1 / 108

PASİF KALEMLERDEN

PASİF KALEMLERDEN. Kısa Vadeli Borçların Yönetimi Yard.Doç.Dr.Hayri BARAÇLI Yard.Doç.Dr.Mustafa İME. Kısa Vadeli Borçların Yönetimi. Banka Kredileri ve Yönetimi “Banka” kavramı, Türkçe karşılığı masa, banko, tezgah anlamına gelen İtalyanca “banco” deyiminden kaynaklanmaktadır.

dannon
Download Presentation

PASİF KALEMLERDEN

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. PASİF KALEMLERDEN • Kısa Vadeli Borçların Yönetimi Yard.Doç.Dr.Hayri BARAÇLI Yard.Doç.Dr.Mustafa İME

  2. Kısa Vadeli Borçların Yönetimi • Banka Kredileri ve Yönetimi • “Banka” kavramı, Türkçe karşılığı masa, banko, tezgah anlamına gelen İtalyanca “banco” deyiminden kaynaklanmaktadır. • Zamanla en ideal şeklini almaya başlamış olan banka kısaca “Para kazanmak için para satan müessesedir” şeklinde tanımlanır. • Ayrıca bazı iktisatçılar tarafından “Para ve kredi ticareti yapan veya kredi vermek üzere ödünç para veren kuruluşlar” olarak da tarif edilir. • En gelişmiş tanımıyla da “Mevduat kabul eden,bu mevduatı en verimli şekilde çeşitli kredi işlemlerinde kullanma amacı güden veya kısaca faaliyetlerinin esas konusu düzenli bir şekilde kredi almak ve kredi vermek olan ekonomik birimlerdir

  3. Sözlük anlamı "itibar" olan kredi, ekonomik ilişkilerde para vermeksizin mal ve hizmet satışı ile ödünç verme olayını ifade eder. • Banka-müşteri ilişkisinde, kredi vermek denildiğinde bankanın müşterisine sağladığı bir itibar söz konusu olmaktadır. • Bankanın bir firmaya (gerçek veya tüzel kişiye) itibar sağlaması, bu firma lehine nakdi veya gayri nakdi bir kredi tahsisi ile mümkün olacaktır. • Bankalar Kanunu anlayışı içersinde kredinin bir tarifini yapmak gerekirse; kredi, bir mevcudun (nakdi veya gayri nakdi bir itibarın) belli bir süre için ve geri alınmak kaydı ile bir bedel (faiz, komisyon, vs.) karşılığında gerçek ya da tüzel kişi emrine verilmesi veya verilmiş bir varlığın geri ödenmesinin veya bir hizmet taahhüdünün garanti edilmesidir. • Bu tanıma göre "kredi", vade (süre), güven ve bunlara bağlı olarak risk (ödememe tehlikesi) olmak üzere üç ana unsuru içermektedir.

  4. Vade • Bankalarca ödünç verilen paranın ve temin edilen itibarın, belirli bir süre sonra iade edilmesini ifade eder. • Güven • Belirli bir süre sonunda alınmak üzere mal ve hizmet satılması ile ödünç para verilmesi işlemlerinde güvenin bulunması gerekir. • Güven kredinin temel unsuru olup, kredide güven olayı genelde bir teminat ile sağlanır. • Risk • Bankacılıkta risk, kredinin ödenmeme tehlikesini ifade etmektedir. • Her kredi bir ödenmeme tehlikesini içerdiğinden açıldığı andan itibaren bütün krediler banka için bir risk oluşturur. • Bu itibarla, bir kişiye veya bir firmaya nakit, mal, kefalet ve teminat şeklinde açılan kredilerin herhangi bir tarihte kullandırılan kısmının ifadesi için de risk deyimi kullanılmaktadır.

  5. Kredi, eldeki para ile gelecekte ele geçecek paranın mübadelesi; başka bir deyimle, para ile ödeme vaadinin değiştirilmesidir. Kredi, tasarruf edilen paraların piyasaya akmasını, malların en yararlı biçimde kullanılmasını sağlamak suretiyle ulusal ekonomi yönünden büyük önem taşır. • İnsanlar eldeki paraya, gelecekte ele geçecek paraya nazaran; eldeki mallara da gelecekte elde edecekleri mallara nazaran daha fazla verdiklerinden, böyle bir mübadelenin gerçekleşebilmesi için, ödeme vaadinin, vazgeçilen paradan bu değer farkı kadar fazla olması zorunludur. Bu fazlaya "faiz" denilmektedir., • Kredi, gelecekteki gelirlere karşılık harcama olanağını vererek ekonomide satın alma gücünün artmasına ve değişim hacminin gelişmesine neden olmaktadır.

  6. Banka Kredilerinin Türleri İtibarıyla İncelenmesi • Kredilerin Türleri • Bankalarca kullandırılan kredilerin; • Bankalarca kullandırılan kredilerin; • Teminatlarına göre (açık ya da teminatlı krediler), • Vadelerine göre (kısa vadeli, orta vadeli, uzun vadeli krediler), • Kullandırma şekline göre (nakit krediler, gayri nakdi krediler), • Kullanım amaçlarına göre (yatırım, işletme tüketici kredileri gibi), • Kaynaklarına göre (TCMB, Eximbank, Kalkınma Bankası, dış kaynaklı vb krediler), sınıflandırılmaları mümkündür. • Burada krediler kullandırım şekline göre; • "NAKİT KREDİLER”, "GAYRİNAKİT KREDİLER" ana başlıkları altında ele alınmaktadır.

