ekirdek

1. Çekirdek/Merkez ve Çevre Farkli bir siniflandirma: Merkez Yari-çevre Çevre

3. Modernlesme olarak kalkinma: ÖZET 1. Kalkinma= economik büyüme 2. Sermaye yatirimi ile sanayilesme 3. Tarihi dislar 4. Objektif/tarafsiz olmaya inanir. 5. Batidaki adam tarafindan agirikli olrak yazilmistir.

4. Sag-sol hep ileri amaç yol kaynak

5. Klasik Marxist perspektif-I Marxist’lerin küresel ekonomi hakkindaki görüsü nedir? Iyi ya da kötü? iyi(kötü hatta seytani AMA) Marx ve Engels’ göre küresellesmis üretim ve emperyalizm kalkinmaya yol açar: NASIL? Kalkinmanin harekete geçiricisi sinif çatismasidir. Güney ülkelerinde sinif çatismasi sinirlidir (uzlasma vs. çatisma). Statuskoyu ve onun dogurdugu istikrarli yapiyi emperyalizm beraberinde getirdigi modern teknoloji ile bozar ve böylelikle sinif çatismasinin tohumlari atilmis olur. Lenin’e göre çevre ülkelere sermayenin ve teknolojinin ihracat edilmesi çevreyi güçlendirirken merkezi zayiflatir. Marxist’lerin nihai amaci nedir? Kalkinmami yoksa baska bir seyler?

6. Klasik Marxist perspektif-II Marksist ve liberaller arasindaki benzerlikler nelerdir? Her iki görüste üretimdeki küresellesmenin çeveree kalkinmaya yol açacagini belirtirler. Her ikisi de bu kalkinmanin ülkeler arasinda yeknesak bir yol izlemeyeceginin altini çizerler Farkliliklar? Marxist’ler politikaya önem verirler ki liberal açiklamalarda bu ihmal edilir. Marxist’ler bütünlesmeyi çatismaci görürken liberaller barisçi kabul ederler.

7. Radical Dependencia: Marxist kalkinma asamalari Emperyalizm kapitlizmin son asmasidir. Hükümetler kendilerinin ve özel ekonomik çikarlarin korunmasi için ne gerekiyorsa onlari yaparlar. Lenin: Emperyalist sömürü gelismis ülkelerdeki isgücünün refahinin artmasina yardimci olur: YURTTA SULH ÇÖZÜM: Komünism için içten bir niyetin olmasi ve az gelismislerdeki proleteryanin ortak hareketi Dünya ticaret yapisinda devrim

8. Emperyalizm Hükümetlerin uluslar arasi gücünün olabildigince artmasi Kolonizm politikalari ve uygulamalari ortaya çikar GÜDÜLER NELER Ticari ve ekonomik çikarlar - dogal kaynak, piyasalar, dipsiz kapitalist milli alani Sosyal politikalarin çikarlari - fakirler, dislananlar and mahkumlar Güç siyasetinin çikarlari - Avrupalilarin hegemonik mücadelesi, sosyal düzenin insaso Sosyopsikolojik çikarlar - Sosyal yapinin savasçi elit aristokratlar tarafindan korunmasi Ideolojik çikarlar - Köylülerin medenilestirilmesi

9. Emperyalizm elestirileri Liberal: Yanli ve kapitalizmin hatali islettirilmesi Serbest ticarete karsi korumaci hareketler Savas ortami ve yönetim giderleri Monopollesmenin nedeni Marxist : Kapitaalistlerin isine gelir (kapitalist asamaya zaman kazandirir) Nasyonelistler: Yanlis yönde politik odaklanma Kültürel: Sosyal sartlarin degismesi, kültürel bütünlesme TEMEL DAYANAK/FIKIR GÜVENLIK VE GÜÇ: KARA VERME egitim: medeniyet Sosyal sistem: temel saglik güvencesi

