1 / 17

TÜRK DİLİ I

TÜRK DİLİ I. HAFTA: 6 SÖZCÜK TÜRLERİ I: İSİMLER, SIFATLAR, ZAMİRLER. ANLAM VE GÖREV BAKIMINDAN KELİMELER Türkçede kelimeler, anlam ve görev bakımından ikiye ayrılırlar 1.Anlamlı kelimeler: İsimler ve fiiller. 2.Görevli kelimeler: Sıfatlar, zamirler, zarflar ve edatlar.

kera
Download Presentation

TÜRK DİLİ I

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. TÜRK DİLİ I HAFTA: 6 SÖZCÜK TÜRLERİ I: İSİMLER, SIFATLAR, ZAMİRLER

  2. ANLAM VE GÖREV BAKIMINDAN KELİMELER • Türkçede kelimeler, anlam ve görev bakımından ikiye ayrılırlar • 1.Anlamlı kelimeler: İsimler ve fiiller. • 2.Görevli kelimeler: Sıfatlar, zamirler, zarflar ve edatlar. • Şimdi bu kelime türlerini genel kabul görmüş sıraya göre inceleyelim: • 6.1. İSİMLER • İsimler, anlamlı kelimeler olmakla birlikte görevli kelimelerdir. Biz • anlamlı isimleri ADLAR, görevli isimleri; SIFATLAR, ZAMİRLER ve • ZARFLAR olarak ayırıyoruz. • 6.1.1. ADLAR • Somut ve soyut nesneleri ve kavramları tek tek veya tür olarak • karşılayan kelimelerdir. Adlar üçe ayrılırlar: • 1. Varlıkların Oluşuna Göre Adlar: • Somut Adlar: Varlıklarını beş duyumuzla fark ettiğimiz nesnelere • verilen adlardır: su, hava, ateş, toprak, hal, tavan, cam, ayna, kapı, • oda, meyve. • b. Soyut Adlar: Varlıklarını duygu ve düşünce yoluyla fark ettiğimiz • nesnelere verilen adlardır: uyku, güzellik, düşünce, varsayım, • kabulleniş, takdir, idare, üzüntü, gerilim, ruh, can. • 2. Varlıklara Verilişine Göre Adlar: • Özel Adlar: Tek olan ve eşi bulunmayan nesnelere verilen • adlardır. Kişi adları, yer adları, basın ve yayın organlarının adları, • kuruluş adları, tarihî olaylar vb. hep özel addır: Eskişehir, Necip Fazıl • Kısakürek, Türk Dili Dergisi, Türk Dil Kurumu, Afyon Kocatepe • Üniversitesi, I. Kosova Savaşı, Fatih Sultan Mehmet, Ağrı Dağı, • Kutadgu Bilig, Keban Barajı vb. • b.Tür Adları: Aynı türden olan nesnelerin genel adıdır: Kedi, kalem, • hesap, panel, gezi, iş, el, düşünce, görüşme, anlayış, bilişim vb. • 3. Varlıkların Sayısına Göre Adlar: • a. Tekil Ad: kitap, kalem…. • b. Çoğul Ad: kitaplar, kalemler • c. Topluluk Adı: aile,okul, ordu, orman Sayfa elementleri

