1 / 73

Zehirli Maddeler

Zehirli Maddeler. İrem Birol 090070244 Begüm Horuluoğlu 090070232 KIM 324 Adli Kimya Prof.Dr .Süleyman Akman Doç.Dr . Mustafa Özcan. Zehir nedir?.

Download Presentation

Zehirli Maddeler

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. Zehirli Maddeler İrem Birol 090070244 Begüm Horuluoğlu 090070232 KIM 324 Adli Kimya Prof.Dr.Süleyman Akman Doç.Dr. Mustafa Özcan

  2. Zehir nedir? • Hücrelere ve yaşayan dokulara kimyasal, biyokimyasal ya da radyoaktif nitelikte zararlar veren her türlü maddedir. Zehrin en tipik özelliği bu zararlı etkisini en küçük dozlarda bile göstermesidir. • Ağız yoluyla alınma ya da bir şekilde emilmeyle biyolojik sistemlerde hasar veya ölüm oluşturan maddeler zehir ya da Toksin, bu maddeleri inceleyen bilim dalına ise Toksikoloji denir. • Belirli bir dozda alınan her maddeye zehir gözüyle bakılabilir.Önemli olan alınan miktardır.Fazlasıyla içilen suyun insan vücudundaki elektrolit dengesini bozduğu bilinmektedir.Paracelsus’un dediği gibi zehiri ilaçtan ayıran temel öğe dozdur.

  3. Öldürücü Doz Nedir? • Uluslararası tanımı LD(Lethal Dose) • LD50 : Bu tanım, üzerinde deney yapılan canlıların yarısının ölmesi için yeterli olan madde miktarını belirtir (ağırlık) • LC50 : Bu tanım, üzerinde deney yapılan canlıların yarısının ölmesi için yeterli olan derişimi belirtir (konsantrasyon) • LCt50 : Bu tanım, üzerinde deney yapılan canlıların yarısının ölmesi için yeterli olan derişimi ve gerekli maruz kalma süresini belirtir (konsantrasyon ve süre)

  4. Öldürücü Doz Tablosu

  5. Zehir Tarihi 1.Antik Zamanlar ve Karanlık Çağlar a. Karanlık çağlar Güney Amerika yerlileri avlanmak için tubocurarine maddesini oklarının ucuna sürelerdi. b. Antik zamanlar -Hindistan Zehirle ilgili savaş taktikleri ve zehre batırılmış silahlar yaygındı. -Mısır M.Ö. 3100 yılında firavun Menes’in zehirli bitkiler ve hayvansal zehirler üzerine çalışmalar yaptığına inanılıyor. M.Ö 100 yılında arsenik tiroksit “yakıcı zehir” olarak Agathodiamon tarafından adlandırılıyor. Özellikleri belirleniyor. Kelopatra hizmetkarları üzerinde güzelavrat otu (atropa belladonna), banotu (henbane) ve kargabüken (strychnos nux vomica) zehirlerini deniyor. Kendisi de engerek yılanı zehriyle intihar etti. -Roma M.Ö. 54 yılında Roma’ya hükmetmeye başlayan Neron ve annesi Agrippina dönemin ünlü zehirleyicileri. Neron akrabalarını en sevdiği zehir siyanürle öldürürken annesi Agrippina’nın kocası Claudius’u zehirleyerek öldürdüğü düşünülmektedir.

  6. 2. Ortaçağ -İksir ve zehir satıcıları eczacı olarak adlandırılıyor. -Zehrin tedavi edici özellikleri bilinmesine rağmen faydalı amaçlarla kullanılmıyordu. -Arap dünyasında gelişen teknoloji ile renksiz, kokusuz ve tatsız arsenik üretildi. -Edebiyatta Shakespeare gibi kurgulamanın yanı sıra “The Book of Venoms” gibi gerçek anlatılar da yer aldı. -Zehir kullanımı halktan saklanmadığından halkta paranoyaya sebep oldu. “yeterli miktarda kullanılan ilacın ölümcül etkileri” bu paranoyaya destek sağlamıştı. -Ticarette yeni pazarlar oluştu. Örneğin; zehir etkisini azaltıcı mücevherler 3. Asya’da geç imparatorluk dönemi -”Sırların Sırları” kitabının İranlı yazarı Rhazes kimyasal bileşiklerin, minerallerin ve bunların kullanımıyla ilgili bu kitabı yazmış, ayrıca alkol damıtıp bunu antisaptik olarak kullanan ilk insan olmuştur.

