partiküllerinin girginligi çok fazladir. Bir nükleer reaktörün içindeki atomlarin parçalanmasi gibi nükleer reaksiyonlar sonucu elde edilirler. Günesde olusan nükleer patlamalarla uzaya yayilabilir ve dünyamiza ulasirlar.

    26. KUTUPLARDAKI AURORALAR

    27. KUTUPLARDAKI AURORALAR

    28. KUTUPLARDAKI AURORALAR

    29. DÜNYAMIZ VE AURORA

    30. KUZEY KUTBU IZLEMESI

    31. GÜNEY KUTBU IZLEMESI

    32. DÜNYANIN MAGNETIK ALANI

    33. GÜNESIN MANYETIK ETKISI

    35. Çesitli isimalarin frekans (ENERJI) spekturumu

    36. BIR SAGLIK SKANDALI Dr. C. C. MOYAR in saglikli ve güçlü yasam için önerdigi RADITHOR (Radyoaktif distile su) den 2 yil içinde 1400 sise içen Eben BYERS (51 yasinda) Radyum zehirlenmesinden dolayi 1930 da öldü.

    37. CEP TELEFONLARINDAN YAYILAN RADYASYON Cep telefonlarindan yayilan non-iyonizan radyasyonun sogurulmasi SAR(Specific Absorption Rate) 1 ile 10 gr lik dokuda Watt/kg ile tanimlanmaktadir. Uluslararasi Non-iyonizan radyasyondan korunma komisyonu(ICNIRP) verilerine göre Avrupada SAR güvenlik siniri 10 gr lik dokuda 2 Watt/kg dir. Amerikada ise 1 gr lik dokuda 1,6 Watt/kg dir.

    39. YARI ÖMÜR: Radyoaktif siddetin yariya inmesi için geçen süredir.

    40. Yarilanma ve aktivite iliskisi

    41. FIZIKSEL YARIÖMÜR Baslangiçtaki radyoaktif atom sayisinin (radyoaktivite miktarinin) yariya inmesi için geçen süreye FIZIK YARI ÖMÜR ya da RADYOAKTIF YARI ÖMÜR denir ve T1/2 seklinde sembolize edilir. Yukaridaki formülde bozunan çekirdek sayisi için N = N0 / 2 ve bu sirada geçen süre içinde t = T½ alinirsa; N0 = N0 . e – ?T1/2 ve her iki tarafin Log 2 alindiginda ? .T1/2 = ln 2 = 0,693 0,693 Ve sonuçta FIZIKSEL YARI ÖMÜR için: T1/2 = bagintisi elde edilir. ?

    42. ÖRNEK: Fiziksel yari ömrü 1620 yil olan 1 gr Radyum-226 nin aktivitesini hesaplayin. Radyum-226 nin atom numarasi Z = 86 ve kütle numarasi A= 226 dir. Yani 226 gr radyum içinde avagadro sayisi 6,023 .1023 kadar aktif radyum atom çekirdegi vardir. 1 gr radyum içinde ise N = 6,023 .1023 /226 = 2,65 1021 adet çekirdek olur. Yari ömrünü sn olarak hesaplarsak: T1/2 = 1620 x 365 x 86400 = 51. 109 sn bulunur. Bozunma sabiti ise: ? = 0,693 / T1/2 = 0,693 / 51. 109 = 13,5 . 10-12 sn-1 olur. Sonuç olarak 1 gr Radyum-226 da 1 saniyede bozunan aktif çekirdek sayisi: A = ? N = (13,5 . 10-12 ). (2,65 1021 ) = 3,7 . 1010 adet/sn ( dps “Becquerel” = Bq ) olur. Bu deger ayni zamanda 1 Curie ye esittir.

    43. BIYOLOJIK YARI ÖMÜR Herhangi bir canlinin vücuduna sokulmus olan aktif elementin veya o radyoaktif elemente sahip olan bilesigin canlida kalis süresi önemlidir. Iste organik veya inorganik bir maddenin canli vücudunda miktar olarak yariya inmesi için geçen zamana BIYOLOJIK YARI ÖMÜR veya biyolojik yarilanma denir. Biyoljik yari ömür, fiziksel yari ömürden farkli olup, canlinin türüne, ilgili organa, ilgili organin fonksiyonuna ve zamana baglidir. Örnegin; hidrojenin radyoizotopu olan trityumun biyolojik yari ömrü 7-11 gün olmasina karsin, fiziksel yari ömrü 13 yil kadardir.

