1 / 43

Cumhuriyet Dönemi ve Sonrası Türk Mimarisi

Cumhuriyet Dönemi ve Sonrası Türk Mimarisi. I. Ulusal Mimarlık Akımı 1910-1927.

fruma
Download Presentation

Cumhuriyet Dönemi ve Sonrası Türk Mimarisi

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. Cumhuriyet Dönemi ve Sonrası Türk Mimarisi

  2. I. Ulusal Mimarlık Akımı 1910-1927 1908 yılında, 2. Meşrutiyet sonrasında, özellikle İttihat ve Terakki Partisinin siyasal, toplumsal, ekonomik ve kültürel alandaki girişimler mimarlık alanında da kendini göstermiştir. Ziya Gökalp’in ekonomi, siyasal, felsefe, hukuk, din ve dil alanında geliştirdiği düşünceler zamanla yaygınlaşmış ve mimarlık alanında uygun bir ortam sağlamıştır. Kısa zamanda milli mimari, Milli Mimari Rönesans’ıMilli Mimari Üslubu, Neo-Klasik üslup olarak adlandırılan “Birinci Ulusal Mimarlık Akımı” nın doğmasına neden olmuştur.

  3. 1910-1927 yılları arasında etkili olan bu akım, yeni bir ulus yaratma çabalarının yoğunlaşmaya başladığı günlerde yayıldı. I. Ulusal Mimarlık hareketi, ideolojik düşünceler ve mimari unsurlar birleşerek ulusal bilinci yaratma çabası sonucunda, geçmişin (Selçuklu ve Osmanlı) din ve eğitim kurumlarının motif ve biçimleri kullanılarak (Kemer, sütun, silme, saçak v.b.), batının ise plan şeması alınarak eklektik bir anlayışla biçimlendirilmeye çalışılmıştır. Bu anlayış dönemin bütün yapılarına fonksiyon ayrımı gözetilmeksizin uygulanmıştır.

  4. Cumhuriyetin ilk yıllarında, sınırlı sayıdaki mimarın hemen hemen hepsi, Ulusal Mimarlık Akımını benimsemişlerdir. Bunun nedenleri aşağıda sıralanabilir: • Eğitim gördükleri kurumların mimari anlayışı. (Sanayi-i Nefise Mektebi, Mühendis Mektebi) • Dönemin Mimarlarının Tamamına yakının yurt dışında eğitim görmüş olması • Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerinde yönetimler bu üslubu desteklemişlerdir. • Toplumun dışarı kapalı olması.

  5. İkinci TBMM Binası (Halk Fırkası Kulübü) 1924 Ulus- AnkaraMimari tasarım: Vedat Tek

  6. Ankara Palas (Vakıf Oteli) 1924- 1927 Mimari tasarım: Vedat Tek ve Kemaleddin Bey

  7. Etnoğrafya Müzesi /Ulus- Ankara 1925-1928 Mimari tasarım: Arif Hikmet Koyunoğlu

  8. Ziraat Bankası 1926- 1929 Ulus-AnkaraMimari tasarım: Giulio Mongeri

  9. Türk Ocağı Binası (Ankara Halkevi) 1927-1930 Mimari tasarım: Arif Hikmet Koyunoğlu

  10. İkinci Vakıf Apartmanları (1928- 30)Ulus- AnkaraMimari tasarım: Kemaleddin Bey

  11. İşlevselci Rasyonalist Dönem 1927-1940 1.Ulusal Mimarlık Döneminin sonlarında siyasi, ekonomik, toplumsal ve kültürel alanda köklü değişimler yaşanmaya başlamış ve doğal olarak mimarlık ortamında da buna koşut ortamlar yaratılmaya başlanmıştır. 1927 li yıllarla birlikte I. Ulusal Mimarlık Akımına paralel Uluslararası Modernizm (yeni değerleri savunan), diğer bir değişle Yabancı Mimarlar Dönemi olarak adlandırılan bir döneme girilmiştir.

  12. Bu dönemde iki yönlü bir gelişme görülmüştür; • Bir kısım mimar, ulusal mimarlık akımına bağlı kalmışlar • Diğer bir kısım ise devletin yeni politikasını benimseyerek uluslararası mimarlık anlayışını kabul etmişlerdir.

  13. Bu dönemde I. Ulusal Mimarlık döneminin temel noktalarından kaçınılmaktadır. Yapılar hangi amaca yönelik kullanılacaksa, onun cözümüne çalışılmakta, cepeheye önem veren anlayıştan uzaklaşılmakta, cepheler arındırılmaktadır. Bu dönemin temel tasarım anlayışı; • Betonarme İskelet sistemi, • Kübik kütle anlayışı, • Geniş camlı cepheler, • Serbest tasarım anlayışı, Bu dönemin yapıları genellikle devlet yapılarından oluşmaktadır.