10. 10 Neo-Marxism Neo-marksistler emperyalizmi çevre açisindan degerlendirirler. Emperyalizmin üçüncü dünya üzerindeki etkisine bakarlar (marksistler gibi alkislamazlar). Bu yaklasim emperyalizmi merkez bakis açisindan çikarir. Ortodoks marksistler iki asamali deverimi öngörürler: Burjuva devrimi ve ardindan sosyalist devrim. Neo-marksistler direk sosyalist devrime yönelmek gerektigini gerekli kosullarin sekillendigini ifade ederler. Çünkü burjuva üretim güçlerini serbestletirmeyi/özgürlestirmeyi emperyalizmin araci oldugu için beceremez. Marksistlere göre sosyal devrimi sanayilesmis kentlerdeki sehirli sanayi proleterya yapacaktir. Neo-marksistler ise Çin ve Küba yolunu benimserler. (Foster-Carter)

11. 11 Marxism vs Neo-Marxism Marksin fkirlerini elestirir Marx kapitalizmi ilerlemeci görür, neo-marksistler ise negatif ve sömürü olarak degerlendirir Marx hindistandaki britanya misyonunun eski asya toplumunu canlandirmak ve bati toplumunun maddi degerlerini asyada olusturmak yerine yikici oldugunu görmüstür (Marx 1853). Marx ve Engels burjuvazinin üretim araçlarini hizla yayginlastirmasiyla en barbar toplumlari bile medeniyetlestirebileceigini belirtirler (Marx ve Engels)

12. 12 Neo-marksistlerden farkli olarak marx kapitalizmin yikici ve yapici ayrimi yapmadan genislemesine/yayiolmasina cevaz verir. Çünkü nihayetinde sonuç ayni olacaktir: sosyalist dünya düzeninin gerçeklestirilmesi (Polychroniou 1991, 38).

13. Eski-Marx Sermaye güçlü ekonomik birimlerde yogunlasir. Ekonomik krizler artacaktir. Emperyalizm ekonomik topraklar için mücadeleyi içerir Sakin at arisi oynamasin: kötü öngörü Kapitalist ülkelerde devrim olmamistir. Komunizm düsüsü Farkli yönlerde var: Elestirel teori, hegemoni, kültür ve devlet gibi

14. Poulantzas Devlet gücü üzerinde durur Devlet kapitalistlerin sadece yansimasi degildir. Devlet tek bir birlesmis yapi degildir. Devlet issizligi kontrol etmeli ve sosyal yasal çerçeve saglamalidir. Ulusun önemine bakar.

15. Althusser Marxist structuralism/yapisalcilik Structuralism—Sosyal gerçeklik bilinçalti/disi zihinsel yapilarin karsilikli oyunudur. Althusser için yapi kapitalizm Toplum bütün olarak yapilanir Zihinsel ve fiziksel sartlar Bilimsel marksizmin yeniden dahil edilmesi

16. Dunayevskaya Devlet kapitalizmi Sovyetler birliginin elestirisi Sovyetler birliginin analizi Soviet bürokrasi sinifi Sermayenin Bodyguard’i SSCB farkli adi olan kapitalist bir devlet

17. Wright Analitik marksisizm Sistematik Normatif uygulamalari teori ile iliskilendirme Aktörlerin niyetinin önemli oldugu Sinif tekrar merkeze alinir. Sinif sahiplik ve kontrol, daha fazla sinif: kapitalist ve isçi sinifinda degisim Marks 2 sinif: isçi ve kapitalist Weber örgütü? Güç ve sahiplik ayriliyor: yeni orta sinif

18. Marxism vs Neo-Marxism Variantlar : Hegelian Marxism (Antonio Gramsci) Neo-Marxian Economic Theory (Braverman) Fordism and Post-Fordism Historical Marxism Analytical Marxism Post-Modern Marxian Theory (Laclau / Mouffe) Hegemony = “uniting persuasion from above with consent from below…it is done by the dominant and collaborated in by the dominated” Intellectuals need to ally selves with revolutionary party rather than ruling party to lead masses to power Hegemony = “uniting persuasion from above with consent from below…it is done by the dominant and collaborated in by the dominated” Intellectuals need to ally selves with revolutionary party rather than ruling party to lead masses to power

19. KRITIK VE NEO-MARKSIST TEORI The Frankfurt School The Ideas of Jurgen Habermas Gramsci’s Hegemony Wallertstein’s Historical Marxism

20. ENTELEKTÜEL KÖKENLERI ERKEN ELESTIREL TEORI MARX’A DAYANIR( ÖZELLIKLE YABANCILASMA KAVRAMINA) Hegel, Nietzsche ve Freud’da etkili olmustur Kültür gibi makro düzey süreçlerin zihin ve bilinç üzerindeki etkilerine ve aralarindaki iliskiye önem verirler.