  3. 6.1.1. İSİM (AD) ÇEKİM EKLERİ İsimlerin diğer kelimelerle ilişkilerini sağlayan eklerdir. Daha önce de belirttiğimiz gibi, bu ekler kelimelerin anlamlarını değiştirmez ancak kelime gruplarında ve cümlede kullanımını sağlarlar. 6.1.1.1. Hal (Durum) ekleri a. Yalın Hal İsimlerin başka bir öğeye bağlı olmayan, teklik, çokluk ve iyelik ekli şekilleridir: Göz-ler, kalem, ev-im, vb. Yalın halin, diğer hallerde olduğu gibi bir eki yoktur. Ancak demin de söylediğimiz gibi adın çokluk ve iyelik ekli şekilleri yalın hal olarak kabul edilmektedir. b. Yaklaşma Hâli Eki : –(y)A İsimleri fiillere bağlayan bir ektir. Kelime grupları ve cümlede fiilin yönünü gösterir ve yaklaşma belirtir: “Ankara-y-a gittim.”, “Beni ev-e götürün.”, “Erol’a sorun.” Yaklaşma ekinin diğer işlevleri: yer, zaman, karşılaştırma, sebep, verme, bildirme kuvvetlendirme vb.dir. Bu eki alan kelime, cümlede YER TAMLAYICISI görevinde bulunur. c. Belirtme Hâli Eki : -(y)I4,  (eksiz) İsimleri fiillere bağlayan bir ektir. Kelime grupları ve cümlede adların geçişli fiillerin etkisinde kaldığını belirtir. Belirtme ekini alan kelime, doğrudan doğruya fiilin etkisi altındadır: “Babam kapı-y-ı boyadı.”, “Seyahat için biz-i de çağırdılar.”, “Kalem-i kırdı.” Belirtme hali, bazen eksiz de yapılabilir. Bu durumda ad ek almaz: “ Ali cam- kırdı.”, “Babam araba- satın aldı. “ Tabakta portakalsın, Sözümüz burada kalsın. Yılda bir kabrime gel, Toprağım kokun- alsın. Belirtme ekini alan kelime cümlede BELİRTİLİ NESNE, eksiz şekli ise BELİRTİSİZ NESNE görevinde bulunur.. Sayfa elementleri

  4. ç. Bulunma Hâli Eki: -DA İsimleri fiillere bağlayan bir ektir. Kelime grupları ve cümlede fiilin meydana geldiği yeri belirtir: “Sınıf-ta toplanacağız.”, “Bu iş-te bir hayır var.”, “Olay hemen önüm-de oldu.” Bulunma ekinin diğer işlevleri: yer, zaman, devamlılık, müddet, tarz, şekil, durum vb.dir. Bu eki alan kelime, cümlede YER TAMLAYICISI görevinde bulunur. d. Ayrılma Hâli Eki: -DAn İsimleri fiillere bağlayan bir ektir. Kelime grupları ve cümlede fiilin gösterdiği hareketin kendinden uzaklaştığını belirtir: “Afyon’dan ayrıldılar.”, “Son işin-den de kovuldu.”, “Biz-den uzaklaş, lütfen.” Ayrılma ekinin diğer işlevleri: çıkma, yer, uzaklaşma, kaynak, karşılaştırma, tür, terkip vb.dir. Bu eki alan kelime, cümlede YER TAMLAYICISI görevinde bulunur. e. Birliktelik Hâli Eki: -(y)lA İsimleri fiillere bağlayan bir ektir. Kelime grupları ve cümlede fiilin kendisi aracılığı veya birlikteliği ile yapıldığını belirtir: “Ahmet’-le çarşıya gittim.”, “Ekmeği bıçak-la kesti.”, “Senin-le gelmeyeceğim.” Birliktelik eki –(y)lA, aslında bir bağlaçtır. Bu bağlaç (ile), artık ekleşme yolundadır. Bugün imlâmızda hem ek olarak bitişik hem de kelime olarak ayrı yazılmaktadır. Birliktelik ekini alan kelime cümlede ZARF TAMLAYICISI görevinde bulunur. Sayfa elementleri

