1 / 82

DÖNEM SONU VERGİ VE MUHASEBE İŞLEMLERİ

DÖNEM SONU VERGİ VE MUHASEBE İŞLEMLERİ. ENVANTER İŞLEMLERİ. Envanter işlemleri; Muhasebe Dışı Envanter İşlemleri (Sayım işlemleri, Değerleme işlemleri) Muhasebe İçi Envanter İşlemleri (Uyumlaştırma-Düzeltme Kayıtları) Envanter işlemlerinin dayanakları; Türk Ticaret Kanunu (TTK)

lakia
Download Presentation

DÖNEM SONU VERGİ VE MUHASEBE İŞLEMLERİ

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. DÖNEM SONUVERGİ VE MUHASEBEİŞLEMLERİ

  2. ENVANTER İŞLEMLERİ • Envanter işlemleri; • Muhasebe Dışı Envanter İşlemleri • (Sayım işlemleri, Değerleme işlemleri) • Muhasebe İçi Envanter İşlemleri • (Uyumlaştırma-Düzeltme Kayıtları) • Envanter işlemlerinin dayanakları; • Türk Ticaret Kanunu (TTK) • Vergi Usul Kanunu (VUK) • Sermaye Piyasası Kanunu (SPK)

  3. Muhasebe dışı envanter; Saymak, ölçmek, tartmak ve değerlendirmek yoluyla,bilanço günündeki mevcutları, alacakları ve borçları kesin bir şekilde ayrıntılı olarak tespit etmektir (TTK Md. 73) Bilanço günündeki mevcutları, alacakları ve borçları saymak, ölçmek, tartmak ve değerlemek suretiyle kesin bir şekilde ve müfredatlı olarak tespit etmektir (VUK Md.186) Muhasebe içi envanter; İşletmedeki hesapların muhasebe dışı envanter (sayım ve değerleme) işlemlerinin tamamlanmasından sonra, hesaplanan değerlerinin muhasebe defterindeki kayıtlarla karşılaştırılması ve farklı olanların fiili durumla uyumlu hale getirilmesi için yapılan düzeltme kayıtlarıdır.

  4. DEĞERLEMEVergi matrahlarının hesaplanmasıyla ilgili iktisadikıymetlerin vergi kanunlarında gösterilen gün vezamanlarındaki değerlerinin tespitidir (VUK Md.258, 259) Değerleme Ölçüleri • Maliyet bedeli (VUK Md. 262) • Borsa rayici (VUK Md. 263) • Tasarruf değeri (VUK Md. 264) • Mukayyet değer (VUK Md. 265) • İtibari değer (VUK Md. 266) • Vergi değeri (VUK Md. 268) • Rayiç bedel (VUK Mük.Md. 266) • Emsal bedeli ve ücreti (VUK Md. 267) • Ortalama perakende fiyat (GVK Md.63/son)

  5. İktisadi İşletmelere Dahil Kıymetleri Değerleme Yabancı paralar Borsa rayici, borsa rayici yoksa Maliye Bakanlığınca belirlenen kurlar. Maliye Bakanlığınca kur tespiti yapılmadığı takdirde T.C. Merkez Bankasınca tespit edilen döviz alış kurlarıyla değerlenir. • Örnek : (A) Ltd. Şti.’nin 31.12.2007 tarihi itibariyle kasasında 20.000 $ bulunmaktadır. Şirket bu tutarı kasasına girdiği tarih itibariyle T.C. Merkez Bankası döviz alış kuru ile değerlemiş ve 1 $ = 1,17-YTL üzerinden 100 numaralı hesaba (20.000 x 1,17 =) 23.400.-YTL olarak kaydetmiştir. Maliye Bakanlığı’nca ilan edilen kurun, 1 $ = 1,20YTL olduğunu varsayalım.

  6. Bu durumda şirketin 31.12.2007 tarihi itibariyle yapacağı değerleme işlemi ve bu işleme ilişkin muhasebe kaydı şöyledir: Değerleme sonucu (20.000 x 1,20 = )24.000.-YTL Kayıtlı Değer ( - )23.400,-YTL Kur Farkı Geliri600,-YTL -------------------------/------------------------------------ 100. KASA 600.- 646 KAMBİYO KARLARI 600.- Dönem sonu $ kasasının değerlemesi _________________ / ___________________ _________________ / __________________ 646 KAMBİYO KARLARI 600.- 690 DÖNEM KARI VEYA ZARARI 600. - Dönem sonu aktarma işlemi __________________ / ___________________

  7. Maliye Bakanlığı’nca ilan edilen kur, 1 $ = 1,15 YTL olsa; Bu durumda şirketin 31.12.2007 tarihi itibariyle yapacağı değerleme işlemi ve bu işleme ilişkin muhasebe kaydı şöyledir: Değerleme sonucu (20.000 x 1,15 = )23.000.-YTL Kayıtlı Değer( - )23.400,-YTL Kur Farkı Gideri400,-YTL ____________________ / ___________________ 656 KAMBİYO ZARARLARI 400.- 100 KASA 400.- Dönem sonu $ kasasının değerlemesi ____________________ / ____________________ ____________________ / ___________________ 690 DÖNEM KARI VEYA ZARARI 400. - 656 KAMBİYO ZARARLARI 400.- Dönem sonu aktarma işlemi ____________________ / _____________________

