1 / 18

ÜÇÜNCÜ KISIM Zamanaşımı, terkin, yasakları ve cezalar ve son hükümler

ÜÇÜNCÜ KISIM Zamanaşımı, terkin, yasakları ve cezalar ve son hükümler BİRİNCİ BÖLÜM Zamanaşımı ve terkin. Tahsil zamanaşımı:

napua
Download Presentation

ÜÇÜNCÜ KISIM Zamanaşımı, terkin, yasakları ve cezalar ve son hükümler

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. ÜÇÜNCÜ KISIMZamanaşımı, terkin, yasakları ve cezalar ve son hükümler BİRİNCİ BÖLÜMZamanaşımı ve terkin

  2. Tahsil zamanaşımı: Madde 102 – Amme alacağı, vadesinin rastladığı takvim yılını takip eden takvim yılı başından itibaren 5 yıl içinde tahsil edilmezse zamanaşımına uğrar. Para cezalarına ait hususi kanunlardaki zamanaşımı hükümleri mahfuzdur. Zamanaşımından sonra mükellefin rızaen yapacağı ödemeler kabul olunur.

  3. Zamanaşımının Kesilmesi: Madde No 103 – Aşağıdaki hallerde zamanaşımı kesilir: 1. Ödeme, 2. Haciz tatbiki, 3. Cebren tahsil ve takip muameleleri sonucunda yapılan her çeşit tahsilat, 4. Ödeme emri tebliği, 5. Mal bildirimi, mal edinme ve mal artmalarının bildirilmesi, 6. Yukarıdaki 5 sırada gösterilen muamelelerden herhangi birinin kefile veya yabancı şahıs ve kurumlar mümessillerine tatbiki veya bunlar tarafından yapılması, 7. İhtilaflı amme alacaklarında kaza mercilerince bozma kararı verilmesi, 8. Amme alacağının teminata bağlanması,

  4. 9. Kaza mercilerince icranın tehirine karar verilmesi, 10. İki amme idaresi arasında mevcut bir borç için alacaklı amme idaresi tarafından borçlu amme idaresine borcun ödenmesi için yazı ile müracaat edilmesi. 11. (5035 Sayılı Kanunun 5 inci maddesiyle eklenen bent; Geçerlilik;31.12.2003, Yürürlük:02.01.2004) 11. Amme alacağının özel kanunlara göre ödenmek üzere müracaatta bulunulması ve/veya ödeme planına bağlanması. Kesilmenin rastladığı takvim yılını takip eden takvim yılı başından itibaren zamanaşımı yeniden işlemeye başlar. Zamanaşımının bir bozma karariyle kesilmesi halinde zamanaşımı başlangıcı yeni vade gününün rastladığı; amme alacağının teminata bağlanması veya icranın kaza mercilerince durdurulması hallerinde zamanaşımı başlangıcı teminatın kalktığı ve durma süresinin sona erdiği tarihin rastladığı; takvim yılını takip eden takvim yılının ilk günüdür.

  5. Zamanaşımının işlememesi: Madde 104 – Borçlunun yabancı memlekette bulunması, hileli iflas etmesi veya terekesinin tasfiyesi dolayısıyla hakkında takibat yapılmasına imkan yoksa bu hallerin devamı müddetince zamanaşımı işlemez. Zamanaşımı, işlememesi sebeplerinin kalktığı günün bitmesinden itibaren başlar veya durmasından evvel başlamış olan cereyanına devam eder.