  5. f. Eşitlik Eki: -ÇA İsimleri fiillere bağlayan bir ektir. Kelime grupları ve cümlede fiilin nasıl, ne şekilde olduğunu veya yapıldığını, fiilin oluş veya yapılış tarzını belirtir: “Yaklaşımı insan-ca oldu.”, “Biz-ce bu işi Hasan yaptı.”, “Bun-ca yıl nasıl geçti?” Eşitlik eki, çekim eki olarak kullanıldığı gibi, son zamanlarda yapım eki olarak da kullanılmaktadır. Hatta giderek yapım eki tarafının daha ağır bastığı görülür. Eşitlik ekinin diğer işlevleri: gibilik, benzerlik, görelik vb.dir. Bu eki alan kelime, cümlede ZARF TAMLAYICISI görevinde bulunur. -ÇA dışında, -ÇAK şeklinde ikinci bir eşitlik ekinden söz etmek de mümkündür. Daha önce isimden isim yapan ekler konusundan gördüğümüz bu ek, zamanla çekim eki işlevini de göstermeye başlamıştır: “Ev-cek bu akşam sizde olcağız.”, “Kapıyı gizli-cek açtılar.” g. İlgi Hâli Eki: -(n) I4n, -im İsimleri isimlere bağlayan ektir. Bir adın bir başka adla olan ilgisini belirtir. Daha açık bir ifadeyle, bir ad başka bir adın kendine bağlandığını belirtmek için ilgi ekini alır: “Ercan’ın mendili benim olabilir.”, “Ev-in kapısı sürekli açık.”, “Mutfak-ın tüpü bu sefer çabuk bitmiş.”, “Okul-un kapanmasına epey var.”, “Biz-im sözümüz var.” İlgi hâli eki bunun dışında bazen isimleri fiillere ve edatlara bağlar: “Kalem O’-nun-dur.”, “Gözlükler Ahmet’in-dir.”, “Ben-im gibi olmayın.”, “Saraya sen-in gibi bir adam gelmedi.” İlgi hâli eki, aslında isim tamlamalarında tamlayan eki olarak bildiğimiz ektir: “adam-ın çile-si”, “söz-ün doğru-su”, “ben-im görev-im” Sayfa elementleri

  6. 6.1.1.2. İyelik Ekleri • İsimleri isimlere bağlayan eklerdir. Nesnelerin bir kişiye veya bir • nesneye ait olduğunu belirtirler. İyelik ekleri; sahiplik, aitlik veya • mülkiyet ekleri olarak da bilinirler. Sahipliği kişiler halinde belirtirler. • İyelik ekleri, bir nesnenin 6 kişiye (ben, sen, o, biz siz, onlar) ait • olduklarını belirtmek için o nesneyi karşılayan isme eklenirler. Asında • iyelik ekleri, isim tamlamalarında tamlanan eki olarak bildiğimiz ektir. • “bizim ev-imiz”, “Amcanın ev-i”, “sizin hakk-ınız” • Kişilere göre iyelik ekleri: • 1. Teklik Kişi : -( I4)m: kitap-ım, göz-üm, can-ım, ev-im, eş-im. • 2. Teklik Kişi : -( I4)n: sevgi-n, iş-in, öykü-n, hareket-in, elbise-n. • 3. Teklik Kişi : -(s) I4(n): sıra-sı, göz-ü, vergi-sin-i, sorun-u, aşı-sı. • 1. Çokluk Kişi : -(I4)mI4z: araba-mız, sınıf-ımız, övünç-ümüz. • 2. Çokluk Kişi : -(I4)nI4z: beklenti-niz, aşçı-nız, el-iniz, kâğıt-ınız. • 3. Çokluk Kişi : -lArI(n): arı-ları, yaratılış-ların-a, diş-leri. • Çokluk Eki: -lAr • Adların çokluk şekillerini yapan ektir. Çokluk eki almamış bir ad, tek bir • kişiyi veya nesneyi karşılar. Çokluk eki, sayıca birden fazla olmayı • belirtir: ev-ler”, “iş-ler”, “silgi-ler”, “cam-lar”, “at-lar. • Türkçede, Arapçada olduğu gibi ikili çokluk (tesniye) yoktur. • Aslında isim çekim eki olan çokluk eki, zamanla fiillerde kişi belirten • çekim eki olmuştur: gitti-ler, görmüş-ler, al-sın-lar. • Çokluk eki, çekim eki işlevinin yanında yapım eki işlevini de gösterir • olmuştur: Selçuklu-lar, Maraşlı-lar; Amcam-lar, Babam-lar; yedi-ler, • bin-ler; Hz. Ömerler, Fatihler. • Aitlik Eki: -ki • İsimlerde aitlik bildirir. Bu ek için bir tür iyelik eki demek de • mümkündür. Aitlik eki, bulunma eki veya ilgi eki almış kelimelere • eklenir: bende-ki, gözde-ki, bizde-ki, pencere-nin-ki, ben-im-ki, • okul-un-ki. • Aitlik eki, adlarda aitlik işlevi göstermekle birlikte ada sıfat veya zamir • görevi yükler: “Bende-ki kalem, gözde-ki bıçak, sizde-ki çantam” • “Aklımda-ki sizi korkutmasın.”, “Sizin-ki bu akşam bize geliyor.” Sayfa elementleri