  8. Yabancı parayla olan alacak ve borçlar Yabancı para ile olan senetli veya senetsiz alacak ve borçlar da, Maliye Bakanlığı’nca tespit ve ilan olunan kurlarla değerlenir. Örnek :( X ) A.Ş.’nin 31.12.2007 tarihi itibariyle aktifinde 40.000,- $ tutarında alacak senedi bulunmaktadır. Alacak senedinin kayıtlı değeri 46.800.-TL’dır. 31.12.2007 tarihi itibariyle ilan edilen kurun, 1 ABD Doları = 1.20.-YTL olduğunu varsayalım. Bu durumda yapılacak değerleme işlemi ve ilgili muhesabe kayıtları şu şekilde olacaktır: Değerleme sonucu (40.000 x 1,20 = )48.000.-YTL Kayıtlı Değer( - )46.800,-YTL Kur Farkı Geliri1.200,-YTL

  9. ________________ / __________________ 121 ALACAK SENETLERİ 1.200.- 646 KAMBİYO KARLARI 1.200. - Dönem sonu alacak senetlerinin değerlemesi işlemi ________________ / ____________________ ________________ / __________________ 646 KAMBİYO KARLARI 1.200.- 690 DÖNEM KARI VEYA ZARARI 1.200.- Dönem sonu aktarma işlemi __________________ / __________________

  10. ALACAK VE BORÇLARDA REESKONT Reeskonta Tabi Tutulacak Alacak ve Borçların Özellikleri • Alacak veya Borcun İktisadi İşletme Bünyesinde Doğmuş Olması • Alacak veya Borcun Senede Bağlı Olması • Alacak veya Borcun Bağlı Olduğu Senedin Vade İçermesi • Senede Bağlı ve Vade İçeren Alacak veya Borcun Değerleme Günü İtibariyle Vadesinin Gelmemiş Olması • Alacak veya Borç Senedinin Değerleme Günü İtibariyle İşletmenin Varlıklarında veya Kaynaklarında Yer Alması

  11. Reeskont İşleminin İhtiyariliği • Bankalar, bankerler ve sigorta şirketleri, senede bağlı alacak ve borçlarını reeskonta tabi tutmak zorundadırlar (VUK Md.281 ve 285). • Bunların dışında kalan ve bilanço esasına göre defter tutan vergi mükellefleri vadesi gelmemiş senede bağlı alacak ve borçlarını, reeskonta tabi tutup tutmamak konusunda VUK’na göre seçimlik hakka sahiptirler. • Ancak Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği ile reeskont hesaplanması zorunlu kılınmıştır. • Böylece reeskont ayırmak istemeyen firmalar Muhasebe Sistemi Uygulama Tebliği uyarınca reeskontu hesapladıktan sonra, kanunen kabul edilmeyen gider olarak muhasebeleştirebilirler.

  12. Reeskont İşleminde Özellik Gösteren Durumlar • Vadeli Çekler Çek bir senet değil bir ödeme aracıdır. Bu nedenle Vergi Usul Kanunu karşısında vadeli çeklerin reeskont işlemine tabi tutulması mümkün değildir. Ancak SPK, çeklerin vade konmak suretiyle alacak senedi yerine kullanılmakta olduğu gerçeğinden hareketle, bunların da reeskonta tabi tutulması gerektiğini açıklamıştır. Bu durumda vadeli çek reeskontu SPK’na tabi işletmelerce yapılacak, fakat vergi hesaplamasında reeskont tutarı vergi matrahı ile ilgilendirilmeyecektir. Vadeli çeklerin SPK’na tabi şirketlerce reeskonta tabi tutulmasından kaynaklanan gider, kanunen kabul edilmeyen gider olarak dikkate alınacaktır.

  13. Hatır senetleri Hatır senetleri gerçek bir alacak borç ilişkisine dayanmadıklarından vergi matrahını etkileyici bir işleme tabi tutulmazlar. Ancak bu tür senetlerin Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğleri uyarınca reeskonta tabi tutulmaları gerektiğinden, reeskont hesaplanarak kanunen kabul edilmeyen gider kaydedilmeleri gerekir. • Teminata veya tahsile verilen senetler Teminata verilen senetler işletmenin mülkiyetinde olan ve halen işletme için bir alacağı temsil eden senetlerdir. Bu nedenle teminata verilen alacak senetleri de reeskonta tabi tutulabilmektedir. Senetlerin, tahsil olunmak üzere bankaya ciro edilmesi halinde, yapılan ciro, hukuken, bir “temsil cirosu” niteliğindedir. Ancak, senet üzerindeki bütün haklar, mükellefe aittir. Bu itibarla, tahsile verilen alacak senetleri, değerleme gününde, henüz tahsil edilmemiş olmak şartıyla, reeskont konusu yapılabilir.

