1 / 34

H o ş

H o ş. G E L D İ N İ Z. Peygamberimizin Ehl-i Kitapla Diyaloğu. Hazırlayan: Prof. Dr. İbrahim Canan. En güzel örnek. لقد كان لكم في رسول الله اسوة حسنة لمن كان يرجوا الله و يوم الاخرو ذكر الله كثيرا

albin
Download Presentation

H o ş

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. H o ş G E L D İ N İ Z

  2. Peygamberimizin Ehl-i Kitapla Diyaloğu Hazırlayan: Prof. Dr. İbrahim Canan

  3. En güzel örnek • لقد كان لكم في رسول الله اسوة حسنة لمن كان يرجوا الله و يوم الاخرو ذكر الله كثيرا • Hakikaten, Allah’ı‎n Resulünde sizler için, Allah’a ve ahiret gününe kavu‏şmay‎ı bekleyenler ve Allah'‎ı çok zikredenler için en mükemmel bir nümûne vard‎r.

  4. Diyaloğun Lüzumunda Birkaç önemli nokta 1-Peygamberlik- Tebliğ- Diyalog birbirinden ayrılmaz 2-Tebliğe Hâla İhtiyaç Var 3- Tebliğe En Uygun Ortam Diyalogdur * Hudeybiye Sulhü Örneği 4- Yanlış İmajı Silmek İçin de Diyalog 5- Cihanşümul Bir Dâva’nın Gereği olarak Diyalog 6- Çağımızın Şartlarının Gereği Olarak Diyalog 7- Yanlış Bir İddia: Telfîk-i edyân !?

  5. Yanlış İmajı silmek gerek İslam Teröre müsaade etmez “(Haksız yere öldürdüğü) bir nefis veya yer yüzünde çıkardığı bir fesat sebebiyle olmadan bir nefsi öldüren kimse sanki bütün insanları öldürmüş gibidir. Kim de bir nefsi ihya eder (hayata kazandırırsa) sanki bütün insanları ihya etmiş gibidir” (Mâide 5/32).

  6. Ferdin Hukuku Bediüzzaman: “…Bir mâsumun hakkı, bütün halk için dahi iptal edilmez. Bir fert dahi, umumun selâmeti için feda edilmez. Cenâb-ı Hakkın nazar-ı merhametinde hak haktır, küçüğüne büyüğüne bakılmaz. Küçük, büyük için iptal edilmez. Bir cemaatin selâmeti için, bir ferdin rızası bulunmadan, hayatı ve hakkı feda edilmez. Hamiyet namına, rızasıyla olsa, o başka meseledir”(Mektubat, 15. Mektup, s.50-RNK, s. 370).

  7. Mazlumun ahı Hadis:“Mazlumun (haksızlığa, zulme uğrayanın) bedduasından sakının, zira onun bedduası ile Allah arasında hiçbir perde yoktur” (Buhari, Zekat 63), …mazlum kişi kâfir de olsa (Müsned 3, 153), ...fâcir de olsa. Onun fücûru kendini ilgilendirir (sizin zulmünüzü meşru kılmaz)” (Müsned 2, 367).

  8. Muhabbet: yaratılana sevgi Yunus Ermemiz:“Yaratılanı hoş gör yaratandan ötürü” Bezm-i Âlem Valide Sultan: • Muhabbetten Muhammed oldu hâsıl • Muhammedsiz muhabbetten ne hâsıl?

  9. Bediüzzaman • “Biz Muhabbet kahramanıyız, Husumete vaktimiz Yoktur” • “Meşrebimiz: Muhabbete Muhabbet, Husumete husumettir” “Adavete adavet”

  10. Arnold Toynbee: “Biz Batılılar, insanları “yerliler” olarak vasıflandırdık mı, onları zımnen Beşerî değerlerden tecrît ederiz. Biz onları kendileriyle karşılaştığımız diyarları talan edip kirleten vahşî hayvanlar yerine koyuyoruz. Onlara, bizdeki aynı duyguları taşıyan insanlar olarak değil, keşfettiğimiz yerlerde rastladığımız mahallî bitki ve hayvan türlerinin bir parçası olarak bakıyoruz. Biz onları “yerliler” olarak düşündükçe, onları tamamen imha etme veya günümüzde daha geçerli göründüğü üzere, onları ehlileştirme hakkına sahip olduğumuza hükmediyor ve masumane (belki de tamamen haksız olmaksızın) ırkı islâh ettiğimize inanıyoruz… Ancak hiçbir zaman onları anlama zahmetine katlanmıyoruz