  7. Nakit Krediler • İskonto/İştira Kredileri ve Niteliği • İskonto ve iştira işlemi Türk Ticaret Kanunu'nda belirtilen geçerlilik şartlarını taşıyan bono ve poliçelerin vadesinden önce alacaklısından satın alınarak, faiz, komisyon ve masraflar düştükten sonra senet bakiyesinin kendisine ödenmesi şeklindeki bir nakit kredidir. • Söz konusu bu işlem, ticari senet borçlusunun adresi, senedi kabul eden banka şubesinin bağlı olduğu belediye sınırları içinde ise iskonto, dışında ise iştira adını alır.  • İskonto ve iştira işleminde müşteri, hamili bulunduğu ticari senedin mülkiyetini, temlik cirosuyla bankaya devreder. • Banka ödemeyi yaptığı anda riske girmiştir. • Ticari senedin borçlusu vadede senedi ödemediği takdirde, her kredi işleminde sözkonusu olan risk gerçekleşmiş olacak ve banka alacağını tahsil etmek için yasal yollara başvurmak zorunda kalacaktır. • İskonto ve iştira işlemlerinde kredi kullandırılan taraf kefil, kredi borçlu olarak imzası bulunan taraf da kredi borçlusu durumundadır. • Çünkü normal koşullarda banka kredinin geri ödenmesini senet borçlusundan isteyecektir. Bu gerçekleşmez ise krediyi kullandırdığı tarafa (son cirantaya) rücu edecektir.

  8. İskonto-İştira Kredisi Talebinin Söz konusu Olması Halinde Edinilmesi Gerekli Bilgiler ve Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar • Genel olarak vurgulamak gerekir ise, iskonto-iştira işleminin talebi halinde idareci tarafından öncelikle müşteriden; • İskonto-iştira konusu edilecek olan senetlerin nitelikleri hakkında bilgi, • İskonto-iştira konusu edilecek senetlerin ortalama vadelerinin ne olacağı, hususlarında ön bilgi alınmalıdır. • Burada dikkat edilmesi gereken en önemli hususlar; • Randıman açısından tevdi olunacak senetlerin vadelerinin uzun süreli olması, 45-60 gün vadeli senetler randımanlıdır, • Tevdi konusu ise senet borçlularının istihbaratlarının yapılması, • Yine anılan senetlerin kambiyo senedi olma kanuni şekil ve şartlarını ihtiva etmesidir.

  9. Senetlerde Aranacak Nitelikler • Gerçek ticari ilişkiden kaynaklanan ticari senetler iskonto ve iştira edilmelidir. Gerçek bir ticari ilişkiye dayanmayan, hatır senedi olarak bilinen, sırf bir bankadan kredi alabilmek için hazırlanmış senetlerin işleme alınması banka açısından riskli durumlar yaratabilir. • Kredi değerliliği ve moralitesi son derece düşük kişi ve firmaların çapraz imzalı senetlerle bankalardan kredi kullanma yoluna gitmeleri zaman zaman karşılaşılan olaylardır. Bu tür kredilendirme işlemlerinde riskin çok yüksek olduğu, kredinin zamanında geri ödeme olasılığının son derece düşük olduğu bilinmelidir. • İskonto ve iştira kredileri, işleme alınan ticari senetlerin durumuna göre tek imzalı ya da çift imzalı olabilir. Borçlu ve alacaklının aynı kişi olması durumunda tek imzalı iskonto iştira işleminden söz edilir. Bu tür işlemler, açık kredi niteliğindeki işlemlerdir. • Ayrıca muhatabın kabul şerhini taşımayan poliçelerin de tek imzalı kredi işlemi (açık kredi) olduğu bilinmelidir. • Temlik cirosu, ".... Bankası emrine ödeyiniz. Bedeli nakden alınmıştır." kaşesi basılmak ve müşterinin imzası alınmak suretiyle yapılmalıdır.

  10. Senetler "Masrafsız iade", "Protestosuz" ibarelerini taşımamalıdır. Çünkü bu ibareler, vadelerinde ödenmesi şüpheli bulunan ve ödenmeme halinde protestosu istenmeyen senetlerde bulunmaktadır. İskonto iştira işlemlerinde senet mülkiyeti bankaya geçtiğinden bu tür risk taşıyan senetlerin bankaya alınmaması gerekir. • İskonto ve iştira edilebilecek bono ve poliçelerin TTK madde 583 ve 688'e göre düzenlenmiş kıymetli evrak niteliğini taşımaları şarttır. • Poliçenin TTK madde 583'e göre taşıması gereken unsurları şunlardır:  • Senet metninde "poliçe" sözcüğü geçmeli, senet yabancı dilde yazılmışsa o dilde poliçe karşılığı olan sözcük bulunmalıdır.  • Belirli bir bedelin ödenmesi konusunda kayıt ve şart,  • Kimin emrine ya da kime ödenecekse (lehdar) onun adı ve soyadı,  • Keşide tarihi,  • Keşideci imzası,  • Muhatabın adı ve soyadı.

  11. Bonoların TTK madde 688'e göre taşımaları gereken unsurlar da şunlardır: • Senet hangi dilde yazılmışsa o dilde "bono" ya da "emre muharrer senet" sözcüğü, • Kayıtsız şartsız belli bir bedeli ödeme vaadi, • Kimin emrine ya da kime ödenecekse (lehdar) onun adı ve soyadı, • Düzenleyenin imzası, • Keşide tarihi. • İskonto-iştira işlemlerinde dikkat edilmesi gereken hususları kısaca özetlemek gerekirse; • Senedin, ihtiva etmesi gereken kanuni şartlara uygun olarak düzenlenmiş olması, • Senedin hatır nitelikli olmaması, • İskonto-iştira tarihinden itibaren vadelerine en çok 91 gün kalmış bulunması, • Senet vadelerine, borçluların vade sonundan evvel ibraz ve ihbar edilebilmeleri için yeterli zamanın bulunması, • Senedin bankaya kayıtsız şartsız temliki cirolarla devredilmesi, • "Protestosuz" şerhini içermemesi, • Muamele konusu senet poliçe ise, bunun kabulü ibrazdan men edilmemiş olması, • Damga Vergisi Kanunu uyarınca senede geçerli nispette damga pulu yapıştırılmış ve bunların üzerine tarih ve imza atılmış olması, • İmzanın elle atılmış olması, • Poliçede keşide ve son cirantanın, bonoda da borçlu ve son cirantanın borçlanma ehliyetlerini haiz olmaları, • Müşteri imzalarının ve özellikle son ciranta imzasının noter tasdikli imza sirkülerindeki imzaya uygun bulunması, • Senetlerin tediye mahallerinde protesto keşide edecek noter teşkilatının bulunması.

