1 / 9

TÃœRK DÄ°LÄ° I

TÜRK DİLİ I. HAFTA:14 YAZIM KURALLARI. 14. YAZIM KURALLARI * Yazım, sözü yazıya aktaran bir kurallar sistemi; yani bir dilin alfabe ile yazıya geçirilmesidir. Dilin, anlaşmayı sağlayan bir vasıta olması sebebiyle yazımının da bu amaca uygun olması, dolayısıyla ortak

alban
Download Presentation

TÃœRK DÄ°LÄ° I

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. TÜRK DİLİ I HAFTA:14 YAZIM KURALLARI

  2. 14. YAZIM KURALLARI* Yazım, sözü yazıya aktaran bir kurallar sistemi; yani bir dilin alfabe ile yazıya geçirilmesidir. Dilin, anlaşmayı sağlayan bir vasıta olması sebebiyle yazımının da bu amaca uygun olması, dolayısıyla ortak olması gerekir. Bu ortaklık ve düzen birtakım geleneklere ve yerleşmiş esaslara göre sağlanır. Gerçi sözü tam olarak yazıya aktarmak mümkün değildir. Bu noktada her zaman bazı eksiklikler olagelmiştir. Bunun yanında sözü tam karşılamak için yazıyı işaretlere boğmak da kullanımı zorlaştırır. İşte bu yüzden son derece sade ama kapsamlı bir yazım kuralları oluşturarak yazmayı ve okumayı kolalaştırmak gerekir. Yazım birliği yazı dilinde, konuşmada ve eğitimde birlik demektir. Konuşmada birlik sağlanamazsa çeşitli bölge ağızlarının ortak dile ve yazı diline hakim olması sonucu doğar ki bu hiç arzulanmayan bir durumdur. Yazımda sağlanamayan birlik ise yazılı metinlerin hem kolay hem de iyi anlaşılmasını önlediği için eğitimi aksatır. Yazım kurallarının büyük bir bölümünü dilimizin ses özellikleri oluşturur. O halde imlâmızı bilmek ve doğru yazmak için her şeyden önce dilimizin ses özelliklerinin bilinmesi gerekir. Bugünkü imlâmızın esaslarını şu şekilde belirtmek mümkündür: İstanbul ağzını temel alır, her ses yazıda bir harfle gösterilir, türetme ve çekim sırasında meydana gelen değişmeler belirtilir. Ayrıca bazı yazı işaretleri, büyük ve küçük harflerin kullanılışı ve kelimelerin yazılışı ilgili kuralları kapsar. HARFLER VE ALFABE Yazı ve Harfler Dildeki sesleri gösteren, konuşmayı yazıya aktaran işaretlere harf denir. Bu işaretlerle sözü gösteren sisteme de yazı denir. Dilin seslerini gösteren harflerin belli sırayla oluşturulmuş bütününe alfabe denir. Türk alfabesi 1.XI.1928 gün ve 1353 sayılı kanunla tespit ve kabul edilmiştir. Lâtin harfleri esas alınarak oluşturulmuş bu alfabemizde 29 harf bulunmaktadır. Her harfin büyük ve küçük şekilleri vardır. Her ses yazıda bir harfle gösterilir. Ayrıca Türkçede yazılıp da okunmayan veya söylenip de yazılmayan bir harf yoktur. Sayfa elementleri