  14. Vadeli Satışlar ve Bitmemiş Yıllara Sari İnşaat ve Onarma İşleri Dolayısıyla Edinilen Alacak Senetleri Ön ödemeli vadeli satışlarda sözleşmenin yapıldığı tarih ile mal teslimi arasında geçen sürede tahsil edilen bedeller ve vadeleri sonraki döneme isabet eden senetler, gerçekte sipariş avansı mahiyetindedir. Mal ya da hizmet satışının fiili olarak gerçekleşmemesi nedeniyle satıştan doğan alacağın tahakkuk esası gereğince hasılat olarak kaydı mümkün değildir. Vergi Usul Kanununu gereğince, alacak senetlerinin reeskonta tabi tutulabilmesi için, alacağın tahakkuk esası gereğince hasılat olarak kayıtlara intikal ettirilmesi ve işletme için gerçek bir alacak mahiyetini kazanmış olması gerekmektedir. Bu ise, satışa konu mal veya hizmet işleminin fiili olarak gerçekleştiğini gösterir fatura ya da perakende satış fişi düzenlenerek hasılat kaydının yapılması ve tahakkuk eden alacağın senede bağlanması ile mümkündür.

  15. Bu yüzden vadeli satış kampanyalarında satışa konu mal veya hizmet bedeline ait belge düzenlenmeksizin düzenlenen alacak senetleri için dönem sonlarında reeskont uygulanmayacaktır. Ancak hatır senetlerinde olduğu gibi bu tür senetlerin de Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğleri uyarınca reeskonta tabi tutulmaları gerektiğinden, bunlar için de önce reeskont hesaplanarak kanunen kabul edilmeyen gider kaydedilmeleri gerekir. Vade İçermeyen Alacak ve Borç Senetleri Vade içermeyen senetler çeklere benzer. Her an ödenmesi istenebilir. Kanun hükmü reeskont hesaplanması için senedin vadesinin gelmemiş olmasını bir koşul olarak koymuştur. Belli bir vade taşımayan senetlerin ise reeskonta tabi tutulması düşünülemez.

  16. Yabancı Para Cinsinden Alacaklar ve Borçlarda ReeskontYabancı paralar cinsinden olan senetli alacakların da reeskonta tabi tutulabilir (VUK Md.280). • Vadesi Belli Senetsiz Alacak ve Borçlar Bankalar ve bankerlerle sigorta şirketleri senede bağlı olsun olmasın bütün alacak ve borçlarını reeskont işlemine tabi tutmak zorundadırlar (VUK Md.281 ve 285). Bunlar dışında kalan ve bilanço esasına göre defter tutan işletmeler ise sadece senede bağlı olan alacak ve borçlarını reeskont işlemine tabi tutup, oluşan gelir ya da gider unsurlarını vergi matrahının tespitinde dikkate alabilirler. SPK’na tabi olan firmalar ise senetli alacak ve borçlar (vadeli çekler ve poliçeler dahil) ile 3 aydan daha uzun süreli vadeli senetsiz ticari alacaklar ve borçlarını reeskont işlemine tabi tutmak zorundadırlar.

  17. Müflisten olan senede bağlı alacaklar Müflisten olan alacaklar senede bağlı olsun ya da olmasın iflasın açılmasından itibaren vadesi gelmiş alacak olmaktadır. Oysa reeskont uygulanabilmesi için değerleme gününde henüz senedin vadesinin gelmemiş olması gerekir. Dolayısıyla bu tür alacak senetleri için reeskont uygulanamaz. • Şüpheli Alacak Durumundaki Senetli Alacaklar Şüpheli alacaklar, şartlar gerçekleşmiş olmak kaydıyla, zaten karşılık ayrılmak yoluyla giderleştirilmektedir. Bu nedenle karşılık ayrılmak suretiyle vergi matrahının hesabında gider olarak dikkate alınmış olan senetli şüpheli alacaklar için yeniden reeskont hesaplanması mümkün değildir. Karşılık ayrılmayan şüpheli alacaklar ise diğer şartları da taşımaları kaydıyla reeskonta tabi tutulabilir.

  18. KDV Dahil Olarak Alınan Alacak Senetlerinde Reeskont • Bu senetlerde reeskont hesaplaması yapılırken KDV dahil tutar üzerinden hesaplama yapılması gerekir. 334 seri no.lu VUK Genel Tebliğinde KDV dahil tutar üzerinden düzenlenen alacak senetlerinin şüpheli hale gelmesi halinde şüpheli alacak karşılığı ayrılabileceği belirtilmiştir.

  19. Reeskont Oranı • Vergi Usul Kanunu’nun 280, 281 ve 285. maddelerine göre vadesi henüz gelmemiş senede bağlı alacak ve borçlar değerleme gününün kıymetine irca olunabilir. Bu takdirde, senette faiz nispeti açıklanmış ise bu nispet, açıklanmamışsa yabancı para cinsinden olan alacaklar için LIBOR (Londra Bankalar Arası Faiz Oranı), YTL cinsinden olan alacaklar için ise Cumhuriyet Merkez Bankasının kısa vadeli avans işlemlerine uygulanan faiz oranı uygulanır (VUK Genel Tebliği Sıra no:238). 2007 yılı sonu reeskont işlemleri için kullanılacak oranlar: • YTL için T.C. Merkez Bankası tarafından tespit edilen avans işlemlerinde faiz oranı 28.12.2007 itibariyle %27 • Londra Bankalar Arası Faiz Oranı (LIBOR) ise 27.12.2007 itibariyle; Euro için % 3,93875 Amerikan Doları için % 4,43000