  12. Faiz ve Eklerin Bulunması • İskonto ve iştira işlemlerinde valör, işlemin yapıldığı gün olarak verilir ve faize esas gün toplamına alınır. Ayrıca ticari senetlerin vadesini izleyen 2 iş günlük protesto süresi sonunda ödenmesinin söz konusu olabileceği de göz önünde tutularak vade sonunda bu iki iş gününe kadar olan sürenin de eklenmesi gerekmektedir. Buna göre vade sonu, tatil gününe rastlıyorsa, izleyen ilk iş gününe kadar geçecek süre de faize esas gün toplamına dahil edilecektir. • Bu şekilde bulunacak faize esas gün, senet bedeli ve bankanın işlem tarihinde geçerli faiz oranı üzerinden, faiz hesaplanır. Faiz dışında müşteriden tahsil edilecek ikler, faiz üzerinden hesaplanan Kaynak Kullanımını Destekleme Fonu, sadece iştira işlemlerinde alınan iştira acyosu ile faiz,fon (+acyo) toplamı üzerinden Banka ve Sigorta Muameleleri vergisidir. • Faiz formülü aşağıdaki gibidir. Burada adat, senet bedelinin 100'e bölünerek faize esas günle çarpılmasıyla bulunacak tutardır. Yani; • ADAT = MEBLAĞ / 100 *GÜN • FAİZ = ADAT * FAİZ ORANI / 360 • KKDF = FAİZ * %6 • BSMV = FAİZ (+ KOMİSYON) * %5 • KOMİSYON = ADAT * 2 / 360

  13. Avans Krediler • Bir defaya özgü olmak üzere, çoğunlukla tek kalemde kullandırılan, belirli bir vade ile ve çoğunlukla maddi bir teminat karşılığında açılan kredi türüdür. • Devre sonlarında faiz tahakkuku yapılmaz, vade sonunda kredi anapara ve faizi ile kapatılır.

  14. Borçlu ve Cari Hesaplar Şeklinde Kullandırılan Krediler • Azami 18 ay vadeli olmak üzere cari hesap hükümlerine göre işleyen belirli bir limit içinde müşteriye para çekme ve yatırma olanağı sağlayan kredilerdir. • Bankacılıkta uygulama alanı son derece geniş olan borçlu cari hesaplar, alınan teminatlara göre farklı kredi türleri oluştururlar. Örneğin teminatla senet alınması durumunda senetler karşılığı kredi, teminatına kefil imzası alınması halinde kefalet karşılığı kredi, tek imza karşılığı kullandırılması durumunda açık kredi, vb. • Borçlu cari hesaplarda 31 Mart, 30 Haziran, 30 Eylül ve 31 Aralık olmak üzere 3'er aylık dönemler sonunda faiz tahakkuku yapılır. Devre faizlerinin belirtilen tarihlerde tahsili esastır. • Dönem sonlarında tahakkuk ettirilen faiz, KKDF, BSMV (gider vergisi olarak da adlandırılır), kredi hesabına borç kaydedilmeyerek ayrı bir hesaba alınır ve tahsili bu hesaptan izlenir.

  15. Ancak, TTKN'na göre cari hesaplarda faize faiz uygulanabilmesi için en az üç ayın geçmesi gerekmektedir. Dolayısıyla cari hesap şeklinde kredi hesabının açılışından itibaren 3 ay dolmadan devre faizi tahakkuk ettirilmişse tahsilatı üç ayın içinde kalan devre faizine faiz tahakkuk ettirilmeyecektir. • Örneğin 1 Şubatta kullandırılmaya başlanılan bir cari hesaba 31 Mart tarihinde tahakkuk ettirilen devre faizinin 10 Mayısta tahsil edildiğini varsayalım. Hesabın 3 ayı doldurduğu tarih 1 Mayıstır. 31 Mart devre faizine 2 Mayısa kadar faiz tahakkuk ettirilmeyecek, 2 Mayıstan tahsil edildiği tarihe kadar (örneğimizde 10 Mayıs) faiz tahakkuk ettirilecektir. Faiz ve eklentilerine ilişkin formüller aşağıda gösterilmiştir. • FAİZ = ADAT * F.ORANI / 360 • KKDF = FAİZ * %6 • BSMV = FAİZ (+ KOMİSYON) * %5 • KOMİSYON = ADAT * KOM.ORANI / 360 (Teminatta senet alınmışsa)

  16. Adat cari şeklinde çalışmayan kredilerde, kullandırılan tutarın 100'e bölünmesiyle elde edilen rakamla, kullandırılan günün çarpımıyla bulunacak değerdir. • Ancak cari hesap şeklinde çalışan kredilerde birden fazla borç ve alacak hareketinin varlığı bu işlemi son derece girift hale getirir. • Dolayısıyla adatın belirli bir yöntem izlenerek hesaplanması gereği ortaya çıkmaktadır. • Bu konuda Direk Yöntem ve Hamburg Yöntemi olarak adlandırılan iki yöntem vardır. • Direk Yöntemde, cari hesapta yer alan her hareketin tutarı 100'e bölünerek, işlemin valör tarihi ile dönem sonu arasındaki farkı ile çarpılarak, borç ya da alacak hareket olmasına göre oluşturulacak tablonun ilgili bölümlerine yazılır. • Borç adatlar ile alacak adatlar kolonları toplanarak farkı alındığında hesaba ait borç adat bulunmuş olur. • Hamburg Yönteminde işlemler aldıkları valöre göre sınırlanarak valöre göre hesap bakiyeleri bulunur. • Yeniden oluşan hesap hareketleri gün sayısı da dikkate alınarak adat hesaplanır. • Borçlu cari hesaplar ve avans krediler genellikle teminatlarına göre sınıflandırılırlar.