  3. 14.1. BÜYÜK HARFLERİN KULLANILDIĞI YERLER 14.1.1. Cümle büyük harfle başlar: 14.1.2. Mısralar büyük harfle başlar. 14.1.3. Özel adlar büyük harfle başlar. 14.2. DÜZELTME İŞARETİNİN KULLANILDIĞI YERLER Düzeltme işaretinin (^) iki görevi vardır: Uzatma ve inceltme. Bu işaretin kullanılacağı yerler aşağıda gösterilmiştir. Düzeltme işareti, yalnızca Arapça ve Farsçadan dilimize giren kelimelerde kullanılır: 14.2.1. Yazılışları bir, anlamları ve okunuşları farklı olan kelimeleri ayırt etmek için, okunuşları uzun olan ünlülerin üzerine ko­nur: âlem (evren) alem (bayrak)vâkıf (bilen)vakıf (mülk)nâr (ateş) 14.2.2. İnce g ve k ünsüzlerinden sonra gelen a ve u ünlülerinin üzerine konur: Gâh, garazkâr, gâvur, girizgâh, istihkâm, histinkâf, isyankâr 14.2.3. Nispet i (î)'sinin, belirtme durumu ve iyelik ekleriyle karışması muhtemel olduğu durumlarda kullanılır: Cezrî, cinsî,cehennemî, cevizî, neftî, resmî, seferî, serbestî 14.3. BİTİŞİK VE AYRI YAZILIŞ Dilimizde, yeni bir varlığı veya kavramı karşılamak için başvurulan yollardan biri de iki veya daha fazla kelimeyi bir araya getirmektir; yani kelime birleştirmektir. Türkçede birleşik kelimeler genellikle ayrı yazılır; bitişik yazılma istisna teşkil eder, demek yanlış olmaz. Birleşik kelimelerden bazıları ayrı yazılmaya devam ederken bir kısmı da türlü sebeplerle tek kelime gibi kabul edilerek bitişik yazılırlar. Bitişik yazılan birleşik kelimelere bitişik kelime adı verilir. Bu sebeple bitişik yazılma ile ilgili kurallar örnekleriyle verilecek, gerekli durumlarda ayrı yazılışa dair kurallar ve örnekleri eklenecektir. Birleşik kelimeler aşağıdaki durumlarda bitişik kelime olurlar ve bitişik yazılırlar. 14.4. BAZI KELİME VE EKLERİN YAZILIŞI 14.4.1. Da, de Bağlacının Yazılışı: Da, de bağlacı ayrı yazılır; ancak, kendisinden önceki kelimenin son ünlüsüne bağlı olarak büyük ünlü uyumuna uyar ve da, de biçimini alır. 14.4.2. Ki Bağlacının Yazılışı: Ki bağlacı ayrı yazılır: 14.4.3. mı, mi, mu, mü Soru Ekinin Yazılışı: mı, mi, mu, mü soru eki gelenekleşmiş olarak ayrı yazılır; ancak, kendisinden önceki kelimenin son ünlüsüne bağlı olarak ünlü uyumlarına uyar ve mı, mi, mu, mü biçimlerini alır: Kaldı mı? Sen de mi Brutus? Sayfa elementleri

  4. 14.4.4. -ki Aitlik Ekinin Yazılışı -ki aitlik eki ünlü uyumlarına uymaz: akşamki, yarınki, duvardaki, Turgut'unki, yoldaki, ondaki, yazıdaki, onunki. Yalnız birkaç örnekte bu ek, ünlü uyumlarına uyar: bugünkü, dünkü.. 14.7. Hece Yapısı ve Satır Sonunda Kelimelerin Bölünmesi Türkçede kelime içinde iki ünlü arasındaki ünsüz, kendinden önceki ünlüyle değil, kendinden sonraki ünlüyle hece kurar: a-ra-ba, ka-ra-ca, ta-le-be. Kelime içinde yan yana gelen ünsüzlerden sonuncusu kendisinden sonraki ünlüyle, diğerleri kendilerinden önceki ünlüyle hece kurar: bir- lik, sev-mek, Türk-çe, Kork-maz. Türkçede satır sonunda kelimeler hece yapısına göre bölünebilir. Bu bölünmede kelimenin kökü, gövdesi veya ekin hecelerinin asıl yapısı esas alınmaz. Meselâ: yaz-ı-yor-um şekli kelime ve ek yapılarını esas almadır. Dilbilgisi çalışmalarında kullanılabilir; ama satır sonundaki kelimenin bölünmesinde, kelime hecelenir ve o kısımlardan bölünür. Satıra sığmayan kelimeler bölünürken satır sonuna kısa çizgi (-)konur Özgün imlâsıyla yazılan yabancı kelimeler satır sonunda kendi dillerinin kurallarına göre bölünür. Batı dillerinde kullanılan ve tek sesi karşılayan ch, sh, sch, cz, sz gibi harfler satır sonunda birbirinden ayrılmaz. 14.8. Kısaltmalar Kısaltma; bir kelime, terim veya özel adın içerdiği harflerden biri veya birkaçı ile daha kısa olarak ifade edilmesi ve sembolleştirilmesidir. İhtiyaca göre her zaman kısaltma yapılabilir. Önemli olan yapılan kısaltmanın benimsenmesi, yaygınlaşması ve tutunmasıdır. Kısaltmalarda herkesçe uyulan, genel bir sistem bulunmamakla birlikte dilimizde bazı esasların yerleştiği de görülmektedir. Kısaltmalarla ilgili bu esasları şöyle gösterebiliriz: 14.8.1. Kuruluş, kitap, dergi ve yön adlarının kısaltmaları genellikle her kelimenin ilk harfinin büyük olarak yazılmasıyla yapılır: TBMM (Türkiye Büyük Millet Meclisi), AKDTYK (Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu), TDK (Türk Dil Kurumu), ABD (Amerika Birleşik Devletleri); KB (Kutadgu Bilig), KT (Kamus-ı Türkî); TD (Türk Dili), TK (Türk Kültürü), TDED (Türk Dili ve Edebiyatı Dergisi); B (batı), D (doğu), G (güney), K (kuzey); GB (güneybatı), GD (güneydoğu), KB (kuzeybatı). Sayfa elementleri