  14. Sayıştay Binası ( ) Mimar: Nazım Bey.Değiştirme: Ernst Egli Müteahhit: Arif Hikmet Koyunoğlu

  15. Osmanlı Bankası 1926 Ulus- Ankara Mimari tasarım: Giulio Mongeri

  16. İş Bankası, 1929 Ulus, AnkaraGuilio Mongeri

  17. Genel Kurmay Başkanlığı Binası (1929-1930) Mimar : Clemens Holzmeister

  18. Emlak Bankası Mimar: Clemens Holzmeister (1933-34)

  19. 1940-1950 yılları arasında mimarlık dönemi “II. Ulusal Mimarlık Dönemi” olarak adlandırılır. Birinci Ulusal mimarlık döneminin ardından iki önemli olay bu yeni dönemin mimari anlayışını etkilemiştir. 1. Atatürk’ün ölümü (1938), 2.II. Dünya Savaşı’nın başlamasıdır (1939). II. Ulusal Mimarlık Akımı 1940-1950

  20. Almanya’da Nasyonal Sosyalistler, İtalya’da Faşistler geniş yığınları etkilemek için, aşırı milliyetçi-ırkçı düşünceleri kendi amaçlarına uygun kullanıyorlardı. Bu çerçevede Avrupa’da tekrar geleneksel anlayışa bir dönüş yaşanmaktaydı. Dolayısıyla, tüm alanlarda olduğu gibi, mimarlık alanında da daha önceki uluslar arası sanat anlayışından uzaklaşılmıştır.

  21. Aynı etki kısa bir süre sonra, Türkiye’de de görülmeye başlamıştır. Ancak bu sefer geleneksel tasarım etkisini, Osmanlı ve Mimar Sinan’ın anlayışı yerine, geleneksel konut mimarisinde devam ettirmiştir. Dönemin mimarları, tasarımlarında geleneksel yapı malzemesi ve türk evinin tasarım anlayışını yeniden yorumlamışlardır.

  22. Buna uygun olarak; 1. Anıtsal yönü ağır basan, simetriye önem veren, taş malzemeyi tercih eden büyük boyutlu binalar yapılmış. 2. Yabancı mimarlara ilgi artmış. 3. Savaşın etkisi ile dışarıdan malzeme getirilmesi zor olduğundan eldeki malzemelerin kullanımı çoğalmıştır.

  23. II. Ulusal Mimarlık Akımının, mimarlık eğitimine katkısı; Mimarlık eğitimi veren okullar gittikçe örgütlenerek etkinliğini artırmıştır. II. Dünya Savaşı ile yurdumuza gelen mimarlar (Paul Bonatz gibi) üniversitelerde eğitim vermeye başlamışlar ve kendi mimarlık anlayışları ile o dönemin siyasi düşüncelerini yansıtan eserler vermişlerdir.

  24. Anıtkabir (1942-53) Mimar: Emin Onat

  25. İstanbul Fen Edebiyat Fakültesi (1942-44) Beyazıt- İstanbul Mimar: Sedat Hakkı Eldem

  26. Ankara Fen Fakültesi (1945) Mimar: Sedat Hakkı Eldem

  27. Saraçoğlu Mahallesi (1945-46) Tasarım: Paul Bonatz

  28. Opera Binası (1948) Tasarım: Paul Bonatz

  29. II. ULUSAL MİMARLIK DÖNEMİ SONRASI: 1940’lı yılların sonlarına doğru II. Ulusal mimarlık dönminin özellikleri yeni gelişmelerin etkisiyle mimarlık alanında da yavaş yavaş ağırlığını yitirmeye başlamıştır. Bunun ilk belirtisi “İstanbul Adalet Sarayı Yarışması ” sonuçlarıdır. Yarışmayı kazanan Emin Onat ve Sedat Hakkı Eldem,daha önceki dönemin büyük boyutlu yapılarının aksine Uluslararası mimarlık anlayışını yansıtan bir öneri geliştirmişlerdir.

  30. Bu konuda Orhan Alsaç; “.....eski eserleimizin bu gün bize güzel görünen fakat hiç bir ihtiyacımızı karşılamayan motiflerini alıp binalarımızın üstüne takmak değildir. Bu günün Türk mimarisi bu günün tekniği ile bu günün ihtiyaçlarına cevap veren mimaridir.”