21. Frankfurt Okulu(1923) Max Horkheimer, Theodor Adorno, Herbert Marcuse, ve Erich Fromm fikirleri Iki temel fikir: 1. Tüm fikirler güncelden ve düsünce kaliplardan etkilenirler 2. Gerçek ve degerleri ayirt edemeyiz– bu yüzden self-reflexive ve self-critical olmaliyiz ve topluma dogru elestirel bir durus/tutum sergilemeliyiz. Kültürü kisiselligin olusumu ile iliskilendirir: kapitalizm ideolojisinin ve yabancilasmanin bireysel kisiligi nasil çarpittigina bakar. Kitlesel kültürün elestirisini yapar: popüler kültür bireyleri manüpüle etmek için kullanilr, tatlar standardize olur, dikkat gerçek dünyadan baska yöne çekilir, pasiflik özendirilir.

22. Jurgen Habermas (1929 - ) Felsefe okumus, 1956’da Heidelberg’de Theodor Adorno’nun asistani olmus Adorno “The Authoritarian Personality/Otoriter kisilik” 1950’de yazmis: önyargi ve anti-Semitism’i otoritercilikle iliskilendirmis Habermas Frankfurt’da 1964’de felsefe kürsü baskani (dergilerini gördüm) Marks’in fikirlerini elestirel yaklasim bünyesinde incelemis. Materializmden idealizme kaymis Weberin rasyonelligini, Durkheimin konsensüsünü, Parson’un deger genellestirmesini zenginlestirmis. Iletisimsel eylem ve ideolojilerin türetilmesi üzerinde durmus.

23. Mesruluk krizi(1975) Toplum farkli nitelikli asamalardan gelisir: ilkel Geleneksel medeniyetler Modern Medeniyetler: Sinifli toplumlar Kapitalist – Liberal - Organize kapitalist Post-Kapitalist Post-Modern

24. Marx materyel temeldeki çeliskilerden degisimin ortaya çiktigini söyler. Fakat Habermas degisimin fikirler ve fikirlerin norm ve deger araciligi ile nasil mesrulastirildigindaki çeliskilerden ortaya çiktigini söyler. Mesrulastirma=sistemi hakli çikaracak yeni norm ve degerler kullanilir Konsensüs çöküsü=toplumsal kriz Geleneksel toplumsal dini norm ve degerlerin çözülmesi esitler arasinda rasyonel degisim fikrine yol açar Erken liberalizm: piyasa ideolojisi organize kapitalizme yol vermistir. Akil ve rasyonellik temelli formal mesruluk Mesruluk krizi ortaya çikar Iletisimsel eylem ile dünya hayati mesrulastirilir. Iletisimsel eylemlerin dogrulugunu hakli çikarmak için kullandigimiz normlar sistemi hakli çikarmak için kullandigimiz normlarla aynidir. Mesruluk sisteminde degisim=dünya hayatinda degisim Mesruluk krizi(1975)

25. Akil ve rasyonellik Iki tip eylem ve rasyonellestirme: 1. araçlari kullanarak amaçli rasyonel eylem rasyonellikle sonuçlanir. 2. akli kullanarak iletisimsel eylem Ilk tip kapitalist sistem tarafindan kullanilmistir. Simdi ikinci tipe geçme zamani gelmistir

26. Iletisimsel eylem Ideal konusma= engel yok (i.e. baski) Gerçek hakkindaki konsensus iletisimsel süreçle gelisir. Ideal konusmanin 4 kriteri vardir: 1. konusma/ telaffuzun anlasilabilirligi 2. konusmanin gerçekligi 3. konusmacinin güvenilirligi ve sayginligi 4. otorite (fikir sunma hakki) ELESTIRILER: Çok ideaistik, genis konsensus imkansiz, tüm konusmacilar ayni yetenekte mi?, çatisma ile nasil basa çikilacak?