  20. Reeskont Hesaplaması • Reeskont hesaplanmasında iç iskonto yöntemi kullanılır VUK Genel Tebliği Sıra no:238) Bunun için önce senedin hali hazır değerinin bulunması daha sonra bu değere iskonto oranının uygulanması gerekir. Bunu hesaplamak için kullanılacak iç iskonto formülü şöyledir. • F = A - ( A x 36000 / (36000 + n x t ) ) Formülün açık olarak yazılması halinde; Reeskont Tutarı = Nominal Değer – {Nominal Değer x 36000 / 36000+(Faiz Oranı x Gün Sayısı)}

  21. Örnek : (X) A.Ş’i KDV hariç 5.000.-YTL bedelindeki ticari malı 31.12.2007 tarihinde vadeli satmıştır. Bu satış nedeniyle, 5.000.- YTL nominal değerli 50 gün vadeli bir senet verilmiştir. Söz konusu senette faiz oranı belirtilmemiştir. 31.12.2007 tarihi itibariyle hesaplanması gereken reeskont tutarı ve yapılması gereken muhasebe kaydı aşağıdaki gibidir. Reeskont Tutarı = 5.000 – {5.000. x 36000 / 36000 + (27 x 50)} Reeskont Tutarı = 5.000 - 4.819 = 181,-YTL dır. Yukarıda yapılan reeskont hesabının yevmiye kaydı; _________________ / __________________ 657 REESKONT FAİZ GİDERLERİ 181.- 122 ALACAK SENETLERİ REESKONTU 181.- Açıklama: Dönem sonu değerleme kaydı _________________ / __________________

  22. ŞÜPHELİ ALACAKLAR Ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi ile ilgili olmak şartıyla; 1. Dava veya icra safhasında bulunan alacaklar; 2. Yapılan protestoya veya yazı ile bir defadan fazla istenilmesine rağmen borçlu tarafından ödenmemiş bulunan dava ve icra takibine değmeyecek derecede küçük alacaklar; Şüpheli alacaklar sayılır. Bunlar için değerleme gününün tasarruf değerine göre pasifte karşılık ayrılabilir.

  23. Şüpheli Alacak Karşılığı Ayırmanın Şartları • Ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi ile ilgili olmalı, • Dava veya icra safhasında bulunması veya yapılan protestoya veya yazı ile bir defadan fazla istenilmiş olmasına rağmen borçlu tarafından ödenmemiş bulunan dava ve icra takibine değmeyecek derecede küçük alacak olmalı, •Bilanço Esasında Defter Tutulmalı, •Alacak Teminatsız Olmalı veya Teminat Yetersiz Olmalı, • Şüpheli Alacak Karşılığının Ait Olduğu Alacak Muhasebe Kayıtlarında Gösterilmelidir.

  24. Şüpheli Alacaklarda Özellik Gösteren Durumlar •Alacağın değerleme günündeki niteliği esas alınır. •Sonradan tahsil edilen şüpheli alacaklar için ayrılan karşılıklar gelir yazılır. •Konkordato anlaşmasıyla vazgeçilen alacaklar şüpheli alacak değil değersiz alacaktır. •Verilen avanslar, bir mal satışı ve hizmet ifası sonucu tahakkuk edip netice hesaplarına intikal ettirilmiş alacak olmadığından şüpheli alacak karşılığı ayrılamaz. Şüpheli alacak karşılığı ayırabilmek için alacağın tahakkuk esası gereğince hasılat olarak kayıtlara intikal ettirilmiş ve işletme için gerçek bir alacak mahiyetini kazanmış olması gerekmektedir. •Katma değer vergisinden kaynaklanan alacağın ilgili dönemin kayıtlarına girmesi ve katma değer vergisi beyannamelerinde beyan edilmesi halinde şüpheli alacak karşılığı ayrılması mümkündür.

  25. • Holding şirketlerin kendi iştiraklerinden olan alacakları eğer normal ticari ilişkilerden doğuyorsa bu alacaklar için karşılık ayrılabilir. • Hazine ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarından veya belediyelerden olan alacaklar için şüpheli alacak karşılığı ayrılabilir. • Vergi Usul Kanununda yabancı para cinsinden olan alacaklarla ilgili herhangi bir sınırlama yer almamaktadır. Bu nedenle yabancı para cinsinde olan alacaklar için yine kanunda öngörülen şartların varlığı halinde karşılık ayrılabilir. • Ticari faaliyetle ilgisi bulunmayan hatır bonoları için ayrılmış olan şüpheli alacak karşılığı matraha dahil edilir. Ancak bazı durumlarda hatır bonosu bir ticari kefalet niteliğinde olabilir. Bu durumlarda söz konusu bonolara karşılık ayrılabilir.

