1 / 29

KAN SAYIM YÖNTEMLERİ

KAN SAYIM YÖNTEMLERİ. Doç.Dr. Mustafa ALTINIŞIK ADÜTF Biyokimya AD 2008. "Tam kan sayımı" kandaki hücrelerin sayısını ve oranlarını saptayan bir testtir. "Tam kan sayımı" yani "hemogram" sonuçları raporlanırken bazı kısaltmalar ve açık terimler kullanılır:

turi
Download Presentation

KAN SAYIM YÖNTEMLERİ

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. KAN SAYIM YÖNTEMLERİ Doç.Dr. Mustafa ALTINIŞIK ADÜTF Biyokimya AD 2008

  2. "Tam kan sayımı" kandaki hücrelerin sayısını ve oranlarını saptayan bir testtir. "Tam kan sayımı" yani "hemogram" sonuçları raporlanırken bazı kısaltmalar ve açık terimler kullanılır: Hemoglobin (HGB) Hematokrit (HCT) Eritrosit sayısı (RBC) Eritrosit indeksleri (MCV, MCH, MCHC, RDW) Trombosit sayısı (PLT) Lökosit sayısı (WBC)

  3. Kan sayımı, eskiden manuel olarak yapılırdı.

  4. Günümüzde, özellikle gelişmiş hastanelerde kan sayımı (hemogram), “kan sayım cihazı” adı verilen kompleks otomatik cihazlarda yapılmaktadır. Bu cihazların, basitten çok komplekse doğru çeşitli tipleri bulunmaktadır.

  5. Bazı otomatik tam kan sayımı cihazları hem Lökosit Formülü'nü de listeleyebilmektedir. Lökositler, kanın enfeksiyonlara karşı mücadelesinde rol oynayan beyaz kürelerdir; değişik tipleri bulunur. Lökosit formülü bu tiplerin dağılımını % olarak belirtir.

  6. Eritrosit sayısı Kırmızı kan hücreleri kanın hücre kısmının tamamına yakınını meydana getirirler. Kanın her milimetre küpünde yaklaşık beş milyon eritrosit bulunur. Mikroskopta bakıldığında eritrositler, ortası çökük tavla pulu şeklinde görülür. Ortalama çapları 7,5 mikron olup, merkezdeki kalınlıkları bir mikrondur. 1 mm3 kandaki eritrosit sayısının fizyolojik değeri erişkin erkekte 4,5-6,5x106 (5,5±1,0x1012/L), erişkin kadında ise 3,8-5,8x106 (4,8±1,0x1012/L) kadardır.

  7. Eritrosit sayısı, gün içinde %4 dalgalanma gösterebilir. Eritrosit sayısı, uyku halinde azalır. Eritrosit sayısı, uyanıkken, yükseklerde yaşayanlarda, kas egzersizlerinden sonra, aşırı korku ve heyecanlanma durumlarında, atmosferik ısı artışında, kanın oksijen miktarını azaltan herhangi bir etki varlığında artar.

  8. Kanda eritrosit sayısının normalin üst sınırından fazla olması polisitemi olarak tanımlanır. Kanda eritrosit sayısının (veya hemoglobin konsantrasyonunun) normalin alt sınırından az olması anemi olarak tanımlanır.

  9. Hemoglobin düzeyi Her kırmızı kan hücresinde oksijen bağlama yeteneğindeki hemoglobin bulunur. Oksijenle dolu olan hemoglobine “oksihemoglobin” denir. Bu, kana parlak kırmızı rengini verir. Dokulara oksijen getirdikten sonra bir miktar karbondioksiti alarak akciğerlere getirir. Buna da “karbaminohemoglobin” denir Sağlıklı bir erişkinde kan hemoglobin düzeyi, erkekler için %13-18 g (15,5±2,5 g/dL), kadınlar için ise %11,5-16,5 g (14±2,5 g/dL)’dır.

  10. Eritrosit sayısında azalma olduğu anemi durumlarında, plazmadaki su miktarının arttığı hidremi durumlarında kan hemoglobin konsantrasyonu azalır. Eritrosit sayısının arttığı polisitemia vera ve kronik anoksili akciğer veya kalp hastalıklarında, dehidratasyon durumlarında kan hemoglobin konsantrasyonu artar.

  11. Kanda hemoglobin konsantrasyonunun normalin alt sınırından az olması anemi olarak tanımlanır.

  12. Hematokrit değeri Kanın şekilli elemanlarının volümünün toplam kan volümüne göre % değeri, hematokritolarak tanımlanır.

  13. Sağlıklı bir erişkinde hematokrit değeri, erkekler için %40-54 (%47±7), kadınlar için ise %37-47 (%42±5)’dir. Venöz kanla yapılan hematokrit değeri, kapiller kanla yapılandan biraz yüksek bulunur. RBC (milyon) x 9 = HCT HGB x 3 = HCT Sağlıklı kişiler için: %1 g Hb = %2,94 Hct %1 Hct = % 0,34 g Hb %16 g Hb = %100 Hb = 80 Sahli birimi

  14. Hematokrit değeri, eritrosit sayısının (veya hemoglobin konsantrasyonunun) azaldığı anemi durumlarında normalin alt sınırından düşüktür.

