1 / 188

Solunum Sistemi Hastalıklarında Anamnez, Fizik Muayene ve Semptomlar

Solunum Sistemi Hastalıklarında Anamnez, Fizik Muayene ve Semptomlar. 2012. Prof. Dr. Hayati BİLGİÇ. GİRİŞ. Hasta değerlendirilirken;

jena-benton
Download Presentation

Solunum Sistemi Hastalıklarında Anamnez, Fizik Muayene ve Semptomlar

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. Solunum Sistemi Hastalıklarında Anamnez, Fizik Muayene ve Semptomlar 2012 Prof. Dr. Hayati BİLGİÇ

  2. GİRİŞ

  3. Hasta değerlendirilirken; Hastalık öyküsü, hastanın öz ve soy geçmişi ve sistemlerin sorgulanması ile ilgili bilgiler incelenir. Sonra bu bilgiler fizik muayene ile birleştirilir. Göğüs Hastalıklarında böyle bir yaklaşım %70-80 tanı koydurucudur.

  4. ANAMNEZ

  5. Anamnez ya daöykü alma en önemli tanı yöntemlerinden biridir. Hasta muayenesinin ilk basamağını oluşturur. Doğru bir tanıya varabilmek için mutlaka iyi biranamnez almak gerekir.

  6. Solunum hastalığı olan ya da kuşkulanılan bir kişide anamnez alınırken öksürük, balgam çıkarma, hemoptizi, nefes darlığı, wheezing, siyanoz ve göğüs ağrısı’ ndanoluşan temel semptomları mutlaka sormak ve kaydetmek gerekir.

  7. İlk semptomun ne zaman ortaya çıktığı belirlenince hastalığın da süresi belirlenmiş olur. Semptomların hastalık süresince azalması, artması, kaybolması, tekrar oluşması gibi özellikleri ve birbirleri ile olan ilişkileri araştırılmalıdır.

  8. Örneğin dispne varsa ani ya da zamanla gelişip gelişmediğini, eforla ilişkisini, günün hangi bölümünde arttığını veya yatar pozisyonda artıp artmadığını öğrenmek gerekir.

  9. Nefes darlığı yatınca ortaya çıkıyor, oturunca azalıyorsa buna ortopnedenir ve tipik olarak konjestif kalp yetmezliği, ağır KOAH ve diyafragma kas zayıflığında görülür.

  10. Gece sabaha karşı nefes darlığı astımda görülür. Bu hastalarda öksürük ve “wheezing” dispneylebirliktedir. Bronkodilatör tedavi ile nefes darlığının düzelmesi, bronkodilatör öncesi ve sonrası reverzibilitenin pozitif bulunması hastalığın karakteristik özelliğidir.

  11. Ayakta dururken nefes darlığı oluyor, yatınca geçiyorsa buna platipnedenir ve pulmoner arteriovenöz malformasyonlar, ağır karaciğer hastalıkları veya abdominal kas zayıflığında görülür.

  12. Tek taraflı yaygın akciğer hastalığı olan kişilerde lateral dekübitus pozisyonda gelişen nefes darlığına trepopne denir.

  13. Göğüs ağrısı; - göğüs duvarı, - paryetal plevra, - perikard, - myokard, - mediastinal yapılar, - abdominal organlardan kaynaklanır.

  14. Plöritik göğüs ağrısı: Visseral plevra ve akciğer parankiminde duyu sinirleri yoktur. Dolayısıyla pnömoni, akciğer kanseri gibi parankimal hastalıklar ancak paryetal plevrayı tutarlarsaağrıya neden olurlar. Derin inspirasyon ve öksürükle artan, bıçak saplanır nitelikteki ağrı plevra kaynaklıdır; ancak göğüs duvarı ve perikard ağrıları da derin inspirasyonla artabilir.

  15. Hastanınaile öyküsüveya bir başka deyimle soy geçmişisorgulanarak, özellikle tüberküloz ve astım gibi hastalıkların olup olmadığı araştırılmalıdır.

  16. Yakın temastan, örneğin aile içi yaşamdan kaynaklanan en önemli akciğer hastalığıtüberkülozdur. O nedenle tüberkülozluolduğu bilinen bir kişi ile ailenin diğer fertlerinin temas öyküsü belirlenmelidir.