  7. 4. Rönesans -Borgia Ailesi Papa Alexander VI evlilik dışı olan 5 oğlunu yüksek mevkilere getirmek için elinden geleni yapmıştı. Oğlu Cesare Borgia ondan daha da kötüydü. Herkes Borgia’ların verdiği davetlerde yemek yemekten kaçınırdı. Kendilerine ait “La Cantenella” adında zehirleri olduğu söylenirdi. Papa yanlışlıkla kardinal için hazırlattığı zehirli yemekten yiyince ölüyor. -Council of Ten Belirli bir paraya birinin kökünü kurutmak için planlar, oylamalar yapıp bunu işleme sokan bir grup. Genellikle zehir kullanarak amaçlarına ulaşırlardı. -Neopoliani Magioe Neturalis 1589’da Giovanni Battista Porta tarafından yazılmış şarabı zehirlemek gibi zehirleme örnekleri içeren bir kitap. İçinde “veninum lupinum” adlı zehrin reçetesi de bulunuyor. -Toffana 17.yy’da kadınsal sorunlar için “Aqua Toffana” adında Giulia Toffana tarafından satılan çok güçlü bir zehir. Bu zehrin genellikle erkek olmak üzere 600’den fazla insanın ölümüne sebep olduğu tahmin ediliyor. -Hieronyma Spara 1659 yılında Hieronyma Spara adlı cadının evinde buluşup istedikleri zehir ve onun kullanım talimatına erişebilen bir grup kadın yakalanıyor.

  8. 5. 16-17-18. yy -Zehirler İtalya’dan Fransa’ya yayılmaya başlıyorlar. -Zehirleri tatlıların ve yemeklerin içine koyduran kraliçe Caterina De’ Medici Fransa’yı zehirle tanıştıran kişi. Suç ortağı Bianco ona istediği her türlü zehri sağlamakla sorumluydu. -1676’da Marquise de Brinvilliers’nin zehirlenme ile ilgili duruşmasıyla bu konudaki toplumsal bilinç arttı. Markiz sevgilisi Sainte-Croix ile zehirler üzerine denemeleriyle ünlenmiş. En sonunda babası ve iki kardeşini öldürdükten sonra duruşmaya çıkmıştı. -1662’de Louis XIV eczanelerde arsenik ve başka zehirlerin satışını yasaklamış ve “Chambre Aredente”ı oluşturmuştu. -Kocalarından kurtulmak isteyen kadınlara zehir satan Catherine Deshayes “La Voisin”, krala suikast planı yaparken Chambre Ardente tarafından yakalanıyor. -İngiltere’de Anne Boleyn Henry VIII’yi zehirleme girişiminde bulunmuştu. Kızı kraliçe Elizabeth’e de birkaç başarısız zehirleme girişiminde bulunulmuştu. -İspanya kraliçesi Marie Louise (Carlos II of Spain’ in eşi) arsenik zehirlenmesinden ölmüş. Ölmeden önce tırnaklarının düştüğü fark edilmiş ancak bu halktan gizlenmişti. -18.yy başlarında Thomas Wainewright’a striknin sayesinde bolca para miras kalıyor. -18. yy sonlarında ise Sir Theodosius Boughton arsenik zehirlenmesinden ölüyor.

  9. 6. Viktorya dönemi -Bu dönemde özellikle arsenik ve striknin zehirlenmeleri çok ünlü. -Marsh (1836) ve Riensch (1841) arsenik tayininde önemli yöntemlere imza atmışlar. -Madeleine Smith Glasgow’da aşığını arsenikle öldürürken (Scottish verdict: not proven), karısını hyosine ile öldürüp sekreteriyle kaçmayı planlayan Dr. Harvey Crippen idam cezasına mahkum ediliyor (1910). -19.yy’da yaşamış olan ünlü toksikoloji uzmanı Mathieu Orfila, döneminde öncelikli olarak kullanılan zehir arseniğin kesin bir tayin metodu yok. Orfila var olan metodları geliştirerek ve yeni teknikler oluşturarak arsenik saptanmasının kesinliğini arttırmış. 1840’da Marie LaFarge kocasını arsenikle öldürmek suçundan yargılanmış ancak yemekte arsenik bulunurken cesette arseniğe rastlanmamış. Mahkeme tarafından araştırmaya dahil olan Orfila yaptığı incelemelerde Marsh Test’in yanlış uygulandığını ortaya çıkartarak LaFarge’ın suçunu ortaya çıkartmıştır.

