1 / 130

ÜNİTE:Değişen dünya

ÜNİTE:Değişen dünya. KONULAR:Kıta hareketleri(Melis Akman-231706) Yanardağ(Havva Özsoy-231684) Deprem(Yağmur Demircan-231708) Seller(Hülya Dalgıç-231707) Asit yağmurları(Sevim uzuntepe-231710) Küresel ısınma(Melek Gökhan-231711)

mikasi
Download Presentation

ÜNİTE:Değişen dünya

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. ÜNİTE:Değişen dünya KONULAR:Kıta hareketleri(Melis Akman-231706) Yanardağ(Havva Özsoy-231684) Deprem(Yağmur Demircan-231708) Seller(Hülya Dalgıç-231707) Asit yağmurları(Sevim uzuntepe-231710) Küresel ısınma(Melek Gökhan-231711) Sosyal bilgiler öğretmenliği 2/B gündüz

  2. YERYÜZÜNÜ ŞEKİLLENDİREN ETKİLER YERYÜZÜNÜ ŞEKİLLENDİREN ETKİLER YERYÜZÜNÜ ŞEKİLLENDİREN ETKİLER KITA HAREKETLERİ

  3. LEVHA HAREKETLERİ Levha tektoniği, yerküredeki bölgesel yapıların oluşumuna neden olan ve tektonik deformasyona (şekil değişimine) yol açan dinamik olayların sistematik olarak açıklanmasını sağlayan bir hipotezdir. Levha tektoniği, ayrıca bölgesel kayaç topluluklarına birincil ve ikincil özelliklerini kazandıran ortamların oluşumu ve kayaç topluluğunda ölçülebilen stres (gerilme) alanıyla yakından ilişkilidir. Levha Tektoniği, yerkürenin iç yapısının bir sonucu olarak ortaya çıkmaktadır.

  4. KITALARIN KAYMASI Birçok bilim adamı baş- langıçta dünyamızdaki bütün kara parçalarının birarada olduklarını do- ğada meydana gelen yanardağlar,depremler gibi etkilerle birbirinden zamanla ayrıldıklarını ve bu ayrılma neticesin- de kıtaların meydana geldiklerine inanmakta- dırlar.

  5. Kıtaların 200 milyon yıl öncesinde bir arada bulundukları 1900’lu yılların başlangıcında Alfred Wegener tarafından ileri sürülmüştür. Kıtaların bugünkü konumları dikkate alındığında, bu durum kıtaların kayması tezinin doğuşuna yol açmıştır. Günümüzde kıtaların hareket ettiklerine dair birçok uydu gözlemleri ve ölçümleri vardır. Ayrıca, depremin ve volkanların yeryüzündeki dağılımları dünya ölçeğinde kırık hatları boyunca kıtaların hareketliliğini kesin olarak göstermektedir.

  6. ALFRED WEGENERIN TEORİSİNE GÖRE

  7. KITALARIN KAYMASININ VE LEVHA TEKTONİĞİNİN KANITLARI

  8. a) Kıta kenarlarının birbirlerine uyumluluğu (Örneğin, Güney Amerika ve Afrika) • b) Benzer yaşlı kaya gruplarının, bugün farklı konumlarda olan kıtalarda bir bütünün parçaları şeklinde yer alması d) Siluriyen yaşlı buzul kayaları (tillitler) günümüzde farklı konumlarda bulunan kıtalarda görülmektedir. Kıtaların bugünkü konumlarında bulunmaları halinde, bu buzul kayalarının oluşumu mümkün olamazdı! • e) Benzer çökel (sedimenter-tortul) kaya istifleri günümüzde farklı konumlarda bulunan kıtalarda yer almaktadır. Bu litolojik benzerlikler, kıtaların PermiyenTriyas döneminde birlikte olduğunu göstermektedir. • f) Benzer sürüngen türlerinin fosillerinin farklı kıtalarda bulunması

  9. Yeryüzündeki Levhalar • Yerküredeki başlıca levhalar, Amerika (kuzey Amerika ve Güney Amerika), Avrasya, Afrika, Antartika, Hint-Avusturalya ve Pasifik levhalarıdır. • Bunlar arasından Pasifik levhası okyanusal kökenli kayalardan oluşmuştur, yani okyanusal litosfer karakterindedir. • Büyük levhaların yanısıra Nazka, Karayip, Arap ve Anadolu levhası gibi daha küçük boyutlu levhalarda vardır.