  26. Şüpheli hale gelen alacakların muhasebe kayıtları şöyledir: ________________ / __________________ 128 ŞÜPHELİ TİCARİ ALACAKLAR XXXX 121 ALACAK SENETLERİ XXXX ________________ / ___________________ ________________ / ___________________ 654 KARŞILIK GİDERLERİ XXXX 129 ŞÜPHELİ TİCARİ XXXX ALACAKLAR KARŞILIĞI __________________ / ___________________ __________________ / ___________________ 690 DÖNEM KARI VEYA ZARARI XXXX 654 KARŞILIK GİDERLERİ XXXX ___________________ / ____________________

  27. Karşılık ayrılan alacakların kısmen veya tamamen tahsil edilmesi durumunda ise ilgili muhasebe kayıtları şu şekilde olacaktır: ____________________ / ____________________ 100 KASA ( veya Diğer İlgili Hesaplar) XXXX 128 ŞÜPHELİ TİCARİ ALACAKLAR XXXX ____________________ / ____________________ ____________________ / ____________________ 129 ŞÜPHELİ TİCARİ XXXX ALACAKLAR KARŞILIĞI 644 KONUSU KALMAYAN KARŞILIKLAR XXXX _____________________ / _____________________ _____________________ / _____________________ 644 KONUSU KALM. KARŞILIKLAR XXXX 690 DÖNEM KAR VEYA ZARARI XXXX ______________________ / ______________________

  28. İlişkili kişiler Kurumlar vergisi mükellefleri açısından; kendi ortaklarını, kurumların veya ortaklarının ilgili bulunduğu gerçek kişi veya kurumları, kurumların veya ortaklarının idaresi, denetimi veya sermayesi bakımından doğrudan veya dolaylı olarak bağlı bulunduğu gerçek kişi veya kurumları, kurumların veya ortaklarının idaresi, denetimi veya sermayesi bakımından nüfuzu altında bulundurduğu gerçek kişi veya kurumları, ortakların eşlerini, ortakların veya eşlerinin üstsoy ve altsoyu, üçüncü derece dahil yansoy hısımları ve kayın hısımlarını; gelir vergisi mükellefleri açısından ise; teşebbüs sahibinin eşi, üstsoy ve altsoyu, üçüncü derece dahil yansoy ve kayın hısımları ile doğrudan veya dolaylı ortağı bulunduğu şirketler, bu şirketlerin ortakları, bu şirketlerin idaresi, denetimi veya sermayesi bakımından kontrolü altında bulunan diğer şirketleri ifade etmektedir. Ayrıca bu tanımlara dahil olmamakla birlikte Bakanlar Kurulunca ilan edilen ülkelerde veya bölgelerde bulunan kişilerle yapılmış tüm işlemler, ilişkili kişilerle yapılmış kabul edilecektir

  29. Emsallere Uygunluk ve Uygun Fiyat Tespiti Emsallere uygunluk ilkesi, ilişkili kişilerle yapılan mal veya hizmet alım ya da satımında uygulanan fiyat veya bedelin, aralarında böyle bir ilişkinin bulunmaması durumunda oluşacak fiyat veya bedele uygun olmasını ifade eder. Uygun fiyatın tespit yöntemleri • Karşılaştırılabilir fiyat yöntemi, • Maliyet artı yöntemi, • Yeniden satış fiyatı yöntemi. – Kâr bölüşüm yöntemi – İşleme dayalı net kâr marjı yöntemi – Peşin fiyatlandırma anlaşması

  30. Karşılaştırılabilir fiyat yöntemi: Bir mükellefin uygulayacağı emsallere uygun satış fiyatının, karşılaştırılabilir mal veya hizmet alım ya da satımında bulunan ve aralarında herhangi bir şekilde ilişki bulunmayan gerçek veya tüzel kişilerin birbirleriyle yaptıkları işlemlerde uygulayacağı piyasa fiyatı ile karşılaştırılarak tespit edilmesini ifade eder. Maliyet artı yöntemi: Emsallere uygun fiyatın, ilgili mal veya hizmet maliyetlerinin makul bir brüt kâr oranı kadar artırılması suretiyle hesaplanmasını ifade eder. Yeniden satış fiyatı yöntemi: Emsallere uygun fiyatın, işlem konusu mal veya hizmetlerin aralarında herhangi bir şekilde ilişki bulunmayan gerçek veya tüzel kişilere yeniden satılması halinde uygulanacak fiyattan, makul bir brüt satış kârı düşülerek hesaplanmasını ifade eder.

  31. Transfer fiyatlandırılmasında belgelendirme • Kurumlar vergisi mükelleflerinin, ilişkili kişilerle bir hesap dönemi içinde yaptıkları mal veya hizmet alım ya da satım işlemleri ile ilgili olarak "Transfer Fiyatlandırması, Kontrol Edilen Yabancı Kurum Ve Örtülü Sermayeye İlişkin Form" adı verilen bir form doldurmaları ve beyanname ekinde vermeleri gerekmektedir. • Büyük Mükellefler Vergi Dairesi Başkanlığı'na kayıtlı mükellefler ayrıca bir hesap dönemi içinde ilişkili kişilerle yaptığı yurt içi ve yurt dışı işlemleri ne ilişkin olarak "Yıllık Transfer Fiyatlandırması Raporu"nu kurumlar vergisi beyannamesinin verilme süresine kadar hazırlamaları ve bu süre sona erdikten sonra istenmesi durumunda İdare'ye veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlara ibraz etmeleri gerekmektedir • Diğer kurumlar vergisi mükellefleri ise aynı raporu sadece yurt dışı işlemlerine ilişkin olarak hazırlamaları ve istenmesi durumunda İdare'ye veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlara ibraz etmeleri gerekmektedir

