1 / 127

SLAYTLARI BİLGİSAYARDAN İZLEYEBİLİRSİNİZ….

SLAYTLARI BİLGİSAYARDAN İZLEYEBİLİRSİNİZ…. . Slatyları izleyebilmek için bilgisayarınızda Microsoft Office (Powerpoint) programı olmalıdır. Slaytları okuduktan sonra, fare ile tıklatarak bir sonraki slayta geçebilirsiniz. CD’ler, isteyenlere ücretsiz olarak verilecektir. .

thom
Download Presentation

SLAYTLARI BİLGİSAYARDAN İZLEYEBİLİRSİNİZ….

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. SLAYTLARI BİLGİSAYARDAN İZLEYEBİLİRSİNİZ…. Slatyları izleyebilmek için bilgisayarınızda Microsoft Office (Powerpoint) programı olmalıdır. Slaytları okuduktan sonra, fare ile tıklatarak bir sonraki slayta geçebilirsiniz. CD’ler, isteyenlere ücretsiz olarak verilecektir.

  2. Sunumu yapanEczacıALİ UMUÇSunumun konusuVahyin ve aklın işlevselliğinin yitirilmesinde hadislerin rolü ve çözüm önerileri….

  3. ALİ UMUÇ Kur’an Merkezli İslam’ın savunucusu… Web adresi: www.aliumuc.com Mail adresi: aliumuc@aliumuc.com

  4. METODUM • Kur’anın mesajını, önyargısız bir şekilde anlamaya çalışmak • Kur’an’ı göz ardı etmeden, aklımızı gerektiği şekilde kullanmak • Hiçbir mezhebi ve alimi körü körüne taklit etmemek • Kur’an’ı anlamamıza katkısı olmayacak hadislerle uğraşmamak

  5. AMACIM… • Genel olarak, çalışmalarımızdaki amaçlarımız… • Kur’an’ın tek rehber edinilmesi… • Aklın yeterince kullanılması… • Allah’a ve Peygambere iftiraların önünün kesilmesi… • Şirkin her türlüsünden uzaklaşılması… • Müslümanların birlikte hareket edebilmesi… • Özel olarak, bu çalışmayı yapmaktaki amacımız… • Bizler, hadislerin yukarıdaki amaçlarımızın önünde engel olduğunu düşünüyoruz. • Bunu ispatlamak ve çözüm yollarını göstermek için bu çalışmayı yapıyoruz.

  6. İFTİRALAR… • Tarih boyunca farklı düşünenlere iftiralar atılmıştır. • Ebu Hanife, aklını kullanabilen Ehl-i Rey’in önde gelen alimlerindendir. Muhalifleri O’na, hadis konusundaki farklı düşüncelerinden dolayı “ümmetin fitnecisi, Muhammed’in dinini değiştiren, Peygamberin hadisine hurafe diyen, küfürden iki defa tevbeye davet edilmiş… vb iftiralar atmışlardır. (İftiralar için bakınız: Ebu Hanife’nin Hadis anlayışı İbrahim Hakkı Ünal’ Sh: 232-261) • Benim hakkımda da farklı düşüncelerimden dolayı çeşitli iftiralar atılmıştır. (İşin ilginç yanı iftira atanların büyük bir çoğunluğu beni hayatında bir defa dahi görmeyenler, kitaplarımı okumamış olanlar yada görüşlerimi çevreden yanlış aktarım sonucu duyanlardır.) • Bu iftiralara internet sitemde gereken cevapları verdim… (Bundan sonra ortaya atılacak iftiralara da gereken cevapları orada bulacaksınız. ) aliumuc@aliumuc.com

  7. Sunumun Konusu:VAHYİN VE AKLIN İŞLEVSELLİĞİNİN YİTİRİLMESİNDE HADİSLERİN ROLÜ VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

  8. GEÇMİŞTE VE GÜNÜMÜZDE 2 FARKLI İSLAM ANLAYIŞI VARDIR. • KUR’AN MERKEZLİ İSLAM ANLAYIŞI • HURAFE MERKEZLİ İSLAM ANLAYIŞI

  9. KUR’AN MERKEZLİ İSLAM ANLAYIŞIYLA, HURAFE MERKEZLİ İSLAM ANLAYIŞININ TEMEL FARKLARI…(Slaytlarda önce Kur’an Merkezli İslam anlayışı, daha sonra da Hurafe Merkezli İslam anlayışı açıklanacaktır.)

  10. KAYNAK ANLAYIŞLARI… • Kur’an, belirleyici tek kaynaktır. • O’nun dışında hiçbir kaynak dinde tek başına delil olamaz… • Kur’an, kaynaklardan bir tanesidir. • Sahih hadisler de, mezhep imamlarının içtihatları da, hatta bazen belirli şahısların rüyaları da dinde kaynak sayılırlar…

  11. VAHY ANLAYIŞLARI… • Tek vahy Kur’an vahyidir. • Kur’an; yüce Rabbimizin insanlara tebliğ etmesi için, Hz Muhammed’e göndermiş olduğu tek vahy’dir. • Hadislerin aslı da vahydir. • Peygamberin Kur’an dışında din hakkındaki konuştukları da, Allah’tan gelen ikinci bir vahydir.