  17. Özgeçmişinde geçirdiği hastalık, kaza ve operasyonlar varsa yazılmalı ve mevcut hastalık ile olan ilişkisi araştırılmalıdır. Solunum hastalıkları açısından çok önemli olan sigara içme alışkanlığısorulmalıdır.

  18. Meslek öyküsütıbbi sorgulamanın ayrılmaz bir parçası olup birçok akciğer hastalığı yönünden önemlidir. Ülkemiz bakımından da önemli olan bu hastalıkların başında silikozis (kömür işçisi pnömokonyozu, kot taşlama, vb) asbestoz ve mesleki astım gelir. Birkaç basit soru ile hastanın semptomları ile mesleği arasında ilişki kurulabilir.

  19. Örneğin mesleksel astımdabaşlıca yakınma olan hışıltılı solunum (hırıltı), nefes darlığı ve öksürüğünçalışırken olup olmadığı sorulmalıdır. Ayrıca hafta sonları veya seyahat sırasında, yani kişi işyeri ortamından uzaklaştığında azalıp azalmadığını ya da çalışırken toz, duman veya kimyasal maddelerle karşılaşıp karşılaşmadığını araştırmak gerekir.

  20. Alınan bu anamnezparagraflara ayrılmış şekilde, lüzumsuz ayrıntılardan ayıklanmış, dilbilgisi kurallarına uygun, açık, düzgün bir dil ile temiz ve okunaklı olarak yazılır.

  21. Solunum sistemi hastalıkları tanısında iyi alınmış biranamnezvedikkatli yapılanfizik muayeneninönemli yeri vardır.

  22. FİZİK MUAYENE

  23. Toraks muayenesinde göğüs kafesinin inspeksiyonu, palpasyonu, perküsyonu ve oskültasyonusırasıyla yapılmalıdır. Fizik bulguları aynı anatomik bölge, çizgi ve noktalardan oluşan referanslara göre değerlendirmek ve ortak bir mesleki dil ile ifade edebilmek için topografik anatomikbilgiler kullanılır.

  24. Göğüs kafesinin önemli noktaları:

  25. Göğüsün önden çizilen hayali çizgileri ve işaretleri:

  26. Göğüsün lateralden çizilen hayali çizgileri ve işaretleri:

  27. Göğüsün posteriorden çizilen hayali çizgileri ve işaretleri:

  28. Akciğer loblarının önden görünüşü:

  29. Akciğer loblarının arkadan görünüşü:

  30. Akciğer loblarının sağ ve sol yandan görünüşü:

  31. İnspeksiyon • Göğüs inspeksiyonu için hastaelbiseleriniçıkarmış ve oturur pozisyondaolmalıdır. • Muayene odasıılık olmalıdır. • Hekim ayaktadurarak muayene etmelidir.

  32. İnspeksiyon • Genelinspeksiyon: • Göğüsün inspeksiyonuna başlamadan önce genel bir inspeksiyon yapılmasında yarar vardır. • Derinin renginde değişiklik, soluklukveya siyanozgörünümü tanı açısından anlamlıdır . • Yüz, boyun, göğüsün üst kısmı ve kollarda yerel ödem, yüzeyelvenlerdekollateral ve yaygınlıkta artma, vena kava süperior sendromu için tipiktir. • Parmaklarda çomaklaşma, el ve ayak parmaklarının uç falankslarının, ağrısız dokunmakla hassasiyet göstermeyen tamburumsu genişlemesidir. 32

  33. İnspeksiyon 33

  34. İnspeksiyon Göğüsüninspeksiyonunda; • Göğüsduvarıderiveyumuşakdokuları • Göğüsünanatomik yapısı (simetri) • Solunumakatılımı(ekspansiyon) • Şekilbozuklukları (deformite) • Solunumhızı, derinliğiveperiyodiksolunumşekillerideğerlendirilir.

  35. İnspeksiyon • Solunum Tipi: • Karın tipi solunum: Erişkin erkek ve çocuklarda • Toraks tipi solunum: Erişkin kadınlarda

  36. İnspeksiyon • Solunum Hızı: 16-18 f/dak. • Takipne: >20 f/dak. • Bradipne: <12 f/dak.