  7. 6.1.1.5. Soru Eki: mI4 İsimleri fiillere bağlayan bir ektir. İsmin soru şeklini yapar. Bu ek, hem adlara, hem fiillere hem de edatlara gelebilirler. Kelime grupları ve cümlede hangi kelimenin ardından getirilirse, o kelime soru şeklinde belirtilmiş olur: “Ergül Hanım mı geldi?”, “O’nu mu gördün?”, “Söylediklerimizi sen mi aldın?” 6.1.2. İSİM (AD) TAMLAMASI Bir adın anlamının iyelik sistemi içinde bir başka adı tamamlanmasına isim tamlaması denir. Daha açık ifadeyle; bir nesnenin başka bir nesnenin parçası olduğunu, bir nesnenin başka bir nesneye ait olduğunu, bir nesnenin ne işe yaradığını, bir nesnenin ismini ve bir nesnenin türünü bildirir: “karyolanın demiri”, “duvarın tuğlası”, “gömleğin düğmesi” “Zahide’nin sırası”, “Abdullah’ın resmi”, “Sena’nın gözlüğü” “çay bahçesi”, “su kabı”, “televizyon dolabı” “Edebiyat Fakültesi”, “cep telefonu”, “Sakarya Irmağı” “şiir kitabı”, “okul defteri”, “masa saati”. İsim tamlamaları BELİRTİLİ, BELİRTİSİZ ve TAKISIZ olmak üzere üç çeşittir. 6.1.2.1. Belirtili İsim Tamlaması Tamlayan ve tamlananın ekli olduğu isim tamlaması türüdür. Bu bir bakıma geçici bir tamlamaya işaret eder. Daha açıkçası, ilgi eki almış tamlayanın, tamlanana bağlılığı geçicidir: “sınıf-ın temizlik-i”, “aşçı-nın harçlık-ı”, “öğrenci-nin not-u” 6.12.2. Belirtisiz İsim Tamlaması Tamlayanın eksiz, tamlananın ekli olduğu isim tamlaması türüdür. Bu tür tamlamalarda, tamlayanın tamlanana bağlılığı kalıcıdır. Dolayısıyla bu tür tamlamalar, kalıcı isim yapmak için kullanılır: “meyve bahçe-si”, “Afyon kaymak-ı”, “divan örtü-sü”, “görgü kurallar-ı” Sayfa elementleri

  8. 6.1.2.3. Takısız İsim Tamlaması Hem tamlayanın hem de tamlananın eksiz olduğu isim tamlaması türüdür. Ancak burada unutulmaması gereken bir nokta vardır. Takısız isim tamlamasının, eksiz bir grup kuran sıfat tamlaması ile karıştırmamak gerekir. Takısız isim tamlamasında, tamlayan eki (iyelik eki), zamanla kullanımdan düşmüş ve bugün tamlayan karşımıza eksiz olarak çıkmıştır. Buna göre, eskiden tamlayan ekli olan tamlamalar şimdi eksizdir: “Top kapı-sı>Topkapı”, “Fener bahçe-si>Fenerbahçe” Batı kültürünün etkisiyle, son zamanlarda dilimize batılı tipte isim tamlamaları kullanılır olmuştur. Bu durum her haliyle dilimiz için zararlıdır. “Otel Kazancı, Salon Serdar, Kafe Şadi” örneklerinde, hem isim tamlamasının öğeleri (tamlayan ve tamlanan) yer değiştirmiş hem de ekler (tamlayan ve tamlanan ekleri) atılmıştır. Bu tür tamlamaların çoğunlukla işyeri adı olarak turistik yerlerde kullanılması dikkat çekicidir. Bu bağlamda “Serdar Salon, İkbal Otel, Doğu Bank, İnternet Cafe” şeklindeki kullanımlar da takısız isim tamlaması yapısıyla oluşturulmuş özenti ve yanlış kullanımlardır. 6.2. SIFATLAR Nesnelerin özelliklerini belirten kelimelere sıfat denir. Sıfatlar, nesnelerin özelliklerini iki şekilde belirtirler: Birincisi iç özellikler (nitelikler), ikincisi dış özellikler (belirtiler). Nesnelerin iç özellikleri, kendi yapısındaki özellikleri iken; dış özellikler ise kendi yapısı dışında olan özellikleridir. Nesnelerin iç özelliklerini bildiren sıfatlara NİTELEME SIFATLARI, dış özelliklerini bildiren sıfatlara da BELİRTME SIFATLARI denir. Sıfatlar aslında isimdirler, sıfat da bu anlamda bir görev ismidir. Daha açıkçası isimlerin başka bir ismin özelliklerini belirtme görevi dolayısıyla aldıkları yeni addır. Böylelikle bir kelimenin sıfat olabilmesi için, bir ismin özelliklerini belirtmesi gerekir, bu da bir sıfat tamlamasını gerekli kılar. Bir sıfatın varlığı ancak bir sıfat tamlaması içinde söz konusudur: yeşil göz, geniş arsa, taze ekmek, iki elma vb. Şimdi niteleme ve belirtme sıfatlarını görelim. Sayfa elementleri