  12. SORUMLULUK ANLAYIŞLARI • Allah adına bizlere sorumluluk yükleyebilecek tek kitap Kur’an-ı Kerim’dir. • O’nun dışındaki kitaplardaki her bilgi kabul edilebilirde, reddedilebilir de… Hadisler, Peygamber ve sahabe adına fatura edilmiş ravi sözleri olduğu için, onlarla Allah’ın dinine ilave sorumluluklar eklenilemez. • Kur’an dışında, sahih hadis kitaplarındaki hadislerde bizlere sorumluluk yükler. • Bu hadislere uymak Peygambere itaat ve ittibanın bir gereğidir. Uymayanlar, hadisi almadığı için sünneti inkar etmiş olur. Sünneti inkar ettiğinden dolayı da Peygamberi devre dışı bırakmış olur. Bu yüzdende Allah katında sorumlu olurlar.

  13. HESAP ANLAYIŞLARI… • Müslümanlar hesap gününde Kur’an’a uyup uymadıklarından dolayı hesaba çekileceklerdir. • Kur’an dışındaki hadis kitapları, mezhep kitapları insanlara Allah’ın yüklediği gibi sorumluluk yükleyemezler. Bu yüzdende onlardan hesaba çekilme yoktur. Ancak bir kişi, hadisleri “Peygamber demiş olsa bile yapmam “ diyerek yapmazsa bu sözünden dolayı hesaba çekilir. Çünkü o zaman Kur’an’a uymamış olur. Ancak, bizim hadisleri almamamızın sebebi; Peygamberin sözlerini almamak değil, O’nun adına uydurulmuş olan çelişkili ravi sözlerini almamaktır. • Hesap gününde, atalarımızın izinden gidip gitmediğimizden de hesaba çekileceğiz. • Müslümanlar; Kur’an dışında, Peygambere aidiyeti sahih senetlerle ispatlanmış olan hadislere uyup uymadıklarından dolayı da hesaba çekileceklerdir. Çünkü, onları almamak,Peygamberden geleni almamak demektir.

  14. KİTAP ANLAYIŞLARI... • Önyargısız ve şartsız sadece Kur’an’a uyulur. • Kur’an dışında diğer kitaplardaki tüm bilgiler, Kur’an ve aklın rehberliğinde sorgulandıktan sonra kabul edilmeli ya da reddedilmelidir. • Önyargısız ve şartsız hizip kitaplarına uyulur. • Ataların izinden gitmekle de zaten Kur’an’a uyulmuş olunur. • Bir mükellef; ya hadislere, ya da hadislerden hüküm çıkarabilecek ataların yoluna uymalıdır. Aksi takdirde atalarının yolunu terk edip sadece Kur’an’a uymaya kalkarsa sapıtır…

  15. MEZHEP ANLAYIŞLARI… • Mezhepçilik müşrikliğe götürür. • Dinin hükümlerinin yaşanabilmesi için öncelikle Kur’an’a uyulmalıdır. Diğerleri Kur’an ışığında değerlendirilmelidir. Diğer kaynaklardaki bilgileri tartışılamaz nasslar gibi görüp körü körüne taklit etmek kişinin şirk koşmasına yol açacaktır. • Mezhepsizlik dinsizliğe götürür. • Dinin hükümlerini yaşamak için, mezhep imamlarını taklit etmekten başka hiçbir yol yoktur. Mezhepleri taklit etmemek kişiyi dinsizliğe götürecektir. (Aslında bu sözde doğru, mezhepçilikten mezhepsizliğe yönelenler hurafe merkezli atalar dininden ayrılmış olacaktır.)

  16. TEVHİD ANLAYIŞLARI… • Peygamberin haram koyma yetkisi bağımsız değildir. Çünkü, Allah’ın hakimiyette ortakları yoktur. Allah tek İlah’tır. O’ndan başka İlah yoktur. • Allah’ın haram demediklerine uydurulmuş rivayetlere dayanarak haram diyenler, Allah’ın sınırlarını aşmış, Allah adına yalan uydurmuş ve Allah’a iftira atmış olurlar. • Peygamberin bağımsız olarak haram koyma yetkisi vardır. Bu yetkiyi reddetmek, Peygamberi devre dışı bırakmaktır. • Bu yetkiye göre, hadislere bakılarak bir şeye haram denilebilir. Bu haramlar da tıpkı, Kur’an’da haram kılınanlar gibi kabul edilmelidir.

  17. HURAFE MERKEZLİ İSLAMIN ORTAYA ÇIKIŞI... • Peygamber döneminde, müslümanlar Kur’an’a tabi olmuşlardı… Sahabe döneminin sonlarında ise, siyasi ayrılıkların sonucunda sahabeler arasında savaşlar olmuştu. Bu savaşların ve fikri, tarihi diğer sebeplerin sonucunda; siyasi, itikadi ve ameli mezhepler ortaya çıktı… • Hurafe Merkezli İslam; işte bu mezheplerin görüşlerinin esas alındığı islam anlayışıdır. • Dünya üzerindeki, Şii, Sünni ve Selefi müslümanların hepsi de dinlerini, sonradan ortaya çıkmış olan hurafe merkezli İslam’ın öğretilerine göre yaşamaktadırlar.