    44. EFFEKTIF YARI ÖMÜR Medikal uygulamalarda biyolojik yarilanmayla birlikte kullanilan radyoizotopun fiziksel yarilanmasi da gözönüne alinmalidir. Sonuçta fiziksel ve biyolojik yarilanmanin beraberce dikkate alinmasi ile üçüncü bir yari ömür tanimi ortaya çikar ve buna EFFEKTIF YARI ÖMÜR denir. Effektif yari ömürü hesaplamak istersek, 1 1 1 = + T1/2 Ef T1/2 B T1/2 F

    45. Biyolojik yari ömür: ÖRNEK: I-131 için bilinen degerler bu formülde yerine konursa biyolojik yari ömrü: 8 x 6 T1/2B = = 24 gün 8 - 6 bulunur.

    46. Bazi Radyoizotoplarin yarilanma süreleri ve kullanilma yerleri

    48. RADYOAKTIF DENGE OLUSUMU Bir bozunma zinciri için radyoaktif denge, her bir radyonüklidin bozunma hizinin ayni olmasi ile olusur. Bir bozunma zincirinin dengesinin anlasilmasi da bilim adamlarinin bu bozunmadaki radyasyon miktarini tahmin etmesine yardimci olur.

    49. 1 - Orijinal radyonüklid ve bozunma ürününün yarilanma ömrü ayni ise,

    50. 2 - Orijinal Radyonüklid daha uzun bir yarilanma ömrüne sahipse DENGE OLUSUR

    51. 3- Bozunma ürününün yarilanma ömrü, orijinal radyonüklidin yarilanma ömründen uzun ise denge olusamaz.

    52. IYONIZE RADYASYONUN ÖLÇÜLMESI Insan tarafindan alinan iyonize edici radyasyon enerji miktari veya dozu, SI de Gray (Gy) olarak tanimlanir. Bir Gray, SI de her bir kg’lik kütle tarafindan biriktirilen-sogurulan bir joule’lük enerjidir. 1 Gy = 1 J /kg = 1 m2.sn-2 = 100 rad Ancak farkli tip radyasyonun bir graylik etkimesi ayni biyolojik etki üretmez. Örnegin bir graylik alfa isimasi, bir graylik beta isimasindan daha büyük etki yaratir. Dolayisiyla isimalarin biyolojik etkisi için Sievert(Sv) diye anilan bir effektif doz birimi tanimlamasi yapilmistir. Binde birine milisievert (mSV) denir. (1 Sv = 100 rem) 1000 mrem = 1 rem = 0.01 Gy dir

    53. 1- GAZLI DEDEKTÖRLER: Alfa, Beta duyarligi fazla, gama duyarligi azdir. Yüksek sayim hizi alinmaz.

    54. 2- SINTILASYON DEDEKTÖRLERI

    55. DETEKTÖRLERIN KIYASLANMASI

    56. RADYASYONDAN TEMEL KORUNMA YÖNTEMLERI ZAMAN ENGEL UZAKLIK

    57. RADYASYONDAN TEMEL KORUNMA YÖNTEMLERI ZAMAN: Radyasyona maruz kalan kisinin kaynakla karsi karsiya kaldigi süredir. Bu süre içinde maruz kalinan isinim siddeti genel olarak saatte miliröntgen olarak ifade edilir. UZAKLIK: Radyasyon siddeti uzakligin karesi ile ters orantili olarak azalmaktadir. Örnegin ayni kaynaktan 4 m uzakta olan bir kisi, 2 m uzakta olandan 1/4 kadar siddette radyasyona maruz kalmaktadir. Bunu formülüze edecek olursak: I : siddet, R : uzaklik olmak üzere, I1 . R12 = I2 . R22 dir.