27. Çekirdek/Merkez ve Çevre Farkli bir siniflandirma: Merkez Yari-çevre Çevre

28. Bagimlilik Teorisi-I Az güçlüler çok güçlü uluslar tarafindan sömürülür, bagimlilik yaratilir. Az gelirli ülkelerin fakirligi zengin ülkelere olan politik ve ekonomik bagimliliklarinin dogrudan sonucudur. Sanayilesmis ülkeler sinirli yeteneklerini kendilerine hizmet edecek olanlara transfer ederler. Merkez ülkeler çikarlarin kendilerine transferi için statükoyu korurlar. Bu yüzden merkez ülkeler yukari dogru sosyal ve ekonomik mobiliteyi (iç ve dista) engellerler

29. Bagimlilik Teorisi-II Marx turned on his head Üretimden ziyade mübadele üzerinde odaklasir Gelismislik ve azgelismislik madalyonun iki yüzü gibidir Focus on exchange than production Geleneksel sektör fikri anlamsizdir. Sorun 3. dünyanin küresel ekonomiye nasil eklemlendigidir 1950’lerde baslamis Modernlesme okuluna karsilik olar 1960 ve 1970’lerde dönemin devrimci atmosferi ile kismen etkili oldu ve rol aldi Klasik bagimlilik-1950liler Yeni bagimlillik çalismalari-1970ler

30. Bagimlilik Teorisi-III Ekonominin küresellesmesi? KÖTÜ Bagimlilik nedir? Bir ülkedeki ekonomik kalkinma diger ülkedeki ekonomik degisim ile sekillenir. Diger ülkeler kendi kendine sürdüren edilgen ise bagimli olandir. Neocolonizm kontrol: Baski ve sömürü araci? ÇUS Bagimlilik sömürünün ötesinde: yerli elit uluslar arasi kapitalist isbirligi: Ülkeyi korumak ve bagimsiz yerine çevredeki liderler ulslararasi kapitalistlerin sömürüsüne izin verirler Çözüm devrimde ama? Bozulmus/yozlasmis elitlerin yerine esitlikçi toplum; ulusal devrim merkezle baglari kopartip bagimsizligi getirir. 1. Azgelismislik tarihsel bir süreçtir, fakirlerin kaderi veya dogasi degildir. 2. Baskin ve bagimli ülkeler birlikte kapitalist sistemi olustururlar.. 3. Dünya sisteminin islemesinin mirasi azgelismisliktir.

31. 31

32. 32 Dependence - a situation in which the economy of certain countries is conditioned by the development and expansion of another economy to which the former is subjected. The relation of interdependence between two or more economies, and between these and world trade, assumes the form of dependence when some countries (the dominant ones) can expand and can be self-sustaining, while other countries (dependent ones) can do this only as a reflection of that expansion, which can have either a positive or a negative effect on their immediate development (Dos Santos, 1970).

33. 33

34. Bagimlilik teorisinin orijini Marxist düsünürler Prebisch ve Furtado Latin Amerikali 1960 ve 70lerde ülkelerin zengin ülkelerle olan iliskilerinden dolayi fakir olmuslardir. countries were poor because of their relationship to richer countries in 1960s and 1970s Karayipli düsünürler bölgenin kalkinmasi için yerli bir rota bulmaya çalismislardir. Model of development proposed challenged from within economics by Paul Baran’nin The Political Economy of Growth (1957) kitabi Rostow ve Lewis’in önerdigi kalkinma modeline alternatif üretmistir. Baran: azgelismislerin kalkinmasi gelismislerin aleyhinedir. Zenginle fakirleri sömürmüstür. Zengin ülkelerin çikari azgelismislerle esitsiz ekonomik iliskileri sürdürmesi ve fakirlerin imalat ürünlerinde rakip olarak gelismesi istemez. Baran Americanization çözüm degil, sorunun ana kaynagi oldugu görülmektedir.