  10. 7. 20.yy -20.yy’da daha saf daha temiz zehirler hazırlanmaya başlanmış. Zehir hazırlama ve zehirleme gittikçe daha eğitimli kişilerin eline geçiyor. -Yeni zehirler ortaya çıktıkça toksikoloji de ilerledi. Buna bağlı olarak ilaçlar daha az zehirli hale geldi. -Cinayetlerde yine sıklıkla arsenik kullanılıyor. 1911’de Fredrik Seddon bir misafirini arsenikle öldürüyor. -Arsenik dışında siyanür (1974 yılında Amerika’da sigorta parası için kendi oğlunu üldüren Ronald O’Brien zehir olarak kullanmış), risin-keneotu (daha çok politik zehir olarak bilinen bu zehirle 1977 yılında Georgi Markov öldürülmüş), Thalium (Graham Young adlı toksikoman tarafından 1972’de kullanılmış) ve morfin, diamorfin (Dr. Harold Shipman 200 kadar hastasını öldürmüş) de o dönemde kullanılan zehirler arasında sayılabilir.

  11. İlaçların mitler ve sihirle beraber gelişmiş tuhaf bir geçmişi vardır.Antik zamanlarda insanlar ölüm ve hastalıklara karşı olan korkularını yenmek ve bu olayları anlamak için çaresiz denemelerde bulunmuşlardır.Örneğin, eğer bir kişi öldüğünde kalbi kararmış ise bu zehirden öldüğü anlaşılırdı.

  12. Zehirli Maddeler Şu Başlıklar Altında Toplanabilir: • Pestisitler • İlaçlar • Uyuşturucular • Katkı maddeleri • Mantarlar • Alkoller • Deterjanlar • Kozmetik ürünleri

  13. Pestisitler: İnsanlar Üzerine Etkileri Pestisitlerin insanlarda belirli miktarlarda toksik olmaları nedeniyle savaşımda çalışan herkesin bunların kullanımı sırasında meydana gelebilecek potansiyel zarardan sakınmaları gerekir. İnsanların pestisitlere maruz kalması mesleki zehirlenmeler veya kaza ile meydana gelebilmektedir. Bir hıyar üreticisi ilaçlama yapıyor. Pestisit olarakFosforin M kullanıyor.Etkili maddesi Parathion methyl ve etki süresi sebzelerde 28 gün. Ve bu insektisit sistemik. Daha da vahim, LD 50 değeri çok düşük; 3 mg/kg. Ne anlama geliyor;Hıyar Akdeniz Bölgesinde 2-3 güne bir hasat edilir. İnsektisitin etki süresi 28 gün. Yani adamın hasat ettiği hıyarların üçte ikisi zehirli olarak insanlara ulaşmış olur.Tüketici ise güzelce yıkasa, hatta kabuğunu soysa yine zehir yemekten kurtulamıyor. Çünkü insektisit hıyarın tüm dokularında dolaşıyor.

  14. Deterjanlar: Çok amaçlı temizleyiciler Bu tür temizleyicilerin birçoğu amonyak ve klor içerir ve birlikte kullanıldıklarında ölümcül amonyumklorür gazını oluştururlar. Amonyak akciğerlerimiz için tehlike oluştururken, klorla karıştırıldığında kansere yol açan bileşikler oluşturabiliyor Ovarak temizleyenler Ovarak temizleme için kullanılan tozların neredeyse tümü, beyazlatıcı ve leke çıkarıcı etkisi olan klorlu çamaşır suyu içerir. Toz halindeki klor suyla karıştığında, göz, burun, boğaz ve ciğerler için tahriş edici olabilen klor gazını oluşturur. Kloru asla amonyakla (tuvalet temizleyicisi ya da kullandığınız diğer temizlik malzemelerinin içinde bulunduğu gibi) karıştırmamalısınız, ortaya çıkacak gazlar öldürücü olabilir! Kullandığınız tozların içinde deterjan ile karışık olarak "hidratlı doğal magnezyum" da bulunabilir ve bunların kanserojen asbest ile kirlenmiş olma olasılığı vardır.