  18. HURAFE MERKEZLİ İSLAM’DA HADİS ANLAYIŞI… • Hurafe Merkezli İslam anlayışının en önemli özelliklerinden bir tanesi de, hadislerin dinin bir parçası kabul edilmesidir. • Mezhebi veya hizbi ne olursa olsun bütün gelenekçi islam anlayışlarının mensuplarış hadislerin peygamberimizin sözleri olduğunu savunurlar. • Hadislerin peygamberimizin sözü olduğunu savunan ve dinini Kur’an’dan değil, atalarının kitaplarından öğrenmiş olan her müslüman, (kendisi kabul etmese de) hurafe merkezli islamın bir mensubudur.

  19. VAHYİN İŞLEVSELLİĞİNİN YİTİRİLMESİNDE HADİSLER... • Hurafe Merkezli İslam anlayışına tabi olanların, Peygamberimizin sözleri olduğuna inandıkları hadisler; dinde vahyin işlevini tamamen ortadan kaldırmıştır… • Yüzyıllardan beri müslümanlar , Allah’ın “En doğruya ve en iyiye ileteceğini açıkladığı ilahi rehberi bırakmışlar. Atalarının yanlış yönlendirmelerinden dolayı, O’nun yerine Peygamber ve sahabe adına uydurulmuş olan çelişkili ravi sözlerine tabi olmuşlardır…

  20. Vahyin işlevselliğini ortadan kaldıran hadislere ÖRNEKLER…

  21. KABİRDEKİLERDEN YARDIM • ”İşlerinizde dara düştüğünüzde kabirdekilerden yardım isteyiniz.” İbn-Kemal Paşa Kitabu’l Erbain • Aslında uydurma olan bu hadis, bazı tasavvufçular nezdinde “inanç esası” haline dönüştürülmüştür. Bu tipler; dünyayı idare eden 3’ler, 7 ler, 40 lar…vb olduğuna, bunların öldükten sonra bile dünyadakilere yardım edebileceğine inanırlar. Tevhid inancına aykırı olan bu inanca itibar edenlerin arasında şeyhülislamlar, ilahiyat profları, müceddid sanılan tipler bile bulunmaktadır. • Bu rivayet; Kur’an’daki “Ancak senden yardım isteriz” ayetinin işlevselliğini ortadan kaldırmıştır. Tevhid inancında dua, herşeye gücü yeten ve dualara icabet edecek olan Allah’a yapılır.

  22. RECM AYETİ • İbn-i Abbas; Hz Ömeri hutbe verirken dinledim. Şöyle demişti. “…Eğer insanlar: “Ömer Allah’ın kitabına ilavede bulundu” demeyecek olsalar recm ayetini (Allah’ın kitabına) yazardım…” Buhari, Müslim, Muvatta, Tirmizi, Ebu Davud, Kütüb-i Sitte C:6 Sh:211 • Malik’in Muvatta’sında bu ayet(!) “Yaşlı bir erkek ve yaşlı bir kadın zina edecek olurlarsa onları mutlaka recmedin” şeklinde açıklanmıştır. • Nesei’de Ubey İbn-i Kab rivayeti de ‘Recm ayeti Ahzab suresindeymiş!’ • Bu tip rivayetler, Kur’an’ın değiştirilemeyeceğini açıklayan ayetleri işlevsiz bırakarak O’nun bazı ayetlerinin değiştirildiğini çağrıştıran rivayetlerdir… • Bu tür uydurma rivayetler hakkında geniş bilgi için Kur’an-ı Kerim’i Tanımanın Temel İlkeleri adlı kitabımıza bakabilirsiniz. (Sh:91-101 )

  23. İHTİLAFININ RAHMET OLMASI • “Ümmetimin ihtilafı Rahmettir” (Sağlam senedi yoktur.) • Hz Peygamberin vefatından sonra daha sahabe zamanında başlamış olan siyasi fırkalaşmanın sonucunda ümmet; Ehli Sünnet, Şia ve Hariciler olmak üzere üç temel gruba ayrılmışlardır • Daha sonra inanç konusunda da, amel konusunda da mezheplere ayrılan islam ümmeti; “tarikat, cemaat….vb “ bölünmelerle de parçalanmayı sürdürmüştür. Hatta zamanla aynı cemaatler bile bölünmeye devam etmektedirler. Bölünmemeleri konusunda ayetleri gösterdiğinizde de ellerindeki tek delilleri yukarıdaki hadistir. • Bu rivayet; “Toptan Allah’ın ipine sımsıkı sarılın, ayrılmayın….” mealindeki A’li İmran suresinin 103. ayetinin işlevselliğini ortadan kaldırmıştır.

  24. KUR’AN’LA BİRLİKTE, MİSLİ… • Mikdam İbni Ma’dikerb: “Haberiniz olsun, bana kitap ve onunla birlikte bir misli verildi.” Sünen-i Ebu Davud • Kur’an-ı Kerim’in mislinin getirilemeyeceğini açıklayan ayete adeta muhalefet edercesine uydurulmuş olan bu rivayet yüzünden; ayetler sorumluluk yükleyebilen tek vahy olmaktan çıkmış, vahylerden biri konumuna düşürülmüştür. Böylece dinin kaynağı Kur’an olmaktan çıkmış hadisler de dinin kaynağı gibi algılanmıştır. • Bu ve benzeri rivayetleri esas alan zihniyetlere göre; din % 5 Kur’an’dan % 95 hadislerden oluşmaktaymış! Bizce böyle bir din Allah’ın dini değil, yalancı ravilerin uydurmuş olduğu bir din olur…. • Bu rivayet, dinin tek kaynağının Kur’an olduğunu açıklayan ayetlerin işlevselliğini ortadan kaldırmıştır. Ve Müslümanların Kur’an’la olması gereken bağlarının zayıflamasına, bazen de kopmasına yol açmıştır.