35. 35 Paul Baran Dogum 1910 Rusya, ölüm1964 Stanford’ta ders vermis- professor during McCarthyism döneminde tek kadrolu marksist profesör “neo-Marxism” babasi Ekonomik artik/fazla kavrami Tekelci kapitalizm ve koloniyel drain Kapitalizm tekelci davranisi

36. 36 Andre Gunder Frank dogum 1929 almanya, ölüm2005 Iktisat tarihçisi ve sosyolog Chicago’dan DOKTORA!!!! Erken neo-marksist teorilerdeki ticaret ve mübadele açiklarini kapatanlardan Uydu-metropolis yapi AZGELISMISLIGIN GELISIMI: “development of underdevelopment” Bagimliligin zaman boyutu, modeli dünya tarihine dayanir. Uydu primer arz saglar metropoller: imal ürünlerine çevrilir ve tekrar çevre ülkelere satilir, rus pazari markalar bob the builder, ya da sanko burberries-TOBB baskani, Frank: Bu bir hirsizlik türüdür. ÇUS’larin faaliyetleri ile WB-IMF politikalari hirsizligin sürdürülmesine yardimci olur. Unequal Exchange/Esitsiz degisim: Tüm ticaret monopolcüdür ve tekelciler merkezde faydalarini kontrol ederler ve bu mekanizma her düzeyde isler. Kent-köy Lumpenbourgoise: TÜM KALKINMALAR AZGELISMISLIGIN GELISMESIDIR: Sermayenin bazen çikar ve ilgisi azalir ama aktif-pasif yönlendirme devam eder, Sub Saharan Africa gibi

37. The Amin variation: Daha sonra DST  Esitsiz mübadeleye farkli açiklama: ücretler ve dinamik avantaj 3. dünyada pre-kapitalist unsurlarin bulundugunu kabul eder. Ancak bu unsurlar kapitalizm ile sekillenir ve yayginlasir Bir parça kalkinma mümkündür. Ama kendiliginden disa dönük kalkinma yoktur. Amin’e göre GSMH ile azgelismislik arasinda dogrudan bir iliski yoktur.

38. ELESTIRILERI ÇUSlar uygun olmayan tüketim kaliplari yaratirlar. TUBITAK toplantisi-cep telefonu Fakirlik talihsizlik degirdir. Frank (1969): ‘fakir ülkeler en basarili ekonomik kalkinmalarini ne zaman ki metropollerle iliskisi zayifladiginda gerçeklestirmislerdir.’ Fakir ülkeler fakir ve sosyalist devrimle yüzlesirler face a choice between poverty or socialist revolution IMALAR Baskinlik için mübadelede dar odaklanma Yerel sömürü süreçlerine bakilmiyor Asya kaplanlari gibi ekonomik durumu degisen eski fakir ülkeler yeterince analiz edilmemis

39. 39 Raúl Prebisch ve ECLA ECLA neoklasik dis ticaret teorisnin mevyelerini vermedigini düsünüyor. Prebisch uluslar arasi is bölümünün modasi geçmis semasini elestiriyor. Çevre ülkeleri için bozulan dis ticaret hadleri

40. Bulgular-Elestiriler Overlook social and cultural variation within ‘core’ and ‘periphery’ Ekonomi üzerinde asiri odaklasma Merkez ve çevredeki kültürel ve sosyal fazlilasma gözden kaçirilmis Sosyalist devrim çalisir/islevsel mi Ülkelerin dünya kapitalist sisteminden baglarini koparmasi mümkün mü? Criticisms of Dependency: Hopelessly ridged (particularly Frank) Insensitive to variations within the Third World (corrected by Cardoso) Degrees of dependency. It is not Black and White Belittles the real achievements of the third world (development of underdevelopment or extraverted development) What is equal exchange? variety of ways in which development is defined and studied not one theory replacing another but overlapping accounts of how development should be promoted dependency theory provides a provocative set of ideas that we need to think about critically Lack of intellectual and scientific rigor Political blame Too external of an analysis Modernists: “All purpose explanation for everything that is wrong with third world countries” (So) Propaganda & Rhetoric Inability to evolve with the shortcomings and criticism