  15. Dezenfektanlar Dezenfekte edici temizlik maddeleri, solunursa tehlikeli olacak birtakım uçucu kimyasallar içerirler. Deri ve solunum sisteminin iç zarları yoluyla kolayca emilebilen kresol, bu kimyasalların en sık kullanılanlarından biridir. Kresol, karaciğer, böbrek, akciğer, pankreas ve dalakta hasara neden olabildiği gibi, merkezi sinir sistemini etkileyerek depresyon, sinirlilik ve hiperaktiviteye de yol açabilir. Dezenfektanlarda bulunabilecek diğer maddeler ise fenol, etanol, formaldehit, amonyak ve klordur. Bulaşık deterjanları Piyasada satılan bulaşık deterjanlarının çoğunda yüksek düzeyde fosfat ve klor bulunur. Yanlışlıkla yutulursa çok önemli sağlık sorunlarına yol açar. Bu nedenle bulaşıklarınızın çok iyi durulanması gerekir. Düşük düzeyde klor gazları tehlikesiz kabul edilse de bulaşık yıkama süreci boyunca, küçük miktarlarda dışarı verilen klorun etkisiyle oluşan solunum zorluğu, göz yanması, yorgunluk, baş ağrısı gibi semptomlara yol açabilir. Bunun yanında klor, kanalizasyon sistemine karıştığında organiklerle birleşerek son derece tehlikeli bir kimyasal madde olarak bilinen trihalometanı meydana getirir. Klor aynı zamanda kanalizasyon sistemindeki maddeleri parçalama fonksiyonu olan yararlı bakteri ve mikroorganizmaları da çabucak öldürür. Bulaşıklar için kullanılan deterjanların da ana maddeleri petrol kaynaklı ve bu sebeple bakterilerce ayrıştırılıp doğaya tekrar kazandırılamıyor, genellikle de çeşitli kimyasal katkı maddeleri, sentetik esanslar, kokular ve renklendiriliciler içeriyor.

  16. Kozmetiklerde kullanılan bazı zararlı ve zehirli maddelerSıradan bir el kreminde bulunan kimyevi maddeler şu şekildedir: Su, stearik asid, sorbitol, gliserin, C-12-15 alkil benzoat, sodyum borat TEA, alkol, dimetikon, aloevera, phenoksi etanol, propilen glikol, quinsekstrakt, tokoferil asetat, potasyum sorbat, EDTA, alantoin, metil paraben, propilparaben, butilparaben, mentol.Kozmetik maddelerden saç spreyleri, parfümler ve pudralar solunum yoluyla; rujlar ve sprey tarzında kullanılan bazı parfümler yutularak; göz çevresi için pazarlanan ürünler o bölgedeki ince deri ve mukoza tarafından emilerek; yine saç boyaları, kremler ve benzeri şekilde cilde uygulananları da deriden vücuda girmektedir. Yukarıda belirtildiği gibi kozmetiklerin üretiminde kanser yapıcı ve alerjik özelliği öne çıkan yüzlerce madde kullanılmaktadır. Her kimyevî maddenin bir veya daha fazla yan tesirinin olabileceği unutulmamalıdır.

  17. Uyuşturucular: Uyuşturucular: Eroin Kodein Morfin Sakinleştiriciler: Benzadiazopin Barbitüratlar Halüsinojenler: Esrar LSD Psilosibin Uyarıcılar: Amfetamin Kokain

  18. Eroin:Morfinin 3,6-diasetil türevidir ve onun asetilasyonu ile sentezlenir.Karaciğerde tümüyle morfine dönüşmesi birkaç saat sürer Uyuşturucu maddeler arasında en etkilisi dolayısıyla da en tehlikelisi olup morfinden iki ila on defa daha kuvvetlidir. Eroin var olan uyuşturucu maddeler arasında en çabuk bağımlılık oluşturan maddedir, bir-iki deneme kişiyi eroin kurbanları arasına almaya kafi gelir.