  10. Yine birçok bilim adamı kıtalar arasındaki bu hareketliliğin günümüzde de devam ettiği yönünde bizlere bilgiler sunmaktadır.Bizler tarafından hissedilmese de yerküredeki levha hareketleri yılda 1-20 cm arasında değişmekte olup, levhaların birbirleriyle harmoni içinde hareketine neden olmaktadır. Levha hareketleriyle levhalar birbirlerine yaklaşmakta, uzaklaşmakta yada yanal olarak hareket etmektedirler. • (http://www.vidivodo.com/408963/250-milyon-yil-sonra-dunya)

  11. YANARDAĞLAR

  12. Yanardağ ya da volkan magmanın (dünyanın iç tabakalarında bulunan, yüksek basınç ve yüksek sıcaklıkta erimiş kayalar), yeryuvarlağının yüzeyinden dışarı püskürerek çıktığı coğrafi ye şekilleridir

  13. Yanardağlar dünyada genellikle tektonik plaka sınırlarında görülür.Sıcak nokta yanardağlarında önemli istisnalar vardır.Yanardağların araştırıldığı bilim dalına volkanoloji (yanardağ bilimi) denir. Eğer magma düşük oranlarda (%52’den az) silika içerirse, lava ‘mafik’ adı verilir.Bu püskürürken çok akışkan hale gelir ve uzun mesafelerce akabilir.Buna örnek İzlanda’daki Thjorsarhjraun akıntısıdır.

  14. YANARDAĞLAR NASIL OLUŞUR? • Bir püskürmenin, yanardağın altında bulunan katı bir tabakaya (dünyanın kabuğuna) doğru magmanın hareket ederek bir ‘magma odacığını’ işgal etmesinin ardından geldiği bilinir.Sonunda, odacıktaki magma yukarı doğru itilir ve gezegenin yüzeyine lav olarak yayılır ya da yükselen magma civardaki yer şekillerinde bulunan suyu ısıtır ve patlamalı buhar çıkışlarına neden olur.

  15. Yanardağlar ender olarak duman ve ateş püskürtürler.Duman olarak düşünülen, su buharı ve çoklukla kükürt buharlarıyla karışmış çok büyük miktarlarda ince tozdur.Ateş gibi görünen ise püsküren maddelerin parlamasıdır.Parlamanın nedeni yüksek sıcaklıktır.

  16. Şekillerine göre yanardağlar: Kalkan yanardağlar:Şekli kalkana benzeyen dağlar oluşturacak şekilde zamanla biriken yüksek yanardağlar.Havai ve İzlanda‘da görülürler.Lav akışları genellikle çok kızgın ve çok akışkan olup uzun akıntılara neden olurlar.Dünyadaki en yüksek lav kalkanı Mauna Loa’dır.Bunların daha küçük olanlarına ‘lav konisi, lav kubbesi, lav kümbeti’ denir.

  17. Volkanik koniler:Yanardağın ağzında biriken ufak kaya parçacıkları fırlatan püskürmelerden dolayı oluşur.Kısa ömürlü olurlar.Japonya’daki Fuji Dağı.Volkanik bacadan fırlayan küçük katı parçacıklara lapilli denir. Süper yanardağlar:geniş çanakları olan, kıtasal yıkım ve küresel iklim değişiklikleri yaratma potansiyelleri bulunan yanardağ sınıfına verilen addır.Bunlara Yellowstone Milli Parkı ve Toba Gölü gösterilebilir.

  18. Bir yanardağın en şüpheli bölümü, genellikle kabaca dairesel olan ve içindeki menfez(ler)den gaz, lav ve püskürtü şeklinde magma çıkan krateridir. Büyük tarzdaki kraterlere genellikle kalderadenir. Ana bir kraterle sonlanan yanardağlara genelde konik denir.

  19. Yanardağ konileri genellikle daha küçük boyutlarda, arada püskürmelerle havaya fırlatılan kaya kütlelerinin de bulunduğu seyrek külden oluşmuş yapıtlardır.Yanardağın kraterinde içinden sürekli buhar çıkışı ile kül ve kaya püskürmesi olan birden fazla koni bulunabilir.Bazı yanardağlarda bu koniler dağın derinliklerindeki yarıklarda yer alabilir. Yanardağ etkinlikleri genellikle depremler, sıcak su kaynakları, çamur kazanları ve gayzerler gibi yer etkinlikleri ile beraber görünür.