  25. NASIL SAPMAKTAN KURTULURUZ? • 1. Görüş: İmam Malik: “ Size iki şey bırakıyorum. Bunlara uyduğunuz takdirde asla sapıtmazsınız. Allah’ın kitabı ve Resulünün sünneti….” Muvatta (SÜNNİLERİN TERCİHİ) • 2. Görüş: Yezid İbnu Erkam: “….Birincisi Allah’ın kitabı, ikincisi Ehl-i Beytim’dir….” Tirmizi (ŞİİLERİN TERCİHİ) • 3. Görüş: Haris el A’ver: “…Fitnelerden kurtuluşun yolu Allah’ın kitabına uymaktır…” Tirmizi • İlk 2 rivayeti esas alanlara göre, sapmamanın yolu; Kur’an’la birlikte ataların rivayetlerine sarılmaktır. Bu zihniyetin sahipleri, tek Allah’ın kitabına sarılanların sapıtacağını söylerler. Kur’an ise, atalarının yolunu taklit edenlerin sapıtacağını açıklar. • Bu hadisler, ‘Kur’an en doğru yola iletir’ ayetinin işlevselliğini yitirmesine yol açmıştır. Bu rivayetler yüzünden müslümanlar hiçbir zaman Allah’ın kitabına sımsıkı sarılamamışlardır. Gelenekçiler, sarılmaları için müslümanların ellerine mezhep veya hizip kitapları tutuşturarak onları Kur’an’dan uzaklaştırmışlardır.

  26. KOLTUK HADİSİ • Mikdam İbni Ma’dikerb: “Haberiniz olsun, rahat koltuğunda otururken benim hadisim ulaştığı zaman kişinin: “ Bizimle sizin aranızda Allah’ın kitabı var, Onda nelere helal denmişse onları helal biliriz. Nelere haram denmişse onları haram biliriz” diyeceği yakındır. Bilin ki Resullah’ın haram kıldıkları da tıpkı Allah’ın haram ettikleri gibidir. “ Ebu Davud, Tirmizi, İbn-i Mace • Bu rivayet ilk dönemlerde bile “hikayeleri bırakın da Allah’ın kitabına bakın” diye hadisçilerin uyarıldığını göstermektedir. Onlar yukarıdaki türde hadisler uydurarak Kur’an’ı rehber edinmenin önünü tıkamışlardır. Malesef bunu yaparken de Allah’ın elçisinin adını kullanmışlardır. • Sonuç olarak bu rivayet; Allah’ın sınırının aşılmasına, Allah’a iftira atılmasına, Allah adına yalan uydurulmasına yol açmış, Allah’ın hakimiyette hiçbir ortağının olmadığını açıklayan ayetlerin işlevselliğini de ortadan kaldırmıştır.

  27. PEYGAMBERİN ŞEFAATI(!) • Cabir İbni Abdullah: “Şefaatim, ümmetimden büyük günah işleyenler içindir.” Tirmizi, Ebu Davud, İbn-i Mace • Hiçbir ayette Peygamberin şefaatı olacağına dair bir işaret bile bulunmamasına ve tam tersine şefaatın o gün kimseye fayda vermeyeceğinin açıklanmış olmasına rağmen –hadisleri kurtarmak adına- ayetler alakasız te’villerle açıklanmaya çalışılmıştır. • Kur’an-ı Kerimi araştıran herkes; şefaatçi aramanın müşriklere has bir özellik olduğunu, affedecek olanın sadece Allah olabileceğini, Peygamberimizin torpille cehennemden çıkartacak aracı değil, tam tersine ümmetinin yaptıklarına şahit olacağını, cenneti kazanmak için çalışmayanların cennete giremeyeceğini açıklayan ayetleri görecektir. • Bu rivayet, müslümanların tevhid inancına aykırı bir inanca sahip olmasına yol açmıştır. Geniş bilgi için sitemize bakınız…

  28. İSLAM’IN 5 ŞARTI(!) • Abdullah İbn-i Ömer: “İslam beş esas üzerine bina edilmiştir. Allah’tan başka ilah olmadığına ve Muhammed’in O’nun kulu ve elçisi olduğuna şehadet etmek, namaz kılmak, oruç tutmak, Kabe’ye haccetmek.” Müslim, Nesei, Tirmizi • Bu hadis yüzünden, Kur’an’daki birçok hüküm yapılmasa da olur anlayışı topluma hakim olmuştur. Müslümanlar : “En önemlileri bunlar, bunları yaparsak kurtulacağız” şeklindeki yanlış bir inanca sahip olmuşlardır. • Bu rivayet; önemli inanç esaslarının ve temel ahlaki kaidelerin geri plana atılmasına, ibadetlerin daha önemli gibi algılanmasına yol açmıştır. Aynı zihniyet uydurmuş olduğu rivayetlerle ibadetleri de zamlandırıp, ayrıntılara boğarak Allah’ın istediği ibadetin adeta adete dönüşmesine yol açmışlardır.