  17. Teminatsız Krediler (Açık Krediler) • Teminatlı Krediler • Şahsi Teminatlı Krediler (Kefalet Karşılığı Krediler) • Maddi Teminatlı Krediler • Senetler Karşılığı Kredi • Vadeli Mevduat Karşılığı Kredi • Hazine Bonosu ve Devlet Tahvili Karşılığı Krediler • Hisse Senedi ve Tahvil Karşılığı Krediler • Alacağın Temliki Karşılığı Krediler • İpotek Karşılığı Krediler

  18. Açık Krediler • Bir kimsenin doğrudan doğruya şahsi imzasına güvenilerek başkaca bir teminat aranmaksızın açılan kredilere açık kredi ya da tek imzalı kredi denilmektedir. • Banka için çok riskli bu kredi, mali durumları sağlam, tanınmış, her bakımdan güvenilir müşterilere kullandırılmalıdır.

  19. Kefalet Karşılığı Krediler • Kefalet karşılığı kredi, biri kredi kullanan diğeri de kefil (ya da kefiller) olmak üzere en az imza karşılığında kullandırılan bir kredi türüdür. Burada kefaletin geçerli olabilmesi için yasal açıdan iki koşulun gerçekleşmesi gerekir. Bunlardan birisi kefalet sözleşmesinin yazılı olarak yapılması, diğeri ise kefalet edilen miktarın belirtilmiş olmasıdır. • Dolayısıyla, kredi kefil alınması halinde Genel Kredi Sözleşmesinin ilgili bölümüne kefilin ad-soyad ve adresi ile kefil olduğu miktar ve tarih belirtilerek kefilin imzası alınır., Birden fazla kefil alınacaksa, bu işlemler her kefil için ayrı ayrı yapılacaktır. • Kefil imzasının alınmasından önce, kefil ya da kefillerin kefalet selahiyetine sahip olup olmadıkları incelenmelidir. Bir kişinin kefalet ehliyetine sahip olabilmesi için medeni hakları kullanma ehliyetine sahip olmasının dışında kefalete engel bir halin de bulunmaması gerekir. Evli kadınların kendine kanuni müşavir tayin edilmiş olanlarının, veli ve vasilerin kefalet ehliyetleri sınırlandırılmıştır. • Kefil ikinci bir kredi borçlusu gibi düşünülmeli ve en az esas kredi borçlusu kadar değerliliğinin olması aranmalıdır.

  20. Kefaleti Önerilen Kişiler Hakkında Yapılması Gereken İstihbarat ve Kredi Sözleşmesi ya da Taahhütnamenin Tanzimi Sırasında Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar • Kefalet Akdi Hakkında Genel Bilgiler • Kefalet öyle bir akittir ki, onunla bir kimse borçlunun akdettiği borcun edasını temin etmeyi alacaklıya karşı taahhüt eder. • Kefalet; kredi açılmasının ve kullandırılmasının ancak kredi leh darının banka ile yapacağı bilumum kredi işlemlerinin veya kredinin kullandırıldığı sırada firmanın bankaya yapmakta olduğu kredi işlemlerinin bir veya birden fazla kefil ile takviyesi gereğinin hissedildiği hallerde söz konusu olur. • Hukukumuzda kefalet; • Adi kefalet ve • Müteselsil kefalet • olmak üzere iki şekilde düzenlenmiştir.

  21. Bankacılık uygulamasında, kredi sözleşmeleri ya da taahhütnamelerinde kullanılan kefalet şekli "müşterek borçlu müteselsil kefalet"tir. • Adi kefalete, kefil olunan borcun yerine getirilmemesi halinde kefile başvurulabilmesi için; • Borçlunun iflas etmiş olması, • Borçlu hakkında yürütülen icrai takibin semeresiz kalması, yani hakkında aciz vesikası alınmış bulunması,ya da borçlunun takibatının mümkün olmaması hallerinden herhangi birinin gerçekleşmesi şarttır. • Diğer bir ifade ile, adi kefalette kefile başvurulabilmesi ikinci derecededir. Burada asıl borçlu olan akid firma olup, adi kefile başvurabilmesi öncelikle borçlunun takip edilmesi ve buradan bir sonuç alınmaması halinde söz konusu olabilir. • Oysa, müşterek borçlu ve müteselsil kefalette ise, asıl borçluya müracaat edilmeden kefile başvurma olanağı mevcuttur. Yani, alacaklı aynı zamanda hem borçlu, hem de müteselsil kefili alacağın tamamı ya da bir kısmı için icrai takibat konusu yapabilir.

  22. Konuya bankacılığın kredi işlemleri açısından yaklaşacak olursak, müşterek borçlu ve müteselsil kefalet riskin teminatı olarak kabul edildiğine göre ortaya iki husus çıkmaktadır ki, bunları; • Kefile gerçekte, kefaletin söz konusu edildiği bedeli karşılayabilecek varlık ve moralite de olması, • Anılan kefaletin, ileride başvurulabilecek olan yasal takibat sırasında aksiliklere sebebiyet vermeyecek şekilde yani hukuksal açıdan geçerliliğine zarar gelmeyecek şekilde realize edilmesi, • Şeklinde vurgulayabiliriz.

  23. Kredi Sözleşmeleri ya da Taahütnamelere Kefalet İmzalarının Alınması Sırasında Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar • İleride herhangi bir hukuksal soruna neden olmamak için, bu aşamada dikkat edilmesi gereken en önemli husus, kefalet imzası alınacak olan kişinin imzasının sıhhati ve hukuksal bağlayıcılık yani, yetki durumudur. • Bunun için de; • Öncelikle kefil olacak kişinin yetki durumunun saptanması, • Bilahare de temin edilecek imza sirküleri sayesinde atılacak imzaların kontrol edilmesi, gerekir. • İleride olası imza inkarlarına, yani taahhütnamede bulunan imzanın kefil tarafından kendisine ait olmadığı yönündeki itirazlara sebebiyet vermemek için uygulanması gereken en sağlam yöntem kredi sözleşmeleri ya da taahhütnamelerinin "noter tasdikinden" geçirilmesidir. • Bunun temin olunmaması halinde ise imzaların kesinlikle surette temin edilen sirkülere uygun olarak idarecinin huzurunda atılması gerekir. • Uygulama ve deneyimler anılan sözleşme taahhütnamelerinin müşteriye gönderilerek imzalattırıldığını ve de bu durumda imzanın başkası tarafından atıldığını bilahare başvurulan icrai takibatta ise ileri sürülen imza itirazlarının bankalar aleyhine sonuçlandığını göstermiştir. • Bu nedenle, kredi sözleşme ve taahhütnamelerini evvelemirde şube idarecisi huzurunda imzalanmasına gereken hassasiyet gösterilmelidir.