  15. Ortalama eritrosit volümü (MCV) Sağlıklı bir erişkinde ortalama eritrosit volümü, 78-93 3 (85±8 fL) kadardır. MCV, megaloblastik anemi ve makrositik anemi durumlarında normalin üst sınırından yüksektir. MCV, demir eksikliği anemisi, idiopatik hipokrom anemi, kronik kanama anemileri ve gebelik anemisi gibi durumlarda normalin alt sınırından düşüktür (mikrositik anemi).

  16. Ortalama eritrosit hemoglobini (MCH, OEHb) Sağlıklı bir erişkinde ortalama eritrosit hemoglobini, 28-32 pg kadardır. Pernisiyöz anemi gibi megalositer anemilerde, sferositoz durumlarında MCH artar. Primer demir eksikliği anemisinde, kanama anemilerinde, idiopatik hipokrom anemide, gebelik anemisinde MCH azalır. (<28 pg  hipokromi)

  17. Ortalama eritrosit hemoglobin konsantrasyonu (MCHC) Sağlıklı bir erişkinde ortalama eritrosit hemoglobin konsantrasyonu, % 32-38 g’dır. Şiddetli ishal, durdurulamayan kusmalar gibi uzun süren dehidratasyon hallerinde MCHC artar. Demir eksikliği anemilerinde, kanama anemilerinde, gebelik hidremisinde, su zehirlenmesinde MCHC azalır.

  18. Eritrosit dağılım genişliği (RDW) • eritrositlerin büyüklüklerindeki farklılıkları ifade eder %11-14 >14 ise anizositoz (demir eksikliği anemisi) <11 ise talasemi poikilositoz sferositoz

  19. Lökosit sayısı Lökositler, eritrositlerden ayrı olarak tam hücre özelliği gösterirler. Bir çekirdekleri ve diğer hücre organelleri vardır. 10-20 mikron çaplarıyla da eritrositlerden daha büyüktür. Hareketleri amipsi şekildedir. Bir milimetreküp kanda yaklaşık 7000 kadar lökosit bulunur.

  20. Sağlıklı bir erişkinde 1 mm3 kandaki lökosit sayısının fizyolojik değeri 4.000-9.000 kadardır. Kanda lökosit sayısı sabah en düşük akşam en yüksek değerdedir. Her bedeni faaliyet lökosit sayısını artırır. Güneşte aşırı süre kalma ve yüksek yerlere çıkma da lökosit sayısını artırır.

  21. Kanda lökosit sayısının normalin üst sınırından yüksek olması lökozitoz olarak tanımlanır. Sistemik ve lokal enfeksiyonlar, miyokart infarktüsü, vücut boşluklarına kanama durumları, lösemiler, çok sigara içme ve gebelik gibi durumlarında görülür.

  22. Kanda lökosit sayısının normalin alt sınırından az olması lökopeni olarak tanımlanır. Tifo ve paratifo, bruselloz, miliyer tüberküloz gibi bazı akut ve kronik enfeksiyonlar, bazı virüs ve riketsiya hastalıkları, aplastik anemi, alösemik lösemi gibi durumlarda görülür.

  23. Normalde kandaki lökositler; %50-70 nötrofil, %20-40 lenfosit, %2-6 monosit, %2-4 eozinofil, %0-1 bazofil şekillerindedirler.

  24. Trombosit sayısı Trombositler, kırmızı kemik iliğindeki dev hücrelerin (megakaryosit) parçalanmasıyla meydana gelen oval veya yuvarlak, renksiz ve çekirdeksiz parçacıklardır. Kan pulcukları olarak da bilinirler.

  25. Her milimetreküp kanda yaklaşık 150-400 bin trombosit bulunur. Kanda 9 gün sağ kalırlar. Yağ, protein ve karbonhidratlardan gayri bir takım enzimleri de vardır. Damar yaralanmalarında, damarın iç yüzüne yapışarak tıkarlar. Salgıladıkları trombokinaz enzimiyle pıhtılaşmada rol oynarlar. Pıhtı meydana geldiğinde katılaşarak yaranın ağzını büzerler ve kanamayı durdururlar.

  26. Sağlıklı bir erişkinde 1 mm3 kandaki trombosit sayısının fizyolojik değeri 150.000-350.000 kadardır. 1 mm3 kanda 20.000-30.000 trombosit değeri kanama eğiliminin sınırları olarak kabul edilir. Fakat 5.000-10.000/mm3 gibi değerlerde bile kanama olmayabilir; 100.000/mm3 değerlerinde kanama olabilir.

  27. Kanda trombosit sayısının normal değerlerin alt sınırından az olması trombositopeni olarak tanımlanır. Septisemi, tifo gibi enfeksiyonlar, X-ışını gibi fizik ajanlara maruz kalma, kan hastalıklarında görülür. Esansiyel trombositopeni de tanımlanmıştır.

  28. Kanda trombosit sayısının normal değerlerin üst sınırından fazla olması trombositoz olarak tanımlanır. Özellikle femur boynu kırığı gibi kemik kırıklarında, cerrahi girişimlerden sonra 7. ve 20. günler arasında akut trombositoz; miyeloproliferatif hastalıklarda, hodgkin hastalığında kronik trombositoz görülür.

More Related