  32. • Yıllık Transfer Fiyatlandırması Raporundan başka, kurumlar vergisi mükellefleri (Büyük Mükellefler Vergi Dairesi Başkanlığı'na kayıtlı mükellefler hariç) bir hesap dönemi içinde ilişkili kişilerle yaptıkları yurt içi; gelir vergisi mükellefleri de bir takvim yılı içinde ilişkili kişilerle yaptıkları yurt içi ve yurt dışı işlemlere ilişkin olarak 1 seri no.lu Transfer Fiyatlandırması Yoluyla Örtülü Kazanç Dağıtımı Hakkında Genel Tebliğde belirtilen bilgi ve belgeleri (ve idarenin gerekli gördüğü takdirde isteyeceği ilave bilgi ve belgeleri) istenmesi durumunda İdare'ye veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlara ibraz edeceklerdir.

  33. Düzeltme ve Uygulanacak Cezalar Tamamen veya kısmen transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtıldığı kabul edilen kazanç, Gelir ve Kurumlar Vergisi kanunlarının uygulamasında, hesap döneminin son günü itibarıyla dağıtılmış kâr payı veya dar mükellefler için ana merkeze aktarılan tutar sayılacaktır. daha önce yapılan vergilendirme işlemleri, taraf olan mükellefler nezdinde düzeltilecektir. Düzeltmenin yapılması için örtülü kazanç dağıtan kurum adına tarh edilen vergilerin kesinleşmiş ve ödenmiş olması şarttır. Transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü kazanç dağıtımı ile idareye ibraz zorunluluğu getirilen bilgi ve belgelerin öngörülen sürelerde verilmemesi hallerinde Vergi Usul Kanununda yer alan cezalara ilişkin hükümler uygulanacaktır.

  34. Borç ve Alacak İlişkilerinde Transfer Fiyatlaması veKDV Karşısındaki Durumu Ortaklara cari hesap yoluyla borç para kullandırma işlemi, ticari anlamda bir finans hizmeti olup, KDV Kanununun 1/1. maddesine göre KDV’ye tabi bulunmaktadır. Bu nedenle ortaklara cari hesap yoluyla borç para kullandırma işleminin faizsiz veya emsaline uygunluk ilkesine göre olmaması durumunda KDV matrahı, yapılacak adatlandırma işlemi sonucu bulunacak tutar olacaktır.Adatlandırma suretiyle faiz hesaplanması aşağıdaki formüle göre yapılacaktır. • Faiz = (Net Adat x Faiz Oranı) / 365

  35. STOKLARIN DEĞERLEMESİ • Satın Alınan Emtianın Değerlemesi • İmal Edilen Emtianın Değerlemesi • Stok Değerleme Yöntemleri • Fiili Maliyet Yöntemi • Ortalama Maliyet Yöntemi • İlk Giren - İlk Çıkar (FIFO) Yöntemi • Son Giren - İlk Çıkar (LIFO) Yöntemi • Emtiada Düşük Bedelle Değerleme • Kıymeti Düşen Mallarda Değerleme

  36. Örnek : Maliyet bedeli 2.000. -YTL olan emtia Kasım 2007’de gerçekleşen sel felaketi sonucu zarar görmüştür. Takdir komisyonuna mükellefin başvurusu üzerine komisyon emtianın iktisadi değerinin kalmadığına karar vermiştir: İlgili muhasebe kaydı şu şekilde yapılacaktır: _____________________ /_____________________ 157 DİĞER STOKLAR 2.000.- 153 TİCARİ MALLAR 2.000.- Hasara uğrayan malların diğer stoklara alınması _____________________ /_____________________ _____________________ /_____________________ 689 DİĞER OLAĞANDIŞI GİD. VE ZAR. 2.000. - 157 DİĞER STOKLAR 2.000. - Zayiatın giderleştirilmesi ______________________ /____________________

  37. Örnek : Maliyet bedeli 10.000. -YTL (+ %18 KDV) olan emtia, Ekim 2007’de işletmede çıkan yangın sonucu kısmen değerini kaybetmiş, takdir komisyonuna yapılan başvuru sonucunda komisyon, emtiadaki kıymet kaybının %60 olduğunu tespit etmiştir. Dönem sonunda muhasebe kayıtları şöyle olacaktır: ____________________ / ____________________ 157 DİĞER STOKLAR 10.000. - 153 TİCARİ MALLAR 10.000. - Hasara uğrayan malların diğer stoklara alınması _____________________ / ____________________ _____________________ / _____________________ 654 KARŞILIK GİDERLERİ 6.000.- 158 STOK DEĞER DÜŞÜK KARŞILIĞI 6.000. - Zayiatın karşılık yoluyla giderleştirilmesi _____________________ / ______________________