  24. Bu arada; • Kefaletin tüzel kişiler tarafından verilmesi halinde imza şirketin kaşe veya mührünün altına atılmalıdır, • Sözleşmeler mutlaka mürekkepli kalemle imzalanmalı ve bunlar imza sirküleri ile karşılaştırılmalıdır

  25. Kefilin Tüzel Kişi Olması Halinde Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar • Hükmi şahsın kefil olması halinde, kefaletin tüzel kişiyi bağlayabilmesi için atılan imzaların şirket statüsünde kendisine bu konuda yetki verilmiş olan kişilere ait olması gerekir. • Bunun içindir ki bir hükmi şahsın kefaletinin söz konusu olması halinde öncelikle anılan tüzel kişinin statüsü ve gerekli imza sirküleri temin olunarak bu konuda kimlerin yetkili olduğu hususu belirlenmelidir. • Anılan yetki sonradan alınan kararlar da belli kişilere tanınabilir. • Bu durumda temsil yetkisinin sınır ve kapsamının Ticari Sicil Gazetesinde ilan edilmesi gerekir. • Bu nedenle temsile yetkili kişilerin, yetkinin sınır ve kapsamının, şirketin halen faaliyette olup olmadığının ana sözleşme ve Ticaret Sicil Memurluğu'ndan belirlenmesi zorunludur.  

  26. Burada dikkat edilmesi gereken bir diğer husus da, şirketin statüsünde kefil olunabileceği belirtildiği gibi Ticaret Kanununun 137. maddesinde deyinildiği üzere verilen kefaletin şirketin işletme mevzuuna dahil olup, olmadığının değerlendirilmesidir. • Ancak, şirket statüsünde kefalet verilebileceğine ilişkin hiçbir kayıt olmasa bile, verilen kefalet işletme konusuna dahilse Ticaret Kanununun 137. maddesine göre geçerli sayılacaktır. • Şahıs şirketlerinde (Kollektif, Adi Komandit) ise, şirket konusuna girmeyen mutad iş ve muameleler dışında kalan kefalet gibi hususların geçerli olabilmesi için ortakların ittifakı gerekir. • Ticaret Kanunu Madde 165'e göre • "Şirketin idaresine giren hususlar şirket maksat ve mevzuunu elde etmek için icrası gereken mutad muamele ve işlerden ibarettir. Şirketi idare edenler şirket menfaatine uygun gördükleri işlerde sulh, feragat ve kabul ile tahkime dahi salahiyetleri satmak, satın almak ve teminat olarak göstermek gibi mutad iş ve muameleler dışında kalan hususlarda ortakların ittifakı şarttır."

  27. Bu nedenle, benzeri durumlarda şirketin belirli bir konu için kefil olmasının kabul edildiği ve şirketi temsile yetkili olan kimseye kefalet akdini yapabilmesi için yetki verildiğini belli eden tüm ortaklarının ittifakla aldıkları ve altını imzaladıkları muvafakatname, şirketten istenmelidir. • Ticaret Kanunu'na göre adi ortaklıklar tüzel kişi sayılmadıklarından, bunlar lehine kredi tespiti ve dolayısıyla da kredi sözleşmesi ya da taahhütnamelerin adi ortaklık adına düzenlenmesi söz konusu olamaz. • Ancak kredi kullandırılabilecek nitelikte görülen adi ortaklığa kredi tespit edilebilmesi için borçlu olarak ortaklardan birinin imzası alınmalı, diğer tüm ortakların ise taahhütnameyi müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak ayrı ayrı imzalamaları sağlanmalıdır.

  28. Evli Kadının Kocası Lehine Kefil Olması Halinde Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar • Medeni kanun uyarınca, evli kadınların kocaları adına borç altına girebilmesi için; bu işlemlerin Sulh Hakimi tarafından onaylanması gerekir. • Medeni Kanun Madde 169'a göre • "Karı koca arasında her türlü hukuki tasarruf caizdir. Karının şahsi mallarına veya mal ortaklığı usulüne tabi mallarına dair karı koca arasındaki hukuki tasarruflar, Sulh Hakimi tarafından onaylanmadıkça muteber olmaz. Koca menfaatine olarak, karı tarafından 3. şahsa karşı intizar olunan borçlar için dahi durum böyledir." • Bu itibarla, karı tarafından koca lehine şahsi teminat verilmesi halinde behemehal Sulh Hakiminden izin alınması gerekir. • Aksi takdirde kefalet geçersiz sayılır. • İzin uygulamada onay şeklinde de olabilir. Eğer, söz konusu kefalet vekaletname ile yerine getirilirse, bu takdirde anılan yetkinin vekaletnamede açıkça belirtilmiş olmasının yanı sıra kefaletin yine sulh hakimliğince onaylanması gerekir.

  29. Vekaletnameye İstinaden Müvekkil Namına Kefalet İmzası Atılması ve Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar • Vekaletname öyle bir akittir ki, onunla vekil kendisine verilen yetki dahilinde tahmil olunan işin idaresini veya hizmetin ifasını müvekkili nam ve hesabına şahsen yürütür. • Kredi sözleşmesi ya da taahhütname borçlu ve kefillerin vekilleri aracılığıyla imzalanacak ise, bu durumda usulüne uygun olarak noter tarafından re'sen düzenlenmiş bir vekaletnamenin varlığı aranmalıdır. • Titizlikle incelenmesi gereken bu vekaletnamede vekilin bu nitelikteki bir evrakı imzalamaya yetkili olduğunu açıklıkla ifade eden bir açıklama olup olmadığına bakılmalıdır. • Ayrıca taahhütname veya sözleşmeye, kefalet imzasının kim tarafından, kimin namına atıldığı ve kefaletnameyi düzenleyen noterin ismi, tarih ve numarası düzenli bir şekilde not edilmelidir.