  29. İMANIN 6 ŞARTI(!) • Abdullah İbn-i Ömer: “….İman; Allah’a, meleklerine, kitaplarına, Peygamberlerine, ahiret gününe inanmandır. Kadere, yani hayır ve şerrrin Allah’tan olduğuna inanmandır….” Müslim, Nesei, Ebu Davud, Tirmizi • Bu hadis siyasi olaylara karışan sahabeler hakkındaki ithamları ortadan kaldırmak için çalışan Cebriye mezhebinin mensuplarınca, Kaderiye/Mutezile mezhebine karşı uydurulmuştur. Daha sonra bu anlayış Eş’ari’lere, oradan da kısmen Maturudi’lere geçmiştir. O günden bu güne Kadercilik islam toplumuna yayılmıştır. • Bu hadis yüzünden islam dünyasında “Kadercilik anlayışı” yayılmış, kişiler ve toplumlar kendi suçlarını ve becerisizliklerini kadere, dolaylı olarak da Allah’a fatura etmişlerdir. • Kaderin, imanın şartlarına siyasi sebeplerle eklendiğinin delilleri için internet sitemize bakabilirsiniz.

  30. ERKEKLERİN ALTIN TAKMASI • Hz Ali “Allah’ın rasulü bir miktar ipek alıp sağ avucuna koydu, bir miktarda altın alıp sol avucuna koydu. Sonrada “şu iki şey ümmetimin erkeklerine haramdır” dedi.” İbn-i Mace Tirmizi • Bu hadisler yüzünden yalancı ravilerin sözlerine dayanılarak yeni haramlar ihdas edilmiştir. Kur’an’daki neyin helal neyin haram olabileceğini açıklayan onlarca ayeti görmezden gelerek ravilerin sözlerini Peygamberimizin sözleri sananlar, ayetleri göz ardı etmelerinin hesabını kolay veremeyeceklerdir. • Ravilerin sözlerinden hareketle, Allah’ın haram kılmadığına haram diyenler; Allah’ın sınırını çiğnemiş, Allah adına yalan uydurmuş, Allah’a iftira atmış olan müşriklerle aynı şeye inanmış olurlar. • Kur’an’ın ilahi rehber olduğuna iman eden kardeşlerimizin helal ve haram meselesini önyargısız bir şekilde Kur’an’dan anlayabilmeleri için En’am suresini başından sonuna kadar 1-2 kere okumalarını tavsiye ediyoruz…. Birde Recep Aykan’ın Kur’an Fihristinden HARAM la ilgili tüm ayetleri…. Ayrıca deliller için sitemizdeki yazımıza bakınız…

  31. NÜZUL SEBEPLERİ… • “Ey Peygamber! Rabbinden sana indirileni tebliğ et….” Maide suresi 67. ayet • Şia kitapları, bu ayetin iniş sebebi olarak, Hz Peygamberin Veda Haccı dönüşünde Gadiru Humm’da Hz Ali’yi kendisinden sonraki yönetici olarak ataması olarak açıklamışlardır. (Bu rivayet sünni kaynaklarda da var.) Halbuki Kur’an bütünlüğünde Peygambere indirilen ve tebliğ etmesi gereken şeyin Hz Ali’nin velayeti değilde KUR’AN olduğu açık ve net olarak anlaşılmaktadır… • Bakınız. Esbabı nüzulla ayetlerin anlamı nasıl saptırılabiliyor. Bu tip rivayetler, Kur’an ayetlerinin anlamının saptırılmasına ve mana tahrifine sebep olmuştur. (Bu şekilde ayetlerin anlamını çarptıran rivayetler, sünnilerin kitaplarında da vardır)

  32. VAHYİN İŞLEVSELLİĞİ AÇISINDAN ÖLÜLER HAKKINDAKİ BAZI HADİSLER… • Ölünün yakınlarının ağlamasından dolayı azap göreceği Buhari Müslim • Ölmüş birine, kabirde birtakım sorular sorulacağı… Buhari Müslim • Ölmüş birine kabirde azap çektirileceği… Buhari Müslim • İshalden…vb sebeplerle ölenlerin şehit olacağı…Müslim Muvatta • Ölenin yerine oruç tutulabileceği… Kütüb-i sitte 17. cilt Sh:242 • Ölenin yerine hacc yapılabileceği… Kütüb-i Sitte 17. cilt Sh:368 • Ölü taşıyanın abdest alması gerektiği… Ebu Davud Tirmizi • Ölmüş olan mü’minlere Yasin okunacağı… Ebu Davud ibn-i Mace

  33. AKLIN İŞLEVSELLİĞİNİN YİTİRİLMESİNDE HADİSLER… • Hurafe Merkezli İslam anlayışına tabi olanların, Peygamberimizin sözleri olduğuna inandıkları hadisler, dinde aklın işlevselliğini tamamen ortadan kaldırmıştır. • İnsanlar hadisler yüzünden Kur’an’da onlarca ayette akletmenin önemi ve gereği anlatılmasına rağmen aklını işletmeyi suç zannetmişlerdir.