  38. ____________________ / ____________________ 689 DİĞER OLAĞANDIŞI 1.080. - GİDER VE ZARARLAR 391 HESAPLANAN KDV 1.080. - Kısmi zayiata ilişkin KDV’nin düzeltilmesi ____________________ / ____________________ *Hasara uğrayan mal Ocak 2008’de (KDV hariç) 5.000.YTL’ye peşin satılmıştır. Satış kaydının şu şekilde muhasebeleştirilmesi gerekecektir: ____________________ / ____________________ 100 KASA 5.900. - 600 YURTİÇİ SATIŞLAR 5.000.- 391 HESAPLANAN KDV 900. - _____________________ / ___________________

  39. ____________________ / __________________ 158 STOK DEĞER DÜŞÜKLÜĞÜ 6.000.- KARŞILIĞI 644 KONUSU KALMAYAN 6.000. - KARŞILIKLAR ____________________ / __________________ ____________________ / _________________ 621 SATILAN TİCARİ 10.000. MALLAR MALİYETİ 157 DİĞER STOKLAR 10.000. - ____________________ / __________________

  40. Bilanço esasına göre defter tutanlar V.U.K. 190.md. Göre büyük mağazalar ve eczaneler mevcutların envanterini 3 yılda 1 çıkarırlar. Ticaret ve sanayi odalarının yayımlamış olduğu fire zaiyat listesinde: eczanelerde %3 - %5 arası olarak görülmektedir. ÖRNEK: Dönembaşı mal mevcudu : 20.300,00 Dönem içi alışlar : 180.400,00 TOPLAM : 200.700,00 200.700,00 * %3 = 6.021,00 -- Firenin yayımlanmış olan oranlar içinde olması durumunda yapılması gereken muhasebe kaydı _____________________ /_____________________ 659 DİĞER OLAĞAN GİDER VE ZARAR HS. 6.021,00 153 TİCARİ MALLAR 6.021,00 _____________________ /_____________________

  41. GELİR TABLOSUYLA İLGİLİ İŞLEMLER • GÖTÜRÜ GİDER UYGULAMASI Götürü Gider Uygulamasından Yararlanabilecek Olan Mükellefler Götürü Gider Kaydedilebilecek Azami Tutar Götürü Gider Uygulamasında Hasılat İhracat Hasılatı İhracat Kaydıyla Mal Tesliminde Hasılat Yurt Dışı İnşaat Onarma Montaj ve Teknik Hizmetlerden Sağlanan Hasılat Yurt Dışı Taşımacılık Hasılatı

  42. SSK PRİMLERİNİN GİDER YAZILMASI 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun 80. maddesinin üçüncü fıkrasında “Kuruma ödenmeyen prim Gelir ve Kurumlar vergisi uygulamasında gider yazılmaz” hükmü yer almıştır. Öte yandan, Gelir Vergisi Kanunu’nun yukarıda yer verilen 40/2. maddesinde, ticari kazancın tespitinde, işverenlerce hizmet erbabı için ödenen SSK primlerinin dönem kazancının tespitinde gider olarak indirilebileceği hükme bağlanmıştır. Bu hükümlere göre, SSK primlerinin gider olarak dikkate alınabilmesi için, bu primlerin Sosyal Sigortalar Kurumu’na fiilen ödenmiş olması gerekmektedir. Bu nedenle, sigorta primleri fiilen ödendiği tarihte gider yazılabilmektedir. Aralık ayına ait olan sigorta primlerinin ertesi yılın Ocak ayı içinde ödenmesi durumunda ise bu primler Aralık ayının gideri olarak dikkate alınabilecektir.

  43. VADESİ GELMEMİŞ KREDİ VE MEVDUAT HESAPLARININ DURUMU Değerleme günü itibariyle henüz vadesi dolmamış olan mevduatların ve kredi borçlarının; Vergi Usul Kanununun 281. maddesindeki, “….mevduat ve kredi sözleşmelerine müstenid alacaklar değerleme gününe kadar hesaplanacak faizleriyle birlikte dikkate alınır” ve 285. maddesinin “Mevduat veya kredi sözleşmelerine müstenit borçlar değerleme gününe kadar hesaplanacak faizleriyle birlikte dikkate alınır” hükümleri gereğince gerek mevduat faizleri, gerekse kredi faizleri bilanço günü itibariyle hesaplanarak gelir veya gider olarak dikkate alınacaktır.

  44. AMORTİSMAN UYGULAMASI • Amortisman Konusu Amortismanın konusu, işletmede bir yıldan fazla kullanılan ve yıpranmaya, aşınmaya veya kıymetten düşmeye maruz kalan gayrimenkullerin ve gayrimenkul gibi değerlenen iktisadi kıymetlerin, alet, edevat, mefruşat, demirbaş ve sinema filmlerinin, VUK’nun değerleme hükümlerine göre belirlenen değerlerinin, yine VUK’nda belirtilen esaslar ve süreler dahilinde yok edilmesidir. • Amortisman Ayırma Koşulları • İşletmede Bir Yıldan Fazla Kullanılma • Yıpranma, Aşınma veya Kıymetten Düşmeye Maruz Bulunma • Envantere Dahil Olma • İktisadi Kıymetin Değerinin Belli Bir Tutarı Aşması • Arsa ve Arazide Amortisman • Madenlerde Amortisman