  31. II. Dünya savaşı sonrasında artık Alman etkisi azalmaya başlamıştır. Savaş sonrası gelişmeler tartışılmaya başlamıştır. • Dönemin mimarları bir noktaya takılıp kalmamış, daha bağımsız çaılşma yöntemleri aramaya başlamıştır (Çok Partili Dönem/Liberal Kapitalist dönem) • Bağımsız biçimlerle çözüme gitme eylemi Eğitim’de de görülmüş, bu yıllarda bir çok mimarlık okulu açılmıştır. (ODTÜ, KATÜ v.b.)

  32. Bu döneme kadar gelen mimari anlayışlar, • I.Ulusal Mimarlık Akımı • İşlevselci Rasyonalist Dönem • II. Ulusal Mimarlık Akımı v.b., Hep kesin çizgilerle belirlenmişti. Ancak 1950’lerle birlikte tasarım alanında genelde biçimsel bir aktarım söz konusudur. Yine bu dönemde pek çok farklı görüş bir anda, bir arada görülmüştür . Dolayısıyla bu dönemi bazıları, “türk mimarlığının dış yayınlarla ve dış etkilerle beslendiği bir devirdir.” olarak nitelendirir.

  33. 20y.y. İkinci yarısına gelene kadar Türkiye’de mimarlık devletin resmi siyasetinin ve egemen ideolojisinin bir ifadesi olmuştur. 1950’den sonra genel bir tanım yapmak olanaksızdır. Ancak ülkemizde gelişen üslupları şöyle sıralamak mümkündür; 1.Batı Kökenli anlayışlar: • Rasyonalist Pürist Üslup • Brütalist Anlayış • Bağımsız Biçim Arayışı 2. Geleneksel Anlayış, • Geleneksel mimarlık değerlerinin yeniden yorumlanması

  34. RASYONALİST-PÜRİST ANLAYIŞ: Bu dönemin tasarım anlayışı: • Temel geometrik biçimler, • Cam ve çelik malzeme, • Modüler cephe düzenlemesi.

  35. HİLTON OTELİ 1950 (S.H. ELDEM)

  36. ANKARA KIZILAY İŞHANI (1959)

  37. BRÜTALİST ANLAYIŞ: Tasarım anlayışı: Mimari Dürüstlük, bu eğilim diğer eğilimlerden farklı olarak Avrupa ile eş zamanlı ortaya çıkmıştır. • ODTÜ MİMARLIK FAKÜLTESİ (BEHRUZ ÇİNİCİ) • İSTANBUL ORDUEVİ (“ “) • ANKARA STAD OTELİ ( “ ) • ANKARA TÜRK TARİH KURUMU(T. CANSEVER-ERTUR YENER)

  38. BAĞIMSIZ BİÇİM ARAYIŞLARI Tasarım anlayışı: Doksan derecenin bağlayıcılığından uzaklaşmak, organımsı bir mimarlık eğilimi yaratmak. • ANKARA ETİBANK GENEL MÜD.(TUĞRUL DEVRES, YILMAZ TUNCER, VEDAT OZSAN) • TAKSİM ŞERATON OTELİ 1959 • BÜYÜK ANKARA OTELİ (YÜKSEL Okan) • ANKARA GÜLHANE ASKERİ TIP AKADEMİSİ (1962) • ODTÜ, Üçlü anfi (Behruz Çinici) • ANKARA İŞ BANKASI GENEL MÜD. (Ekspresyonist)

  39. GELENEKSEL MİMARLIK DEĞERLERİNİN YENİDEN YORUMLANMASI 1960’lı yıllarda bir karşı geliş ile ortaya çıkmıştır. Ancak diğer ulusal anlayışların aksine teknolojiyi inkar etmemişlerdir. • 1951-1967 TÜRK TARİH KURUMU • H.Ü. KAFETERYASI (EREN BARA) • TAKSİM ATATÜRK KİTAPLIĞI (SEDAT HAKKI ELDEM) • ANKARA HİNDİSTAN ELÇİLİK EVİ

  40. 1970 SONRASI GELİŞMELER • Batıda başlayan Post Modernist/Modern sonrası akım ülkemizde de görülür. Burada genel bir Post Modernist anlayıştan söz etmek mümkün değildir. • Bu dönemde bu akımı benimseyen mimarlar doğrudan tarihsel üslupları uygulamaktan, antropometrik tasarımlara kadar uzanan geniş bir yelpazeden bahs etmek mümkündür. • İRAN BÜYÜKELÇİLİĞİ KÜLTÜR MERKEZİ İLKOKULU (ALTUĞ-BEHRUZ ÇİNİCİ) • İSTANBUL AKSARAY YAPI KREDİ BANKASI (DOĞAN TEKELİ- SAMİ SİSA)

More Related