  9. 6.2.1. NİTELEME SIFATLARI Nesnelerin renk, biçim, boy, yapı, ağırlık vb. özelliklerini bildiren sıfatlardır. Niteleme sıfatları, nesnelerin iç özelliklerini yani kendi yapısında bulunan vasıflarını bildirirler “Temiz ev, yeni araba, büyük kayık, taze simit, sıcak ekmek, yeşil erik, yırtık kâğıt, düz masa, küçük çocuk, çıkmaz sokak, gelen adam, gecikmiş teklif, insanca yaşayış, helal para, çekilmez dert” 6.2.2. BELİRTME SIFATLARI Nesnelerin dış özelliklerini belirten sıfatlardır. Bu sıfatlar; nesnelerin yerlerini, sayılarını belirten veya nesneleri soru ve belirsiz olarak belirten sıfatlardır. Buna göre belirtme sıfatları dört çeşittir: 6.2.2.1. İşaret Sıfatları Nesnelerin yerlerini işaret yoluyla belirten sıfatlardır. İşaret sıfatları, aslında zamirdirler. Bir ismin önüne gelip onu belirtiklerinde sıfat olurlar. İşaret sıfatları Bu:: Yakında olan bir nesneyi işaret eder: Bu adam, bu insan, bu iş, bu durum vb. Şu: : Biraz uzakta olan nesneyi işaret eder: Şu vazo, şu sorun, şu saat, şu kapı vb. O :: Uzakta olan bir nesneyi işaret eder: O tepe, o adam, o kitap, o söz, o ev vb. İşaret sıfatlarının çokluk şekilleri yoktur. Bu sıfatların çokluk şekilleri daima zamir olarak kullanılır. Bunların dışında; ol, şol, işbu, deminki, öteki, beriki sıfatları da işaret sıfatı olarak kullanılır. 6.2.2.2. Sayı Sıfatları Nesnelerin sayılarını belirten sıfatlardır. Sayı sıfatları, tek başlarına sayı isimleridirler. Bir ismin önüne gelip onu belirttiklerinde sayı sıfatı olurlar ve beşe ayrılırlar: Sayfa elementleri

