1 / 16

SUNUM

SUNUM. HUZURLU YÖNETİCİ HUZURLU TOPLUM. Allah, insanı yemek, içmek, giyinmek, evlenmek, mesken edinmek, birbirleriyle konuşmak, yardımlaşmak, korunmak gibi çok şeylere muhtaç olarak yaratmıştır.

ramya
Download Presentation

SUNUM

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. SUNUM

  2. HUZURLU YÖNETİCİ HUZURLU TOPLUM

  3. Allah, insanı yemek, içmek, giyinmek, evlenmek, mesken edinmek, birbirleriyle konuşmak, yardımlaşmak, korunmak gibi çok şeylere muhtaç olarak yaratmıştır. Hiç kimse kendi başına tüm ihtiyaçlarını karşılayamaz. Bunun için tüm meslekleri yürütecek çok sayıda insana ihtiyaç olduğu gibi, birçok mesleklerde alet edevat, araç gereçle yapılabilir. Bunları temin edecek yine çok sayıda insana ihtiyaç vardır.

  4. Demek ki bir toplumda her ferdin bir meslek ya da sanatı olmalı ki yaşamımız kolaylaşsın. Biz bu sunumumuzda esnaf ve sanatkârlar kesimini ele alacağız. Geçmiş tarihimize baktığımızda; Osmanlı teşkilatının en büyük ve en organize sivil toplum örgütü olarak Ahilik teşkilatını görüyoruz. Bu teşkilatın hem yurt içinde hem de yurt dışında saygın bir kurum olmasının nedenleri araştırıldığında, bugün de örnek alınacak birçok kavramları görmekteyiz. Özetle:

  5. Ahi’nin işyeri cami gibi kutsal yerlerdi • Ahi’nin işyeri Hak kapısıydı • Ahi’nin işyerine edeple girilir, saygı ve samimiyette asla kusur edilmezdi • Ahi’nin işyerinde para helâl kazanılırdı. Bu geleneğin mensupları olan esnaf ve sanatkârlar da yaşadığımız bilgi çağında, çağdaş esnaf ve sanatkârların imkânlarına kavuşmanın çabasında, varlıklarının sürdürme ve topluma faydalı olma görevlerini yürütmeye çalışmaktadırlar.

  6. Günümüzde; Esnaf ve Sanatkârlar Meslek Kuruluşları Kanunumuzun dayanağını incelediğimizde mevcut Anayasamızın 135. maddesinin temel alındığını görürüz. Bu madde, “Bir mesleğe mensup olanların müşterek ihtiyaçlarını karşılamak üzere, organları kendi üyeleri tarafından, kanunda gösterilen usullere göre yargı gözetimi altında, gizli oyla seçilen kamu tüzel kişilikleridir. Devlet’in idari ve mali denetimine tabidir.” şeklindedir.

  7. Anayasamız 17 sivil toplum örgütünü kabul etmiş, Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu’nu da 3. sırada belirtmiştir. Gerek Anayasamız, gerekse 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar Meslek Kuruluşları Kanunumuz gereği, ülkemizde esnaf ve sanatkârlarımızın mesleklerini icra edebilmeleri için mesleki odalarına üye olmaları zorunludur.

  8. Üyelerin, mesleki odalarının uygulamalarını beğenmemeleri halinde üyelikten ayrılma, başka bir meslek örgütüne üye olma imkânları yoktur. Başka bir ifadeyle odalar tekel konumundadır. Yasalar, niçin örgütlenilmesini istemektedir? “Örgütlenme olmazsa, aynı mesleği icra edenler arasında rekabet, menfaatler çatışması çıkabilir.” görüşü hakimdir.

  9. Durum böyle olduğuna göre; meslek mensuplarının seve seve gönül huzuru içinde odalarına sahip çıkmalarını temin edecek hususları sağlamak ise oda yönetiminden beklenir. Bu konuda yapılan incelemelerden, yayınlardan, doktora tezlerinden (Doç. Dr. Veysi ERKEN) edindiğimiz görüş ve tavsiyeleri sizlerle paylaşarak, noksanlarımız varsa bu tavsiyelerin değerlendirilmesini amaçlamaktayım.

  10. Özetle deniliyor ki: • Mesleki odalarımızın hedef kitlesinden ve genel olarak kamuoyundan saygınlık gören bir kurum olmasını sağlamak için halkla ilişkiler konusunda çalışmalarına önem vermesi zorunludur. • Kamuoyu, odanın yaptığı faaliyetlerden haberdar olmalıdır. • Oda, topluma sağladığı faydaları açıklamalıdır. • Niçin var olduklarını, ne amaçla kurulduklarını net bir şekilde kamuoyu ve hedef kitlesiyle paylaşmalıdır.

  11. Esnaf ve sanatkârın, odasına kayıt olmalarının kendilerine sağladığı faydalar anlatılmalıdır. • Odanın problemlerinin neler olduğu ve nasıl çözüleceği üyelerine açıklanmalıdır. • Oda başkanı ve yönetim kurulunun, amaca ulaşılması için deneyimleri ve katkıları bilinmelidir. • Odanın yıllık bütçesinin ne olduğu, nerelere kullanılacağı açıklanmalıdır.

  12. Mevcut üyelerin ve yeni üye olacakların beklentileri tespit edilerek açıklanmalıdır. • Odanın stratejik planları bilinmelidir. • “Şimdiye kadar neler yapıldı? Bundan sonra neler yapacağız?” soruları cevaplandırılmalıdır.

  13. Bu ya da buna benzer açıklamalar yapılmaz ya da yapılamazsa, sivil toplum kuruluşu olan meslek kuruluşlarımızın en küçük birimi olan odalarımız, hedef kitlesi olan üyelerinden ve kamuoyundan gereken desteği bulamaz. Hatta çalışmalarına zarar bile verilebilir. Üyelerin fikirleri, istek ve ihtiyaçları çeşitli olabilir. Oda başkanı ve yönetimi bu görüşleri ortak bir noktada buluşturacak kabiliyette olmalıdırlar.

  14. Oda başkanının liderliği hak etmesi; onu izleyenlerin sayısı, amaçlarının netliği ve içinde bulundukları şartları iyi değerlendirmesiyle mümkündür. Vizyonu olmayan, aynı faaliyetleri yapan, aynı bakışı taşıyan, sürekli olarak kendini tekrar eden yapıya bürünen sivil toplum kuruluşları zamanla etkisiz hale gelir.

  15. Esnaf ve Sanatkârlar Meslek Kuruluşları Kanunu’nun Amaç maddesinde belirtilen misyonu tam uygulayan, esnaf ve sanatkârlarımızın birlik ve beraberlik içinde, gönül rahatlığında, hem kendilerine hem de topluma yararlı, meslek ve sanatlarını yapmalarını sağlamaya çaba gösteren başkan, yönetici ve çalışanlarına bu vesileyle sevgi ve saygılarımı sunarım. Metin İÇTEM Birlik Eğitim Müdürü

  16. TEŞEKKÜR EDERİZİSTESOB EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜEğitim Müdürü: Metin İÇTEMEğitim Müd. Asistanı: Ahmet Z. GÜNDOĞDU

More Related