  11. Hudeybiye sulhü Hz. Ömer : - Ey Allah’ın Resulü! Biz hak üzere, onlar da bâtıl üzere değiller mi? -Elbette, şüphesiz öyle! -Bizim ölülerimiz cennetlik, onlarınki cehennemlik değil mi? -Elbette! Şüphesiz öyle. -Öyleyse niye dinimizde bu zilleti kabul ediyoruz? Allah bizimle onlar arasında (savaşla belirlenecek) hükmünü vermezden önce geri mi döneceğiz? - Ey Hattâb’ın oğlu, ben Allah’ın elçisiyim ve O’nun emrine muhalif de değilim ve Allah da ebediyen bizi terk etmeyecektir!”. İlahî müjde“Biz sana apaçık bir zafer ve fetih ihsan ettik!”. Hz. Peygamber sureyi Hz. Ömer’e baştan sona kadar okur. Hz. Ömer: - Yani bu bir zafer, bu bir fetih mi?

  12. Ulemanın ittifakı: • Hudeybiye sulhü: • “İslam’ın en büyük zaferidir” • “İslam’da Hudeybiye fethinden daha büyük bir fetih yoktur” • (Vâkidî, Meğâzî,, 2,609-610, 624 ).

  13. Değişen Kilise: 1215 konsülü:Papa 3. Innocent diliyle, başta peygamberimiz Hz. Muhammed ve İslamiyet (haşa) Deccal ve deccâliyet ilan edilir. II.Vatikan Konsülü 1964: “Kilise, Müslümanlara da takdirle bakar. Onlar Vâhid, Hayy, Kayyûm, Rahman, Kâdir, yeri göğü yaratan, insanlara hitâbeden bir Allah’a taparlar. Tenhada yalnız bile olsalar, tıpkı Hz. İbrahim’in itaat etmesi gibi –ki, İslamî inanç Hz. İbrahim’i peygamber kabul eder- bütün samimiyetleriyle Allah’ın emirlerine itaat etmeye gayret ederler... Allah’ın , yeniden diriltilmiş olan insanlara amellerinin karşılığını vereceği Hesap Gününe de inanırlar”

  14. İKİNCİ KISIM: D İ Y A L O Ğ U N D İ N Î D E L İ L L E R İ 1-İslam’ın “insan” ve “tebliğ” anlayışları 2- İslam’ın İnsanları Taksimi 3- Diyalog’un Başarılı Olmasında Gerekli Olan Bazı Faziletler (1) Selamlaşma (2) Müsamaha (3) Resulullah’tan Fiilî Müsâmaha Örnekleri (4) Sabır (5) Adalet (6) Misliyle Mukabele (7) Affetme (8) Kötülüğe Karşı İyilik

  15. Arnold Toynbee: “Biz Batılılar, insanları “yerliler” olarak vasıflandırdık mı, onları zımnen Beşerî değerlerden tecrît ederiz. Biz onları kendileriyle karşılaştığımız diyarları talan edip kirleten vahşî hayvanlar yerine koyuyoruz. Onlara, bizdeki aynı duyguları taşıyan insanlar olarak değil, keşfettiğimiz yerlerde rastladığımız mahallî bitki ve hayvan türlerinin bir parçası olarak bakıyoruz. Biz onları “yerliler” olarak düşündükçe, onları tamamen imha etme veya günümüzde daha geçerli göründüğü üzere, onları ehlileştirme hakkına sahip olduğumuza hükmediyor ve masumane (belki de tamamen haksız olmaksızın) ırkı islâh ettiğimize inanıyoruz… Ancak hiçbir zaman onları anlama zahmetine katlanmıyoruz