    58. KAYNAGA OLAN UZAKLIK

    59. ENGEL OLUSTURMA Kursun, beton ve su radyasyona karsi oldukça iyi koruma ve siddette azalmayi saglamaktadir. Bu nedenle radyasyonla yapilan uygulama ve çalismalarda bu engeller kullanilmaktadir. Radyasyon siddetindeki azalma exponansiyeldir. I2 = I1 . e-µx Burada µ : lineer sogurma katsayisi, x : kalinlik miktaridir. Engel olusturuken, Radyasyon siddetini yariya indiren kalinlik Yari Tabaka Kalinligi (YTK), veya Onda Bir Tabaka Kalinligi (OTK) kullanilmaktadir. 0,693 2,303 YTK = OTK = µ µ

    60. ÖRNEK: Bir radyoizotop labaruatuarinda çalisan bir kisi 200 mCi I-131, 100mCi Au-198 ve 10 mCi Na-24 radyoizotoplari ile haftada bir saatlik sürede ve 40 cm lik çalisma uzakliginda alacagi toplam dozu hesaplayalim. (Doz faktörleri: I-131 için 2,18, Au-198 için 2,35, Na-24 için de 18,4 dür) Iyot için: D = (2,18 x 200) / (40)2 = 0,273 rem = 273 mrem olur, Altin için : D = (2,35 x 100) / (40)2 = 0,147 rem = 147 mrem Sodyum için : D = (18,4 x 10) / (40)2 = 0,115 rem = 115 mrem bulunur. Toplam doz miktarida: D = 273 + 147 + 115 = 535 mrem dir. Bu degerde izin verilen dozun 5 katina esittir. 0,3 cm lik kursun tabakanin gelen dozu yariya indirdigi bilindiginden, I için, 3 x 0,3 = 0,9 cm, kursunla doz miktari: 34 mrem Au için, 4 x 0,3 = 1,2 cm kursunla doz miktari: 10 mrem Na için de, 3 x 0.3 = 0,9 cm lik kursunla doz miktarini: 15 mrem olabilir SONUÇTA maruz kalinan doz miktari: 34 + 10 + 15 = 59 mrem olacaktir.

    61. KORUNMA STANDARTLARI Uluslararasi Radyolojik Korunma Komisyonu (ICRP) tarafindan önerilen temel radyasyon korunma standartlari: 1- Meslegi geregi radyasyonla çalisanlar için bütün vücudun isinlanma doz limitleri: 50 mSv/yil veya 5 rem/yil 1 mSv/hafta veya 100 mrem/hafta 0,2 mSv/gün veya 20 mrem/gün 2- Halk için bütün vücudun isinlanma doz limitleri: 5 mSv/yil veya 0,5 rem/yil

    63. RADYASYON ETKIMESI, EXITASYON VE IYONIZASYON Enerji tasiyan bir radyasyon dalgasinin herhangi bir atomun elektronuna verecegi enerji miktarina göre olasi durumlari inceleyecek olursak: 1- Elektrona yüklenen enerji miktari az ise, elektron kendisini çekirdege baglayan kuvveti yenemez ve atomdan kopamaz, sadece yörüngesini biraz daha büyütebilir, bir üst yörüngeye geçer. Bu elektrona bekar elektron denir. 2- Veya elektron, söz konusu enerji yüklemesi ile atomdan tamamen koparsa, atom IYONLASMIS demektir. Yani artik bir elektronu eksik olup, (+) yüklü bir yapi haline dönüsmüstür. Atomdan kopan ve yüksek bir hiz kazanan elektronlar ortamda ilerlerken bir bilardo topu gibi diger elektronlara çarpa çarpa enerjisini kaybeder. Bu çarpismalar sonucu daha birçok elektron da yörüngelerinden koparak radyasyonun indirekt etkisi ile yeni birçok IYONLASMIS ATOMLAR’in ortaya çikmasina neden olurlar. Bu çarpmalar sirasinda elektronlar, moleküllerin degisik atomlarini baglayan elektronlara çarpmis ve onlarin kopmalarina neden olmussa, çift elektron yapili organik molekül o yerde hemen ikiye ayrilir. Böylece o molekül veya sistemin tümü inaktif hale geçebilir.