  45. Finansal Kiralamaya Konu Edilen İktisadi KıymetlerinAmortismanı Vergi Usul Kanununun mükerrer 290. maddesi ve 319 seri no.lu VUK Genel Tebliği hükümleri gereğince; Kiracı tarafından; aktifleştirilen finansal kiralamaya konu iktisadî kıymeti kullanma hakkı, amortismana tâbi tutulur. Amortisman konusu edilecek tutar, kiralama konusu iktisadî kıymetin rayiç bedeli veya sözleşmeye göre yapılacak kira ödemelerinin bugünkü değerinden hangisi düşük ise o olacaktır. Kiralayan tarafından ise; finansal kiralamaya konu iktisadî kıymetin net bilanço aktif değerinden kira ödemelerinin bugünkü değerinin düşülmesi sonucu bulunan fark eğer pozitif bir rakam olursa bunun üzerinden amortisman ayrılacaktır. Fark bulunmaz veya negatif olursa, kiralayan tarafından amortisman ayrılması söz konusu olmayacaktır.

  46. Amortisman Ayırma Yöntemleri • Normal Amortisman Bakanlıkça tespit edilen faydalı ömür ve buna bağlı olarak ortaya çıkan amortisman oranı esas alınarak, her yıl eşit tutarlarda amortisman ayrılması normal amortisman yöntemidir. • Azalan Bakiyeler Usulüne Göre Amortisman • Fevkalade Amortisman • Amortisman Usulünü Seçme ve Değiştirme Hakkı • Kıst Amortisman Uygulaması

  47. YENİLEME FONU UYGULAMASI • Yenileme Fonunun Şartları • Yenileme Fonu Bilanço Esasına Göre Defter Tutanlarca Ayrılabilir • Satılan veya Hasara Uğrayan Kıymetin Amortismana Tabi İktisadi Kıymet Olması Gerekir • Satılan İktisadi Kıymetin Yenilenmesinin Zorunlu Olması veya İşletmeyi İdare Edenlerce Bu Konuda Karar Verilerek Girişimde Bulunulması Gerekir • Yeni Alınan İktisadi Kıymetle Satılan İktisadi Kıymet Aynı Nitelikte Olmalıdır • Yenileme Fonunun Kullanımı ve Süresi • Yenileme Fonunun Kullanımı • Yenileme Fonu Kullanım Süresi • İşi Terk, İşletmenin Devri veya Tasfiye Durumunda Yenileme Fonu

  48. ÖZEL MALİYETLER VE İTFASI Normal bakım, tamir ve temizleme giderleri dışında, gayrimenkulü veya elektrik üretim ve dağıtım varlıklarını genişletmek veya iktisadi kıymetini devamlı olarak artırmak maksadıyla yapılan giderler, gayrimenkulün veya elektrik üretim ve dağıtım varlıklarının maliyet bedeline eklenir (VUK md. 272). Özel maliyet harcamalarının; • Gayrimenkulün normal kullanma süresi içinde normal fonksiyonunu devam ettirebilmesi için yapılması gereken bakım, tamir ve temizleme giderlerinden olmaması, • Yapılan giderin gayrimenkulün iktisadi kıymetini devamlı olarak artırmış olması (Bir gayrimenkulün iktisadi değeri kullanma ömrünü uzatmak veya normal kullanma süresinde sağlayacağı yararı fazlalaştırmak suretiyle artırabilir), • Aktifleştirilmesi gereken giderlerden olmaması, gerekir.

  49. ASGARİ GEÇİM İNDİRİMİ • ASGARİ GEÇİM İNDİRİMİ NEDİR ? • Ülkemizde 1980 yılına kadar “en az geçim indirimi” adı altında uygulamaya konulmuş 1981 yılında yapılan değişiklikle ”genel indirim” adını almış ve en son , 3239 sayılı kanun ile de 01.01.1986.tarihinden itibaren uygulamadan kaldırılmış olan “en az geçim indirimi” sistemi ; bireyin kendisinin ve ailesinin hayatını asgari düzeyde devam ettirebilmesi için gerek duyduğu gelirin vergilendirilmemesi gerektiğini ifade eden bir kavramdır.

  50. 20 yıldan beri uygulanan ve gerek birey açısından belge , fiş fatura toplamayı teşvik edici belge düzenini sağlama amacına hizmet eden “özel gider indirimi” uygulaması , bilinen adı vergi iade sistemi 01.01.2008 tarihinden itibaren uygulamadan kaldırılmıştır . Bu uygulamanın kaldırılmasının çalışanlar üzerindeki gelir kaybını telafi etmek ve sosyal devlet olma sorumluğundan hareketle 28.03.2007 tarihinde kabul edilen ve 04.04.2007 tarihinde yürürlüğe giren 5615 sayılı GVK ve bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanun un 2. md. Uyarınca 193 sayılı GVK ’ nın 32. md. Yeniden düzenlenmiş olup bu madde uyarınca asgari geçim indirimi sistemi vergi sistemimize dahil edilmiştir.

More Related