  16. ÜÇÜNCÜ KISIM: EHL-İ KİTAPLA DİYALOĞUN ÖNCELİĞİ 1- Diyalogta Öncelik Ehl-i Kitabadır 2- Ehl-i Kitap Kimdir? 3- Ehl-i Kitab’ın Hepsi Bir Değil 4- Hıristiyanlar Daha Yakın 5- Ehl-i Kitapta Peygamber Beklentisi 6- İncil ve Tevrat’ta Hz. Peygamber’in Zikri 7- Peygamber Bekleyenlerden Birkaç Örnek 1) Seleme İbnu Selâme’nin Şehâdeti: 2) İbnu’l-Heyyebân 3) Muhayrık 4) Abdullah İbnu Selâm 5) Selmân-ı Fârisi 6) Bahîra 7) Varaka İbnu Nevfel 8) Ensâr’ın İslam’a Girmesinde Büyük Rol oynayan Yahudi İhbarı

  17. 8- Diğer Dinlerde Bir Kurtarıcı Bekleme İnancı 1)Zerdüştlerin Kutsal Kitaplarında Hz. Peygamber 2) Budizm'de Peygamberimiz'e İşaretler 3) Brahmanizm'de Peygamberimiz'e İşaret 4)Mecusilikte İhbar

  18. DÖRDÜNCÜ KISIM: EHL-İ KİTABA YAKLAŞIM 1- Vahiy Gelmeyen Meselelerde Ehl-i Kitab’ı Taklit 2- Ehl-i Kitab’la Münasebetlerin Gelişme Seyri 1) Ümit. 2) Hayal Kırıklığı 3) Kopma-Savaş ve Tecziye 3- Ehl-i Kitap’la Diyalog 4- Câhiliye’de Ehl-i Kitab’a Karşı Aşağılık Duygusu 5- Mekke DönemindeResulullah’ın Ehl-i Kitap’la İlk Temasları

  19. 6- Hıristiyanlarla Diyalog • 7- İlk Hıristiyan Tepkiler Müspetti • (1) Bahîra • (2) Kayser • (3) Mukavkıs • (4) Addâs • (5) Fervetu’bnu Amr el-Cüzâmî • (6) Kapıcı Mürâ • (7) Süheyb-i Rumî • 8- Menfi Bir Tavır: Gassaniler bir elçi öldürür • 9- Müslümanlar’da Hıristiyanlara Yakınlık • * “Ona râhip demeyin fâsık deyin” • * Rumların Beş Hasleti • ** Dikkat çeken bir husus Tepki psikolojisi • 10- Habeşistan Hıristiyanlarıyla Diyalog

  20. 11- Ehl-i Kitab’a Karşı İhtiyat ve Ölçülü Tavır 12- İhtiyatlı Olmanın Şartları 1) Allah’ın ipine sarılıp birli- ğimizi Kur’anî değerler çer- çevesinde sağlamak 2) Kuvvetli olmak

  21. BEŞİNCİ KISIM: FİİLÎ DİYALOG 1- Hz. Peygamber ve Necranlılar a) Necranlılara Dâvet Mektubu b) Necranlılar Geliyor c) Görüşmeler d) Mescid-i Nebevî’de Hıristiyanlar İbadet Ederler e) Dini Meselelerde Tartışma f) Mübâhale’ye (Lanetleşmeye) Dâvet 61. Ayet: Mübâhale Ayeti g) Necranlılarla yapılan yazılı anlaşma 2- Âl-i İmrân Sûresi Veya Dinler ArasıDiyaloğa İlahî Bir Program

  22. ALTINCI KISIM: YAZILI DİYALOG 1- Hirakl’e Mektup 2- Herakliyus’un cevâbî mektubu 3- Bir Başka Mektup 4- İstanbul Üsküf’üne (Dinî Reis) Mektup 5- İran Kralına Mektup 6- Kisra’ya Yazılan Mektubun Metni

  23. Özet olarak Necranlıların, Medine’deki müsâferetleri esnasında “İslam dini” hakkında, hususen de “İslam nazarında Hz. İsa ve Hz. Meryem’in yerleri” olmak üzere bir çok mesele üzerine bilgi alış-verişi ve münakaşa ve müzakereler yapılmıştır. Kur’an’daki mübâhale ayeti (Âl-i İmrân 3/61) bu vesile ile onlarla ilgili olarak inmiş, en sonunda her iki tarafın da mutâbık kaldığı yazılı bir anlaşma yapılmış ve dinin kurucusunun elinden, insanlığın farklı dinler ve milletlerin koalisyonu şeklinde ortak bir tek devlet altında sulh içinde yaşama şartlarını gösteren bir vesika ortaya çıkmıştır.