    64. Örnegin, su molekülüne bu enerji yüklü elektron çarpinca, baglayici elektronlardan biri disari çikabilir ve su molekülü parçalanarak bir hidrojen (H+) iyonu ve bir hidroksil (0OH) RADIKALI meydana gelir. Veya radyasyon nedeni ile enerji yüklü elektron çarpmasi ile disari çikan suya ait elektron baska bir su molekülü tarafindan da tutulabilir. Negatif yüklü hale gelen su molekülü bu kez de bir hidrojen (0H) RADIKALI ve bir hidroksil (OH-) iyonu seklinde iki parçaya bölünebilir. Hidrojen radikalinden ara reaksiyonlar sonucu sirasiyla hidrojen peroksit (H2O2-) ve hidroksil (0OH) olusur. Hidrojen peroksit hücre için toksikdir ve hücrenin ölümüne sebep olur. Bu olusumlar sirasinda ortaya çikan radikaller birer organik molekül daha parçalarlar.

    65. Sonuç olarak, enerji yüklü bir fotonun su molekülüne çarpmasi sonucu, indirekt yoldan 4 organik molekül parçalanmis olur. Yapilan çalismalar, bir organik ortamda oksijenin olmamasi veya az olmasi halinde, radyasyon etkimesi sonucu ortaya çikan indirekt yollarla, oksijenli ortama göre yarisi kadar organik molekülün parçalandigi bulunmustur (antioksidanlarin kullanilmasina yol açti). Ayrica indirekt etkinin, fiziko-kimyasal evrede durdurabilme veya zayiflatabilme olanagi vardir. Çünkü ayni enerjiyi biyomoleküle gitmeden bir baska moleküle baglamak olasidir. Bu eylem, radyasyona karsi koruma amaçli maddelerin etkinligini içerir. Bu konuda yapilan arastirmalar, glikoz, sistein ve sisteamin gibi indirgemeye neden olan maddelerin, serbest radikallerle birleserek onlari inaktif (etkisiz) hale getirmek suretiyle biyomolekülleri koruyucu hale dönüstüklerini ortaya çikarmistir.

    66. HÜCRESEL DÜZEYDE ETKIME Dört ana evreden olusan bu olaylar arasinda kesin sinirlar yoktur. Öyle ki bazi olaylar fizikokimyasal evrede iken bazi olaylar kimyasal evreye geçmis olabilir. Bu olaylar: I- FIZIKSEL EVRE: (10-13 ile sn içinde olusur) Isimanin hücrenin bir atomu veya molekülü ile etkilesmesi sonucu enerjisinin biyomoleküllerce sogurulmasi ile iyonlasmanin ve uyarilmanin meydana gelmesi. II- FIZIKO KIMYASAL EVRE: (10-10 sn içinde olusur) Bu iyonlasma sonucu hücre içinde yeni ürünler olusur. Örnegin hücredeki makromoleküllerde birinci kirilma olusur ve hücredeki suyun isima ile etkilesmesi sonucu kimyasal yönden son derece aktif yüksüz radikaller olusabilir. III- KIMYASAL EVRE: ( 10-6 sn içinde olusur) Bu radikaller arasinda veya radikallerle hücre molekülleri arasinda isi, basiç ve oksijen miktari gibi çevresel etkiler yardimiyla çesitli kimyasal reaksiyonlar olusur. IV- BIYOLOJIK EVRE: ( 1 sn ile 40 sene içinde olusur) Hücrede olusan zarar sonucu isimanin dozuna, dozun verilme hizina, LET’in (isimanin türü ve enerjisine), dozun dokularda dagilimina ve dokularin isimaya karsi duyarliligina bagli olacak sekilde biyolojik etkimeler ortaya çikar.

    67. Radyasyonun Biyolojik Etkileri Fiziksel olaylar ATOM DÜZEYINDE (iyonlasma, uyarma) Fizikokimyasal olaylar MOLEKÜL DÜZEYINDE (Radikallerin olusumu) Direkt ve indirekt etki HÜCRE DÜZEYINDE (Hücresel zarar) Somatik Hücreler Germ Hücreleri Somatik etki ORGAN DÜZEYINDE Akut etki Kronik etki Lösemi Kanser Genetik etki (Mutasyon) Esik doz (50 rem) Esik doz yok (Rastgele olmayan etki) (Rastgele etki)