41. 41 “Yeni ” bagimlilik çalismalari Klasik bagimliligin yanit veremedigi elestirilere karsisinda ihtiyaç olarak ortaya çikmis Cardoso Gold

42. 42 Fernando Henrique Cardoso Laid the cornerstone of non-Marxist dependency theory Cardoso’nun yöntemi: “tarihsel-yapisal” Içsel analize egilimli Bagimlilik ucu-açik bir süreç Cardoso: Tek rotali durgunluk ve gerilik tezlerinden farkli: Iliskili bagimli Gelisme Associated Dependent Development Marksist artik deger ve kapitalist üretim süreci gibi kavramlarin ötesinde ÇUS-Fakirlestirici

43. Dünya Sistemi Teorisi Frank gibi bagimlilik teorisyenleri marksistelr tarafindan daha sonra elestirilmisler Merkez ve çevre arasindaki iliskili sadece iki bagli bir modelle açiklanir. Bütüncül bir açiklama yok. Wallerstein Frank’in görüslerini DST çerçevesinde yeniden tanimlamistir. Gelismekte olan ülkeler sadece ülkeler tarafindan degil DS altinda kar güdüsü ile hareket eden kapitalistler tarafindan sömürülmektedirler. Modern DS kapitalizmin birlestirilmis halidir. Üç ALAN Merkez/çekirdek -sistemin geri kalanini sömürür - serbest emek piyasasi– yetenek ve süpervizyon -Dünya ticaretini kontrol eder ve imalati tekellestirir Yari çevre - merkez tarafindan insa edilen sanayi - otlakçi/hasatin paylasilmasi -Brezilya-Güney Amerika -Kentsel alanlar merkez gibidir ama kirsal çevre gibi 3. Çevre - merkez için emek ve hammadde saglar -Afrika-primer

44. Wallerstein’nin modeli dinamiktir. Harekete ve degisime olanak tanir. Frankta statik ve tek yönlü bir iliski vardir. Sosyal olarak mobil olan ülkeler, asya kaplanlari gibi, çevreden yari çevreye geçebilirler; yada merkezden yari çevreye kayma olabilir. Tipki bagimlilik gibi Artik merkeze ve yari çevre tarafindan degerlendirilir. Kölelik, koloniyalizm v e neo-kolonoliyalizm orjini olusturur.

45. Kapitalizmin modern dünya sistemi kar pesinde kosmaktadir Siniflar arasinda sömürü karin sonucudur. metalastirma/commodification – hersey alinip satilacak mala dönüstürülecektir. Isgücü yeteneksizlestirilir Ploreteryalasma görlür.

46. Wallerstein marksistler gibi kapitalizmle nasil basa çikilacagini söylememektedir. Ekonomik determinizm Wallerstein iç unsurlara bakmamaktadir (yolsuzluk ve kötü yönetim) Yöntem müphem Küresel esitsizligin kaynagi olarak isbölümü ve küresellsme Bugün kriz ve domino etkisini tartisiyoruz. Kurlar-issizlik batida

47. Dünya sistemi teorisi Iktisadi gelisme dünya ekonomik sistemi içerisinde her bir ülkenin rolünü açiklayarak anlasilabilir. Tüm ülkeler esitsiz politik ve ekonomik iliskilerin oldugu dünya çapindaki sistemin parçasidirlar. Bu sistemde gelismis ve teknolojik açidan gelismis ülkeler gelismemislerin pahasina ilerler Fakirlik merkez ülkelerin çevre ülkelerden emek ve dogal kaynaklari çikarmasinin/kullanmasinin sonucudur. Merkez ülkeler (UK, USA, Japonya) kendileri ve ihracat için üretirler. Bu ülkeler hammadde ve ucuz emegi merkez olmayan ülkelerden (afrika, latin, güney amerika, asya) ithal ederler. Bu ülkeler küresel ekonomide asagi siralarda yer alirlar. Uluslar arasi bagimliligin Makrososyolojik Teorisi Organizma olrak dünya: Arastirma konulari: total sosyal sistem olarak kapitalist dünya ekonomisinin dinamikleri ve orijini, ile sosyalizme dogru geçis Açiklama modeli: kalkinmanin tarihsel asamalari fakat modernlesme teorilerinden farkli Modernlesme teorisini ahistorik, ulus-devlet düzeyini asamayan-tek evrim patikasina bagimli olmakla elestiriyor.