  30. Kendilerine Kanuni Müşavir Atanan Kişilerin Kefil Olmaları Halinde Dikkat Edilmesi Gereken • Hacir altına alınmaları için yeter sebep bulunmamakla beraber maddi hakları kullanma ehliyetinden kısmen mahrum edilmeleri menfaatleri bakımından gerekli görülen reşit şahıslara kefalet vermek, ödünç vermek ve almak, kambiyo taahhütleri altına girmek gibi işlemlerde oyu alınmak üzere bir müşavir atanır. • Kendilerine müşavir tayin edilen kimseler bu muameleleri kanuni müşavirlerin oyunu almadan yaptıkları takdirde hüküm ifade etmeyeceğinden dolayı, belirtilen kişilerin kefaletleri söz konusu olması halinde müşavirin de yazılı izninin alınması gerekir.

  31. Vekalet ve Vesayet Altındaki Kişilerin Kefil Olmaları Halinde Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar • Velayet; çocuğun şahsı ve malları üzerinde ana-babanın kanunen haiz olduğu yetki ve kanunun onlara yüklediği sorumluluk ve görevlerdir. Diğer bir deyişle velayet; gerek küçüklerin, gerek kısıtlıların bakım ve korunmalarını temin etmek için, onların şahısları ve malları üzerinde ana-babanın sahip olduğu yetkilerin ve hakların tamamıdır. • Medeni kanunun 281. maddesine göre, velinin velayeti altındaki çocuklara ait mallar üzerinde intifa hakkına sahip olup bu sınırları aşan herhangi bir tasarrufun kanundaki bu amacı aşma olacağı tabidir. • Medeni Kanunun 392. maddesi, vasinin vesayet altındaki kimsenin malını bağışlayamayacağı ve vakfedemeyeceği gibi, onun hesabına kefil olamayacağı da belirtilmiş durumdadır.

  32. Kefaletin Son Bulması • Ana hatları ile vurgulamak gerekirse kefalet; • Kefil olunan borcun ödenmesiyle, • Bankanın kefili ibra etmesiyle ve • Kefilin ihbarda bulunmak suretiyle kefaletten kurtulmak istemesiyle son bulur. • Borçlar Kanununun 501 ve 88. maddeleri gereğince, müteselsil kefaletten kurtulunabilmesi için borcun tamamının ödenmesi gerekir.

  33. Senetler Karşılığı Krediler • Senetler Karşılığı Kredi, teminatını ticari senetlerin oluşturduğu ve cari hesap şeklinde çalışan bir kredi türüdür. • Kredinin nakit hareketleri TTK'nun cari hesaba ilişkin hükümlerine tabi iken teminat yönü ise Menkul Rehni'nin özel bir şekli olan Kıymetli Evrak üzerine rehin hükümlerine tabidir. • Günümüzde geniş kullanım alanı olan bu kredi türü, firmalar açısından ellerindeki senetlerin muhafaza edilmesi, tahsilinin takibinin sağlanmasının yanında cari hesap şeklinde kredi kullanmanın kolaylıklarını da sağlar. • Bankalar açısından da müşterinin mevcut senetlerini bankaya çekmek, senetli alacaklarının seyrini izleme, göreli olarak sağlam bir teminata dayanmak gibi avantajlar sağlamaktadır.

  34. Senet Karşılığı Kredinin söz konusu Olması Halinde Edinilmesi Gerekli Bilgiler ve Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar • Müşteriden Edinilmesi Gereken Bilgiler • Müşterinin, senet karşılığı kredi isteminin söz konusu olması halinde edinilmesi gereken ön bilgiler; • Kredi ihtiyacının nedeni, • İstenilen kredinin tutarı ve vadesi, • Satışların kimlere ve hangi şartlarda yapıldığı, • Satışların ne kadarının senetli, ne kadarının senetsiz yapıldığı ve yapılmakta olduğu, • Teminata tevdi olunacak senetlerin ortalama vadelerinin ne olacağı ve borçluların moralitesi ve ödeme gücü, • Diğer bankalarla olan diğer ve senet mukabili kredi ilişkilerinin boyutu, • Ve önerilen teminatın ne olduğu konularını içermelidir.

  35. Bilgilerin Şube İdaresince Değerlendirilmesi • Belirtilen hususlarda müşterilerden gerekli önbilgilerin yeterli bir şekilde alınmasının ardından, şube idaresince iki aşamada; • Öncelikle müşterinin verdiği bilgilerin doğruluğu, • Müşterinin iş durumu ile tevdi edilmesi önerilen senet borçlularının iş türü ve kapasitelerinin uyumluluğu, • İstenilen kredi miktarının müşterinin senetli satışları ile olan dengesi, • Gerek müşteri, gerekse önerilen kefiller ve senet borçluları hakkında genel istihbarat sonuçları titizlikle tetkik edilmelidir.

  36. Senet Mukabili Kredi Tekliflerinde Özellikle Belirtilmesi Gereken Diğer Hususlar • Senet mukabili kredinin söz konusu olması halinde anılan kredinin teklifinde, kredi kitapçığında genel açıdan ana hatları ile vurgulanan "Kredi Tekliflerinde Belirtilmesi Gereken Hususlar"a ilaveten; • Kredinin ne tür senetler karşılığında kullandırılacağı, • Firmanın senetli alacaklarının durumu (hesap vaziyetinde de yer alan senetli alacaklar ile devre satışı arasında dengesizlik var ise, bunun sebebi ayrıca açıklanmalıdır.), • Senet borçlularının (borçlu ve cirantalar) ödeme güçleri, • Senetlerin ortalama vadelerinin ne olacağı, • Senetli alacakların maliyeti, neden kaynaklandıkları, • Uygulanacak marj oranı, • Hatır senedi kabul edilecekse, bu durumda kesinlikle senetlerin vade, meblağ ve borçluların ödeme güçleri, de belirtilmelidir.