    68. INSAN DOKU VE ORGANLARININ RADYASYONA KARSI DUYARLIGI

    69. Radyasyonun zararli etkisine karsi olusan duyarlik, bazi insanlarda da faklidir. Bireysel duyarligi içeren bu faktörler: YAS: Genelde çocuklar, yetiskinler göre daha büyük risk altindadir. Kadinlarda 20 yasin altinda radyasyona maruz kalidiginda daha fazla kanser olusum riski vardir ve mepozdan sonra ise en azdir. Yine çocuklar tiroid kanserinde, büyüklere nazaran daha fazla risk altindadir. CINS: Kadinlarda radyasyon nedeni ile gögüs ve yumurtalik kanseri olusma riski büyüktür, ama erkeklerde ayni risk gögüs ve prostat için ortaya konulamamistir. Erkeklerde de kadinlara göre daha fazla tiroid kanseri olma riski vardir. DIGER ISIMALAR: Yeraltinda çalisan madencilerde radondan dolayi akciger kanseri olma riski artmaktadir ve bunlar sigara da içiyorsa risk çok daha büyük olmaktadir. Günesten gelen UV ve X-isinin kullanimi nedeni ile deri kanserleri olmaktadir. GENETIK FAKTÖRLER: Özellikle radyoterapi sirasinda, bireysel genetik hastaligi olanlarda radyasyona karsi duyarlik artmaktdir. Örnegin, çocuklarda retina kanserinin radyasyonla tedavisi sirasinda ve sonrasinda kemik iligi kanseri olma riski artmaktadir.

    70. RADYASYON KAZALARI, TANI VE TEDAVILERI Radyolojik kaza, kisilerin veya çevrenin, beklenmedik bir zamanda asiri dozda radyoaktif madde ile isinlanmasidir. Nisan 1986 da koruyucu zirha sahip olayan Çernobil Nükleer santralinde buhar patlamasi sonucu, asiri radyasyon isimasina maruz kalan 237 kisiden 134 ünde Akut Radyasyon Sendromu (ARS) olustu ve bunlarin 28 inde radyasyon yaniklari sonucu ölüm olustu. Eylül 1987’de, Brezilya, Goiania’da terkedilmis bir teleterapi aygitinda bulunan zirhlanmis 137Cs kaynagi (50,9 TBq) koruyucu muhafazasindan çikartilarak kaynak etrafindaki zirh parçalandi. Kazazedelerden 4 kisi öldü, 28 kiside lokal radyasyon hasarlari gelisti. 249 kiside radyoaktif bulasma belirlendi, bunlardan 129’unda hem iç hem dis kontaminasyon-bulasma söz konusuydu 1989 San Salvador, El Salvador’da endüstriyel sterilizasyon ünitesinde bir radyolojik kaza meydana geldi. Kaza 60Co kaynaginin açik pozisyonda takili kalmasiyla gerçeklesti. Üç isçi yüksek radyasyon dozlarina maruz kaldi ve ARS gelisti. Özel tedavi ile akut etkiler sinirlandirildi. Yine de bacaklari çok ciddi hasar gören iki isçinin bacaklari nerede ise tamamen kesilmek zorunda kaldi. En çok isinlanan kisi 6 ay sonra öldü, ölümün residüel akciger hasari ve diger hasarlarin katkisina bagli oldugu düsünüldü.

    72. Bir kaza olusumu sonucu, erken safhalarindaki en önemli isinlanma yollari söyle siralanabilir: 1- Radyoaktif kaynak, nükleer tesisten ve salinan herhangi bir radyoaktif maddeden kaynaklanan direkt (dogrudan) radyasyon, 2- Hava ile tasinan radyoaktif maddelerin (uçucular, aerosoller, partiküller), solunmasindan, 3- Radyoaktif maddelerin toprakta veya yüzeyde birikimi nedeni ile dogrudan radyasyon isinlanmalarindan, 4- Cilt ve giysilere bulasan radyoaktif maddelerden kaynaklanir.

    73. 20 ila 30 Gy arasinda bir doza maruz kalmis bir isçinin ellerinde meydana gelen yanik ve su kabarciklari.