  37. İnspeksiyon • Yüzeysel ve hızlı • Solunumsal kas paralizisi, artmış intraabdominal basınç, pnömoni, plörezi • Derin ve hızlı • Ajitasyon, aşırılık • Derin ve hızlı • Ağır metabolik asidoz (Kussmaul tipi solunum)

  38. İnspeksiyon • Solunumsal Ritm: • Cheyne-Stokes tipisolunum • Biot tipi solunum Solunum merkezinin uyarılabilirliğinde azalma • İnhibe edilmiş solunum Göğüs ağrısına bağlı solunumun aniden kesilmesi • Plörezi, torasik travma • İç çekme tarzı solunum • Depresyon • Abartılı soluma-aşırılık

  39. İnspeksiyon

  40. Toraks Deformitesi

  41. Palpasyon Palpasyon, göğüs duvarı altındaki akciğer yapılarının ve fonksiyonlarının, göğüs duvarına elle dokunarak ya da palpe ederek değerlendirilmesi sanatıdır. 1. Trakea palpasyonu ve üst mediyastenin değerlendirilmesi 2. Deri ve derialtı dokuların muayenesi 3. Hemitoraksların solunuma katılımının (ekspansiyon) değerlendirilmesi 4. Göğüs duvarı titreşim muayenesi (vibrasyon torasik, taktil fremitus)

  42. Palpasyon • Trakea Palpasyonu: Trakeanın palpasyonu, hasta oturur pozisyonda, çene orta çizgide ve baş hafif öne eğik olarak uygulanır ve hemen jugulumun üstünde yapılır. 42

  43. Palpasyon • Trakea Palpasyonu: Trakea, normal yerinde ise, her iki tarafta parmak eşit genişlikte yumuşak dokulara temas eder. 43

  44. Palpasyon • Trakea Palpasyonu: Trakeanın bir tarafa kaymasında, kaydığı tarafta açı daralmıştır ve parmak trakeanın sert kıkırdaklarına dokunur; karşı tarafta ise geniş açıda yumuşak dokulara dokunur. 44

  45. Palpasyon • Torasik ekspansiyon: • Normal göğüs duvarı derin inspirasyon sırasında simetrik olarak genişler. • Hastaya derin bir nefes aldırıldığı sırada başparmaklarınorta hattan uzaklaşma mesafeleri karşılaştırılır, normalde bu mesafeler eşittirve yaklaşık 3-5 cm kadardır. 45

  46. Palpasyon • Hemitoraksların solunuma katılımının (ekspansiyon)değerlendirilmesi

  47. Palpasyon • Torasik ekspansiyon: Pnömotoraks ya da plevra sıvısı varlığında o taraf yarı göğüste genişleme vesolunuma katılmada yavaşlama saptanır. Bu ikipatolojide de mediyasten karşı göğüsyarısına itilir. 47

  48. Palpasyon • Vokal fremitus: Konuşan bir kişinin göğüs duvarı dinlendiğinde işitilen, vokal kordlardan yayılantitreşimlere vokal fremitusdenir. Bu titreşimler trakeobronşiyal ağaçtanaşağıya doğru yayılarak alveolleri ve akciğer parankimini geçerek göğüs duvarındanişitilir. 48

  49. Palpasyon • Tactile fremitus (Dokunsal titreşim) : Palpasyon yapan elin aldığı titreşimlerdir. • Auditory fremitus ( İşitsel titreşim) : Steteskop aracılığı ile alınan titreşimlerdir. * *Oskültasyonda ele alınacaktır. 49

  50. Palpasyon • Taktil fremitus (vibrasyon torasik)ise bu çıkan titreşimleringöğüs duvarından palpasyonla hissedilerek değerlendirilmesi muayenesidir. • Toraks titreşim muayenesi için göğüs duvarı simetrik olarak palpe edilirkenhastadan “on-onbir” veya “araba-araba” gibi net titreşim yaptıran kelimelerdenbirini tekrarlaması istenir. • Muayene yapan hekim parmakların palmar yüzlerini ya da ellerinin ulnaryüzeylerini kullanarak karşılaştırmalışekilde muayene yapar. 50

More Related