1 / 17

HİÇ BÖYLE BİR DOSTUNUZ OLDUMU...?

HİÇ BÖYLE BİR DOSTUNUZ OLDUMU...?. Daima düşünceliydi. Susması konuşmasından uzun sürerdi. Lüzumsuz yere konuşmaz; konuştuğunda ne fazla, ne eksik söz kullanırdı.

naoko
Download Presentation

HİÇ BÖYLE BİR DOSTUNUZ OLDUMU...?

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. HİÇ BÖYLE BİR DOSTUNUZ OLDUMU...?

  2. Daima düşünceliydi. Susması konuşmasından uzun sürerdi. Lüzumsuz yere konuşmaz; konuştuğunda ne fazla, ne eksik söz kullanırdı.

  3. Dünya işleri için hiç kızmazdı. Kendi şahsı için asla öfkelenmez ve öç almazdı.Kötü söz söylemezdi. Affediciliği tabii idi. İntikâm almazdı.

  4. Düşmanlarını sadece affetmekle kalmaz, onlara şeref ve değer de verirdi.

  5. Kendisini üç şeyden alıkoymuştu: 1-Kimseyle çekişmezdi. 2-Çok konuşmazdı. 3-Boş şeylerle uğraşmazdı.

  6. Umanı, umutsuzluğa düşürmezdi. Hoşlanmadığı bir şey hakkında susardı.

  7. Hiç kimseyi ne yüzüne karşı, ne de arkasından kınar ve ne de ayıplardı. Kimsenin kusurunu araştırmazdı. Kimseye hakkında hayırlı olmayan sözü söylemezdi. Yanında en son konuşanı ilk önce konuşan gibi dikkatle dinlerdi.

  8. Bir toplulukta bulunduğu zaman bir şeye gülerlerse, o da güler; bir şeye hayret ederlerse, o da onlara uyarak hayret ederdi.

  9. Gerçeğe aykırı övgüyü kabul etmezdi. Her zaman ağırbaşlıydı. Konuşurken çevresindekileri adeta kuşatırdı Kelimeleri parıldayan inci dizileri gibi tatlı ve berraktı.

  10. Yürürken beraberindekilerin gerisinde yürürdü; Ayaklarını yerden canlıca kaldırır, iki yanına salınmaz, adımlarını geniş atar, yüksek bir yerden iner gibi öne doğru eğilir,vakar ve sükunetle rahatça yürürdü.

  11. Kapısına yardim için gelen kimseyi geri çevirmezdi. Bir gün kendisinden yaşça küçük bir dostunun omuzlarından tutarak söyle demişti: "Sen dünyada garip bir kimse yahut bir yolcu gibi ol!"

  12. Her zaman hüzünlü ve mütebessim bir haletle dururdu. Adet üzere sarf edilen hiçbir kötü sözü ağzına almamıştı. Sıkıntılı hallerinde kabalaşmaz, bağırmazdı.

  13. Fakirlerle birlikte yerdi; öyle ki onlardan ayırt edilemezdi. Yemek seçmez,önüne ne konulursa yerdi. Sade kıyafetler giyer, gösterişten hoşlanmazdı.

  14. Konuşurken yüzünü başka tarafa çevirmez, bulunduğu mecliste ayrıcalıklı bir yere oturmazdı.

  15. Sabahları evinden çıkarken şöyle derdi. "İlahi, doğru yoldan sapmaktan ve saptırılmaktan, kanmaktan ve kandırılmaktan, haksızlık etmekten ve haksızlığa uğramaktan, saygısızlık etmekten ve saygısızlık edilmekten sana sığınırım."

  16. Sıradan değildi; ama sıradan insanlar gibi yaşardı.

  17. O,MUHAMMED PEYGAMBERDİ...? (s.a.v.) akmaras

More Related