  5. Ancak bazen kelimelerin, özellikle son kelimenin birkaç harfinin kısaltmaya alındığı da görülür. Bazen de aradaki kelimelerden hiç harf alınmadığı olur. Bu tür kısaltmalarda, kısaltmanın akılda kalabilmesi için yeni bir kelime oluşturma amacı güdülür: ASELSAN (Askerî Elektronik Sanayii), BOTAŞ (Boru Hatları ile Petrol Taşıma Anonim Şirketi), İLESAM (İlim ve Edebiyat Eseri Sahipleri Meslek Birliği). Büyük harflerle yapılan kısaltmalarda genellikle nokta kullanılmaz; ancak askerî terimlerle diğer bazı örneklerin kısaltılmalarında nokta konulması gelenekleşmiştir: A. (Alay), H.A. (Harp Akademisi), H.O. (Harp Okulu), K.K.K. (Kara Kuvvetleri Komutanlığı); B.E. (Büyük Elçi), M.Ö. (Milâttan Önce), M.S. (Milâttan Sonra), P.K. (Posta Kutusu), T.C. 14.8.2. Elementlerin ve ölçülerin milletler arası kısaltmaları genellikle Türkiye'de de olduğu gibi kabul edilmiştir: C (karbon), Ca (kalsiyum), Fe (demir); m (metre), mm (milimetre), cm (santimetre), km (kilometre). 14.8.3. Kuruluş, kitap, dergi ve yön adlarıyla element ve ölçülerin dışında kalan kelime veya kelime gruplarının kısaltılmasında, ilk harfle birlikte kelimeyi oluşturan temel harfler (genellikle ünsüzler) dikkate alınır. Kısaltılan kelime veya kelime grubu, özel ad, unvan veya rütbe ise ilk harf büyük; cins isim ise ilk harf küçük olur: Alm. (Almanca), İng. (İngilizce), Kocatepe Mah. (Kocatepe Mahallesi), Güniz Sok. (Güniz Sokağı), Prof. (Profesör), Dr. (Doktor), Av. (Avukat), Alb. (Albay), Gen. (General); is. (isim), sf. (sıfat), hzl. (hazırlayan), çev. (çeviren). Küçük harflerle yapılan kısaltmalara getirilen eklerde kelimenin okunuşu; büyük harflerle yapılan kısaltmalara getirilen eklerde kısaltmanın son harfinin okunuşu esas alınır: kg'dan, cm'yi, mm'den; BDT'ye, THY'de, TRT'den. Ancak kısaltması büyük harflerle yapıldığı hâlde bir kelime gibi okunan kısaltmalara getirilen eklerde bu okunuş esas alınır: ASELSAN'da, BOTAŞ'ın, NATO'dan, UNESCO'ya. Sonunda nokta bulunan kısaltmalar kesmeyle ayrılmaz. Bu tür kısaltmalarda ek, noktadan sonra ve kelimenin okunuşuna uygun olarak yazılır: vb.leri, mad.si, Alm.dan, İng.yi, Nu.dan. Ötümsüz ünsüzle biten kısaltmalar, ek aldıkları zaman okunuşta ötümsüz ses ötümlüleştirilmez: AGİK'in (AGİĞ'in değil), CMUK'un (CMUĞ'un değil), RTÜK'e (RTÜĞ'e değil). Ancak birlik kelimesiyle yapılan kısaltmalarda söyleyişte k'nin yumuşatılması normaldir: ÇUKOBİRLİK'e (söylenişi ÇUKOBİRLİĞE), FİSKOBİRLİK'in (söylenişi FİSKOBİRLİĞİN). Sayfa elementleri