  19. Morfin:Çok etkili bir opiat ağrı kesici ilaç etken maddesidir. Saf morfin; beyaz, billuri bir tozdur, suda çözünmez. Solunum ve öksürük merkezini uyuşturur. Kusma merkezini uyarır, göz bebeklerini ileri derecede daraltır, en büyük etkisi merkezi sinir sisteminde görülür. Geçici bir uyarılma devresinden sonra, sinir merkezleri felce uğrar ve kişi acıyı duymaz hale gelir. Morfin, kolaylıkla alışkanlık yapabilen bir maddedir.

  20. Barbitüratlar:Uyku ilaçlarının yapımında kullanılan kimyasal bir madde olan barbitüratlar, eroin ve morfin gibi fiziksel bağımlılığa neden olabilir.Tıpta barbitüratlar üç değişik amaçla kullanılır.Kısa etkili: anestezi amaçlıdır.Orta etkili Ameliyat öncesi sakinleştirici, uyku verici veya çırpınma nöbetlerinde verilir.Uzun etkili: Sürekli ve günlük sakinleştirme amacıyla verilir.

  21. Esrar: (Marijuana), kenevir bitkisinin Cannabis indica türünün çiçekleri ve tohum yataklarından elde edilen, vücutta kullanıldığında sarhoşluk ve keyif veren bitki parçalarının ve uyuşturucunun halk arasındaki adıdır.

  22. LSD: yasadışı halüsinojen bir uyuşturucudur. Kimyasal ismi D-Liserjik Asid Dietilamid (D-lysergic acid diethylamide) olan bu madde genelde LSD veya LSD-25 olarak anılır.Çavdar mahmuzu denilen bir çavdar mantarından sentezlenir. Sıvı halde veya kağıda emdirilmiş halde, ayrıca seyrek de olsa jel, toz veya hap şeklinde olabilir. Psilosibin(Zehirli Mantarlar):Mantarlar kurutularak ya da çiğ olarak tüketilmektedir. Büyülü/sihirli mantar (magic mushroom), hem çiğ olarak besinlerle karşılaştırılarak yenebilir hem de sıvılaştırılarak yutulabilir. Büyülü mantarın birkaç değişik tipi vardır. Özgürlük mantarı adı verilen tipi İngiltere’de en fazla bulunanıdır ve psilosibin isimli aktif maddeyi içerir. Etkileri: Psilosibin doğada bulunan ilk fosforlu indol bileşiğidir. Kimyasal yapısı beyin tarafından salgılanan serotonin maddesine çok benzer

  23. Alkoller: Etanol Zehirlenmeleri: -Şuur bulanıklığı (doza bağımlı) -Duyarsızlık, anestezi, narkoz -Koma, solunum yetmezliği ve ölüm -Bulantı ,kusma ve mide kanaması -Etanol buharı şuur bulanıklığı ve göz ile üst hava yolları tahrişi yapar. -Hamilelerde çocuğa geçer, yeni doğanın akut zehirlenmesi veya genetik bozukluklara yol açar. Metanol Zehirlenmeleri:Metanol ilk defa 1661’de odunun kuru kuruya damıtılmasıyla elde edildi.Metilalkolün kendisi zehirli değildir. Vücutta asıl zehirli olan atılamayan ürün Metil Alkol değil vücutta Metil Alkolün metabolize olması sonucu meydana gelen formaldehit ile formaldehitinde çok kısa sürede metabolize olması ile meydana gelen formik asittir. Formik asit önce göz sinirlerine etki ederek körlüğe neden olur sonra metabolikasidoz sonucunda ölüme neden olur. İzopropil Alkol Zehirlenmeleri:en önemli kullanım alanı dezenfektasyon olan alkol türü. izopropanol olarak da bilinir. renksizdir, yanıcıdır ve ağır bir kokuya sahiptir.