  37. Senet Karşılığı Kredi İşlemleri Sırasında Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar • Senet mukabili kredi işlemlerinde öncelikle müşteri ve kefilleriyle kredi miktarına uygun "sözleşme" ya da "taahhütname" tanzim edilmelidir. Bunun ardından üzerinde durulması gereken en önemli husus riskin diğer bir teminatı olup, krediye konu teşkil edecek olan senetlerdir. • Teminata kabul edilecek, karşılığında kullandırılacak olan senetlerin üzerinde yapılması gereken kontrolde, • Teminatı kabul edilen söz konusu bono ya da kabul edilmiş poliçenin, gerekli yasal unsurları içermesi, • Vadelerinin, sanayiciler için en çok 9 ay, diğerleri için ise 6 ay olması "bedeli rehindir" veya rehni ifade eden başka bir ibare yazılarak ciro edilmesi, • Senetlerin, hakiki ticari ilişkiden kaynaklanmış olmaları ve yapılacak olan istihbarat sonuçlarının olumlu olması, hususları üzerinde durulmalıdır. • Bu arada müşterilerin durumuna göre kararlaştırılmış olan marj oranının da kullanılması ihmal edilmemelidir. Riski azaltmak için uygulanan marj, genel olarak %25 tir. Bu oranın, müşterinin durumuna göre daha da indirilebileceği doğaldır.

  38. Kambiyo Senetlerinin Yasal Unsurlarının Kontrolü • Kısaca belirtmek gerekir ise, bir bonoda bulunması gereken şekil şartlarını aşağıdaki şekilde sıralayabiliriz: • Senet hangi dilde yazılmış ise metinde o dilde "bono" veya "emre muharrer senet" terimi veya eşanlamlı kullanılan sözcük bulunmalıdır. • Kayıtsız ve şartsız belirli bir meblağın ödenme vaadi olmalıdır. • Borcun vadesi olmalıdır. • Alacaklı ve borçlunun adı ve soyadı bulunmalıdır. • Borçlunun imzası bulunmalıdır. • Evvelemirde tanzim tarihi de atılmış olmalıdır.

  39. Teminata Kabul Edilecek Senetlerde Aranacak Nitelikler • Teminata kabul edilecek senetlerin incelenmesindeki adımları şu şekilde sıralamak olanaklıdır: • Senet borçlularının, senet tutarını ödeyecek varlık düzeyinde olmaları, diğer bir deyişle senet tutarının borçlunun ödeme gücünü aşan tutarda olmaması, • Senet borçlularının kredi değerliliği, • Borçlu imzasının ve ciroların düzenli olması, • TTK'daki şekil şartlarının eksiksiz olması.

  40. Senetteki Borçlu ve Cirantalar Hakkında İstihbarat Yapılması • Senedin şekil şartını içerdiğinin anlaşılmasının ardından yapılması gereken senet riskin teminatını teşkil ettiğinden, senet borçlusu ve cirantalar hakkında gerekli istihbarat yapılmalıdır. • Deneyimler, borçluların imzalarının sahte ve hatta bazen isimlerinin bile hayali olarak düzenlendiğini göstermiştir. Bu nedenle özellikle büyük montanlı olan senetlerde, senetteki isimler bilinen kişiler olsa bile istihbarattan vazgeçilmemelidir.

  41. Hisse Senedi ve Tahvil, Hazine Bonosu Karşılığı Krediler • Teminatına, özel sektöre ait hisse senetlerinin ya da özel sektör tahvillerinin alındığı bir kredi türüdür. • Burada söz konusu edilen menkul değerlerin, değerlerinin sağlıklı bir şekilde saptanabilmesi ve gerektiğinde rahatlıkla nakde çevrilebilmesi için menkul değerler borsasında kote edilmiş kağıtlar olması gerekir.

  42. Bu Tür Kredi Talebinin söz konusu Olması Halinde Edinilmesi Gerekli Bilgiler ve Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar • Kredi Talebinde Edinilmesi Gereken Ön Bilgiler • Hisse senedi ve tahvil karşılığı kredi talebinin söz konusu olması halinde müşteriden öncelikle;  • Kredi ihtiyacının nedeni ve miktarı, • İstenilen kredinin tutarı, • Hisse senedi veya tahvilin nominal ve borsa değerlerinin ne olduğu, • Hisse senetlerinin borsaya kota edilip edilmediği hususlarında yeterli bilgi temin edilmelidir.

  43. Kredi Konusu Olabilecek Hisse Senetleri ve Tahvillerin Vasıfları • Karşılığında kredi açılabilecek hisse senedi ve tahvillerin; • Devlet iç istikraz tahvilleri, • Borsaya kote edilmiş hisse senetleri, • olması gerekir.  • Ayrıca; • Vadesi gelmemiş kuponların tamam bulunması, • Nama yazılı olanların üzerinde yazılı isim, hesap açılacak borçlunun ad ve soyadına uyması, • Hisse senedi veya tahvillerin kanuni vasıf ve tanımlığı, • Haczedilmiş ve muhalefet konulmuş olması, • İtfa edilmemiş olması gerekir. • Bu kredilerde, faizin yanı sıra rehin alınan kıymetin nominal tutarı üzerinden yılda bir defa en fazla %3 en az 500.000TL'den az olmamak koşuluyla %2 komisyon alındığı dikkate alınacak olursa, anılan kredinin randımanı uygulanan marj oranı arttıkça ve vade kısaldıkça yükselir.