  34. Aklın işlevselliğini ortadan kaldıran hadislere ÖRNEKLER…

  35. AKLI KULLANMAK… • “…Kim de Kur’an hakkında re’yi ile söz ederse, ateşteki yerini hazırlasın.” Tirmizi • Kur’an-ı Kerim’in birçok ayetinde; ayetler üzerinde akletmemiz, fıkhetmemiz ve düşünmemiz gerektiğini açıklamaktadır. Kur’an, aklını kullanamayanların cehenneme sürükleneceğini ve bu kişilerin üzerine pislik yağacağını açıklamıştır. • Bazı alimlerimiz, bu ayetleri göz ardı ederek bu ve benzeri hadislerden etkilenmiş ve ayetleri sağlıklı anlamanın yolunun rivayetlere sarılmak olduğunu sanmışlardır. Bize göre ise, Kur’an’ı anlamanın yolu; aklımızı işleterek, önyargısız bir şekilde Kur’an’a sımsıkı sarılmaktır. Yani aklını kullanamayanlar zaten Kur’an’ı da anlayamayacaklardır. • Sonuç olarak bu ve benzeri hadisler, dini anlamada en önemli yardımcımız olan aklımızı kullanmayı adeta yasaklamış ve aklın işlevselliğini ortadan kaldırmıştır.

  36. PEYGAMBER ADINA YALAN… • Ebu Hureyre “Kim söylemediğim bir sözü bana atfederse cehennem ateşindeki yerine hazırlansın.” Buhari Müslim Tirmizi Ebu Davud • Bazıları bu rivayeti delil göstererek: “Peygamber adına yalan uydurulmamıştır, hiçbir sahabe bu hadisten sonra yalan uyduramaz “ diyorlar. Ve bu sebeple de hadis kitaplarındaki sahihlere uyulması gerektiğini iddia ediyorlar. • Bu hadis, Peygamber adına yalanın uydurulduğu dönemi açık ve net olarak göstermektedir. Bu hadisin farklı versiyonlarında; “söylemediğim sözü bana atfederse” “kasten uydurursa” “aleyhine uydurursa” gibi cümlelerle kendi kimliklerini ortaya koymuşlardır. • Sonuç olarak bunlar Peygamberin değil, ehl-i hadisin sözleridir. Biz bu hadislere bakarak Peygamber adına yalan uydurulmadığını değil, tam tersine uydurulduğunu anlıyoruz.

  37. BİR GENCİN EMZİRİLMESİ… • Hz. Aişe: Sehle Peygamber'e (a.s.) gelip: "Ey Allah'ın Resulü! Kocam Ebu Huzeyfe'nin, azatlısı Salim'in benim yanıma girmesinden dolayı yüzünde bir hoşnutsuzluk hissediyorum" dedi. Peygamber (a.s.): "Onu emzir" buyurdu. Kadın: "Koskocaman adam olduğu halde onu nasıl emziririm?" dedi. Bunun üzerine Resullah tebessüm ederek: "Ben, onun büyük bir delikanlı olduğunu biliyorum" dedi. Müslim • Bu rivayeti Peygambere fatura edenler kadar, te’villerle geçiştirmeye çalışanlar da Allah katında suçludurlar. Bu söz Peygambere, sahabelere atılmış bir iftiradır. Kadının kocasına, kadına ve sahabe gence atılmış olan bu iftiraları –sahih rivayetlerimize zarar gelmesin diye- kabullenenler bunun hesabını hesap gününde vereceklerdir. • Bu hadis, hadisçilerin gayriahlaki rivayetleri bile Peygambere fatura ettiklerini ispatlamaktadır. Yani hadisler Peygamber adına fatura edilmiş ravi sözleridir. Bu sözleri Peygamber söylemiş olamaz…

  38. BİR GECEDE 100 İLİŞKİ… • Ebu Hureyre “Süleyman Peygamber : “bir gecede 100 hanımımı dolaşacağım Her biri Allah yolunda cihad eden süvari olacak çocuk doğuracak…. “Arkadaşı (Melek) ona “inşallah de” diye tembihledi fakat o inşallah demedi. Dolaştığı hanımlarından bir tanesi hariç hiçbirisi hamile kalmadı. Hamile kalan da yarım bir çocuk dünyaya getirdi….” Buhari • Hadis kitaplarında aynı rivayetin 60,70,90,99,100 diye değişik versiyonları da bulunmaktadır. Bazı tefsir kitaplarında da, örnek olarak İbn-i Kesirde bir gecede dolaştığı hanım sayısı 1000 olarak geçer. Güya bunların 400 tanesi hanımı, 600 tanesi ise cariyesiymiş!? • Bu rivayet, hadisçilerin rivayeti naklederken aklını hiç kullanmadıklarını ispatlamaktadır. Eğer kullanabilselerdi, cinsel ilişkinin tespih çekmek gibi bir şey olmadığını anlayabilirlerdi. Peygamberimizin 4000 kadınla bir gecede ilişkiye girebileceği açıklayan alimlerimiz(!) aklını ne zaman kullanacak?

  39. RÜYANIN NÜBÜVVETE ORANI • Ebu Hureyre “Salih rüya nübüvvetin 46’da bir parçasıdır.” Buhari • Hadisin değişik versiyonlarında, rüyanın nübüvvete oranları “24, 25, 26, 27, 40, 42, 44, 45, 46, 49, 50, 70, 72, 76 da bir” olarak açıklanmıştır. (Rivayetlerin faklılıkları hadisçilerin başarısızlığını ispata yeterlidir.) • Bu rivayet, sahtekar tarikat şeyhlerinin ve benzerlerinin çok işine yaramıştır. Rüya’yı vahye, kendilerini de vahy almış Peygambere benzeten bu tipler, kendilerinin Allah katında değerli olduğunu ispatlamak için rüyalarla insanları aldatırlar. Aldananlarsa, her işlerini Kur’an’a göre değil, rüyalarına göre düzenlemeye çalışırlar. • Allah’tan gelen ilahi vahyi bir kenara bırakıp da, rüyalarla yol bulmaya çalışanları, Allah’ın kitabına göre yaşamaya, rüyalardan uyanıp gerçek hayata gözlerini açmaya davet ediyoruz. • Bu rivayet, hem vahyin hem aklın işlevini ortadan kaldırmıştır.