  6. Tabii afetler sebebiyle terkin: Madde 105 – Yangın, yer sarsıntısı, yer kayması, su basması, kuraklık, don, zararlı hayvan ve haşarat istilası ve bunlara benzeyen afetler yüzünden zarara maruz kalan varlıklarının ve mahsullerinin en az üçte birini kaybedenler adına tahakkuk ettirilmiş ve afetlerin zarar verdiği gelir kaynakları ile ilgili amme alacakları İcra Vekilleri Heyeti kararıyla kısmen veya tamamen terkin olunur. Bu madde hükmünden faydalanmak için afetin vukuu tarihinden itibaren 6 ay içinde ilgili amme idaresine yazı ile mürcaat edilmesi şarttır. Bu madde şümulüne giren zararın derecesi, Maliye Vekaletince genel olarak belirtilecek esaslar dahilinde ilgili amme idarelerince tespit olunur. Vergi Usul Kanunu mevzuuna giren amme alacakları hakkında mezkur kanunun 105'inci maddesi hükümleri tatbik olunur.

  7. Tahsil İmkansızlığı Sebebiyle Terkin: Madde 106 –(4108 sayılı Kanunun 15'inci maddesiyle değişen fıkra) Yapılacak takip sonunda tahsili imkânsız veya tahsili için yapılacak giderlerin alacaktan fazla bulunduğu anlaşılan (5035 Sayılı Kanunun 48/2 maddesiyle değişen ibare. Geçerlilik:01.01.2004; Yürürlük:02.01.2004) 5 Yeni Türk Lirasına kadar (5 Yeni Türk Lirası dahil)(*) amme alacakları amme idarelerince terkin yetkisini haiz olanlar tarafından tahsil zamanaşımı süresi beklenilmeksizin terkin olunabilir. Bakanlar Kurulu, bu miktarı on katını kadar artırmaya yetkilidir.(**) (3505 sayılı Kanunun 25'inci maddesiyle eklenen fıkra) Maliye ve Gümrük Bakanı, yukarıdaki fıkra hükmüne göre terkin edilecek amme alacağının miktarını belirlemeye yetkilidir. Terkin selahiyetini haiz olanlar bu selahiyetlerin tamamını veya bir kısmını mahalli makamlara bırakabilirler. (*) (Değişmeden önceki şekli) 500.000 liraya kadar (97/10348 sayılı B.K.K. ile 2.000.000 liraya kadar) (500 000 lira dahil) (97/10348 sayılı B.K.K. ile 2.000.000 lira dahil) (**) Madde 106 – (Değişmeden önceki şekli) (3505 sayılı Kanunun 25'inci maddesiyle değişen fıkra) Yapılacak takip sonunda tahsili imkansız veya tahsili için yapılacak giderlerin alacaktan fazla bulunduğu anlaşılan 50 000 liraya kadar (50 000 lira dahil) amme alacakları amme idarelerinde terkin yetkisini haiz olanlar tarafından tahsil zamanaşımı süresi beklenilmeksizin terkin olunabilir. Madde 106 – (Değişmeden önceki şekli) (2347 sayılı Kanunun 10'uncu maddesiyle değişen madde) Yapılan takip sonunda tahsili imkansız veya tahsili için yapılacak giderlerin alacaktan fazla bulunduğu anlaşılan 2.500 liraya kadar (2.500 lira dahil) amme alacakları, amme idarelerinde terkin selahiyetini haiz olanlar tarafından terkin olunur.

  8. İKİNCİ BÖLÜM YASAKLAR VE CEZALAR

  9. Madde 107 – Bu kanunun tatbikinde vazifeli bulunan kimseler, bu vazifeleri dolayısiyle amme borçlusunun ve onunla ilgili kimselerin şahıslarına, mesleklerine, işlerine, muamele ve hesap durumlarına ait öğrendikleri sırlarla gizli kalması lazım gelen diğer hususları ifşa ettikleri takdirde 2 aydan 6 aya kadar hapis cezası ile cezalandırılırlar. Bu sırları kendileri veya başkaları için menfaat temini maksadı ile ifşa edenler beş aydan iki seneye kadar hapis cezası ile cezalandırılır ve bu suçun failleri ile birinci fıkradaki suçun mükerrirlerinin bir daha Devlet hizmetinde kullanılmamalarına karar verilir. (4369 sayılı Kanunun 82/2 nci maddesi ile yürürlükten kaldırılmıştır.) (*) (4369 sayılı Kanunun 82/2 maddesi ile yürürlükten kaldırılmıştır.)(**) (4369 sayılı Kanunun 82/2 maddesi ile yürürlükten kaldırılmıştır.) (***)