    74. 5 – 10 Gy lik, Ir-192 radyoaktif kaynagini is önlügünün cebinde 2 saat tasiyan bir isçinin, gögsünün ön ve sag tarafinda isinlanmadan 5 ve 11 gün sonra olusan kizarikliklar

    75. 20 ile 30 Gy lik isimaya maruz kalan isçinin, 21 gün sonra, isinlanan bölgesinde meydana gelen deri dökülmesi

    76. Lokal isinlanmanin siddetini degerlendirmek için iki tanisal islem kullanilabilir: Bunlar termal ve radyoizotopik yöntemlerdir. Her iki yöntem de, isinlanmis ve isinlanmamis bölgeler birbiriyle karsilastirildigindan son derece güvenilirdir. Termografi herhangi bir hasari tanimak ve derecesini tayin etmekte kullanilabilir. Özellikle klinik bulgularin belirgin olmadigi erken ve gizli-latent- dönemlerde lokal radyasyon hasarlarinin taninmasinda faydali ve hassas bir tekniktir. Ilave olarak hem kontak termografi, hem de infrared teletermovision faydalidir. Ikinci teknik, özellikle el ve kollarin etkilendigi kismi vücut isinlanmasinin tanisinda muhtemelen daha üstün olmakla beraber oldukça pahalidir. Radyoizotopik yöntemde, 99 Tm perteknatin damar içine enjeksiyonunu takiben dagilimi bir sintilasyon kamerasi ile izlenerek, vücudun bir kisminda veya organlardaki kan dolasimi kaydedilebilir.

    77. AKUT RADYASYON TANISI TEDAVISI Tani: ARS’ nun tanisi klinik ve laboratuvar verilerine dayanir. Prodromal faz, isinlanmadan sonra birkaç saat içinde meydana gelebilir ve anoreksia, bulanti, kusma ile karakterizedir. ARS’ nun bu fazinda, yaklasik 0,5 Gy bir isinlanmadan sonra laboratuar bulgulari hematopoetik hasari gösterebilir. Bu fazi semptomlarin genellikle geriledigi, doza bagli olarak nispeten bulgularin gözlenmedigi bir ile üç hafta süren bir latent faz takip eder. Latent fazi kritik faz izler. Dolasan kandaki lenfositler radyasyona en hassas hücre türlerinden biridir ve mutlak lenfosit sayisindaki düsme erken gözlem fazinda radyasyon isinlanmasinin seviyesini tayin etmek için en iyi ve yararli laboratuar testidir. Immünolojik bozukluklar 48 saat içinde ortaya çikar. Gastrointestinal semptomlar 10-15 Gy’i asan dozlarda gözlenir ve hatta bazen daha düsük dozlarda kemik iligi sendromu ile bir arada olabilir. Hizlanmis prodromal ve kisalmis latent fazlari diare izleyebilir. Nörovasküler sendromlar 20 Gy’i asan isinlamalardan sonra meydana gelir ve siddetli prodromal belirtilerin hemen baslamasi ve vazomotor kollaps ile 1-2 gün içinde ölüme götüren belirtilerle karakterizedir.

    78. Alinan akut doza bagli olarak, ciltteki hasarlarin ve klinik bulgularinin baslangiç zamani

    79. AKUT RADYASYON TEDAVISI Tedavi gerçek semptomlar, bulgular ve rutin laboratuvar testlerinin sonuçlarina dayandirilmalidir. Baslangiç semptonlari ve bulgulari radyasyona özel degildir. Klinik belirtilerin asikar hale gelmesi ve daha fazla bilgi toplanincaya kadar degerlendirme yapabilmenin tek yolu dikkatli gözlem ve tekrarli laboratuar çalismalaridir. Siddetli hasari 48 saat içinde ortaya çikarabilmek için en yararli ve tek laboratuar analizi absolü lenfosit sayimidir. Acil serviste bulanti ve kusma yakinmalari olan hastalara belirtilere dönük tedavi yapilmali ve günlük kan sayimlari kontrol edilmelidir. Dis radyasyon dozu 1 Gy’den daha az olan kazazedeler eger absolu lenfosit sayimi ve doz degerleri uyumlu ise ayakta takip edilebilir. Dis radyasyon dozu 1 Gy’i asanlar gözlenmelidir. ARS’nun daha ileri tedavisinde takip edilecek prensip, kemik iligi depresyonunda ortaya çikabilecek komplikasyonlari önlemektir. Bu yaklasim, profilaktik antibiyotiklerin uygulanmasi ile kan ürünlerinin (plateletler ve eritrositler) transfüzyonunun yerine geçmistir.