48. Immanuel Wallerstein ve DST Marx’in tarihsel materyalizminin genisletilmesi Toplumsal degisimden ziyade küresel tarihsel degisime bakiyor Simdiye kadar iki dünya sistemi (ilki mini sistem): 1. dünya imparatoru - politik ve askeri hakimiyet 2. modern kapitalist dünya ekonomisi - isgücünün küresel ekonomik bölümü

49. 1. Mini Sistem Av-toplama-çok ilkel tarim Tam isbölümü Tek, tekdüze kültür Akrabalik yapisal belirleyici Takas 2. Dünya imparatorlari Evrensel olarak isgücü bölümünün homojenlestirilmesi Kabileye ödeme: koruma maliyetleri Politik olarak birlesmis sistemler Çin, roma, misir 3. Dünya ekonomileri 1. dünyanin mevcut kapitalist sistemi Politik sistemlerin çoklugu dünya ekonomisinin besler Piyasa için üretim

50. Gelecek dünya sistemi Sosyalist dünya hükümeti Tüm isgücü serbest isgücü olacaktir

51. World System Hegemony Cycles European expansion: Portugal: late 15th – c. 1600 - pugnacity, military technology (naval matters), population hardened to variety of diseases 2. Holland: c. 1600 – late 17th - Protestantism, capable fluyt focused on trade, stock exchange Commercial England: late 17th – late 18th - internal social stability, mobile labor power Industrial Britain: late 18th – early 20th - industrialization, coal 5. United States: early 20th – - adoption of new technologies (electricity, petroleum)

52. Present World System USA hegemon after the WW II, now (1980’s) declining Resemblances with two previous (capitalist) hegemons: from agro-industry to commerce then finance liberal trade policy hegemony based on sea or sea/air power extended wars for securing hegemony assumptions of world responsibilities of protecting and preserving the liberal order liberal trade arrangements allows technology to spread ? new technology to non-hegemon states rise of income for the hegemon state working class ? competitive advantage to non-hegemon states

53. Present Hegemonic Rivalry Period USA: loss of competitive edge of productivity, maintaining and presenting competitive edge on military power Emergence of new loci of power on the margins of the declining hegemon’s radius of action (East Asia, Europe?) the possible rise of a new region causes a relative decline of another (not only the present hegemon)

54. Critique of WST Eurocentrism A.G.Frank: capitalist system 5000 years old; few centuries ago Europe a periphery of world trade, hegemony in South and East Asia Reversed causality no proof on process of economic underdevelopment (case of Poland) No sensibility for cultural factors materialist approach limits the explanative force Methodological problems of macrosociology no systematic line in choosing of data, base on disconnected secondary sources

56. Theories of Social Change: Global Theories

57. Modernization and Dependency

58. Modernization & Dependency

59. Modernization & Dependency

60. Modernization & Dependency

61. Modernization & Dependency

62. Wallerstein Wallerstein believed that the periphery was being exploited by richer countries (core countries) Between core and periphery there are semi-peripheral countries that import raw materials from the periphery and hi-tech goods from the core and export semi-manufactured goods to the core and industrial products to the periphery. Other left-wing development theories sought to take account of the rapid growth of some poorer countries. Notable in this respect was Immanuel Wallerstein’s World Systems Theory.Other left-wing development theories sought to take account of the rapid growth of some poorer countries. Notable in this respect was Immanuel Wallerstein’s World Systems Theory.