  44. Dikkat Edilmesi Gerekli Diğer Hususlar • Her ne kadar kredinin teminatı tahvil ve hisse senedi ise de bazen rehinli kıymetlerin değerinde oluşabilecek değişiklikler tehlikeli risklerin doğmasına sebep olabilir. Bu itibarla avans verilecek müşterinin aşağıdaki özellikleri taşımasına özen gösterilmelidir: • Rehin alınacak olan değerler meşru bir şekilde elde edilmiş olmalı, • Nakit ihtiyacı geçici olmalı, • Vadede veya icabında yapılacak ihbar süresi sonunda kanuni takip yollarına müracata gerek kalmaksızın hesabı kapatabilecek mali güce sahip olmalı, • Menkul kıymetleri spekülatif amaçlarla toplanmamış olmalıdır. • Bunun yanı sıra, kredi belirli bir vadeyi kapsamalı ve söz konusu olacak olan bu vade müşterinin durumu, rehin alınan değerler, borsa, iktisadi durum dikkate alınarak tespit edilmelidir.

  45. Kıymetlerin Rehni Sırasında Dikkat Edilmesi Gerekli Hususlar: • Menkul Rehni Hakkında Genel Bilgiler • Rehin; bir borcun öngörülen şartları uygun olarak ödenmesi veya alacağın tehlikeye girmesi halinde tahsilini sağlamak için alacaklıya bir şeyin karşılık gösterilmesi halidir. • Rehin mürtehine (rehin alan kimse) rehnin (rehin veren kimse) verdiği merhunu (rehin verilen varlık) sattırarak yararlanmak hakkı verir.   • Menkul rehni; • Menkul teslimi ve • Mukabilinde makbuz verilmesi suretiyle tesis edilir. • Yani, merhun teslim alınmadıkça ve teslim karşılığında makbuz verilmedikçe rehin hakkı doğmaz.

  46. Rehin Sırasında Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar • Menkul rehninde de gayrimenkul rehninde olduğu gibi öncelikle rehin konusu malın sağlıklı bir şekilde değer tespitinin yapılması gerekir. söz konusu ekspertiz işleminin merhunun niteliğine göre ilgili uzmanlara yaptırılacağı tabiidir. • İkinci aşamada ise dikkat edilmesi gereken husus rehin işleminin yasal açıdan tam olarak yapılmasıdır ki bunun için de; • Rehin işlemiyle ilgili olarak rehin edilecek menkullerin eksiksiz olarak kaydedilmesi gereken ilgili "Rehin Bordrosu"nun ileride olabilecek olası anlaşmazlıklarda rehin tarihi ve imzaları sorun yaratmaması amacıyla evvelemirde noter tasdikinden geçirilmesi, • Bankanın zilyetliğine intikali hususlarına titizlikle uyulmalıdır.

  47. Kredinin Kullandırımı Esnasında Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar • Kredinin teminatı olarak, menkul ya da gayrimenkul rehin alınmış ise bu konuda söz konusu teminata; • Muhafazasına özen, • Bir zarara maruz kalmaması için gereken önlem ve • Değerinin izlenmesi, hususlarına gereken önem verilmelidir. • Bunun temini için öncelikle yapılması gereken şey merhunların sigortasız bırakılmamasıdır. Bunun için de sigorta süreleri titizlikle takip edilerek süre bitiminde gerekli uzatmaların yapılması ihmal edilmemelidir.  • Bunun yanı sıra hisse senedi ve tahvil söz konusu ise anılan kıymetlerin borsa değerlerinin sürekli izlenmesi ve bu konuda herhangi bir olumsuzluğun tespiti halinde derhal • Ya ek teminatlar tespit edilmeli, • Ya da kredi veya marj o miktardaki nakit tahsilat ile telafi edilmelidir.

  48. Vadeli Mevduat (ya da DTH) Karşılığı Krediler • Teminat olarak bankanın herhangi bir şubesinde açılmış bir vadeli mevduat hesabı (ya da DTH) üzerinde rehin alınması karşılığında kullandırılan kredilerdir. • Döviz Tevdiat Hesabı Karşılığı Kredi Teklifinde Belirtilmesi Gereken Hususlar • Döviz tevdiat hesabı karşılığı kredi tekliflerinde;  • Tevdiat hesabındaki yabancı paranın cinsi ve tutarı, • Hesap, efektif tevdii suretiyle açılmış ise teklif tarihindeki ticari efektif alış kuru döviz veya havale gönderilmek suretiyle açılmış ise teklif tarihindeki cari döviz alış kuru, • Teklif tarihindeki cari efektif veya döviz alış kurundan TL karşılığı, • Açılacak kredi tutarının ne olacağı, yani marj oranı, • Döviz tevdiat hesabının vadesi, • Kredinin vadesi açık bir şekilde belirtilmelidir.

  49. Emtia Karşılığı Kredi • Tarımsal, sınai, ticari mamul ve yarı mamul emtianın rehin alınması suretiyle açılan bir kredi türüdür. Bu kredi borçlu cari hesap şeklinde işler. • Emtia Karşılığı Kredi İsteminin söz konusu Olması Halinde Edinilmesi Gereken Önbilgiler ve Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar • Müşteriden Edinilmesi Gereken Önbilgiler • Emtia karşılığı kredi isteminin söz konusu olması halinde müşteriden öncelikle;  • Kredi ihtiyacının nedeni ve miktarı, • Rehni önerilen emtianın türü ve nitelikleri, • Anılan emtianın dayanıklılığı, saklanabilme süresi, • Malın hangi yılın mahsulü olduğu, • Rehin alınan emtia ile müşterinin iştigali arasındaki uyum, • Kredinin tasfiyesinin düşünüldüğü tarih, • Malın hangi depoya konulmak istendiği, • Marj nispeti konusundaki görüşleri, • Verilecek olan diğer teminatların neler olacağı hususlarında gerekli önbilgiler alınmalıdır.

  50. Rehni Önerilen Emtiada Aranılacak Özellikler • Rehin olarak alınacak olan emtia veya mahsullerinin; • Depolamaya uygun olan, • Ambalajı kusursuz bulunan, • Durmakla bozulmayan, • Piyasada sürüm ve satışı kolay olan, • Sık sık büyük fiyat düşmelerine maruz mallardan olmayan, • Spekülatif amaçlarla toplanmış olmayan, • Malı rehin verene ait olup, başkasına satılmış bulunmayan ve hacizli olmayan nitelik ve durumda olması gerekir.

More Related