  24. 61. Ayet: Mübâhale Ayeti “Artık sana bu ilim geldikten sona, kim seninle İsa hakkında tartışmaya girerse de ki: “Haydi gelin, oğullarımızı ve oğullarınızı, hanımlarımızı ve hanımlarınızı ve bizzat kendimizi ve kendinizi çağırıp, sonra da gönülden Allah’a yalvaralım da bu konuda kim yalancı ise Allah’ın lanetinin onların üzerine inmesini dileyelim”.

  25. Necranlılarla antlaşmametni “Bismillahirrahmanirrahim, Bu, Allah Resulü Muhammed peygamber’in (Sallallahu aleyhi vesellem) üzerinde yetkili kılındığı Necran halkı ile bütün meyve mahsülleri, bütün altın ve gümüş, ve bütün kölelerle ilgili olarak yazdığı ahiddir. Kendisi bütün bunları, her biri bir okiyye (değerinde[1]) 2000 elbiseye mukabil onlara terk etmiştir. Bunun bini her yıl Recep ayında, diğer bini ise her yılın Safer ayında teslim edilecektir. Her bir elbise bir okiyye gümüş değerinde olacaktır. Şu şartla ki vergiyi (haraç) aşıp giden veya gümüş miktarından eksik olan kısım hesapta nazar-ı itibara alınacaktır. Zırh, at veya malzemeden yaptıkları ödemeler hesaplanacaktır.

  26. (Devam) Gönderdiğim elçilerin yirmi güne kadarki ağırlanma ve yiyecek masrafları Necranlılar üzerinedir. Elçilerim bir aydan fazla tutulamazlar. Yemen’de bir cürüm işlenir, savaş çıkarsa 30 zırh, 30 at, 30 deveyi âriyeten vereceklerdir. Elçilerimin âriyet olarak alacakları zırh, at, deve veya mallarda zayiat meydana gelirse, elçilerim onları tazmîn edecek, mutlaka zararı telafi edecektir. Necranlıların mallarına, canlarına, dinî hayat ve tatbikatlarına, hazır bulunanlarına, bulunmayanlarına, ailelerine, mabetlerine ve az olsun, çok olsun, onların mülkiyetlerinde bulunan her şeye şâmil olmak üzere, Allah’ın himâyesi, ve Resulullah Muhammed’in zimmeti Necranlılar ve onlara bağlı etraftakiler üzerine bir haktır.

  27. (Devam) Hiçbir piskopos kendi dinî vazife mahalli dışına, hiçbir papaz kendi papazlık vazifesini gördüğü kilisenin dışına, hiçbir râhip içinde yaşadığı ma-nastırın dışında başka bir yere alınıp gönderileme-yecektir. Almış oldukları ödünçlerde hiçbir faiz söz konusu olmayacaktır. Kan davaları kaldırılmıştır.Onlar ne toplanıp bir araya getirilecekler ve ne de kendileri öşür vergisine tabi tutulacaklardır.Onla-rın toprakları üzerine hiçbir askerî birlik ayak bas-mayacaktır. Onlardan herhangi biri alacağını talep ettiğinde onlar arasında bir eşitlik kurulacaktır. Onlar ne zulm edecekler ve de kendileri zulme uğrayacaklardır. Şayet onlar arsından herhangi biri istikbalde faizli muamelelere girecek olursa benim himayemin dışında tutulacaktır: Onlar arasında hiç kimse bir başkasının işlediği suç ve yaptığı haksızlıktan mes’ul tutulmayacaktır.