  40. HZ İSA’NIN GÖKTEN İNMESİ… • Ebu Hureyre : “…Meryem oğlu İsa’nın aranıza adaletli bir hakim olarak ineceği, haçı kırıp domuzu öldüreceği, cizyeyi kaldıracağı vakit yakındır….” Buhari Müslim Ebu Davud Tirmizi • Bu hadis, Hrıstiyan mitolojisinin hadis formuna sokularak Peygambere fatura edilmesinden başka bir şey değildir. Hadis, mesihiyatın Peygambere fatura edildiğinin açık bir delilidir. Hadisteki adalet, haç, domuz, cizye gibi semboller uyduran zihniyetin kimliğini açıkça ortaya koymaktadır. • Sonuç olarak, bu tip hadisler yüzünden nerdeyse hikaye denebilecek saçmalıklar inanç esası zannedilmiştir. Müslümanlar Hz İsa’yı ve mehdiyi beklemektedir. (Şiiler Gaib İmamı da bekliyorlar) • Bütün bu rivayetler İslam dünyasında, birçok aklı evvellerin “mehdi” sıfatıyla ortaya çıkmasına yol açmıştır… Sahte mehdilerin arkasından koşan aptalların, aklı kullanamadığı apaçık ortadadır…

  41. MELEGİN YUMRUKLANMASI • Ebu Hureyre: “Ölüm meleği Hz Musa’nın canını almaya geldiğinde Hz Musa meleğin gözüne kuvvetlice vurup gözünü çıkardı…” Buhari, Müslim, Nesei, Ahmet • Bu hadis; İsrailoğullarından nakledilmiş israili bir hikayedir. Maalesef alimlerimizin dikkatsizlikleri sonucunda hadis formunda Peygambere ve sahabeye fatura edilmiştir. Buhari’de aynı hadisin aynı ravilerle hem merfu, hemde mevkuf olarak nakledilmiş olması bu iddiamızı ispatlar. • Hadisçi zihniyet;“bırakın bu hikayeleri de Allah’ın ayetlerini okuyun, araştırın” dediğimizde hemen önümüze“hadis olmadan namazı nasıl kılacaksınız?“Sorusunu çıkartırlar. Ama bakın hadis kitaplarında sadece namaz yok… Kur’an’a aykırı, Peygambere iftira, gayri ahlaki şeyler, Yahudilerin ve Hrıstiyanların inançları, Arap örf ve adetleri, mezheplere ve hiziplere ait siyasi hadisler hepsi hadis kitaplarında var… Bunlar aklın işlevselliğini ortadan kaldıran faydasız rivayetlerdir. Bunları terk edip, Kur’an’a sarılmadıkça hikayelerle uğraşıp dururuz.

  42. TAŞIN ELBİSELERİ KAÇIRMASI… • Ebu Hureyre :“Beni israil çıplak ve birbirlerine baka baka yıkanırlardı. Musa yalnızca yıkanırdı. Beni İsrail “Vallahi bu Musa’yı bizimle yıkanmaktan men eden şey kasığının çıkık olmasıdır” derlerdi. (Musa) bir defa yıkanmaya gitti. Elbisesini bir taşın üstüne koydu. Taş elbisesini alıp kaçtı. Musa taşın arkasına düşerek onu kovaladı. Bu halde Beni İsrail O’nu görüp “Vallahi Musa’da bir kusur yokmuş’’deyinceye kadar taşın arkasından gitti. O’ndan sonra Musa elbisesini alıp taşı döğmeye başladı.” Buhari Müslim Ebu Hureyre derki; “Vallahi o taşta dayaktan hala altı yahut yedi bere izi kalmıştır. “ • İşte bakın bir israiliyat daha… Uyduran zihniyet yine belli.Konu: İsrailoğulları, Musa…vb Ravi’de Ebu Hureyre ise kafanızı yormayın…. Bu hadis israili hikayelerden bir tanesidir. Ve kesinlikle dinle imanla hiçbir ilgi ve alakası da yoktur…. • Sonuç olarak bir müslüman bu tip saçma sapan hadislere inanamaz…

  43. HOROZ’UN MELEK GÖRMESİ… • Ebu Hureyre :“Horoz ötüşünü duyunca Allah’ın lütfunu isteyin. Çünkü o melek görmüştür….” Buhari Müslim Ebu Davud Tirmizi • Bu rivayet hadisçilerin akla zerre kadar önem vermediklerini ispatlar. Hadisçilerden aklını biraz kullanan bir zat olan İbn-i Kayyım El Cevziye:“Horozla ilgili hadislerin bir tanesi hariç hepsi uydurmadır” der. Bu bir tane sahih olan da yukarıdaki hadismiş! Bakınız hadisçiler için tek önemli sened zaten İbn-i Kayyım’da bunu kabul ediyor. Halbuki bir de metne baksalar, tam bir hikaye… Bildiğimiz gibi horozun melek görmesi gaybi bir konu, bu konularda ayetlere dayalı olmadan her inanç zanndır. Kur’an’a göre ise; zanna mü’minler değil,müşrikler uyar. • Hadisçiler; “horoz öttüğünde melek gördüğünü, eşek anırdığında şeytan gördüğünü,esnemenin şeytandan aksırmanın melekten olduğunu, resim ve köpek olan yere melek girmeyeceğini ….vb’’ rivayetleri naklettiler. Bu rivayetlerin Peygamberin sözü olamayacağı aşikardır.