  24. Mantarlar: Doğal alanlarda yetişen ve yapısında zehirli madde bulunan şapkalı mantarların taze, kurutulmuş veya konserve olarak çiğ veya pişirilerek yenmesi sonucunda gelişen ve ölümle de sonuçlanabilen ciddi bir zehirlenmedir. Mantarın yenmesini takiben 2 saat gibi kısa bir sürede zehirlenme belirtilerine sebep olan mantarların yenmesi durumunda: • Sersemlik, • Uykuya meyil, • Tansiyon düşüklüğü, • Bulanık görme, • Yüz ve boyunda kızarma, • Nabızda artış, • Ağızda metal tadı, • Bulantı ve kusma ile • Terleme görülebilir.

  25. Adli toksikolojist, öncelik olarak insan vücudunda otopsi sırasında veya yaşayan kişilerde kan ve idrarda bulunan zehirin tespiti ve miktarının belirlenmesiyle ilgilenir

  26. Toksikolojistler tarafından incelenen ölümler: 1.Zehirlenme Çoğunlukla evde çocukların merakından kaynaklanan ölümler.Temizlik malzemeleri ,ilaçlar, pestisitler Endüstride toksik malzemelerle çalışanlarında aynı şekilde dikkatsizlik kaynaklanan hataları istenmeyen şekillerde ölümlere neden olabiliyor.

  27. Zehirlenme Tipleri • Akut zehirlenme Zehirli bir maddeye kısa süreli maruz kalma durumudur. Zehirlenme belirtileri kısa sürede gözlenir. (Örnek: Sodyum mono kloro asetat (SMCA) deri ile teması LD50 zehirlenmeye yeterli) • Kronik zehirlenme Zehirli bir maddeye uzun ve tekrarlanan sürelerde maruz kalma durumu. Belirtiler her maruz kalmada gözlenmeyebilir. Bu tip zehirlenme genelde cıva veya kurşun gibi maddelerin biyolojik birikimi şeklindedir. Sonuçta kişi zaman içerisinde hastalanır.

  28. 2.Uyuşturucu Kullanımı İlaçların kötü amaçla kullanılmasını keyif vermek veya ruh halini değiştirmek amacıyla kullanılan yasal veya yasal olmayan ilaçlar ve kimyasallar oluştururlar.Ve bu ilaçlar zehirlenmelerin ana kaynağını oluştururlar. Genellikle eroin ,fenisiklidin, kokain,barbütüratlar,ve amfetamin gibi maddelerden oluşur.1960 da uyuşturucu kültürünün bir hayli gelişmesi ile bu nedenle gözlenen ölümlerde de artışlar gözlenmiştir.Tablo 8.1 de ölüm vakalarında en çok görülen uyuşturucular verilmiştir.

  29. 3.İntihar Vakalarında Zehirler İntihar, zehirlenme vakalarında oldukça görülen bir olaydır. İntihar olaylarında kadınların iki katı kadar erkek başarılı olmuştur. Fakat erkeklerin iki katı kadar kadın ise zehirlenme ile intihara teşebbüs etmiştir. İntiharlarda kullanılan en bilindik kimyasal karbonmonoksittir. Siyanür ,arsenik ve diğer bilindik zehirler bir yana daha çok aşırı dozda kullanılan ilaçların neden olduğu intiharlar görülmektedir. Duygusal anlamda acı çeken, depresyondaki veya diğer başka ruh hastalıklarına sahip insanlar hastalıkları dolayısıyla eğer istenirse ölüme yol açabilecek miktarda ilaç stokuna sahiptirler. Günümüzde daha çok 3 ile 7 arasında farklı ilaç karıştırılan zehirlenmeler görülmektedir. Gastrik asit yani mide özsuyunun analizi ve kan ,idrar ve vücuttaki ana organların analiziyle toksikolojistler ölüme kadar gidebilen dozda alınan ilacın yanlışlıkla alınmış olamayacağını ve olayın intihar olduğunu anlayabilmektedirler.

