1 / 8

İnsan Doğasına Bakış :

İnsan Doğasına Bakış :. Freud’a göre insan doğası görüşü temelde deterministiktir. Freud’a göre insanların davranışı; yaşamın ilk altı yılı boyunca oluşan mantık dışı güçlere, bilinçdışı güdülere, biyolojik ve içgüdüsel dürtülere bağlıdır. Freud’çu yaklaşımın merkezi içgüdülerdir.

van
Download Presentation

İnsan Doğasına Bakış :

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. İnsan Doğasına Bakış: • Freud’a göre insan doğası görüşü temelde deterministiktir. Freud’a göre insanların davranışı; yaşamın ilk altı yılı boyunca oluşan mantık dışı güçlere, bilinçdışı güdülere, biyolojik ve içgüdüsel dürtülere bağlıdır.

  2. Freud’çu yaklaşımın merkezi içgüdülerdir. • Bu içgüdüler; insan ırkını ve bireyin sağ, hayatta kalma amacına hizmet eder. Onları büyümeye, gelişme ve yaratıcılığa yöneltir. Libido ayrıca seksüel enerji olmasının, ötesinde motivasyonlarımızın kaynağını öğretir.

  3. Freud aynı zamanda saldırganlık dürtüsü sayılan “ölüm içgüdüsü” görüşünü savundu. O, insanların; açık davranışları vasıtasıyla görülebilen istekle kendi kendilerine ya da öteki insanları incitme veya öldürme arzusuna sahip olduğunu ileri sürdü. İnsanların bu tür davranışlar sergilemesindeki neden onun görüşündeki seksüel ve saldırganlık dürtüleridir.

  4. Topografik Kişilik Kuramına Göre • Bilinç • Bilinçaltı • Bilinçdışı

  5. Bilinç: • Algı ve bilgilerin açık seçik sezinlendiği duygu, düşünce, tutum, heyecan ve davranışlara ilişkin farkındalığın bulunduğu süreçtir. Buna göre o anda yaşanan materyalleri kapsar. Bir insan bozulan dengeyi tekrar kurabilecek bir etkinliğin, düşüncenin, duygunun vb farkındadır. Derse odaklaşması gerektiğinin farkındadır, yemek yemesinin farkındadır, birinden özür dilemesi gerektiğinin farkındadır. Ancak bir düşünce veya algı bilinçlidir.

  6. Bilinçaltı: • Bilince yakın olan, hemen bilinçli olacak bilgileri, anıları düşünce ve duyguları içerir. Bilincin bu bölümü farkındalık alanımızla sürekli bağlantı içindedir. Bu içeriği oluşturan materyaller bilinç düzeyine hiç zorlanmadan çıkabilir. Örneğin, annenizin ismi nedir? Diye size sormasaydım annenizin ismi hala bilinçaltında olacaktı ama bu uyarıcı annenizin isminin bilinç bölgesine taşıdı.

  7. Bilinçdışı: • Bilincin bu bölgesi istendiği anda bilin alanına çıkarılamayan duygu ve düşüncelerden oluşan materyallerden oluşur. Ruhsal dünyanın en üst bölümü olan ve içten ve dıştan gelen uyarı alan kendine bağlı enerji olan ve fazla enerjiyi yönetebilen bilinç, bunun altında ise bilinçaltı ve bilinçdışı yatar.

  8. Anksiyete • Ayrıca anksiyete görüşü psikoanalitik yaklaşımın temelidir. Anksiyete bir şeyler yapmamızı sağlayan bir gerilim durumudur. İd, ego ve süperego arasındaki mevcut psişik enerji kontrolü durumunda gelişen olası tehlikelere karşı uyarma fonksiyonu vardır. Anksiyetenin üç türü bulunmaktadır: • Ego direkt ve rasyonel yöntemlerle anksiyeteyi kontrol edemediğinde (kısaca açıklanacak olan) adına ego savunma davranışları denilen gerçek dışı olan yöntemleri kullanır. • Moral anksiyete, birinin kendi vicdan korkusudur. İyi bir vicdan gelişimi olan insanlar, ahlaki veya özümsedikleri anne - baba değerlerine ters düşecek şeyler yaptıklarında suçluluk hissederler.

More Related