  44. ŞEYTANIN HAPSOLMASI • Ebu Hureyre: “ Ramazan geldiğinde Cennet kapıları açılır, Cehennem kapıları kapanır, şeytanlarda bağlanır.” Buhari Müslim • Bu tip rivayetleri aklı başında olan hiçbir müslüman kabul edemez. Çünkü toplum içinde şeytana uyduğu için günah işlemeye devam eden o kadar çok insan varki, onları görmemek mümkün değil… Ayrıca şeytanların bağlanacağı konusundaki hadis Kur’an’daki şeytandan ilgili ayetlere de taban tabana zıt… Şeytan insanları saptırmak için hiçbir fırsatı kaçırmayacaktır. İmtihanın gereği budur. • Bu tip hadislerin akla yatmadığının eski alimlerimizde farkında olduğu için, hep bu tür hadisleri te’vil edip durmuşlardır. Hiçbir alim, “bu söz Peygamberin sözüyse, te’vil edip anlamını saptırmaya hakkımız yok “ dememiş! Çünkü onlarda bu hadislerdeki metin sorununun farkında… • Bu tip hadisler; normal halkın, hoca sınıfının, hutbeleri hazırlayanların aklını kullanmasını engellemiştir.

  45. ŞEYTANLA İLGİLİ HADİSLER-1 • “Şeytanın, küçük çocuklar için tehlike oluşturması…” Buhari Müslim • “Şeytanın, yeni doğan her çocuğu dürtüklemesi…” Buhari Müslim • “Cinsel ilişki anında, şeytandan korunmak için dua edildiğinde doğacak olan çocuğa şeytanın ebediyyen zarar verememesi…” Buhari-Müslim • “Şeytanlara karşı gece kapıların kapatılarak önlem alınması…” Buhari Müslim • “Şeytanın, Hz Ömer’den korkması…” Tirmizi • “Şeytanın, Hz Ömer’i görünce yolunu değiştirmesi…” Buhari Müslim • “Peygamberimizin şeytanının müslüman olması…” Tirmizi

  46. ŞEYTANLA İLGİLİ HADİSLER-2 • “Şeytanın, üzerine besmele çekilmeyen yemeklerden yemesi…” Müslim • “Şeytanın, et yedikten sonra elini yıkamayanın elini yalaması…” Tirmizi • “Şeytanın, insanların yatağına ağaç,taş …vb bırakması…” BuhariEdebu’lMüfred • “Şeytanın, çalgısının çan olması…” Müslim • “Ebu Hureyre’nin ya da bir başkasının şeytanı yakalaması ve şeytanın da O’na AyetelKürsi’yi öğretmiş olması…” Buhari • “Şeytanın, kadın suretinde gelip gitmesi…” Müslim • “Namazda şeytanın insan suretinde önden geçeceği…” Buhari Müslim

  47. ŞEYTANLA İLGİLİ HADİSLER-3 • “Namazda esnemenin şeytandan olması…” Müslim • “Eşeğin anırdığında şeytan görmüş olması….” Buhari Tirmizi • “Develerin şeytandan yaratılmış olması ve bu yüzden de deve ağıllarında namazın kılınmaması gerektiği….” İbn-i Mace • “Kara köpeklerin şeytan olması…. “ Müslim • “Bir kadının cin çarptı diye getirdiği çocuğu Peygamberimizin sıvazlayıp dua etmesi sonucunda çocuk kusmuş ve içinden siyah bir köpek yavrusu gibi bir şey çıkmış ve koşarak gitmiş…” Darimi • Üç gün boyunca evden gitmeyen yılanın şeytan olduğu….” Müslim • “…Güneşin şeytanın iki boynuzu arasından doğması ve batması...” Buhari Müslim

  48. ŞEYTANLA İLGİLİ HADİSLER-4 • “Burun kanamasının şeytandan olması…” Tirmiziİbn-i Mace • “Şeytanın, namazda adet görmeye yol açması …” İbn-i Mace • “Şeytanın, insanın burnunda gecelemesi…” Buhari Müslim • “Şeytanın uyanmasın diye insanın boyun köküne üç düğüm vurması…” Buhari Müslim • “Şeytanın, kulaklarına işeyerek bazılarının sabah namazına kalkmasına engel olması…” Buhari Müslim • “Şeytanın, namaz için ezan okunduğunda yellenerek kaçması” Buhari Müslim • “Secde ayetini okuyup secde edeni gören şeytanın ağlaması…” Müslim

  49. UYARI • Ey akıl sahipleri!!! Bu rivayetler, Allah’ın ayetlerini açıklayan Peygamberimizin sözleri olabilir mi?

  50. UYARI • Ey akıl Sahipleri!!!Kur’an ayetlerine açıkça aykırı olan bu rivayetleri kabul etmek, Kur’an ayetlerini hiçe saymak değil midir?

More Related