  20. YANARDAĞLARIN DAVRANIŞLARI Yanardağların püskürmeleri ve volkanik etkinlikler farklılık gösterir: 1-)Nueesaedentes- Kızgın bulutlar; Kor halindeki kızgın çığ.Kül, toz ve gaz karışımından oluşan bulutlardır. 2-)Volkan külleri; En fazla yayılan malzemedir.Tarım alanlarını kaplayabilir, örtebilir vb. şeylere neden olabilir.

  21. 3-)Lav akıntıları; Volkanizmanın en tipik örneğidir.Lav akıntıları kaynağa yakın kesimlerde en yüksek hıza sahiptir ve kaynaktan olan uzaklık arttıkça, zeminle ve atmosferle olan temasları nedeniyle hızları azalır. 4-)Laharlar(Döküntü akıntıları) Volkanik çamurlar.Bunlar doğrudan patlamadan kaynaklanmışsa birincil, eğer başka nedenlerden dolayı ise ikincil lahar denir.

  22. Yanardağlar 3’e ayrılır: 1-)Aktif yanardağlar 2-) Uyuyan yanardağlar(Yellowstone Çanağı) 3-)Sönmüş yanardağlar Bilim adamları genellikle, püsküren ya da yeni gaz çıkışları veya beklenmedik deprem etkinliği gibi hareketlilikler gösteren yanardağları etkin olarak kabul ederler.Buna göre uyuyan yanardağlar etkin olmayan, ama her an hareketlenmesi ya da patlaması muhtemel yanardağlardır.

  23. Sönmüş yanardağlar ise, bilim adamlarının bir daha püskürmelerini olası görmedikleri yanardağlardır.Bir dağın sönmüş olup olmadığını tahmin etmek oldukça zordur.Yellowstone Ulusal Parkında bulunan Yellowstone çanağı en az 2 milyon yaşındadır ve 70 bin yıldan beri püskürmemiştir, fakat bilim adamları tarafından sönmüş olarak tanımlanmaz.Çanak sık sık depremler yarattığı, yüzeyi hızlı değiştiği için tam tersi aktif olarak kabul edilir.

  24. Volkanbilimciler püskürmeleri tahmin etmek için sismisite ve yeryüzü şeklinin şişmesinden yararlanır. Yanardağlar uyanırlarken ve püskürmeye hazırlanırlarken her zaman sismik hareket (küçük depremler ve sarsıntılar) gösterirler.Bazı yanardağlar sürekli düşük düzeyde sismik faaliyet gösterir ama bu faaliyetteki bir artış, patlamaya işaret edebilir.Ortaya çıkan depremlerin türleri, nerede başlayıp bittikleri de önemli sinyallerdir.Volkanik sismisite üç ana biçimde görülür:kısa dönemli depremler, uzun dönemli depremler ve dalgalı sarsıntı

  25. Kısa dönemli depremler fay depremleri gibidirler.Bunlar, magma yukarı çıkarken gevrek kayanın kırılmasından ortaya çıkarlar.Bu depremler magmanın yüzeye yakın bir yerde büyüdüğünü işaret eder. Uzun dönemli depremlerin, bir yanardağın ‘tesisat sistemindeki’ gaz basıncının artışına işaret eder.Bu salınımlar, yanardağ kubbesinin altındaki magma odacıkları düşünülürse, bir bölmedeki akustik titreşimlere eşdeğerdir.

  26. Dalgalı sarsıntı, yüzey altında sürekli bir magma hareketi olduğu zaman ortaya çıkar. Sismik örüntüler, karmaşık ve yorumlanması zor olgulardır.Ancak artan faaliyet, özellikle de uzun dönemler baskın olmaya başlayınca ve dalgalı sarsıntılar ortaya çıkınca korku yaratırlar.

  27. Yeryüzü Şeklinin Bozulması: Yanardağın şişmesi, yüzeye yakın bir yerde magma biriktiğini gösterir.Etkin bir yanardağı gözlemleyen bilimadamları genellikle dağın eteklerindeki eğimi ölçer ve şişmedeki değişim oranını gözlerler.Artan bir şişme olanı, özellikle de kükürtdioksit çıkışlarında ve dalgalı sarsıntılarda bir artış varsa, kısa bir süre içinde gerçekleşebilecek bir püskürme ya da patlamayı işaret eder.