  30. 4.Cinayet Amaçlı Zehirlenmeler Kaza ve intihar olaylarında görülen zehirlenmeler günümüzde yaygın olmasına karşın cinayetlerde pek kullanımazlar.Cinayet kurbanlarının zehirle öldürüldükleri davalar kanıtlanması ve araştırılması en zor olan davalardır.Patolojistler otopside belli başlı zehirleri ayırt edebilirler.Kuvvetli asitler ve alkaliler ağız ve çevresinde yanıklara, veya vücut yüzeyinde doku zedelenmelerine neden olurlar.Metalik zehirler mideye karaciğere ve böbreklere ciddi zararlar verir.Fakat bazı zehirler vücutta görülebilen zararlara neden olmazlar .Fakat bu durumlarda da ölümün doğal veya travmatik yaralanmalardan olmadığı görulünce zehirden başka bir şey olmayacağı kararına varılır.

  31. Zehirlenme ile ölüm vakalarında toksikolojistlerin araştırmaları: Araştırmalar 3 basamakta yapılır: 1.Analiz edilecek kanıtların seçilmesi(kan idrar vs) 2. Toksikolojik Analizler 3. Analiz Sonuçlarının Yorumlanması

  32. 1.Numunelerin seçilmesi ve alınması Analiz edilebilecek madde tipleri sınırlıdır. Bu nedenle analizlere başlanmadan önce dava hakkında edinilecek kadar bilgi edinilmelidir. Analizci kurbanın yaşını,cinsiyetini,kilosunu,sağlık geçmişini,yaşadı yeri ,ölmeden önce gördüğü tedavileri,otopsi sonuçlarını, ölümünden getirilişine kadar geçen süreyi bilmelidir. Kurbandan analiz için alınacak örnekler genellikle otopsi sırasında alınır. Uyuşturucu ve zehirler vücuttaki her organa eşit miktarda yayılmazlar. Analizci zehirli madde miktarı en çok olabilecek olan organı seçmeli ve alınan numuneler büyük miktarlarda olmalıdır. Çünkü bazı analiz yöntemlerinde bazı maddeler diğer maddelerin belirlenmesini engelleyebilirler.

  33. 2.Analiz yönteminin seçimi ve uygulanması Analiz türü seçilirken numune miktarı, aranacak zehir ve zehirin dönüşmüş olabileceği maddeler göz önüne alınmalıdır. Renk Testleri: Reaktifte renk değişimine neden olabilecek maddelerin püskürtülmesiyle uygulanan kimyasal bir prosedürdür.Renk testleri bazı spesifik maddelerin veya belirli grupların tayininde kullanılabilir.Bu işlemler hızlı ve kolaydır. Toksikolojide renk testlerinin sağladığı en büyük fayda idrar tahlillerindedir. İdrar tahlillerinde zaman kaybetmeden analiz etme şansı tanır. Renk testlerine örnek olarak Trinder’s Test verilebilir. Bu testte kandaki veya idrardaki salisilat(uyuşturucu ve ağrı kesici özelliği olan aspirin veya ibuprofen gibi ilaçlarda bulunur)tayini yapılır. Demir(II) nitrat ve cıva(II)klorür karşımı kan veya idrar örneğine eklenir.Eğer salisilat varsa mor bir renk gözlenir.Diğer bütün Toksikolojik analizlerde olduğu gibi salisilat varlığı başka analiz yöntemleriyle de kanıtlanmak zorundadır.Diabet hastalarında bu test yanlış sonuç verebilmektedir ,çünkü hastalar yüksek dozda fenotiazin içeren ilaçlar kullanmaktadır. Analizci bu gibi yanlış sonuçların ve analiz limitlerinin farkında olmalıdır.

  34. Mikrodifüzyon testi: Bu test türü uçucu zehirlerin hızlı bir şekilde izolasyonu ve tayini için kullanılır.Küçük bir porselen tabakla ayrılmış iki farklı bölümden oluşan basit bir mikrodifüzyon aparatı ile yapılır Dışarıdaki kaba 1-5 ml arasında kan ,idrar ve doku örneği konulur. İçerideki kaba absorblayıcı madde eklenir. Bu absorblayıcı madde genelde bizim uçucu mademiz içinde çözünen maddelerdir. Daha sonra kapak kapatılır Oda sıcaklığında veya hafif ısıtılarak uçucu zehir iç kaptan aparatın içindeki havaya difüzlenir. Ve absorblayıcı çözelti sayesinde tutunur. Bu absorblayıcı çözücüler genellikle renklendirici maddelerdir. Analizci son aşamada örnekte veya absorblayıcı maddede bir renk değişimi gözlemler.Asetaldehit, Karbon monoksit,siyanür,etanol,florür,halojenür içeren hidrokarbonlar ve metanol bu yöntemle analiz edilebilir.