  10. 1. Asıl Sayı Sıfatları Nesnelerin sayılarını (adet olarak) belirten sıfatlardır: Bir kalem, üç insan, on tavuk, beş yüz ev, seksen dolar, yüz yıl vb. Asıl sayı sıfatları üç şekilde yapılır: a. Tek kelimeyle: bir ev, iki elma, on kuruş, yüz lira, bin altın, seksen sene vb. b. Sıfat tamlamasıyla : iki yüz sene, beş milyon lira, dört milyar insan vb. c. Sayı grubu ile: elli iki tahta, on altı masa, yirmi üç ton elma vb. 2. Sıra Sayı Sıfatları Nesnelerin derecelerini, sıralarını belirten sıfatlardır: Birinci atlet, ikinci mısra, dördüncü kitap, yirminci asır, yüzüncü kez, bininci yarışma vb. Bunların dışında; sonuncu ve ortancı>ortanca sıfatları da sıra sayı sıfatı olarak kullanılır. 3. Üleştirme Sayı Sıfatları Nesnelerin sayılarını bölük bölük belirten sıfatlardır: birer hisse, ikişer elma, beşer yıl, yüzer lira vb. Bunların dışında; yarımşar sıfatı da üleştirme sayı sıfatı olarak kullanılır. 4. Kesir Sayı Sıfatları Nesnelerin parçalarını belirten sıfatlardır: Dörtte bir hisse, üçte bir ekmek, yüzde elli pay, yüzde seksen zarar vb. Bunların dışında; yarım ve yarı sıfatları da kesir sayı sıfatı olarak kullanılır. 5. Topluluk Sayı Sıfatları Nesne topluluğunu belirten sıfatlardır. Belirttikleri nesneler arasında benzerlik vardır: İkiz bebe, üçüz doğum, dördüz çocuk vb. Bu sıfatların sıfat olarak kullanımları daha azdır. En çok isim olarak kullanılırlar: ikizler, üçüzler, beşizler vb. c. Soru Sıfatları Nesneleri soru yoluyla belirten sıfatlardır: Kaç kişi, kaç tane, kaç lira, hangi iş, hangi el, ne zaman, ne tür, nasıl sorun, nasıl iş, neredeki cadde vb. 6.2.2.3. Belirsizlik Sıfatları Nesneleri belirsiz olarak belirten sıfatlardır: Bir gün, bir zaman, bir şehir, bütün Asya, başka görüşler, bazı geceler, her zaman, herhangi bir mekan, kimi yazılar, çoğu yer, çok kere, hiçbir insan, falan adam, falanca dergi, filanca çocuk, az mesai, fazla problem vb. Sayfa elementleri

  11. 6.2.3. SIFAT TAMLAMASI Bir sıfatın bir ismi tamlamasıyla oluşan tamlamalara sıfat tamlaması denir. “Yeşil göz, mavi kazak, yalansız söz, düşüncesiz adam, akıllı çocuk” Sıfat tamlamasında önce sıfat sonra isim gelir. Yerlerin değişmesi durumunda sıfat tamlaması bozulur. Buna göre “çalışkan öğrenci” bir sıfat tamlaması iken “öğrenci çalışkan” bir sıfat tamlaması olamaz. Sıfat tamlamasında sıfat yardımcı öğe (tamlayan), isim ise esas öğedir (tamlanan). Beyazmasa Sıfat isim (tamlayan) (tamlanan) Sıfat tamlaması eksiz bir birleşmedir. Sıfat tamlamasında sıfat hiçbir isim çekim eki almaz. Sıfatların isim çekim eki almaları durumda sıfat tamlaması ortadan kalkar. Bununla birlikte, bazı isim çekim eklerinin sıfat yaptığı durumlar da söz konusudur: canım Anadolu, gözde insan vb. Sıfat tamlamasında isim, birden çok sıfat alabilir: “ Uzun, ince, narin, yakışıklı bir genç”,“Ağır, hantal, bir işe yaramaz mahluklar” Bunun tersine sıfatlar da birden çok ismin özelliğini belirleyebilirler: “Geniş caddeler, sokaklar ve yollar”, “Temiz evler, odalar ve pencereler” Sıfat tamlamasında sıfat veya isim öğesi değişik kelime grupları olabilirler: “İzmit ile Karamürsel arasındaki yol”, “özgürlüğe koşan çocuklar, kadınlar ve erkekler”, “Trabzon’dan yola çıkmış küçük balıkçı teknesi”, “Göz göre göre hırsızlık yapan arsız insanlar” Sayfa elementleri