  10. (4962 sayılı Kanunun 3' üncü maddesiyle eklenen fıkra Yürürlük; 07.08.2003) Bu Kanunun 41 inci maddesine göre amme alacağını tahsil yetkisi verilen kuruluşlara, yapacakları tahsile yönelik bilgilerin verilmesi sırrın ifşaı sayılmaz. Bu bilgilerin verilmesine ilişkin usul ve esaslar Maliye Bakanlığınca belirlenir. (*) Madde 107 – (Kaldırılmadan önceki şekli) (3946 sayılı Kanunun 4'üncü maddesiyle eklenen fıkra) Ödeme müddetinin bitim tarihinden itibaren altı ay geçmesine rağmen, Gelir Vergisi, Kurumlar Vergisi, Katma Değer Vergisi ve bunların fer'ileri ve cezaları ile bu vergiler dışında kalan ve vergi, resim, harç niteliğinde olmayan diğer amme alacaklarını ödemeyen amme borçlularının ad ve unvanları ile borç miktarları, yılda en çok bir defa Maliye Bakanlığınca topluca ilan edilebilir. (**) Madde 107 – (Kaldırılmadan önceki şekli) (3946 sayılı Kanunun 4'üncü maddesiyle eklenen fıkra) Bu ilan sırrın ifşaı ve Vergi Usul Kanunu hükümlerine gšöre vergi mahremiyetinin ihlali sayılmaz. (***) (Kaldırılmadan önceki şekli) (3946 sayılı Kanunun 4'üncü maddesiyle eklenen fıkra) Maliye Bakanlığı, ilan edilecek amme alacaklarını nev'ileri ve asgar" miktarı itibariyle sınırlamaya, ilanın şeklini, yapılacağı yer ve zaman ile diğer usul ve esasları tespit etmeye yetkilidir.

  11. Artırmalara katılamayacak ve artırmalarda mal satın alamayacak olanlar: Madde 108 – Bu kanunun tatbikinde vazifeli bulunan kimseler, bu kanun gereğince paraya çevrilecek malların artırmasına ne kendi adlarına, ne de diğer kimseler ad ve hesabına iştirak edemeyecekleri ve bu artırmalardan mal satın alamayacakları gibi, bu malları üçüncü şahıslar vasıtasıyla veya üçüncü şahıslara satın aldırıp onlardan beş sene müddetle teferruğ suretiyle dahi satın alamazlar. Bu memnuiyet, bunların eşlerine ve üçüncü dereceye kadar (Bu derece dahil) kan ve sıhri hısımlarına da şamildir. Bu memnuiyet hilafına yapılan ihalelerin 99'uncu maddeye göre feshi istenebilir. Bu madde hükmüne aykırı hareket edenler üç aydan üç yıla kadar hapis ve altı aydan üç yıla kadar memuriyetten mahrumiyet cezası ile cezalandırılırlar.

  12. Takdir muamelelerine ve kararlara iştirak edemeyecek olanlar: Madde 109 – Bu kanunun tatbikine satış komisyonu reis ve azasiyle, bilirkişiler ve yine bu kanunun tatbiki münasebetiyle kendilerine intikal edecek hadiselerin karara bağlanmasına itiraz komisyonları reis ve azası : 1. Kendilerine, nişanlılarına ve boşanmış olsalar bile eşlerine, 2. Kan veya sıhri usul ve furuuna, evlatlığına veya kendisini evlat edinene yahut kan hısımlığında üçüncü (bu derece dahil), sıhri hısımlıkta bu hısımlığı meydana getiren evlenme ortadan kalkmış olsa bile üçüncü (Bu derece dahil) dereceye kadar olan civar hısımlarına, 3. Kanuni temsilci veya vekili bulundukları kimselere ait işlerin takdir muamelelerine ve bu işler hakkında verilecek kararlara iştirak edemezler.

