1 / 17

ADLARDA SAYI

ADLARDA SAYI. Adın gösterdiği nesnenin tek bir varlık, tek bir şey mi, yoksa birden çok varlık mı olduğu çeşitli dillerde başka başka yollarda dile getirilir.

Download Presentation

ADLARDA SAYI

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. ADLARDA SAYI Adın gösterdiği nesnenin tek bir varlık, tek bir şey mi, yoksa birden çok varlık mı olduğu çeşitli dillerde başka başka yollarda dile getirilir.

  2. Eğer ad bir tek nesneyi belirtiyorsa buna dil bilgisinde tekil ya da teklik birden çok şeyi gösteriyorsa genel olarak çoğul ya da çokluk adı verilir. • Türkçede tekil çoğul ayrımı yalnızca -lar / ler sonekiyle yazılır. Örnek: ev-evler ağaç-ağaçlar…

  3. Farsçada çoğul yapılırken genel olarak adların ilgili olduğu nesnelerin canlı cansız oluşuna göre ayrı çoğul sonekleri kullanılır.canlılar için –ün , cansızlar için –ha. • Örneğin:zen’ kadın’; zena : n’kadınlar’ ;a:b’su’;a:bha:’sular ‘ gibi…

  4. ÖTEKİ SÖZCÜK TÜRLERİ • Dil çalışmalarında sıfat adı verilen öğeler genel olarak adların çeşitli niteliklerini ,durumlarını,sayı ve ölçülerini belirten sözcüklerdir. • Belirteç adıyla anılan öğeler ise hem sıfatların , hem fiillerin hem de görevce kendilerine benzeyen öğelerin anlamlarını etkileyen sözcüklerdir. Ad soylu ögelerden biri de zamir adı verilen sözcük türüdür.

  5. Genel olarak adların yerini tutan zamirlerin kişi gösteren ben, sen, o, biz, siz, onlar, kendi gibi kişi zamirleri, bu, şu, o, bunlar, şunlar, onlar gibi gösterme zamirlere biri, birisi, başkası, herkes, kimse gibi belgisiz zamirler hangisi kim, ne, neyi, neden gibi, soru zamirleri denen türleri vardır.

  6. Bağlaç terimi geleneksel dil bilgisinde tümceleri ya da tümce bölümlerini birbirine bağlayan öğeleri anlatmak üzere kullanılmıştır. Türkçedeki fakat, meğer, zira,ama , lakin vb…

  7. Türkçede edat terimiyle anlatılan sözcük türüyle bu türün başka dillerdeki örnekleri arasında tam bir uyuşma olmadığını görüyoruz. Türkçenin özelliği dikkate alınırsa edat kavramı içine ‘postpositio’ sayılan sözcükten sonra gelen öğeleri alabiliriz

  8. EYLEM • Eylemlerin bir devinme bir oluş bir kılınış ya da bir durum gösteren sözcükler olduğunu söyleyebiliriz. Örneğin: çizmek , kırmak , yıpranmak …

  9. ZAMAN • Dilbilgisel türlerden biri olan zaman eylemin anlattığı işin , devinimin zaman açısından belirlenmesi , kesinleştirilmesi kavramıdır. Temel zaman türleri olarak dilbilgisinde genellikle şimdiki zaman ,geçmiş zaman , gelecek zaman ve geniş zaman kavramları anılırdı

  10. Türkçenin zaman açısından kendine özgü nitelikleri vardır. Örneğin şimdiki zaman bugünkü Türkiye Türkçesinde –ıyor sonekiyle çekilen yazıyorum kaçıyorsunuz gibi biçimlerle anlatılır.bunun yanı sıra sürerlilik gösteren -makta biçimbirimiyle kurulan bir şimdiki zaman daha vardır. Örnek: gelmekte ,durmaktasınız …

  11. KİP • Kip kavramı geleneksel dilbilgisinde yerleşik bir kavram olup doğu ve batı dilciliğinde çok eskiden beri kullanılmıştır. Eylemin bildirdiği devinimin ,oluşun , kılınışın konuşan açısından ne tarzda ne yolda yansıtıldığını gösterir.

  12. GÖRÜNÜŞ VE KILINIŞ • Eylemde söz konusu olan ve yakın zamanlarda dil çalışmalarında yerleşen bir dil bilgisel tür de görünüştür. Görünüş eylemin çekimli biçimiyle anlattığı için , kılınışın dışında kişisel,öznel bir anlatımı yansıtması olarak tanımlayabiliriz.örneğin: gidip çarşıdan meyve alacağım getirip yıkayacağım önünüze koyacağım siz de yiyeceksiniz. Yağma mı var?

  13. Tümcesinde gelecek zaman çekimi olan alacağım yıkayacağım gibi biçimler aslında gelecek zamanı yansıtmadığı gibi olumlu biçimler de değildir. • Görünüşle karıştırılan bir diğer kavram da kılınıştır. Bu kavram eylemlerin anlattıkları devinme oluş iş ve oluşumun yansıttıkları zaman açısından ayrılıkları olarak tanımlanabilir.

  14. ÇATI • Eylemin anlattığı iş oluş kılınışın özne ve nesne ile ilişkisini belirleyen bir anlam ve görev özelliği olarak tanımlayabiliriz. Hangi dilde olursa olsun topu patlattı ile top patladı ya da duvarı boyadım ile duvar boyandı tümcelerinin temelini oluşturan eylemin görev , anlam ,biçim ve tümcedeki öteki öğelerle ilişki bakımından birbirinin eşi olduğu söylenemez.

  15. Eylemleri böyle değişik anlam yükleriyle tümcenin öteki öğelerine bağlayan kavram çatıdır. • Kendi arasında çeşitli türleri vardır.bunlar; • Etken çatı • Edilgen çatı • Dönüşlü • İşteş birer çatı türüdür.

  16. Ayrıca; öteki çatı türlerinden geçişli adı verilen türdeki eylemler yansıttıkları işin bir nesneyi etkilemesi ve gerektirmesi nedeniyle bu adı almışlardır. Geçişsiz eylemlerde ise etkilenen bir nesne yoktur.

  17. MAHMUT GÖÇER • 20110954032

More Related