  35. Kromatografi: Kromatografi bir ayırma yöntemidir. Hareketli ve sabit faz olmak üzere iki faz vardır. Örneği oluşturan maddelerin iki faz arasındaki dağılımlarına göre hareketli faz ile sürüklenmesi veya sabit fazda tutunmasıyla ayırım yapılır. Tutunma zamanı birkaç faktöre bağlıdır: sabit ve hareketli fazın fiziksel ve kimyasal özellikleri ,deneysel koşullar(sıcaklık veya basınç gibi).Bu nedenle standartlar bilinmeyen maddelerle aynı koşullarda analiz edilmelidirler.Bilinmeyen maddeler tutunma zamanlarını standart maddelerle karşılaştırılmalarıyla tayin edilirler.Bir çok kromatografik yöntem vardır fakat adli toksikolojide bunlardan en fazla kullanılan üçü şunlardır:İnce Tabaka Kromatografisi(TLC), Gaz sıvı Kromatografisi(GLC) ve Yüksek Performanslı Sıvı Kromatografi(HPLC)

  36. İnce Tabaka Kromatografisinin kapsamı: 1. Bir ince tabaka plakasının, bir cam levha yüzeyinin adsorblayıcı tabaka ile kaplanarak hazırlanması. Ticari olarak satın alınabilecek ince tabaka plakalarını (cam, plastik ya da alüminyum folyo destekli) kullanabilirsiniz. 2. Uygun çözücüde çözülmüş, ayrılacak maddelerin küçük miktarlarda plakaya uygulanması. 3. Kromatogramın geliştirilmesi (yürümenin gerçekleştirilmesi). 4. Ayrılan maddelerin UV lambası yardımı ile ya da boyar maddeler ile boyanarak gözlenir hale getirilmesi. İnce tabaka kromatografisinde adsorblayıcı madde olarak en sık silika jel (SiO2· x H2O) ve alüminyum oksit kullanılır. Silika jel kullanıldığında, organik çözücü ya da su içerisindeki adsorblayıcı madde bulamacı cam (yaklaşık 4x10 cm ebadında) yüzeyine düzgün ve ince bir tabaka (0.1-5 mm kalınlıkta) oluşturacak şekilde kaplanır. Çözücü uçurularak plaka kurutulur. Ticari adsorblayıcı maddeler, çoğunlukla cam yüzeye daha iyi yapışması için bağlayıcı (genelde CaSO4) içerir.  Bazı ilaçlar için renklendirici spreyler kullanılabilir. Mesela idrar örneğinde uyuşturucu analizi yapılırken kromatograma ninhidrin sıkılırsa primer aminlerle kırmızı-pembe bir renk elde edilir(amfetamin veya efedrin) .Sonra sülfürik asit içinde etanol uygulanabilir bu ise fenotiazin uyuşturucuları ve türevleri ile parlak renkler(pembe, turuncu, mavi, yeşil ) oluşturur.

  37. GLC-Gaz Sıvı Kromatografisi: Helyum yada azot gibi inert bir taşıyıcı gaz mobil fazını oluşturur. Mikroskopik boyutta kolon dolgusuna sahiptir ve sıvı sabit faz ile hareketli gaz fazı arasında ayrım olmaktadır. Sıcaklık kontrolü yapılabilmektedir ve taşıyıcı fazın buhar basıncına bağlı olarak fazlar arasındaki derişim farkı değişmektedir. Bu sayede istenilen ayrım gerçekleşmektedir.  300 santigrat derecenin altında buharlaşabilen bileşikler teorik olarak nicel olarak tayin edilebilmektedir. Tuz içermeyen örnekler kullanılmalıdır ( dolgu ve mobil faz özellikleri nedeniyle ). Birçok bozunmayan organik bileşik bu tip kromatografi ile tayin edilebilir. Örneğin C2 ile C40 arası hidrokarbonlar. Alkol gibi uçucu maddelerin tayininde oldukça kullanışlı bir yöntemdir.

More Related