  28. (Devam) Bu duruma göre, Allah’ın himayesi ve Resulullah Muhammed’in zimmeti, Allah’ın bütün kuvvet ve kudretini gösterdiği güne kadar olmak üzere ve Necranlılar da hiçbir hata ve haksızlık işlemeksizin, üzerlerine düşen vazifelerini layıkıyla yerine getirmeleri ve hiçbir zulümde bulunmaksızın iyi hal ve tutum göstermeleri şartıyla, bu yazıda göste-rilen hususlar üzerinde bulunacaktır. Şâhitler:Ebu Süfyân İbnu Harb, Gaylân İbnu Amr, Mâlik İbnu Avf Ensârî, Akra Ibnu Hâbis el- Hanzelî ve el-Muğîre Ibnu Şu’be. Bu yazıyı yazan kimse: Abdullah Ibnu Ebî Bekr’dir.(Vesâik, s.175-76, 94.Vesika, İbnu Sa’d 1, 287-288).

  29. YEDİNCİ KISIM: YAHUDİLERLE DİYALOG 1- Medine Vesikası ve Yahudiler 2- Resulullah-Yahudi Münasebetlerinde Üç Mühim Nokta 1- Hz. Peygamber Açısından Yahudiler 1)İbadette kıble olarak Kudüs’ü tercih 2) Âdaba giren şeylerde Yahudileri Taklit 3) Tamamen Yahudi menşeli olan aşure orucu tuttu 4) Yahudi Peygamberlerini ve Kitaplarını Tasdik 5) Tevrat’ı Hakem Kılıyor 6) Yahudilere, onların hoşlanacağı tâbirlerle hitap 7) Yahudilere tam bir din hürriyeti tanıyor 8) Yahudilerle Beşeri Münasebetler

  30. 2- Yahudiler Açısından Hz. Peygamber 1- Merak ve Tahkik 2- Olmayacak talepler 3- Şaşırtıcı sorular 4- Taciz edici, yıkıcı faaliyetler 3- Diyaloğun Sabır Boyutu 4- Kopuş ve Hâdiseler 1) Kıblenin Değişmesi 2) Bazı Tahditler (1) Ayetin indiği zamana göre (2) Tarihî Şartlar açısından 3) Bedir Zafer’i ve Yahudilerin Sertleşmesi 4) İlk Mühim Vak’a: Benû Kaynuka Hadisesi 5) Ka’bu’l-Eşref Vak’ası 6) Sellâm İbnu Ebi’l-Hukayk ve Üseyr İbnu Zâram hâdiseleri 7) Benû’n-Nadîr Hadisesi 8) Beni Kureyzâ ve Ahdi Bozma Hadisesi

  31. SEKİZİNCİ KISIM: HZ. İSA’NIN İNMESİ MESELESİ • Hz. İsa’nın inmesi insanlığın nihâî kemali midir?

  32. DOKUZUNCU KISIM: MUHAMMEDÎ DİYALOG VEYA TOPRAĞI ALTIN YAPAN SİMYA İkrme İbnu Ebî Cehl Örneği

  33. ONUNCU KISIM: TÜRKİYE’DE DİYALOĞU İLK BAŞLATAN ZAT: B E D İ Ü Z Z A M A N 1- Vatikan’a kitap yolluyor (1951) *Papanın Cevâbî Mektubu 2- İstanbul Ortodoks Kilisesi Patriği Athenagoras’ı ziyaret (1953). 3- Bir İstitrad 4- Küfr-ü mutlaka karşı misyonerlerle ittifak fikri 5- Bediüzzaman, Hıristiyanlığı ikiye ayırır 6- Hıristiyanlık aslına dönecektir 7- İsevî Ruhaniler’in hizmeti 8- Masum halka bakışı 9- Bediüzzaman’ın, Hz. İsa ve Hıristiyanlıkla ilgili bazı görüşleri 10- Ehl-i Kitap’la İlgili Bazı Sorulara Bediüzzaman’ın Cevapları

  34. SONUÇ: Üç Şıklı DâvetVeya (Dünya Birliğinin Modeli) Beni Kaynuka Yahudilerinin, ahdi bozacakları endişesine düşerek, onlardan önce savaş ilan etmeyi planlarken(İbnu Hişâm 3-4,47-49, Taberî, Tarih 2,480)gelen ayet Hz. Peygamberi uyarır: “Eğer bir cemaatin anlaşmaya hiyanet etmesinden korkuyorsan, (savaş açmadan önce, anlaşmanın artık geçersiz kaldığını) bildir ki, bunu bilme hususunda her iki taraf da eşit olsun. Çünkü Allah, hainleri sevmez”(Enfal 8/58).

More Related