    80. Profilaktik platelet ve eritrosit transfüzyonlari, platelet sayisi 20G/L (1G/L= 109 hücre/L) ve hemoglobin 100g/L’den az oldugunda yapilir. Profilaktik antibiyotiklerin kullanilmasina ve kan ürünlerinin uygulanmasina, hastalarin antiseptik bir kogusta izolasyonundan ve ates, kanama, orofaringeal ülserasyonlar, nörolojik ve vasküler degisiklikler gibi klinik semptonlarin dikkatli gözlemlenmesinden sonra karar verilir. Mikrobiyolojik izleme etkili bir enfeksiyon tedavisi için önemlidir. Ates 38 0C (98.6 0F) den daha yüksek oldugunda kan kültürüne baslanmalidir. Semptomatik ve destekleyici tedavi de gereklidir. Bu, sakinlestirici ve agriyi hafifleten ilaçlarin, destekleyici sivilarin kullanilmasini ve yeterli beslenmeyi içerir. Gerekli oldugunda sivi, elektrolit ve beslenmeyi desteklemek için damar yolu açik tutulmalidir. Hastane enfeksiyonunu önlemek için steril gidalar tercih edilmeli, çig sebze ve meyvelerden kaçinmak gerekmektedir.

    81. ARS ILK GÜNLERINDE LENFOSIT DEGISIMLERI

    82. RADYONÜKLITLERLE KONTAMINASYON

    83. RADYONÜKLITLERLE KONTAMINASYON Radyoaktif kontaminasyon-bulasma internal (iç) veya external (dis) olabilir. Biyolojik ve olasi saglik sonuçlari asagidaki faktörlere baglidir: a) Giris yolu; b) Dagilim sekli; c) Radyonüklidlerin organlardaki birikim bölgeleri; d) Kontaminasyona sebep olan radyonüklidden yayilan radyasyonun özelligi; e) Vücut içindeki veya üzerindeki radyoaktivite miktari; f) Kontamine edicinin fizikokimyasal yapisi. Bu bilgiler kontamine olmus bir kisinin yeterince degerlendirilmesi ve tibbi bakimi için gereklidir.

    84. KORUYUCU ÖNLEMLER Çalismalara katilanlar için: Ilgili tüm personele baslik, eldivenler, maske ve koruyucu giysiler dagitilmalidir. Maske ve eldiven kenarlari bantlanmalidir. Yardimci ve ambulans personeli isleri bittikten sonra kontaminasyon taramasindan geçirilmelidir. Oda hazirlanmasi: Özel bir izolasyon odasi veya genel acil servis alanindan uzakta bir oda kullanilmalidir. Hava sirkülasyonu engellenmeli, direnaj sistemi olan bir küvet veya hasta masasi saglanmalidir. Atik su ve kontamine olmasi muhtemel olan her türlü malzemenin toplanacagi kaplar ve plastik torbalar gibi gereçlerin bulunmasi yararli olacaktir.

    85. Yüzey ölçümleri: ß ve ? dedeksiyonu için kapasitesi iyi olan bir Geiger-Müller sayicisi genellikle yeterlidir. Cihaz göstergesinin yetersiz kalmasi yüksek isinlama hizini belirtir ve ölçüm siniri daha yüksek bir cihaz (iyon odasi) gerekebilir. Tarama kisinin vücudundan yaklasik 25 mm mesafede yapilmali ve dedektör, 50mm/sn’den daha hizli hareket etmemelidir. Personel dozimetreler: Film badge veya termolüminesans dozimetreler minumum gereklilik olarak kabul edilmekle birlikte, direkt okunan personel dozimetreler tercih edilir. Isinlanma seviyeleri makul olan en düsük seviyelerde tutulmali fakat her sart altinda ulusal yetkili otoritelerce tespit edilen limitler asilmamalidir.