  12. 6.3. ZAMİRLER Bir nesnenin adı olmadıkları halde, nesnelerin adlarını geçici olarak karşılayan kelimelere zamir denir. Zamirlerin tek başlarına bir anlamları yoktur. Zamirin karşıladığı nesne biliniyorsa, bir anlam ifade eder. Örneğin; “ Şu, senin olmalı.” cümlesinde şu zamirinin karşıladığı nesne bilinmiyorsa zamirin (okuyan veya dinleyen için) bir anlamı yoktur. Zamirler, adlardan daha kapsamlı kelimelerdir. Kitap adı, yalnızca kitap nesnesini karşılarken, şu zamiri kitap dahil, evrendeki bütün nesneleri karşılayabilir. Zamirler beş çeşittir: 6.3.1. Kişi Zamirleri Nesneleri kişi olarak karşılayan zamirlerdir. Kişi zamirleri: 1. Teklik Kişi : Ben (Konuşan) 2. Teklik Kişi : Sen (Dinleyen) 3. Teklik Kişi : O (Adı geçen) 1. Çokluk Kişi : Biz (Konuşanlar) 2. Çokluk Kişi : Siz (Dinleyenler) 3. Çokluk Kişi : Onlar (Adı geçenler) “Ben yarın size geleceğim.”, “O ödevlerini bize asla göstermez.”, Kişi zamirleri edatlara bağlanırken, 3. Çokluk kişi dışında ilgi eki alırlar: benim gibi, bizim ile, senin için, sizin kadar, onlar ile, onlar kadar. 6.3.2. Dönüşlülük Zamirleri Asıl kişi zamirlerinden anlam yönüyle daha kuvvetli ve katmerli olan kişi zamirleridir. Bugün kullandığımız dönüşlülük zamiri KENDİ’dir. Ancak bazı ağızlarımızda kendi yerine ÖZ de kullanılmaktadır. Dönüşlülük zamiri KENDİ, bütün teklik ve çokluk kişi zamirlerinin asıllarını temsil eder: Kendisini hırsla dışarı attı. Dönüşlülük zamiri KENDİ’nin çekimi iyelik ekleriyle yapılır: 1. Teklik Kişi : (Ben) Kendi-m 2. Teklik Kişi : (Sen) Kendi-n 3. Teklik Kişi : (O) Kendi-si, kendi- 1. Çokluk Kişi : (Biz) Kendi-miz 2. Çokluk Kişi : (Siz) kendi-niz 3. Çokluk Kişi : (Onlar) Kendi-leri Sayfa elementleri

  13. 6.3.3. İşaret Zamirleri Nesneleri işaretle karşılayan zamirlerdir. İşaret zamirleri nesneleri yerlerine göre belirtir. İşaret Zamirleri: Bu : Yakında olan bir nesneyi karşılar : Bu, çok tatlı imiş. Şu : Biraz uzakta olan bir nesneyi karşılar : Şu, incelemeye değer. O : Uzakta olan bir nesneyi karşılar : O, yeni boyandı. Bunlar: Yakında olan nesneleri karşılar : Yeni transferler bunlar mı? Şunlar: Biraz uzakta olan nesneleri karşılar : Bana şunları getirin. Onlar: Uzakta olan nesneleri karşılar: Size onlardan uzak durun, demiştim. Dikkat edileceği üzere, kişi zamirlerinin 3. Çokluk kişi zamiri ile (onlar) ile, işaret zamirlerinin uzakta olan nesneleri karşılayan (onlar) şekli birbirlerinin aynıdır. İşaret zamirleri edatlara bağlanırken, çokluk şekiller dışında ilgi eki alırlar: bunun ile, şunun için, onun kadar, bunlar ile, şunlar gibi, onlar kadar. Bununla birlikte; böyle, şöyle, öyle, bura, şura ve ora zamirleri de işaret zamiri olarak kullanılır. 6.3.4. Soru Zamirleri Nesneleri soru şeklinde karşılayan zamirlerdir. Soru zamirlerimiz KİM ve NE’dir. KİM: Genellikle insanlar için kullanılır. Bu zamirin çekimi aynı adlar gibidir. Edatlara bağlanması da kişi ve işaret zamirleri ile aynıdır: kimin ile, kimin için, kimin gibi, kimler ile, kimler kadar, kimler gibi. NE: İnsanlar dışındaki nesneler için kullanılır. Bu zamirin çekimi de adlar gibidir. Edatlara bağlanmasında ilgi eki kullanılmaz: ne ile>>neyle, ne için>niçin, ne kadar vb. NE zamirinin, ara kelimesiyle birleşmesi ortaya çıkan nere ve bundan türetilen nerede, nereye, nereden ile hangi ve kaç kelimelerinin iyelikli şekilleri hangisi, kaçı kelimeleri de soru zamiri olarak kullanılır. Sayfa elementleri