  13. Amme alacağının tahsiline engel olanlar : Madde 110 – Amme alacağının tahsili için hakkında takip muamelelerine başlanan borçlu kısmen veya tamamen tahsile engel olmak veya tahsili zorlaştırmak maksadıyla mallarından bir kısmını veya tamamını: 1. Mülkünden çıkararak, telef ederek yahut değerden düşürerek gerçek surette, 2. Gizleyerek, kaçırarak muvazaa yolu ile başkasının uhdesine geçirerek veya asli olmayan borçlar ikrar ederek, yahut alındılar vererek gerçeğe aykırı surette, varlığını yok eder veya azaltır ve geri kalan mallar borcu karşılamaya yetmezse üç aydan üç yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır ve tevellüt eden zarar az ise verilecek ceza yarısına kadar indirilerek, eğer pek fahiş ise yarısına kadar artırılarak hükmolunur.

  14. Gerçeğe aykırı bildirimde bulunanlar: Madde 111 – Bu kanuna göre istenen mal bildirimini gerçeğe aykırı surette yapanlarla, yaşayış tarzları mal bildirimine uymayanlar sulh işlerine bakan mahkemelerce bir aydan bir seneye kadar hapis ile cezalandırılırlar. Mal edinme ve artmalarını bildirmeyenler: Madde 112 – Usulü dairesinde mal bildiriminde bulunduktan sonra, edinilen mallarla, her türlü mallarında, kazanç ve gelirlerinde olan artmaları 61'inci madde hükümleri gereğince zamanında bildirmemek suretiyle amme alacağının tahsilini engellemiş veya zorlaştırmış olanlar sulh işlerine bakan mahkemelerce bir aydan bir seneye kadar hafif hapis cezası ile cezalandırılırlar.

  15. Amme borçlusuna ait ellerinde bulundurdukları malları bildirmeyenler: Madde 113 – Amme borçlusuna ait ellerinde bulundurdukları malları 55'inci maddenin son fıkrası gereğince yapılan talebe rağmen bildirmeyenler sulh işlerine bakan mahkemelerce 15 günden 6 aya kadar hafif hapis cezasıyla cezalandırılırlar.

  16. İstenecek bilgileri vermeyenler: Madde 114 – Kendisine ödeme emri tebliğ olunan ve malı olmadığı yolunda bildirimde bulunan amme borçluları bu bildirim ile birlikte veya bildirimin tarihinden itibaren 15 gün içinde: 1. En son kanuni ikametgah ve iş adreslerini, 2. Varsa devamlı mükellefiyetleri bulunan diğer tahsil dairelerini ve amme idarelerini ve bunlardaki hesap ve kayıt numaralarını bildirmek, nüfus kayıt suretini vermek mecburiyetindedirler. Bu vazifeyi makbul bir özre dayanmadan zamanında yerine getirmeyenler sulh işlerine bakan mahkemelerce bir aya kadar hafif hapis veya (5281 sayılı Kanunun 43/1-b maddesiyle değişen ibare. Geçerlilik; 01.01.2005, Yürürlük; 31.12.2004) 100 Yeni Türk Lirasına kadar adli para cezası ile cezalandırılırlar.

  17. Suçların takibi : Madde 115 – 110 ila 114'üncü maddelerde yazılı suçlar, alacaklı amme idaresinin o mahaldeki en büyük memurunun ihbarı üzerine Cumhuriyet Savcılığı tarafından takip olunur. Bu suçlar hükmi şahsın idare ve muamelelerini görme sırasında işlenmiş ise ceza, hükmi şahsın ortaklarından, mümessil ve vekillerinden, tasfiye memurlarından idare meclisi reis ve azasından, murakıp ve müfettişlerinden veya müstahdemlerinden muameleyi yapmış olanlar hakkında hükmolunur.

More Related