  28. Dünyadaki en büyük aktif volkan Hawaii’deki Maunaloa volkanıdır.Bu volkanın deniz seviyesi altındaki kısmı Everest Dağı’ndan daha fazladır. Son yy’ın en korkunç yanardağ püskürmesi 1902’de Martinique’ de olmuştur.Çıkan lavlar bir dakikadan fazla bir zamanda St. Pierre şehrini kaplamıştır ve 30000 kişilik nüfustan sadece 1 kişi kurtulmuştur.

  29. Yanardağların en tanınmış topluluğu Akdeniz grubudur.Vezüv, Etna, Stromboli ve Vulcanoyu içine alır.Fakat asıl şiddetli hasar yapan yanardağlar Pasifik çemberindedir. Endonezya’da 78, Japonya’da 49(ki çoğu büyük şehirlerde) ve Birleşik Devletler’de 37 halen faaliyette olan yanardağ vardır.

  30. Günümüzde adını sıkça duyduğumuz yanardağ Etna Yanardağıdır.Bu yanaradğ 1669’da Sicilya adasında Catania’nın kuzeybatı tarafında eni 2 metre, uzunluğu 15 km olan bir yarık açmıştır.Kentin büyük bir bölümü lavlar altında kaldı ve en az 20.000 kişinin öldüğü kayıtlarda yer almaktadır.Etna yanardağı en son 2001 Temmuz’unda faaliyete geçmiştir.

  31. Yanardağlardan püsküren lav, kül ve duman yeryüzünün şekilsel yapısını değiştirmede etkili olmaktadır.Yanardağların, dünya değişimine etkileri sadece fiziki değildir.Yanardağlar aktif oldukları süreçte atmosfere su buharı, karbondioksit(CO2) , kükürtdioksit (SO2) gazlar yayarlar.Bu tür gazların yanında kükürt ve benzeri bir çok gazında çıkışına neden olurlar.

  32. Özellikle magma yüzeye ulaşınca içindeki gazlar büyük bir gürültüyle patlarlar.Bütün bunlar atmosferdeki doğal dengeyi bozarak, iklimlerde değişikliklere yol açarlar.

  33. EVRENDEKİ YANARDAĞLAR Mars’taki Yanardağlar: • OlympusMons • PavonisMons • AscraeusMons Jüpiter’in bir ayı olan Io üzerinde birçokyanardağ keşfedilmiştir. Neptün’ün bir ayı olan Triton’da da birçok yanardağa rastlanmıştır.

  34. Dünya’da Etna(İtalya), Surtsey(Surtsey Adası İzlanda), Santorini(Santorini Adası, Yunanistan), Hekla (İzlanda), Maunaloa(Havai, ABD), Fuji(Honshu, Japonya), Vezüv(İtalya), Erebus(Antartika) ve daha birçok yanardağ bulunmaktadır.

  35. KISA KISA KISA • Jeolojik zaman boyunca ve uzun süre sonrasında, volkanik patlamalar ile bunlarla ilişkili süreçlerden insanoğlu tarafından dolaylı ya da doğrudan yararlanabilmektedir.Volkanizma ürünleri, tamamen parçalanarak ve bozularak yeryüzünde bazı verimli toprakları oluştururlar.Genç volkanlardaki ısıdan yararlanılarak jeotermal enerjinin yanı sıra, çoğu volkanların kök kısmıyla ilişkili bakır, altın, gümüş, kurşun ve çinko gibi metalik madenler insanların kullandığı volkanizma ürünleridir.

  36. Dünya’daki en büyük volkanlar okyanus tabanlardaki yayılma sırtları boyunca yer alarak kendilerini gizlerler. • Deniz altındakiler hariç, yeryüzünde 500 aktif volkan bilinmektedir.Bunlar yeryüzünde gelişigüzel dağılım göstermezler.Çoğu kıtaların kenarlarında, ada yayları veya deniz altındaki dağ sıraları boyunca dizilirler.

  37. Başlıca 16 tane plaka bulunmaktadır. Bunlar hareket ettikçe, birbirlerinden uzaklaşırlar, birbirleriyle çarpışırlar veya birbirlerine teğet geçerler. • Volkanlar genelde plaka sınırlarında oluşurlar. Dünyada deniz seviyesi üzerindeki volkanların yarısından fazlası Pasifik Okyanusundaki ‘Ateş Çemberi’ni oluşturur.

  38.  • DİNLEĞİNİZ • İÇİN • TEŞEKKÜRLER ;-)))))

More Related