  14. 6.3.5. Belirsizlik Zamirleri Nesneleri belirsiz olarak karşılayan zamirlerdir. Asıl belirsizlik zamirlerimiz; kimse, özge, başka, ayruk, kamu vb. kelimelerdir. Bunlardan başka, özellikle belirsizlik sıfatları, soru zamiri ve soru zarflarının iyelikli şekilleri belirsizlik zamiri olarak kullanılır: biri, kimi, başkası, bazısı, kimisi, birisi, hepimiz vb. Kelime grubu olarak; bir kaçı, bir çoğu, her biri, bir çoğumuz vb. Aitlik eki (–ki) almış kelimeler de belirsizlik zamiri olarak kullanılır: benimki, öteki, ondaki, evdeki, seninki, bizimki, deminki, yarınki vb. Sayfa elementleri

  15. Bölüm (Hafta) Özeti Türkçede kelimeler, anlam ve görev bakımından ikiye ayrılırlar 1 .Anlamlı kelimeler: İsimler ve fiiller. 2. Görevli kelimeler: Sıfatlar, zamirler, zarflar ve edatlar. Takısız isim tamlaması; hem tamlayanın hem de tamlananın eksiz olduğu isim tamlaması türüdür. Nesnelerin iç özelliklerini bildiren sıfatlara NİTELEME SIFATLARI, dış özelliklerini bildiren sıfatlara da BELİRTME SIFATLARI denir. Zamirlerin tek başlarına bir anlamları yoktur. Zamirin karşıladığı nesne biliniyorsa, bir anlam ifade eder.

  16. Değerlendirme • 1. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde soru anlamı soru sıfatı ile sağlanmıştır? • A) Biraz önce de sen mi aradın? B) Paranın hepsini düşürdüğümü nasıl söyleyeceğim babama? • C) Giymeyecektin de ne diye aldın bu gömleği? D) Törende gençlik adına konuşmayı kim yaptı? • E) Mektup hangi şehirden postaya verilmiş? • 2. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde adeylem (isim-fiil) vardır? • A) Bu gezi.unutulmaz bir gezi oldu. B) Geçmiş günleri andıkça umutlanırım. • C) Geçerken şöyle bir uğrayayım dedim. D) Bu kitabı mutlaka okumanı isterim. • E) Alarm çaldığında odamızda uyuyorduk. • 3. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde sıfat-fiil vardır? • A) Bir demet çiçek alıp hastaneye gitti. B) Şu büyük eve taşınmak için uğraşıyorum. • C) Köyün eski muhtarıyla görüşmek istiyordu. D) Arkadaşına böyle davranman doğru değil. • E) Konuşan öğrencileri ikinci kez uyardı. • 4. Aşağıdaki mısraların hangisinde isim tamlaması yoktur? • A) Birden dağın sırtında atlılar belirecek. B) Geldi ölümlü yalan, gitti ölümsüz gerçek. • C) Milyonlarca ayağın altında kaldı kellem. D) Akrebin kıskacında yoğurmuş bizi kader. • E) Üç katlı ahşap evin her katı başka alem. • 5.Aşağıdaki dizelerin hangisinde sıfat tamlaması yoktur? • A) Mavi gökler, kül rengi bulutlarla kapanık. B) Dertsiz aşık, diyar diyar dolanmaz. • C) Bir ulu ağaçtan bir yaprak düştü. D) Şu yalan dünyaya ben niye geldim. • E) Dökülmeye başladı damlalar ince ince.

  17. Kaynaklar • 1. SARI, Mehmet, Türk Dili I-II, Okutman Yayıncılık, Ankara 2011. • 2. GÜLSEVİN, Gürer vd., Türk Dili I-II, Afyon Eğitim, Sağlık ve Bilimsel Araştırmalar Vakfı Yayını, Afyonkarahisar, 2008. • 3. Türk Dil Kurumu, İmla Kılavuzu, Ankara,2000. • 4. Türk Dil Kurumu, Türkçe Sözlük, Ankara, 2000 • 5. Türk Dil Kurumu, Yabancı Kelimelere Karşılıklar, Ankara, 1998.

More Related