    86. DEKONTAMINASYON ISLEMLERI Gerekli Maddeler: Ilik su, sabun veya siradan deterjanlar, yumusak firça, sünger, plastik örtüler, bantlar, havlular, çarsaflar, iyot tabletleri veya solüsyonu. Islem önceligi: Bütün giysiler çikarilir ve plastik torbalara konur. Önce hayat kurtarici önlemler alinir. Kontamine olmus bölgeler belirlenir, açik bir sekilde isaretlenir ve dekontaminasyon yapilincaya kadar üzeri örtülür. Eger varsa ilk önce yaralarin dekontaminasyonuna baslanir ve sonra en çok kontamine olan alana geçilir.

    87. Bölgesel Kontaminasyon: Kontamine olmamis bölge plastik örtü ile tamamen kapatilir ve kenarlari bantlanir. Kontamine bölge sabunla dikkatlice ovulur ve durulanir. Bu islem aktivitede degisiklik gözleninceye kadar tekrar edilir. Her bir yikama 2-3 dakikadan fazla sürmemelidir. Siddetli firçalama ve ovmanin olusturacagi tahristen kaçinilmalidir. Kararli bir izotop çözeltisi ile yikama, islemi daha da kolaylastirabilir. Yaygin kontaminasyon: Ciddi yaralanmasi olmayan kisilere dus aldirilir. Daha ciddi yaralanmasi olanlara sedyede veya operasyon masasinda banyo yaptirilir. Sabunla yikama, ovalama ve durulama sirasi takip edilir. Beklenen Sonuç: Radyonüklid aktivitesi daha fazla dedekte edilemez veya azalir. Profilaktik önlemler: Kontamine bölgeyi plastik örtü ile örtmek ve kenarlarini bantlamak. Eller için eldiven kullanilabilir. Cildi belli bir süre dinlenmeye biraktiktan sonra yikama-kurulama islemleri tekrarlanir.

    88. RADYASYON HASARLARINA BIR ÖRNEK: HIRISHOMA (6.08.1945) SERGI SARAYI ve SEHIR

    89. RADYASYON HASARLARINA BIR BASKA ÖRNEK: NAGAZAGI (9.08.1945)

    90. Hiroshimaya atilan bombanin RADYASYON ISIMASI sonucu deride olusan yanmalar

    91. Sirtta olusan yanmalar

    93. Bombalama ile yayilan UV sonucu gözde olusan katarakt

    95. Ölüm spreyi :Londra'daki Çeçen sürgünlerden Ahmed Zakayev, Litvinenko'yu yemek yerken gördügünü söyledi. Bu yemekten sonra Albay Litvinenko siddetli mide agrisi ve bulantisi sikâyetiyle hastanelik oldu, iki hafta sonra da 43 yasinda öldü. Uzmanlar Litvinenko'ya polonyum-210 elementinin yiyecek veya içecegine ya sprey halinde püskürtülerek ya da toz olarak serpildigine inaniyorlar. Bir kere polonyum alan kisinin tedavi imkâni bulunmuyor. Polonyum vücut içinde kanla hareket ederken yaydigi alfa isini vasitasiyla organlari birer birer öldürüyor. Otopsi yapilamiyor: Litvinenko'nun Londra'nin kuzeyinde Muswell Hill'deki evinde de radyoaktivite izine rastlandi. Litvinenko'ya vücudunda radyasyon olmasi nedeniyle otopsi yapilamiyor. Hükümet ise Cobra adli acil güvenlik komitesini toplayarak Ingiltere'de meydana gelen bu ilk nükleer suikasti ele aldi. Suikast söz konusu kamuya açik mekanlarda düzenlendigi için sinsi saldiri sirasinda ayni mekânlarda olanlarin da radyasyona maruz kalma ihtimali belirdi. Saglik Bakanligi, kasim baslarinda bu mekânlara ugrayanlarin kontrol için hastanelere gitmesi çagrisi yapti. 2 British Airways uçaginda polonyum-210 kirliligi için 33 bin yolcuya radyasyon çagrisi: 25 Ekim-29 Kasim 2006 tarihleri arasinda, aralarinda Istanbul'un da bulundugu çesitli merkezlere, eski ajan Litvinenko'nun öldürülmesinde kullanilan polonyum-210 izi saptanan uçaklarla seyahat edenlerin doktora basvurmasi istendi.

More Related