  6. 14.8.4. Unvan ve isimlerin kısaltmalarında konulan noktadan sonra boşluk bırakılmalıdır: Öğr. Gör. Kenan Sargın 14.9. Sayıların Yazılışı 14.9.1. Sayılar rakamla da yazıyla da yazılabilir. Sayıların ne zaman yazıyla, ne zaman rakamla gösterileceği konusunda dilimizde açık bir kural oluşmamıştır. Ancak, uygulamada birtakım ilkeler oluşmuştur. Bu ilkelere göre, küçük sayılar, yüz ile bin sayıları ve daha çok edebî karakter taşıyan metinlerde geçen sayılar yazıyla gösterilir. Birden fazla kelimeden oluşan sayılar ayrı yazılır: iki hafta sonra, haftanın beşinci günü, üç ayda bir, dört kardeş, üçüncü sınıf, bin yıldan beri; on dört, elli iki, yüz altmış dört, kırk bir, üç yüz kırk yedi, bin dokuz yüz doksan altı. “Üleştirme sayıları rakamla değil yazıyla belirtilir: ikişer, dokuzar, yüzer. Buna karşılık saat, para tutarı, ölçü, istatistik verilere ilişkin sayılar ile büyük sayılarda rakam kullanılır: öğleden sonra saat 17.30'da, 1.500.000 lira, 25 kilogram, 150 kilometre, 1.250.000 kişi. Saat ve dakikaların metin içinde yazıyla yazılması da mümkündür: saat dokuzu beş geçe, saat yediye çeyrek kala, saat sekizi on dakika üç saniye geçe, meselâ saat onda. 14.9.2. Birden fazla kelimeden oluşan sayılar ayrı yazılır: iki yüz, üç yüz altmış beş. Ancak para ile ilgili işlem ve belgelerde sayılar bitişik yazılır: yüzdoksanbin, ikiyüzellibin, beşyüzaltmışbin. 14.9.3. Sayılar daha çok Arap rakamlarıyla gösterilir: 25 milimetre, 150 kişi, 15.000 lira, 75 kilometre. Romen ve Arap rakamları ancak yüzyıllarda, hükümdar adlarında, tarihlerin yazılışında, kitap ve dergi ciltlerinde ve kitapların asıl bölümlerinden önceki sayfaların numaralandırılmasında kullanılır: XX. yüzyıl, III. Selim, XIV. Louis, II. Wilhelm, V. Karl, VIII. Edward, 14.9.4. Beş ve beşten çok rakamlı sayılar sondan sayılmak üzere üçlü gruplara ayrılarak yazılır: 32 605, 326 197, 49 750 812. Gruplar arasına nokta da konabilir: 326.197, 49.750.812 14.9.5. Sayılarda kesirler virgül ile ayrılır: 15,2 (15 tam, onda 2), 5,26 (5 tam, yüzde 26) (bk. Virgül 13). 6. Sıra sayıları yazıyla ve rakamla gösterilebilir. Rakamla gösterilmesi durumunda ya rakamdan sonra bir nokta konur veya rakamdan sonra kesme konularak derece gösteren ek yazılır: 15., 56., XX.; 5' inci. Sayfa elementleri

  7. Bölüm (Hafta) Özeti Yazım, bir yazı geleneğidir. Gelenekler zamanla değişir, bu anlamda yazım da değişebilecektir. Yazım, sözü yazıya aktaran bir kurallar sistemi; yani bir dilin alfabe ile yazıya geçirilmesidir. Bugünkü yazımımızın esaslarını şu şekilde belirtmek mümkündür: İstanbul ağzını temel alır, her ses yazıda bir harfle gösterilir, türetme ve çekim sırasında meydana gelen değişmeler belirtilir.

  8. Değerlendirme

  9. Kaynaklar • 1. SARI, Mehmet, Türk Dili I-II, Okutman Yayıncılık, Ankara 2011. • 2. GÜLSEVİN, Gürer vd., Türk Dili I-II, Afyon Eğitim, Sağlık ve Bilimsel Araştırmalar Vakvfı Yayını, Afyonkarahisar, 2008. • 3. Türk Dil Kurumu, İmla Kılavuzu, Ankara,2000. • 4. Türk Dil Kurumu, Türkçe Sözlük, Ankara, 2000 • 5. Türk Dil Kurumu, Yabancı Kelimelere Karşılıklar, Ankara, 1998.

More Related